Etkileşim öğrenmenin en önemli parçalarından biri olarak, öğrencinin etkin bir katılımcı olmasını gerektirir. Öğrenmeye götüren etkileşimi, siyah ve beyaz gibi kategorize eden çok sayıda eğitimci olsa da, bu etkileşim üç boyutludur. “Derste çok konuşan kişi en fazla etkileşimi sağlar, konuşmayanlar ise dersle tamamen ilgisizdir” görüşü yavaş yavaş tarihe karışıyor.

Günümüzde etkin bir katılımcı olmak; oyunda davranışsal, duygusal ve bilişsel katılımı gerektiriyor. Tek başına davranışın öğrenmenin güçlü bir ölçüsü olmadığı artık ortaya çıktı. Öğrenmenin sinirbilimi hakkında bulunan bir başka şey ise duyguların bilişe yönelmesi. Tam bir etkileşimin sağlanması için öğrencinin edindiği bilgilerden bir anlam üretebilmesi gerekir. Öğrencilerin şu sekiz özelliği taşıması etkin katılım sağladıklarının en büyük göstergesidir:

  • Etkinlik, strateji, görev veya fikir öğrencinin yanıtını kişiselleştirmesine izin veriyor mu? Yaşam deneyimlerini etkinliğe getirebilir ve kendi deneyimlerine dönüştürürler mi?
  • Açık ve modellenmiş beklentiler var mı?
  • Öğretmenin ve sınavın ötesinde bir izleyici hissi var mı? Faaliyetin başkası için değeri var mı?
  • Sosyal etkileşim var mı? Öğrenciler öğrenme ve etkileşim hakkında konuşma fırsatına sahip mi?
  • Duygusal güvenlik kültürü var mı? Hatalar, öğrenme fırsatı olarak değerlendirilir mi?
  • Öğrenciler etkinlik içinde seçim yapma fırsatı buluyor mu?
  • Bu otantik bir etkinlik midir? Bu, öğrencinin dünyasına doğrudan bağlanması gerektiği anlamına gelmez, ancak gerçekle bağlantı kurmalıdır.
  • Görevi yeni ve eğlenceli mi? Çocuklar sıkılırsa, etkileşim kurmakta zorlanırlar.

Bu koşulların hepsini aynı anda yerine getirmek zor olsa da, en az üçünün sağlanması çocukların ne kadar öğrendikleri konusunda büyük fark yaratıyor. Öğretmenlerin bir görev ya da etkinlik tasarlarken bu özelliklerin en az üçüne yer vermesi gerekiyor.

 

Öğrencilere aktif şekilde katılmayı sağlayacak bir şeyler verin

Etkileşim ve etkin katılım konusundaki öneriler ve stratejiler çoğu kez öğretmenlere ve ebeveynlere daha fazla emek vermesi gerektiğini fark ettirir. Zaman değerlidir ve zamanı en iyi şekilde kullanmak için işbirliği, yorumlama, geliştirme süreçlerini zenginleştirecek şekilde hazırlık yapmak büyük önem taşıyor. Öğrencileri tanımak ve onların ilgisini çekecek aktiviteleri keşfetmek için ebeveynlerin ve öğretmenlerin kendini geliştirmesi gerekiyor.