Güvenli bir yaşam sürmek, sadece fiziksel güvenliği sağlamakla kalmaz; zihinsel, duygusal ve dijital güvenliğinizi de korumayı gerektirir. “SECURITY FIRST” yani “Yaşam Güvenliğinizin Her Şeyden Önde Geldiğidir” sloganıyla yola çıkan ABA Psikoloji olarak, bireylerin kendilerini her alanda koruyarak daha sağlıklı bir yaşam sürmelerini destekliyoruz. Peki, hayatınızda güvenliği nasıl önceliklendirebilir ve psikolojik sağlığınızı nasıl koruyabilirsiniz? İşte güvenli bir yaşam için adım adım öneriler:

1. Tedbirli Olun

Güvende olmanın ilk adımı, her zaman tedbirli olmaktır. Günlük yaşamınızda ve dijital dünyada karşılaşabileceğiniz risklere karşı hazırlıklı olmak, kendinizi güvende hissetmenize yardımcı olur. Evde, işte, sokakta veya dijital platformlarda olası tehlikelere karşı nasıl tepki vereceğinizi bilmek, kaygı ve stres seviyenizi de azaltır. Dijital ortamda da güçlü parolalar kullanmak ve kişisel bilgilerinizi korumak gibi basit önlemler, zihinsel rahatlığınızı sağlar.

2. Kendinize Dikkat Edin

Kendinize dikkat etmek, fiziksel sağlığınız kadar ruhsal sağlığınıza da özen göstermek anlamına gelir. Düzenli olarak spor yapmak, dengeli beslenmek ve kaliteli uyku almak, zihinsel sağlığınız üzerinde pozitif etkiler yaratır. Aynı zamanda, stres yönetimi tekniklerini öğrenmek ve duygularınızı ifade edebilmek, psikolojik dayanıklılığınızı artırır. Sağlıklı bir beden ve zihin, kendinizi daha güvenli ve güçlü hissetmenizi sağlar.

3. Uyanık Olun

Günlük yaşamda uyanık olmak, potansiyel tehlikeleri ve olumsuz durumları daha hızlı fark etmenizi sağlar. Özellikle internet ve sosyal medya kullanımı sırasında kimlerle etkileşimde bulunduğunuza, hangi bilgileri paylaştığınıza dikkat etmek, dijital dünyadaki güvenliğiniz için kritiktir. Uyanık olmak, aynı zamanda çevrenizdeki insanlarla olan ilişkilerinizi doğru değerlendirmek ve manipülasyonlara karşı savunma mekanizması geliştirmek anlamına gelir. Bu farkındalık, psikolojik olarak da güçlü kalmanıza yardımcı olur.

4. İletişim İçinde Olun

Güvenli bir yaşamın temeli, güçlü sosyal bağlar kurmaktır. Aileniz ve arkadaşlarınızla düzenli iletişim halinde olmak, hem duygusal hem de fiziksel güvenliğiniz açısından önemlidir. Zor zamanlarda destek alabilmek, kendinizi daha iyi hissetmenize yardımcı olur. Aynı zamanda, sosyal çevrenizde yaşadığınız olumsuz durumları paylaşmak, çözüm yolları bulmanıza ve yalnız hissetmemenize katkı sağlar. Güçlü iletişim, hem sosyal hem de psikolojik sağlığınızı korumanıza destek olur.

5. İlişkilerinize Dikkat Edin

Hayatımızdaki insanlar, psikolojik sağlığımız üzerinde doğrudan bir etkiye sahiptir. Sağlıklı ve güvenli ilişkiler, kendimizi güvende ve değerli hissetmemize yardımcı olur. Öte yandan, manipülatif ve toksik kişilerle kurulan ilişkiler, psikolojik olarak zarar görmemize yol açabilir. Bu nedenle, çevrenizdeki insanların davranışlarını değerlendirmek ve kendinizi güvende hissetmediğiniz durumlarda sınırlar koymak önemlidir. İlişkilerinizde sınır koymak, kişisel alanınızı ve zihinsel sağlığınızı korumanın bir yoludur.

6. Sosyal Medya Kanallarınıza Özen Gösterin

Sosyal medya, günlük yaşamımızın ayrılmaz bir parçası haline gelmiş olsa da, bu platformlar üzerinde dikkatli olmak büyük önem taşır. Kişisel bilgilerinizi ve özel yaşamınızı sosyal medya üzerinden paylaşırken gizlilik ayarlarınıza dikkat edin. Tanımadığınız kişilerden gelen arkadaşlık isteklerini dikkatlice değerlendirin ve şüpheli bağlantılardan kaçının. Sosyal medyada paylaşılan olumsuz yorumlara karşı duyarsız kalmak ve kendinizi korumak, psikolojik sağlığınızı korumanıza yardımcı olur. Dijital dünyada bilinçli bir kullanıcı olmak, kendinizi daha güvende hissetmenizi sağlar.

7. Acil Durum Planları Yapın

Acil durumlar, hayatın beklenmedik anlarında karşımıza çıkabilir ve bu durumlarla nasıl başa çıkacağınızı bilmek, kendinizi güvende hissetmenize yardımcı olur. Olası kriz durumlarına karşı bir plan yaparak, hem fiziksel hem de zihinsel olarak hazırlıklı olabilirsiniz. Örneğin, ani stres ve kaygı durumlarında uygulayabileceğiniz nefes teknikleri ve rahatlama yöntemleri, sizi zor anlarda destekler. Ayrıca, aile üyeleriyle birlikte bir acil durum planı oluşturmak, güvende olmanızı sağlar ve endişe seviyenizi düşürür.

8. Güvenlik Eğitimi ve Psikolojik Destek Alın

Güvenlik ve psikolojik dayanıklılık, bazen uzman desteği almayı gerektirir. Özellikle travma yaşamış veya zorbalık gibi olumsuz deneyimler yaşamış bireylerin, profesyonel destek alarak bu süreçleri sağlıklı bir şekilde atlatmaları mümkündür. ABA Psikoloji olarak, kişisel güvenlik ve psikolojik destek konusunda bireylerin yanındayız. Güvenlik eğitimlerimiz ve danışmanlık hizmetlerimizle, ruhsal sağlığınızı ve güvenliğinizi korumanıza yardımcı olmaktan mutluluk duyarız.

Sonuç: Güvenlik, Sağlıklı Bir Yaşamın Temelidir

Güvende hissetmek, fiziksel ve ruhsal sağlığınız açısından büyük bir öneme sahiptir. Hayatınızda bilinçli adımlar atarak, hem kendinizi hem de sevdiklerinizi koruma altına alabilirsiniz. ABA Psikoloji olarak, güvenli ve sağlıklı bir yaşam için size rehberlik etmekten mutluluk duyuyoruz. Her bireyin kendini güvende hissettiği bir yaşam sürmesi için buradayız.

Sorularınız ve danışmanlık talepleriniz için (0212) 287 86 06 numaralı telefondan bizimle iletişime geçebilirsiniz. Unutmayın, güvenlik sadece bir önlem değil, sağlıklı ve mutlu bir yaşamın anahtarıdır.

Read More

Meslek seçimi, hayatımızdaki en önemli kararlardan biridir. Kariyer yolculuğuna başlarken hangi mesleğin bizi mutlu edeceğini, hangi alanda başarılı olacağımızı ve uzun vadede kendimizi nasıl bir iş hayatında görmek istediğimizi düşünmek zorundayız. Ancak bu önemli kararı alırken çoğu zaman unutulan ya da göz ardı edilen bir adım vardır: Kendini tanımak.

Kendini tanımadan yapılan bir meslek seçimi, sadece kariyer yolculuğunda değil, aynı zamanda kişisel tatmin ve mutluluk açısından da olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu yüzden, meslek seçiminden önce kişinin kendi yeteneklerini, ilgi alanlarını, değerlerini ve güçlü yanlarını keşfetmesi büyük önem taşır. Peki, meslek seçiminden önce kendini tanımak neden bu kadar kritiktir?

Kendini Tanımak Nedir?

Kendini tanımak, bireyin kim olduğunu, nelere ilgi duyduğunu, hangi alanlarda yetenekli olduğunu ve hayatta neyi başarmak istediğini anlamasıdır. Bu süreç, bireyin değerleri, ilgi alanları, güçlü ve zayıf yönleri, becerileri ve kişisel hedefleri gibi çeşitli faktörleri içerir. Kendi iç dünyasına bir yolculuk yaparak birey, hangi mesleğin onu tatmin edeceğini, hangi iş ortamında daha üretken olacağını ve ne tür bir kariyer yolculuğunun onu mutlu edeceğini daha iyi anlayabilir.

Meslek Seçiminden Önce Kendini Tanımanın Önemi

1. Doğru Yönlendirme ve Karar Verme

Meslek seçimi, genellikle hayat boyu süren bir yolculuğun ilk adımıdır. Yanlış bir meslek seçimi, kişinin yıllar boyunca mutsuz olmasına, iş tatminsizliği yaşamasına ve potansiyelini tam anlamıyla kullanamamasına yol açabilir. Kendini tanımadan yapılan bir meslek seçimi, dış etkenlere ya da geçici motivasyonlara dayalı olabilir ve uzun vadede bireyin gerçek isteklerini karşılamayabilir. Ancak kendini tanıyan bireyler, ne istediklerini ve hangi alanda başarılı olabileceklerini daha iyi anlayarak bilinçli kararlar alabilirler.

2. Yeteneklerin ve İlgi Alanlarının Keşfi

Kendini tanıyan bireyler, hangi alanlarda yetenekli olduklarını ve nelerden keyif aldıklarını daha iyi bilirler. Meslek seçiminde, sadece yeteneklerin değil, aynı zamanda ilgi alanlarının da göz önünde bulundurulması gerekir. İlgi duyulan bir alanda çalışmak, kişinin daha motive olmasına, işine daha fazla odaklanmasına ve daha başarılı olmasına katkı sağlar. Örneğin, bir kişi matematikte yetenekli olabilir ancak yaratıcı projelere daha fazla ilgi duyuyorsa, bu doğrultuda bir meslek seçimi yapması hem iş tatmini açısından hem de uzun vadeli başarı açısından daha avantajlı olacaktır.

3. Değerlerle Uyumlu Bir Kariyer

Her bireyin kendine has değerleri vardır. Bu değerler, bireyin yaşamda neyi önemsediğini ve neyin onun için anlamlı olduğunu belirler. Bir meslek, bireyin değerleriyle ne kadar uyumluysa, o meslekte uzun vadede başarılı ve mutlu olma olasılığı o kadar yüksektir. Örneğin, topluma fayda sağlamayı bir değer olarak gören bir birey, sosyal sorumluluk projelerinde ya da sivil toplum kuruluşlarında çalışarak bu değerini iş hayatına yansıtabilir. Kendini tanımak, bireyin değerlerini keşfetmesine ve meslek seçiminde bu değerleri dikkate almasına yardımcı olur.

4. Uzun Vadeli Tatmin ve Motivasyon

Meslek seçiminde kendini tanımak, bireyin uzun vadede tatmin olacağı ve sürekli olarak motive olacağı bir kariyer yolunu seçmesine olanak tanır. Kısa vadeli kazançlar ya da sosyal baskılar nedeniyle yapılan meslek seçimleri, bir süre sonra kişinin tatminsizlik yaşamasına ve işine olan ilgisini kaybetmesine neden olabilir. Ancak kendi ilgi alanlarını ve yeteneklerini keşfetmiş bireyler, uzun yıllar boyunca işlerine olan motivasyonlarını koruyabilirler.

5. Kariyer Değişikliği Sürecinde Kendine Güven

Kendini tanımak, sadece meslek seçimi yaparken değil, kariyer değişikliği sürecinde de büyük bir avantaj sağlar. İş hayatında birçok kişi, bir noktada kariyer değiştirme ihtiyacı hissedebilir. Bu süreç, belirsizliklerle dolu olabilir ve bireyin kendine güvenini sarsabilir. Ancak kendini tanıyan bireyler, hangi alanlarda başarılı olabileceklerini bildikleri için bu geçiş sürecini daha güvenle ve stratejik bir şekilde yönetebilirler.

 

Kendini Tanıma Süreci: Nereden Başlamalı?

Kendini tanımak, bir gecede gerçekleşen bir süreç değildir. Bu süreç, zaman ve emek gerektirir. Ancak doğru rehberlik ve stratejilerle bireyler, kendilerini daha derinlemesine keşfedebilir ve kariyer yolculuklarında daha sağlam adımlar atabilirler. İşte bu süreçte dikkat edilmesi gereken bazı adımlar:

1. Değerleri Keşfetmek

Kariyer seçiminde ilk adım, bireyin değerlerini belirlemesidir. Kişi, hayatta neyi önemsediğini, neyin onun için anlamlı olduğunu ve hangi değerlerin iş hayatında önemli olduğunu keşfetmelidir.

2. Yetenek ve Becerilerin Farkına Varma

Hangi alanlarda başarılı olduğunuzu anlamak, meslek seçiminde kritik bir faktördür. Kendinize şu soruları sorarak yeteneklerinizi keşfedebilirsiniz: Hangi alanlarda daha rahat ve başarılı oluyorum? Ne tür projeler beni heyecanlandırıyor? Hangi becerilerim diğerlerinden daha gelişmiş?

3. İlgi Alanlarını Belirlemek

İlgi duyduğunuz alanlar, iş hayatında motive olmanızı sağlayacak en önemli unsurlardan biridir. Sadece yeteneklerinize odaklanmak yerine, sizi mutlu eden ve ilginizi çeken alanları da keşfetmelisiniz.

4. Kişisel Testler ve Danışmanlık

Kendini tanıma sürecinde profesyonel yardım almak büyük bir avantaj sağlar. Kişilik testleri, yetenek testleri ve kariyer danışmanları, bireyin kendini daha iyi anlamasına ve potansiyelini keşfetmesine yardımcı olabilir.

ABA Psikoloji ile Kendini Keşfet ve Doğru Kariyer Yolunu Seç

ABA Psikoloji olarak, kariyer danışmanlığı alanında sunduğumuz hizmetlerle bireylerin kendilerini tanımalarına ve doğru kariyer seçimleri yapmalarına yardımcı oluyoruz. Uzman ekibimiz, kişiye özel testler ve rehberlik hizmetleri sunarak, bireylerin yeteneklerini, ilgi alanlarını ve değerlerini keşfetmelerini sağlıyor. Bu sayede, bireyler kendileri için en uygun meslekleri seçiyor ve iş hayatlarında başarıya ulaşıyorlar.

Kendini tanımadan meslek seçmek, riskli bir adım olabilir. Ancak kendinizi keşfettiğinizde, doğru kariyer yolunda ilerlemek ve iş hayatında tatmin olmak çok daha kolaydır. ABA Psikoloji’nin sunduğu kariyer danışmanlığı hizmetleri ile kendinizi keşfedin ve gelecekteki başarılarınızı inşa edin.

Sonuç

Kendini tanımak, meslek seçiminde başarılı olmanın en önemli adımıdır. Birey, yeteneklerini, ilgi alanlarını ve değerlerini keşfederek, kendisi için en uygun kariyer yolunu belirleyebilir. ABA Psikoloji olarak, bu süreçte bireylere rehberlik ediyor ve onların kariyer yolculuklarında en doğru adımları atmalarına yardımcı oluyoruz. Kendinizi keşfedin, doğru mesleği seçin ve iş hayatında başarıya ulaşın!

Read More

Meslek tercihi sürecinde aileler nasıl bir rol oynuyor? Ailelerin meslek seçimi sürecindeki rolü öğrencileri nasıl etkiliyor? Aileler bu süreçte nasıl bir tutum izlemeli? Ailelerin kariyer seçimi sürecine nasıl ve ne derece müdahale etmeleri gerekiyor? Nelere dikkat edilmeli? Nasıl bir planlama yapılmalı? Bu süreçte kariyer danışmanlığı almak nasıl bir fayda sağlıyor?

Kariyer planlama süreci öğrencilerin hayatlarındaki en önemli süreçlerden biri olarak karşımıza çıkıyor. Bu noktada; bölüm, meslek ve üniversite seçimi yaparken dikkat edilmesi gereken birçok unsur bulunuyor. Bu süreci, öğrencilerin ya da ailelerin doğru bir şekilde yürütebilmesi her zaman mümkün olmuyor. Bu noktada; birçok öğrenci ve aile uzman yardımına başvuruyorlar. Ancak şunu unutmamak gerekiyor; her danışman ya da her öğretmen de bu süreci doğru yürütemeyebiliyor. Bu noktada; doğru danışmanla çalışmak önem taşıyor. Aksi halde süreç boyunca olumsuz durumlarla karşılaşılabiliyor. Peki; bu durumda nasıl bir yol izlemek ve nelere dikkat etmek gerekiyor?

Meslek Tercihi Yaparken Nelere Dikkat Edilmeli?

Kariyer planlama sürecinde dikkate alınması gereken bazı önemli noktalar bulunuyor. Öğrenciler ve aileler çoğu zaman üniversitelerin adına ya da mesleğin saygınlığına göre seçim yapıyorlar. Ancak; o üniversite ya da o alan öğrencinin kişiliğine ve yeteneklerine uygun olmayabiliyor. Örneğin; Boğaziçi Üniversitesi gibi ülkenin en iyi üniversitelerinden birinde okuyan bir öğrenci mutsuz olabiliyor. Çünkü aslında öğrencinin gönlünde tıp eğitimi yatıyor olabiliyor. Tıp eğitimi alan bir öğrencinin kariyeri başarısızlık ve mutsuzlukla sonuçlanabiliyor. Çünkü öğrenci tamamen farklı bir alana; örneğin sinemaya ilgisi olabiliyor.

Bu ve benzeri süreçler ne yazık ki tahmin edilenden çok daha sık yaşanıyor. Kısacası; meslek tercihi yaparken yalnızca üniversitenin prestijini veya mesleğin saygınlığını göz önüne almak yeterli olmuyor. Öncelikle; öğrencinin becerilerini ve ilgi alanlarını değerlendirmek gerekiyor. Bu noktada; öğrencileri ve aileleri kariyer danışmanlarının yönlendirmesi sürecin çok daha sağlıklı yürütülebilmesine katkı sunuyor. Kariyer danışmanlığı ile öğrencilerin çok daha doğru alanlarda konumlanması mümkün hale geliyor.

Bu süreçte gerçekleştirilen stratejik yetenek yönetimi ve kariyer testi uygulamaları öğrencilerin ilgi alanlarının ve becerilerinin doğru tespit edilmesine olanak veriyor. Böylece öğrenci kendine en uygun alanı ve en uygun üniversiteyi tercih edebiliyor. Bu başarılı bir kariyer sürecinin ilk adımı oluyor. Böylelikle öğrencinin kariyer hayatı boyunca fark yaratabilmesi ve değer üretebilmesinin de yolu açılıyor. Çünkü bireyler ancak doğru noktada konumlandıklarında potansiyellerini ortaya koyabiliyor. Bu anlamda; meslek seçimi sürecinde mutlaka stratejik yetenek yönetimi ve kariyer testi uygulamalarından yardım almak gerekiyor.

Meslek Tercihi Yaparken Aileler Nasıl Bir Tutum İzlemeli?

Kariyer seçimi, öğrencinin yalnızca iş hayatını değil tüm hayatını etkileyen bir süreç olarak biliniyor. Kariyer hayatı bireyin yalnızca mesleğini ifade etmiyor. Ekonomik şartları, arkadaşlık ilişkileri, toplumdaki konumu ve statüsü kariyer seçimiyle doğrudan ilişkilendiriliyor. Bu kadar önemli bir karar söz konusu olduğunda aileler elbette sürece müdahil olmak istiyor. Çocuklarının gelecekte yaşayabileceği olumsuzluklar konusunda endişe duyuyorlar. Ancak bu noktada ailelerin konuyu uzmanlara bırakması ve öğrencinin tercihlerine saygı duyması önem taşıyor.

Ailenin yönlendirmesi ya da kimi zaman baskısı sonucunda öğrenciler istemedikleri bir alana yönelebiliyorlar. Sanat alanında eğitim görmek isteyen bir öğrenci mühendislik alanına yönelebiliyor. Elbette bu öğrenci için yanlış bir meslek tercihi oluyor. Bu süreç öğrenciyi başarısızlığa ve mutsuzluğa götürebiliyor. Bu nedenle öncelikle; öğrencinin ilgi alanları ve becerilerini tespit etmek gerekiyor. Ardından dünyanın ihtiyaçları, gelecekte mesleklerin nasıl bir konumda olacağı gibi unsurların öngörülebilmesi gerekiyor. Tüm bu veriler ışığında bir planlama yapmak ve öğrenciyi buna göre yönlendirmek önem taşıyor.

Bu nedenle mutlaka kariyer sürecini yönetirken kariyer danışmanlığından faydalanmak gerekiyor. Böylece öğrenci hem sevdiği, hem de gelecekte değer kazanacak bir alanda konumlanabiliyor. Kariyer planlaması yapılırken ailelerin öğrencilere baskı uygulamaktan kaçınması önem taşıyor. Bunun yerine öğrencinin fikirlerine destek olmak ve mutlu olacağı alana yönelmesine izin vermek gerekiyor.

Meslek Tercihi konusunda daha detaylı bilgiye ulaşabilmek için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Öğrencilerin ruh sağlığı pek çok dış etken nedeniyle olumsuz etkilenebiliyor. Elbette stres seviyesinin yükselmesi öğrencilerin başarısını olumsuz etkiliyor. Stresin hem psikolojik hem de fiziksel etkileri bulunuyor. Stresle mücadele edilmediğinde depresyona varan sonuçlar ortaya çıkabiliyor. 2020 yılından bu yana pandemi dünyayı etkisi altına almış durumda… Elbette pandeminin etkileri nedeniyle dünya genelinde bir belirsizlik hakim… Hala birçok üniversite uzaktan eğitime devam etmeyi tercih ediyor. Dersler ve sınavlar online platformlar aracılığıyla yürütülüyor. Yeni varyantlar, yeni kısıtlamaları da beraberinde getiriyor.

Bu noktada; eğitim, kariyer gibi konularda planlama yapmak da zorlaşıyor. Bu süreç; öğrenciler için hayli zorlayıcı hale gelebiliyor. Peki; Covid-19 varyantları öğrencilerin ruh sağlığını nasıl etkiliyor?

Öğrencilerin Ruh Sağlığı Covid-19 Varyantlarından Nasıl Etkileniyor?

Öğrenciler için bir tele sağlık sağlayıcısı olarak hizmet veren TimelyMD, Covid-19 Varyantlarının öğrenciler üzerindeki etkisini araştırıyor. Şirket, kampüs sağlığı için araştırmalar yürüten ve çözümler sunan ilk öğrenci tele sağlık sağlayıcısı olarak biliniyor. Şirket, öğrencilerin yaşamları üzerinde olumlu bir etki yaratan tele sağlık teknolojisini kullanmak, oluşturmak ve geliştirmeyi amaçlıyor. Kampüs sağlığını ileriye taşımayı hedefleyen bir kolektif olarak faaliyet gösteriyor.

Tele sağlık, hizmetleri e-sağlık uygulamaları kapsamında yer alıyor. Sağlık personeli ile öğrenciler arasında telekomünikasyon teknolojilerinden faydalanarak iletişim kurmaya olanak veriyor. Aynı zamanda sağlık personellerinin eğitimi gibi çeşitli süreçleri de içerebiliyor. Sağlık verileri, teşhis, bakım bilgileri telefon, bilgisayar, televizyon gibi araçlar ile paylaşılıyor.

TimelyMD, pandemide yeni varyantlar gündemdeyken, “Öğrencilerin ruh sağlığı Covid-19 varyantlarından nasıl etkileniyor?” sorusuna yanıt bulmaya çalışıyor. Şirket tarafından yapılan yeni bir ankete göre on öğrenciden dokuzu üniversite kampüslerinde ciddi problemler olduğunu düşünüyor. Bu durum; bir mental sağlık krizini işaret ediyor. Öğrencilerin %70’lik kısmı pandemi sürecinde sıkıntı ya da endişe yaşadığını dile getiriyor.

Şirketin kurucu ortağı Alan Dennington, her öğrencinin mental sağlık konusunda farklı anlayışa sahip olduğunu söylüyor. Ancak buna rağmen, anket verileri öğrencilerin ortaya pandemi süreci boyunca yoğun strese maruz kaldığını gösteriyor. Peki; anket verileri yeni varyantlar noktasında neyi işaret ediyor? Ortaya çıkan yeni varyantlar öğrenciler üzerinde nasıl bir etki yaratıyor?

TimelyMD Verileri Öğrencilerin Ruh Sağlığı Hakkında Ne Söylüyor?

Ankete katılanların %70’i, Covid-19 salgını ve Delta ve Omicron varyantları nedeniyle duygusal sıkıntı yaşadıklarını söylüyor. Öğrencilerin %51’i, geçtiğimiz yıla oranla daha fazla stres ve kaygıya sahip olduklarını ifade ediyor. Geçtiğimiz yıl eğitimin uzaktan yürütülmesinin öğrencilerinin deneyimleri üzerinde olumsuz bir takım etkiler yarattığı biliniyor. Öğrenciler örgün eğitime dönmeye hazırlanırken ortaya çıkan varyantların daha fazla korku ve endişe yarattığı görülüyor.

Eğitimlerine uzaktan devam eden öğrencilerin %58’i bunun “doğru karar” olduğunu düşünüyor. Öğrencilerin %24’ü ise eğitimin yüz yüze devam etmesi gerektiğini savunuyor. Öğrencilerin %18’i yüz yüze veya uzaktan eğitimin birer seçenek olarak sunulması gerektiğini düşünüyor. Öğrencilerin seçme şansı olması gerektiğini savunuyor.

Anket ayrıca öğrencilerin ruh sağlığı konusunda daha fazla yardıma ihtiyaç duyduklarını ortaya koyuyor. Ankete katılanların %48’i uzaktan ruhsal ve fiziksel sağlık hizmeti almak istiyor. Öğrencilerin %41’i ise sosyal destek ve aidiyet duygusuna ihtiyaç duyuyor.

TimelyMD anketine katılanların yaşları 18 ile 29 arasında değişiyor. Katılımcıların %57’si dört yıllık kamu kurumlarında, %24’ü dört yıllık özel kurumlarda eğitim görüyor.  Öğrencilerin %19’u ise iki yıllık kurumlarda eğitimlerini sürdürüyor.

Öğrencilerin Ruh Sağlığını Koruyabilmesi İçin Neler Yapılabilir?

Uzmanlar, öğrencilerin sağlık sorunlarını çözmeye çalışmalarının iyiye işaret olduğunu ifade ediyor. Öğrencilerin %64’ü sağlık yardımı aradıklarını veya almayı düşündüklerini söylüyor. Öğrencilerin %58’i yaşadıkları stresle başa çıkmak için arkadaşları ve aileleriyle yüz yüze görüşmeyi tercih ediyor. Öğrencilerin %56’sı ise video veya telefon görüşmeleri yoluyla arkadaşları ve aileleriyle iletişim kurduklarını söylüyor.

Öğrencilerin ruh sağlığı üzerinde olumsuz etki yaratan faktörler değişiklik gösterebiliyor. Katılımcıların %54’ü kaygı ve strese neden olan faktörler noktasında; eğitimlerinin kalitesinden söz ediyor. Pandeminin sosyal yaşamı etkilemesi kaygıyı ortaya çıkaran faktörler arasında yer alıyor. Öğrencilerin %34’ü öğrenme becerileri üzerindeki etkilerden söz ederek; odaklanma güçlüğü yaşadıklarını dile getiriyor. Bu durumun uzun vadede öğrencileri nasıl etkileyeceği konusunda soru işaretleri olduğu düşünülüyor.

Bu noktada; öğrencilerin eğitim ve kariyer planlamaları konusunda erteleme ve öteleme davranışından kaçınmaları gerekiyor. Erteleme davranışı zaman içinde stresin artması konusunda tetikleyici bir etken olabiliyor. Bu süreç boyunca ailelerin de baskıcı bir tutumdan kaçınması öneriliyor. Pandemi sürecinde kariyer danışmanlığı almak öğrenciler açısından faydalı olabiliyor. Bu sayede daha stratejik bir planlama yapmak mümkün olabiliyor.

Ruh Sağlığı ve stresle mücadele gibi konularda daha detaylı bilgi için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Kariyer danışmanlığı ve psikolojik destek için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Yurt dışında üniversite okumak, kariyer hayatı ve gelecek için oldukça önemli bir adım oluyor.  Yurt dışı eğitim birçok açıdan öğrencilere avantaj sağlıyor. Öğrenciler, bu sayede; hem farklı kültürleri tanıma, hem dillerini geliştirebilme fırsatına sahip oluyorlar. Farklı kariyer olanaklarının kapısını açıyor ve istihdam alanlarını genişletiyorlar. Elbette; bu süreçte doğru seçimler yapmak oldukça önem taşıyor. Bu noktada; doğru adımları atabilmek kariyer danışmanlığı almak öğrencilerin yararına oluyor. Çünkü yurt dışında okumak kadar; hangi ülkede, hangi üniversitede, hangi bölümde okunduğu da önem taşıyor. Bu anlamda; kariyer planlaması, öğrenciler için karmaşık bir sürece dönüşebiliyor.

Öğrenci adayının yetenek ve ilgi alanlarının tespit edilebilmesi noktasında kariyer danışmanlığı önemli bir rol oynuyor. Yurt dışında üniversite okumak isteyenler için doğru planlama hayati önem taşıyor. Stratejik bir kariyer planlaması yapabilmek her zaman öğrencilerin tek başına altından kalkabileceği bir durum olmuyor. Bu noktada uzmanlarla çalışmak avantaj sağlıyor. Stratejik yetenek yönetimi ve kariyer testi ile öğrencilerin hangi alanlara yönelmesi gerektiği kolayca belirlenebiliyor. Böylelikle bölüm, üniversite ve ülke seçimi ile ilgili hedefleri doğru belirlemek mümkün oluyor. Doğru noktada konumlanan öğrencinin kariyer hayatı boyunca değer üretmesi mümkün hale geliyor.

Geleceği kurgulayan ve alanında fark yaratan bireyler yetiştirmek oldukça önem taşıyor. Bunun için mutlaka stratejik yetenek yönetimi ve kariyer testi uygulamalarından faydalanmak gerekiyor. Peki; yurt dışında üniversite eğitimi almak kariyer sürecine nasıl bir katkı sağlıyor.

Yurt Dışında Üniversite Okumak Yeni Bir Dil Öğrenmenize Yardımcı Oluyor

Yeni bir dili tam anlamıyla öğrenebilmek kurslar ya da bireysel çabalarla mümkün olmayabiliyor. Ancak; o dilin konuşulduğu bir ülkede yaşamak dil gelişimine büyük bir katkı sunuyor. O dilde eğitim almak ise dili tüm incelikleriyle, akademik düzeyde öğrenebilme fırsatı anlamına geliyor. Günümüzde dil yeterliliği, eğitimde olduğu kadar istihdam sürecinde de önem taşıyor. İngilizce; küresel dil olarak dünyanın hemen her yerinde eğitim ve istihdam süreçlerinde kabul görüyor.

Bu anlamda; birçok uluslararası öğrenci yurt dışı eğitimde İngilizce olanakları değerlendirmeyi seçiyor. İngilizceyi ana dil düzeyinde konuşabilmek dünyanın pek çok farklı noktasında kariyer olanaklarını değerlendirebilmek anlamına geliyor. Yurt dışında üniversite eğitimi almak bu anlamda öğrencilere büyük bir avantaj sağlıyor.

Yurt Dışında Üniversite Okumak Farklı İstihdam Olanakları Sunuyor

Yurt dışında okumak öğrencilere farklı istihdam olanakları sunuyor. Birçok öğrenci eğitim için tercih ettiği ülkelerde kariyer olanaklarını da değerlendirmeyi seçiyor. Birçok ülke öğrencilere mezuniyet sonrasında iş aramaları için izin veriyor. Genellikle 1 yıl süreyle öğrenciler eğitim aldıkları ülkede kendine uygun iş olanaklarını araştırma fırsatı bulabiliyorlar.  Bununla birlikte; öğrenciler eğitimleri süresince belirli bir süreyi aşmamak kaydıyla çalışma hakkına sahip oluyorlar.  Bu durum; alanlarında tecrübe edinmeleri ve kendi ayakları üzerinde durabilmeleri için önemli bir fırsat oluyor.

Elbette; yurt dışında okuyanlar için kariyer seçenekleri eğitim aldıkları ülkeyle de sınırlı kalmıyor. Dünyanın farklı noktalarındaki iş olanaklarını değerlendirme fırsatı bulabiliyorlar. Kendi ülkelerine dönerek önemli kurum ve pozisyonlardaki istihdam olanaklarını değerlendirebiliyorlar. Yurt dışında eğitim almanın kazanımları ile rakiplerinin birkaç adım önüne geçme şansı bulabiliyorlar.

Yurt Dışında Üniversite Eğitimi Alanlar Güçlü Bir Network Elde Ediyor

Yurt dışında üniversite okumak network açısından da önemli avantajlar sağlıyor. Öğrenciler eğitimleri süresince pek çok farklı ülkeden gelen öğrencilerle bir ara olma fırsatı buluyorlar. Bu durum; mezuniyet sonrasında farklı ülkelerde yaşamak ve çalışmak için çeşitli kapılar açabiliyor. Aynı zamanda öğrenciler yurt dışı eğitim sürecinde çeşitli organizasyon ve projelerde yer alabiliyorlar. Bu organizasyon ve projelerde profesyonellerle de bir araya geliyorlar.

Aynı zamanda yurt dışındaki üniversiteler genellikle sanayi işbirlikleri yürütüyor. Öğrenciler eğitim alırken ulusal veya uluslararası şirketlerde staj yapma veya yarı zamanlı çalışma olanağı bulabiliyorlar. Bu durum; öğrencilere mezuniyet sonrasında da bu şirketlerle çalışabilme avantajı olarak geri dönüyor. Şirketler ya da projelerde bir araya geldikleri profesyoneller; öğrenciler için güçlü referanslar olabiliyorlar. Yani yurt dışında üniversite okumak güçlü bir özgeçmiş ve güçlü bir network elde etmek anlamına geliyor.

Yurt Dışında Üniversite Okuyanlar Daha Yüksek Kazanç Sağlayabiliyor

Yurt dışında eğitim almak yüksek kazançlar elde etmek için de bir fırsat olabiliyor. Yurt dışındaki üniversitelerden mezun olan öğrenciler çok daha yüksek gelirlerle iş hayatına atılıyorlar. Yeni bir dil, kültür ve güçlü bir network elde etmek birçok kapının aralanmasına olanak veriyor.

Yurt dışında eğitim alan öğrenciler dünya devi şirketlerde kendilerine yer bulabiliyorlar.  Üstelik akademik donanımları ve dil becerileri ile alanlarında çok daha hızlı yükselme fırsatı yakalıyorlar. Öğrenci ve mezunlar aynı zamanda üniversitelerin de desteğiyle start-up fikirlerini hayata geçirebiliyorlar. Güçlü bir özgeçmiş, uluslararası alanda geçerliliği bulunan bir diploma öğrencilere farklı istihdam olanakları sunulmasını sağlıyor. Elbette; bu durum daha yüksek gelir elde edebilmeleri anlamına da geliyor.

Yurt dışında üniversite okumak hakkında daha detaylı bilgi için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Yurt dışında eğitim ve yurt dışında staj öğrencilerin kariyer hedeflerinin önemli bir parçası oluyor. Dünyanın önde gelen şirket ve kurumlarının birçoğunun merkezi yurt dışında yer alıyor. Bu noktada; Apple, Microsoft, Amazon, Facebook, Tesla gibi pek çok isim sıralamak mümkün olabiliyor. Elbette dünya devi şirketlerde ya da uluslararası kurumlarda staj olanaklarını değerlendirmek önemli avantajlar sağlıyor. Bununla birlikte; yurt dışı staj olanaklarını değerlendirmek kişisel gelişim ve dil gelişimine de katkı sağlıyor. Bu anlamda birçok öğrenci eğitim, staj ve istihdam fırsatları için yurt dışına gitmeyi tercih ediyor.

Kariyer planlaması yaparken ve fırsatları değerlendirirken kariyer danışmanlığı almak öğrencilerin yararına olabiliyor. Çünkü hem eğitim hem de kariyer hayatı için stratejik bir planlamaya ihtiyaç duyuluyor. Bu noktada pek çok farklı dinamiği değerlendirmek gerekiyor. Öğrencinin beceri ve yatkınlıkları dışında, geleceğin meslekleri ve mesleklerin geleceğine bakmak da önem taşıyor.

Yurt Dışında Staj Yapmak İş Ağınızı Genişletmenize Katkı Sağlıyor

Yurt dışında üniversite eğitimi almak öğrencilerin güçlü bir network elde etmesine yardımcı oluyor. Benzer bir durumun yurt dışı staj olanaklarını değerlendirenler için de geçerli olduğunu söylemek mümkün… Farklı ülkelerde staj yapmak birçok yeni insan tanımak ve alanında uzman isimlerle çalışmak anlamına geliyor. Bu noktada öğrenciler farklı yaş gruplarından, farklı statülerden insanlarla bir araya geliyorlar. Elbette bu durum; yeni iş olanaklarına dair fırsatları da beraberinde getiriyor.

Öğrenciler staj yaptıkları şirket ve kurumlarda kariyerlerine başlama şansı bulabiliyorlar. Bununla birlikte; dünyanın farklı noktalarında karşılarına çıkacak farklı imkanları değerlendirme şansı yakalayabiliyorlar. Geniş bir network elde etmek hem eğitim hem kariyer olanakları açısından kritik bir rol oynuyor. Bu anlamda yurt dışı staj fırsatlarını değerlendirmek önem taşıyor.

Yurt Dışında Staj Yapmak Güçlü Bir Özgeçmiş Oluşturmanıza Yardımcı Oluyor

Kariyer hayatı için en önemli adımlardan biri güçlü bir özgeçmiş oluşturabilmek… Bu anlamda; en önemli noktayı eğitim geçmişi ve alana yönelik deneyimler oluşturuyor. Özgeçmişte yurt dışı stajlara yer verilmesi istihdam olanakları açısından avantaj yaratabiliyor.

İş başvurularında özellikle önemli pozisyonlar için yoğun bir rekabetin söz konusu olduğu biliniyor. Bu anlamda; güçlü bir özgeçmiş süreci bir adım önde yürütme noktasında yararlı olabiliyor. İş hayatına çok daha iyi olanaklarla başlama fırsatı yakalamaya olanak veriyor. Staj sürecinde elde edilen tecrübe iş hayatına daha iyi bir noktadan başlamak anlamına geliyor. Yurt dışında staj yaparken kazanılan bilgi ve beceriler iş hayatına kolay adapte olunmasına katkı sağlıyor.

Yurt Dışı Staj Olanaklarıyla İş Alanına Yönelik Tecrübe Edinmek Mümkün Oluyor

Staj dönemleri iş alanına yönelik tecrübe edinmek için önemli fırsatlar olarak karşımıza çıkıyor. Günümüzde ülkelerin farklı alanlarda uzmanlaştığı görülebiliyor. Bu durum hem eğitim hem araştırma hem de iş alanları bakımından geçerli oluyor. Bu anlamda stajlar iş alanının dinamiklerine daha yakından bakma fırsatı sunabiliyor. Hedeflenen iş alanında uzmanlaşmış bir ülke veya kurumda staj yapmak alanı yerinde deneyimlemek anlamına geliyor. Böylelikle; alana yönelik bilgi ve becerileri geliştirmek kolaylaşıyor.

Yurt Dışı Stajlar Dil Gelişimine Katkı Sunuyor

Yurt dışında staj yapmak dil gelişimi açısından da önemli avantajlar sağlıyor. Uluslararası öğrenciler ve mezunlar stajlarını İngilizce yürütebilecekleri ülke ve kurumları daha fazla tercih ediyorlar. Böylelikle İngilizce seviyelerini ilerletme olanağı buluyorlar. Aynı zamanda; hedefledikleri iş alanına yönelik İngilizce terimleri öğrenme fırsatı yakalıyorlar. Yani aynı zamanda mesleki İngilizcelerini de geliştirebiliyorlar.

Staj Yapılacak Kurum ve Alanlar Önem Taşıyor

Elbette bu noktada; hangi kurum ve alanda staj yapılacağı da önemli bir konu olarak karşımıza çıkıyor. Karar aşamasında doğru bir yol haritası izlemek önem taşıyor. Kariyer planlaması stratejik olarak ilerlemesi gereken bir süreç olarak biliniyor. Bu anlamda; yurt dışında staj süreçlerini planlarken kariyer danışmanlığı almak önem taşıyor. Kariyer danışmanları ile beraber çalışmak hem eğitim hem de kariyer süreçlerinde önemli bir noktayı oluşturuyor. Bu noktada; yalnızca staj sürecini değil; kariyer yolculuğunu da planlamak gerekiyor. Staj yapılacak doğru şirket ve kurumları belirleme noktasında kariyer danışmanları önemli bir rol oynuyor.

Stajlar kariyer hayatına başlamadan önceki en önemli adımlardan birini oluşturuyor. Bu anlamda başarılı bir kariyer için doğru staj olanaklarını değerlendirmek gerekiyor. Elbette bu noktadan geleceğin meslekleri ve mesleklerin geleceğini de değerlendirmek gerekiyor. Bu noktada uzman görüşünden faydalanmak oldukça önemli ve faydalı oluyor. Çünkü dünyanın geleceğini ve dinamiklerini öngörmek ancak uzman görüşü ve yardımıyla mümkün olabiliyor.

Yurt dışında staj ve kariyer süreçleri hakkında bilgi için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Yüksek lisans yapmak kariyer süreci üzerinde nasıl bir rol oynuyor? Yüksek lisans yapmanın avantajları nelerdir? Yurt dışında yüksek lisans seçeneklerini değerlendirmek ne gibi avantajlar sağlıyor? Yalnızca akademik kariyer hedefleyenler mi yüksek lisans yapmalı? Yüksek lisans eğitimi almak profesyonel yaşama nasıl bir katkı sunuyor? Yüksek lisans eğitimi kariyer gelişimi için önemli mi? Yüksek lisans eğitimi almak istihdam edilme oranını arttırıyor mu?

Yüksek lisans eğitimi almak kariyer yolculuğuna birçok açıdan katkı sunuyor. Öncelikle yüksek lisans eğitiminin istihdam oranını arttırdığı düşünülüyor. Peki; bu varsayımın gerçeklik payı var mı? Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü raporlarına göre yüksek lisans eğitiminin istihdam oranlarını olumlu etkilediği doğru… Doktora eğitimini tamamlayanların ise iş bulma şansı çok daha yüksek… Peki; yüksek lisans eğitimi almak profesyonel yaşama nasıl bir katkı sunuyor?

Yüksek Lisans Yapmak Profesyonel Yaşama Nasıl Bir Katkı Sunuyor?

Birçok kişi yüksek lisans eğitiminin yalnızca akademik kariyer hedefleyenler için uygun olduğunu düşünüyor. Ancak bunun doğru bir düşünce olmadığını bilmek gerekiyor. Yüksek lisans eğitimi profesyonel yaşama da önemli katkılar sunuyor. Meslek alanına dair bilgi ve birikimini arttırmak isteyenler yüksek lisans yapmayı tercih edebiliyor. Yüksek lisans mezunları daha yüksek ücretler karşılığında istihdam edilme şansı buluyor. Mesleki becerilerini geliştirmek isteyen profesyoneller yüksek lisans eğitimi alabiliyor. Bu duruma özellikle Master of Business Administration (MBA) alanında sıkça rastlanıyor. Kariyerlerini, işletme, yönetim, finans gibi alanlarda sürdüren profesyoneller MBA programlarına sıkça başvuruyor.

Kısacası; yüksek lisans yapmak profesyonel hayatta bireylerin yeni beceriler edinmesine yardımcı oluyor. Bununla birlikte; var olan becerilerini geliştirmesi noktasında katkı sağlıyor. Bireyler, yüksek lisans eğitimi ile kariyerlerini bir adım yukarıya taşıyabiliyorlar. Kariyer seçeneklerini genişletebiliyorlar. Farklı alan ve kurumlarda istihdam edilme şanslarını arttırabiliyorlar. Bu noktada; dikkat edilmesi gereken yüksek lisans yapılacak programın doğru seçilmesi oluyor. Bunun için en doğru adım ise kariyer danışmanlığı almak oluyor. Bu sayede bireylerin doğru bir yol haritası ile hareket etmeleri mümkün hale geliyor. Hangi programın, hangi üniversite ya da ülkede alınması gerektiği noktasında uzman yardımı almak faydalı oluyor.

Kariyer Değişikliği İçin Yüksek Lisans Yapmak

Yüksek lisans eğitimi elbette yalnızca profesyoneller için avantaj sağlamıyor. Kişisel gelişimine katkı sunmak isteyen bireyler de yüksek lisans yapmayı tercih edebiliyor. Yüksek lisans eğitiminin kariyer gelişimi noktasında önem taşıdığı biliniyor. Buna ek olarak; kariyerinde değişikliğe gitmek isteyenler içinde yüksek lisans bir başlangıç noktası olabiliyor. Günümüzde birçok genç kariyerini yanlış alanlarda kurguluyor. Bunun neticesinde kariyerlerini farklı noktalara taşımak isteyebiliyorlar. Lisans eğitimine yeniden başlamak bu noktada mantıklı bir karar olmayabiliyor. Bu nedenle birçok kişi yüksek lisans seçeneklerini değerlendirmeyi seçiyor. Böylece kariyerlerine yeniden yön verme fırsatı bulabiliyorlar.

Elbette bu noktada; doğru seçimler yapmak önem taşıyor. Kariyer danışmanlığı almanın önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Yeni hedefler belirlerken kariyer danışmanlığından faydalanmak önem taşıyor. Bireylerin ilgi alanlarının ve yatkınlıklarının doğru tespit edilebilmesi önem taşıyor. Böylelikle kariyer alanında ikinci şanslarını doğru değerlendirmeleri mümkün olabiliyor.

Yurt Dışında Yüksek Lisans Eğitimi Almak Avantajlı Mı?

Yurt dışında yüksek lisans yapmak öğrencilere birçok avantaj sağlıyor. Öncelikle farklı bir kültürü tanımak kariyer gelişimi noktasında artı puan kazandırıyor. Yurt dışında eğitim almak elbette öğrencilere dil yeterliliği noktasında da katkı sağlıyor. Bununla birlikte öğrenciler önemli bir network elde ediyorlar. Böylece kariyer seçeneklerini de genişletmiş oluyorlar. Yurt dışında eğitim almış bir öğrenci dünyanın pek çok farklı noktasında istihdam edilme şansı bulabiliyor.

Buna ek olarak; tercih edilecek üniversite ve ülke elbette önemli bir noktayı oluşturuyor. Her üniversite farklı eğitim ve araştırma alanlarında uzmanlaşabiliyor. Üniversite seçimini bu durumu dikkate alarak yapmak gerekiyor.

Yurt dışında yüksek lisans eğitimini tamamlayan öğrenciler akademik kariyer seçeneklerini değerlendirebiliyor. AR – GE süreçlerinde yer almayı tercih edebiliyorlar. Böylelikle; dünyanın geleceğine katkı sunma ve değer üretme fırsatı da bulabiliyorlar.

Yüksek lisans yapmak hakkında daha detaylı bilgi edinmek için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Meslek seçimi yaparken nelere dikkat edilmeli? Geleceğin meslekleri neler olacak? Kariyer tercihi yaparken kariyer danışmanlığı almak neden önem taşıyor? Stratejik Yetenek Yönetimi, doğru meslek ve kariyer seçimini nasıl etkiliyor?

Meslek alanını belirlemek herkes için kritik konulardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Kariyer tercihleri, bireyin yalnızca çalışma hayatını değil; tüm yaşantısını etkiliyor. Bu anlamda bu süreçte doğru adımları atmak büyük önem taşıyor. Aksi halde bireyin bütün yaşamı boyunca mutsuz olması söz konusu olabiliyor. Yanlış alana yönelen birey potansiyelini gösteremiyor ve kendini gerçekleştiremiyor. Bu noktada; hem kendisi hem de çalıştığı alan için değer üretmesi mümkün olmuyor. Sonucunda yaşamından ve iş hayatından memnun olmayan bireyler ortaya çıkabiliyor.

Meslek Seçimi Yaparken Stratejik Yetenek Yönetimi Neden Önemli?

Bu noktada kariyer danışmanlığı almak bireylerin yararına olabiliyor. Doğru meslek tercihi yapabilmek için bireyin kendini iyi tanıyor olması kritik bir noktayı oluşturuyor. Bireyin ilgi alanları ve becerilerine bakmak gerekiyor. Elbette bu noktada; kariyer testlerinden yardım almak doğru bir adım oluyor. Çünkü bireyin tek başına yol haritası çizebilmesi her zaman kolay olmuyor. Aynı zamanda atılması gereken adımları doğru tespit edebilmek için uzman yardımı almak gerekiyor.

Uzmanlar tarafından yapılan Stratejik Yetenek Yönetimi uygulamaları ile bireyler doğru alanlara yönlendirilebiliyor. Kariyer testi uygulamaları bireylerin ilgi alanları, yetenek ve yatkınlıklarının doğru tespit edilmesini sağlıyor. Meslek seçimi konusunda gerekli ipucuna bu veriler aracılığıyla ulaşılabiliyor. Böylelikle birey; kendine en uygun alanı seçebiliyor. Bunun neticesinde alanında fark yaratması ve değer üretebilmesi mümkün hale geliyor. Birey hem iş hayatında hem özel hayatında başarılı ve mutlu olabiliyor. Bu anlamda yetenek yönetimi hem eğitim hem kariyer süreçleri için kritik bir rol oynuyor.

Bununla birlikte elbette geleceği okuyabilmek ve gelecekte ön planda olacak alanları da doğru tespit edebilmek gerekiyor. Çünkü dünya hızla değişiyor. Özellikle yaşadığımız yüzyılda teknoloji ve dijitalleşmenin etkileri her alanda hissedilebiliyor. Bu durum hiç şüphesiz meslek alanlarına da yansıyor. Meslekler şekil değiştiriyor ve yeniden yapılanıyor.

Meslek Seçimi ve Geleceğin Meslekleri

Her şeyin hızla değiştiği bir çağda bireylerin geleceği doğru okuyabilmeleri her zaman mümkün olmayabiliyor. Bu noktada bir uzman görüşü almak ve bu doğrultuda kariyer tercihi yapmak gerekiyor. Çünkü bireyin yatkınlıkları kadar gelecekte neler olacağı da önem taşıyor. Geleceğin meslekleri, toplumsal değişimler, ekonomik koşullar gibi birçok unsuru bu anlamda değerlendirmek gerekiyor.

Yakın gelecekte yapay zeka uygulamalarının birçok meslek alanını etkileyeceği öngörülüyor. Dijital pazarlama ve dijital medya alanlarında büyük sıçramalar bekleniyor. Bazı mühendislik alanları ön plana çıkarken bazılarının geri planda kalacağı düşünülüyor. Özellikle; uzay mühendisliği, yapay zeka mühendisliği gibi alanlar yükselişe geçiyor.  Meslek seçimi yapılırken tüm bu değişimleri dikkate almak gerekiyor. Mimarlık alanında sürdürülebilir çözümlere duyulan ihtiyaç artıyor. Hukuk alanında dijitalleşmenin etkisiyle bilişim hukukunun ön plana çıkacağı düşünülüyor. Makine öğrenmesi, data sciences, sanal gerçeklik gibi alanların yükselişte olduğu biliniyor. Tarım alanında klasik yöntemler yerini akıllı tarım uygulamalarına bırakıyor.

Tasarım alanının bugün olduğu gibi gelecekte de önemli bir konumda olacağı öngörülüyor. Bu anlamda tasarım alanında yetkinliği bulunan gençlerin becerilerinin geliştirilmesi ve doğru noktalarda konumlandırılması önem taşıyor. Eğitim alanında zaman ve mekan kavramları eskiye oranla önemini yitiriyor. Klasik yöntemler yerini yeni uygulamalara bırakıyor. Eğitimin ilerde büyük oranda dijital alana kayacağı düşünülüyor. Bu değişimin şimdiden başladığı kabul ediliyor.

Meslek tercihi ve kariyer seçimi yaparken tüm bu gelişmeleri ve daha fazlasını dikkatle değerlendirmek gerekiyor. Bireylerin bu değişimlere göre kendi becerilerini yapılandırmaları önem taşıyor. Aksi halde değişime ayak uydurmak mümkün olamıyor. Doğru seçimler, doğru yönlendirmeler ile bireylerin kendi alanlarında fark yaratmaları mümkün hale geliyor. Başarılı bir kariyerin anahtarı doğru seçimler yapmaktan geçiyor. Bu anlamda mutlaka uzman yardımı almak ve doğru bir yol haritası çizmek gerekiyor.

Meslek seçimi hakkında daha detaylı bilgiye ulaşmak için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Psikoloji bölümü için dünyanın en iyi üniversiteleri hangileri? Times Higher Education’a göre psikoloji alanında hangi ülke ve üniversiteler ön plana çıkıyor. Psikoloji mezunlarının değerlendirebileceği kariyer fırsatları nelerdir? Psikoloji eğitimi alanlar hangi alanlarda ve hangi kurumlarda çalışabilirler?

Yurt dışında psikoloji okumak birçok öğrencinin ilgisini çekiyor. Psikoloji son dönemlerde popüler alanlardan biri olarak biliniyor. Bu alanda İngiltere ve Amerika’nın ön planda yer aldığı biliniyor. Amerika ve İngiltere üniversiteleri psikoloji alanında yürüttükleri eğitim ve araştırma faaliyetleri ile dünya çapında tanınıyor. Psikoloji alanında kariyer seçeneklerinin de son derece çeşitli olduğu biliniyor. Psikoloji mezunları çok farklı alanlarda ve kurumlarda istihdam olanaklarından yararlanabiliyorlar.

Psikoloji Bölümü Mezunları İçin Kariyer Fırsatları

Peki; psikoloji mezunları için öne çıkan kariyer fırsatları nelerdir? Psikoloji mezunları hangi alanlarda çalışabilirler? Psikoloji mezunları, klinik, sosyal, adli, endüstri ve örgüt psikolojisi gibi alanlarda uzmanlaşabiliyorlar. Psikoloji mezunlarının görev alabileceği bazı alanlar ise şu şekilde sıralanıyor;

  • Okullar
  • İnsan Kaynakları Birimleri
  • Eğitim Alanında Danışmanlık Veren Şirket Ve Firmalar
  • Belediyeler
  • Vakıflar
  • Hastaneler
  • Hapishaneler
  • Çocuk Esirgeme Kurumları
  • Adliyeler
  • Bakım evleri
  • Huzurevleri
  • Özel Eğitim Merkezleri

Psikoloji mezunları aynı zamanda akademik alanda kariyerlerini sürdürebiliyorlar. Bazı alanlarda uzmanlaşarak eğitim ve araştırma faaliyetlerine katılabiliyorlar. Bu alanlardan bazıları şöyle sıralanıyor; Klinik Psikoloji, Sosyal Psikoloji, Deneysel Psikoloji, Bilişsel Psikoloji, Gelişim Psikolojisi… Aynı zamanda eğitimini lisansüstü düzeye taşıyan psikologlar psikoterapi eğitimi alarak kariyerlerini psikoterapist olarak sürdürebiliyorlar.

Psikoloji Bölümü İçin Tercih Edebileceğiniz En İyi Üniversiteler

Peki; psikoloji alanında hangi üniversiteler daha fazla ön plana çıkıyor? Times Higher Education’a göre psikoloji eğitimi alabileceğiniz en iyi üniversiteleri sizler için derledik.

University of Cambridge

İngiltere’nin Cambridge kentinde bulunan University of Cambridge bir kamu araştırma üniversitesi olarak faaliyet gösteriyor. Cambridge, dünyanın en köklü ve en prestijli üniversiteleri arasında yer alıyor. Üniversitenin tarihi, 1209 yılına kadar uzanıyor.  Üniversitenin, İngilizce eğitim veren en eski ikinci üniversite olma ünvanına sahip olduğu biliniyor. University of Cambridge,  31 yarı özerk kurucu kolej ve altı okuldan oluşuyor.  Üniversite 25 binin üzerinde öğrenciye ev sahipliği yapıyor. Üniversite bünyesinde yaklaşık 6 bin akademik personel görev alıyor.

Times Higher Education’a göre psikoloji bölümü için dünyanın en iyi üniversitesi olarak kabul ediliyor. İngiltere de psikoloji alanında dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olarak biliniyor. Bir şehir üniversitesi olarak bilinen Cambridge, çok sayıda enstitü ve araştırma merkezine ev sahipliği yapıyor. Üniversite akademik kadrosu, kendine özgü sistemi ve donanımıyla psikoloji öğrencileri için benzersiz bir deneyim sunuyor. Psikoloji çalışmaları, Cambridge’de yüzyılı aşkın bir süredir çeşitli biçimlerde organize ediliyor. Bölümün birincil hedefi, psikoloji ve benzer disiplinlerde birinci sınıf araştırma ve öğretim sağlamak olarak biliniyor. Bölüm, multidisipliner ve işbirlikçi bir yaklaşımı benimsiyor.

Stanford University

Dünyanın en iyi üniversitelerinden biri olan Stanford University, psikoloji alanında da ön plana çıkıyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde yer alan üniversite, 1885 yılından beri eğitim faaliyetlerini sürdürüyor. Özel bir araştırma üniversitesi olan Stanford University, 7 okul etrafında düzenleniyor. Amerika Birleşik Devletleri’nin ve dünyanın en seçici kurumları arasında yer alıyor. Üniversite yaklaşık 18 bin öğrenciyi ağırlıyor. Üniversite bünyesinde yaklaşık 3 bin akademik personel görev alıyor.

Psikoloji Bölümü, Stanford University’de kurulan ilk bölümler arasında yer alıyor. Üniversite psikoloji alanında hem lisans hem yüksek lisans hem de doktora dereceleri sunuyor. Ek olarak; çok sayıda araştırma projesi yürütüyor. Bölümün, dünya genelinde güçlü etkisi olan, köklü bir teorik araştırma geleneğine sahip olduğu biliniyor. Bölüm, ülkedeki en iyi psikoloji programlarından biri olarak nitelendiriliyor. Stanford, psikoloji alanında Amerikan üniversiteleri arasındaki liderliğini sürdürüyor.

Princeton University

Princeton University, New Jersey, Amerika Birleşik Devletleri’nde yer alan özel bir araştırma üniversitesi olarak biliniyor. Pek çok sıralama tablosu ile dünyanın en iyi üniversiteleri arasında gösteriliyor. Times Higher Education’a göre psikoloji bölümü için dünyanın en iyi üçüncü üniversitesi olarak sıralanıyor. 1746’da kurulan üniversite, Amerika’nın en eski üniversitelerinden biri olarak tanınıyor. Ülkenin köklü ve seçici yükseköğrenim kurumları arasında yer alıyor.

Princeton University psikoloji alanında lisans ve lisansüstü programlar sunuyor. Aynı zamanda sertifika programları yürütüyor. Üniversite, bebeklerde ve çocuklarda algı ve dil gelişimi gibi konularda çalışmalar yürütüyor. Hafıza ve dikkati anlamak için nöral ölçümlerin kullanımı, sosyal iletişimin sinirsel temeli gibi konulara odaklanıyor. Üniversite lisansüstü düzeyde de çeşitli uzmanlıklar sunuyor. Lisansüstü öğrencilerin çalışabileceği alanlardan bazıları şöyle sıralanıyor;

  • Davranışsal Ekonomi
  • Bilişsel Sinirbilim
  • Gelişim Psikolojisi
  • Dil, Öğrenme Ve Bellek
  • Algı Ve Biliş
  • Eşitsizlik Psikolojisi
  • Sosyal Sinirbilim
  • Sosyal Psikoloji
  • Sistem Sinirbilimi

Harvard University

Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan Harvard University psikoloji bölümü için öne çıkan bir diğer üniversite oluyor. Massachusetts eyaletinde yer alan üniversite, 1636 yılından beri varlığını sürdürüyor. Özel bir araştırma üniversitesi olarak biliniyor. Üniversite 6 fakülte etrafında düzenleniyor. Yaklaşık 20 bin öğrenciye ev sahipliği yapıyor. Üniversite bünyesinde 2 binin üzerinde akademik personel görev alıyor. Amerika’nın ve dünyanın en köklü ve seçici kurumları arasında yer alıyor. Üniversite pek çok alanda her yıl dünyanın en iyileri arasında yer almayı başarıyor. Aynı zamanda her yıl dünyanın dört bir yanından binlerce başvuru alıyor.

Harvard University psikoloji alanında lisans dereceleri ve lisansüstü dereceler sunuyor. Üniversitenin tarihi boyunca Amerika’nın ve dünyanın en seçkin psikologlarından bazılarına ev sahipliği yaptığı biliniyor. Psikoloji alanında Amerika’nın öncü yükseköğrenim kurumları arasında yer alıyor. Üniversite Klinik Bilimler, Sosyal, Gelişim ve Biliş, Beyin ve Davranış alanlarında doktora programları sunuyor.

University of California Berkeley

University of California Berkeley Amerika’nın ve dünyanın en iyi üniversitelerinden biri olarak biliniyor. Times Higher Education’a göre psikoloji bölümü için dünyanın en iyi beşinci üniversitesi olarak sıralanıyor. Üniversite yalnızca psikoloji alanında değil; birçok alanda adından söz ettiriyor. 1868 yılında kuran üniversite kısaca UC Berkeley olarak da anılıyor. Bir kamu araştırma üniversitesi olarak tanınıyor. Üniversite yaklaşık 45 bin öğrenciyi ağırlıyor. Üniversite bünyesinde yaklaşık 20 bin akademik ve idari personel görev alıyor. Üniversite 14 kolej ve okuldan oluşuyor. Birçok enstitü ve araştırma merkezine ev sahipliği yapıyor.

University of California Berkeley psikoloji alanında, 6 temel araştırma alanına odaklanıyor. Bu alanlar şöyle sıralanıyor;

  1. Davranış ve Sistem Sinirbilimi
  2. Klinik Bilim
  3. Biliş
  4. Bilişsel Sinirbilim
  5. Gelişimsel
  6. Sosyal – Kişilik Psikolojisi

Bölüm aynı zamanda psikoloji alanında metodolojik, istatistiksel ve eleştirel düşünme becerilerini geliştirmeye odaklanıyor. Ek olarak, öğrenciler psikolojideki en az bir ana içerik alanı uzmanlaşmaya teşvik ediliyor. Üniversite psikoloji alanında Amerika’nın en önemli yükseköğrenim kurumları arasında sıralanıyor. Dünyada genelinde de aynı şekilde ön planda yer alıyor.

UCL

Times Higher Education’a göre psikoloji bölümü için altıncı sırada UCL yer alıyor. University College London, Londra, Birleşik Krallık’ta bulunuyor. Bir kamu araştırma üniversitesi olarak 1826 yılından beri faaliyet gösteriyor. UCL, Londra Federal Üniversitesi’nin bir üyesi olarak biliniyor. Üniversitenin ana kampüsü, Londra’nın merkezindeki Bloomsbury bölgesinde bulunuyor. Üniversite Londra’nın çeşitli bölgelerinde enstitüler ve hastanelere de ev sahipliği yapıyor. Üniversite, 11 kurucu fakülte etrafında düzenleniyor. Üniversite 43 binin üzerinde öğrenciye ev sahipliği yapıyor. Üniversite bünyesinde 16 bin akademik ve idari personel görev alıyor.

Üniversitenin psikoloji bölümünün “Psikoloji ve Dil Bilimleri Bölümü” adıyla anıldığı biliniyor. Bölüm, eğitim faaliyetlerinin yanı sıra; psikoloji ve iletişim alanında klinik ve temel bilimlerde araştırmalar da yürütüyor. İngiltere’deki en büyük psikoloji bölümlerinden biri olarak biliniyor. UCL, 19. yüzyılın sonunda İngiltere’de psikoloji laboratuvarı kuran ilk üniversitelerden biri olarak tanınıyor. Üniversitenin tarihi boyuna psikoloji alanında faaliyet yürüten önemli bilim insanlarına ev sahipliği yaptığı biliniyor. Bölüm yaklaşık 125 akademik personel de dahil olmak üzere yaklaşık 330 kişilik bir kadrodan oluşuyor.  Bölüm, tipik ve atipik gelişim, beyin görüntüleme, bilişsel psikoloji, davranışsal sinirbilim gibi alanlara odaklanıyor.

The University of Chicago

Psikoloji bölümü için dünyanın en iyi üniversitelerinden bir diğeri The University of Chicago olarak biliniyor. Times Higher Education’a göre üniversite psikoloji alanında dünyanın en iyi yedinci üniversitesi olarak sıralanıyor. Üniversite 1890’dan beri eğitim faaliyetlerini sürdürüyor. Özel bir araştırma üniversitesi olarak Chicago, Illinois’de yer alıyor.  Üniversite yaklaşık 18 bin öğrenciye ev sahipliği yapıyor. Bir lisans kolejinden ve beş lisansüstü araştırma bölümü etrafında düzenleniyor.

The University of Chicago psikoloji alanında, hem eğitim hem de araştırma faaliyetlerine odaklanıyor. Üniversite psikoloji alanında uygulamalı ve disiplinlerarası bir eğitimi benimsiyor. Bölüm iki önemli araştırma merkezine ev sahipliği yapıyor. Bu merkezler şöyle sıralanıyor;

  • Yerel Hareket, İşaret ve Dil Merkezi
  • Erken Çocukluk Araştırmaları Merkezi

Bu merkezlere ek olarak bir psikoloji laboratuvarını bünyesinde barındırıyor. Üniversitenin akademik kadrosu ve öğrencileri sürekli olarak saha araştırmaları içerisinde yer alıyor.

Yale University

Times Higher Education’a göre psikoloji bölümü için sekizinci sırada Yale University yer alıyor. Yale University, 1701 yılında kurulan özel bir araştırma üniversitesi olarak biliniyor. Üniversite 14 kurucu okul etrafında düzenleniyor. 12 bin öğrenciye ev sahipliği yapan üniversitenin bünyesinde yaklaşık 5 bin akademik personel görev alıyor. Üniversitenin merkez kampüsü Connecticut, New Haven’da yer alıyor.

Üniversite psikoloji alanında, lisans ve lisansüstü dereceler sunuyor. Eğitim ve araştırma alanında beş farklı alana odaklanıyor. Bu alanların her birinde öğretim üyeleri ve öğrenciler için haftalık seminerler veriliyor. Bu alanlar şu şekilde sıralanıyor;

  1. Klinik Psikoloji
  2. Kavramsal psikoloji
  3. Gelişim Psikolojisi
  4. Sinirbilim
  5. Sosyal/Kişilik Psikolojisi

University of Pennsylvania

University of Pennsylvania kısaca UPenn olarak da anılıyor. Times Higher Education’a göre psikoloji bölümü için dünyanın en iyi dokuzuncu üniversitesi olarak sıralanıyor. Üniversite 1740 yılından beri varlığını sürdüren özel bir araştırma üniversitesi olarak tanınıyor. University of Pennsylvania psikoloji alanında en köklü Amerikan üniversitelerinden biri olarak kabul ediliyor. Üniversitenin bu alandaki eğitim faaliyetlerini aralıksız olarak sürdürdüğü biliniyor.

University of Michigan

University of Michigan Michigan, Ann Arbor’da bulunan bir kamu araştırma üniversitesi olarak tanınıyor. 1817’den beri varlığını sürdürüyor. Üniversite, Times Higher Education’a göre psikoloji alanında dünyanın en iyi onuncu üniversitesi olarak sıralanıyor. University of Michigan psikolojide yeni bilimsel bilgilerin oluşturulmasına katkılarından dolayı ulusal ve uluslararası düzeyde tanınıyor. Üniversite bu alanda lisans ve lisansüstü dereceler sunuyor.

Psikoloji bölümü ve en iyi üniversiteler hakkında detaylı bilgi için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Kariyer testleri ve stratejik yetenek yönetimi neden uygulanıyor? Geleceği kurgularken ve kariyer planlaması yaparken kariyer testlerinin nasıl bir etkisi oluyor? Kariyer testi uygulamaları öğrencilerin akademik başarısını arttırabilir mi? Yetenek yönetimi, doğru kariyer seçimi üzerinde nasıl bir rol oynuyor? Öğrenciler başarılı bir kariyer planlaması yapabilmek için neden kariyer danışmanlığı almalı? Kariyer yolculuklarında farklı bir rota çizmek isteyenler yetenek yönetimi ve kariyer testi uygulamalarından yardım alabilir mi?

Öğrencilerin kariyerlerini doğru kurgulayabilmeleri noktasında yetenek yönetimi ve kariyer testi uygulamaları devreye giriyor. aba Psikoloji, bu süreçte farklı bir metodoloji kullanıyor ve gençler için doğru bir yol haritası çıkarmayı amaçlıyor. Stratejik yetenek yönetimi ve kariyer testi uygulamaları beceri ve ilgi alanlarının doğru tespit edilmesini sağlıyor. Yani yetenek ve becerilerinin doğru alanlara yönlendirmesi noktasında önemli bir rol oynuyor. Böylelikle başarılı bir kariyer planlaması mümkün hale geliyor.

Stratejik Yetenek Yönetimi ve Kariyer Testleri Neden Önemli?

Yetenek yönetimi ve kariyer testi uygulamaları; beceri ve yatkınlıkların ortaya çıkartılmasında önemli bir noktada duruyor. Uygulanan yöntemler ile ilgi alanları kolaylıkla belirlenebiliyor. Böylelikle; bireyin uzmanlaşması gereken alanlar doğru tespit ediliyor. Bu uygulamalardan öğrenciler ya da kariyerini yeniden şekillendirmek isteyenler faydalanabiliyor. Yetenek yönetimi ve kariyer testi uygulamaları sayesinde uzun vadeli planlar yapmak mümkün hale geliyor. Bireyin değer üretebileceği 40 – 60 yıllık sürecin planlaması yapılabiliyor.

Değer üretebilmek ve fark yaratabilmek 21. yüzyılın en önemli unsurları arasında yer alıyor. Üniversiteler artık öğrencilerin akademik birikimlerinin yanı sıra; değer üretebilme potansiyeline odaklanıyor. Akademik başarının yanı sıra; gelecek için fark yaratabilecek öğrenciler üniversitelerden kabul alabiliyor. Çünkü geleceği şekillendirecek bireylerin dünyayla doğru ilişkiler kurabilen bireyler arasından çıkacağı düşünülüyor.

Bu noktada öğrencilerin becerilerine de odaklanmak gerekiyor. Yetenek yönetimi ve kariyer testleri bu noktada devreye giriyor. Çünkü bireyin fark yaratabilmesi, değer üretebilmesi ancak doğru kurgulanmış bir kariyer ile mümkün olabiliyor. Başarılı bir kariyer için öğrencilerin doğru planlanmış bir eğitim süreci yaşaması da önem taşıyor. Doğru alan ve meslek seçimi doğru bir kariyere giden basamaklar olarak karşımıza çıkıyor.

Doğru yol haritasını çizebilmek ve kariyer basamaklarını tökezlemeden tırmanabilmek için uzman yardımına başvurmak önem taşıyor. Çünkü kariyer planlama sürecinde öğrencinin yetenekleri kadar geleceğe bakmak da önemli bir noktayı oluşturuyor. Dünyanın, toplumların, teknolojinin ve bilimin geleceğini öngörebilmek gerekiyor. Bu noktada da elbette; kariyer danışmanlığı devreye giriyor.

Kariyer Testleri ve Kariyer Danışmanlığı

Dünya dijital dönüşümün etkisiyle yeniden yapılanıyor. Eğitim ve kariyer olanakları her geçen gün farklılaşıyor. Geleceğin teknolojileri hayatımızın merkezine gün geçtikçe daha fazla yerleşiyor. Sosyo-ekonomik koşullar, toplumların ve dünya düzeninin değişeceği ön görülüyor. Bu anlamda gelecek 40 – 60 yıllık süreci doğru planlamak gerekiyor. Bir öğrencinin bu süre boyunca değer üretebileceğini öngörerek kariyer seçimi konusunda doğru yönlendirebilmek önem taşıyor. Bu durumda kariyer danışmanlığından yararlanmak ve uzman yardımına başvurmak gerekiyor. Çünkü kariyer planlama sürecini öğrencinin tek başına yürütebilmesi çoğu zaman mümkün olamıyor.

Kariyer planlama sürecinde; geleceğin meslekleri, finansal yeterlilik, üniversitelerin yapılanma süreci gibi konulara odaklanmak gerekiyor. Günümüzde en iyi üniversitelerden mezun olan öğrencilerin başarıyı yakalayamaması söz konusu olabiliyor. Öğrenciler işsizlik ya da düşük maaşlarla karşılaşabiliyor. Bu anlamda doğru seçimler yapmak kritik önem taşıyor. Kariyer yalnızca eğitim ya da meslek hayatını değil bütün bir yaşamı doğrudan etkiliyor.

Yetenek ve kariyer testleri hakkında daha detaylı bilgi almak için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More