Northwestern Üniversitesi’nde görev yapan bir biyolog olan Nina Kraus, seslerin beyin üzerinde nasıl bir etkiye sahip olduğuna dair uzun bir araştırma yaptı. Kraus’a göre, “Ses görünmez olabilir, ancak çok güçlü bir etkiye sahip. İyi ya da kötü yönde beyni ve öğrenme biçimimizi etkiliyor.”

Yapılan araştırmaya detaylı olarak bakacak olursak, öncelikle kulaktan içeri çeşitli sesler gönderildiğinde mikrosaniyeler içinde beynin ses tepki verdiği ortaya çıktı. Bu beyin dalgaları büyük ölçüde ses dalgalarına benziyordu. Seslerden bir anlam yaratmak, beynin sahip olduğu sayısal olarak en kompleks özelliklerden biri. Otizm de dahil olmak üzere dili ilgilendiren pek çok rahatsızlığın sesin beyindeki işleyişiyle ortaya çıkmasının sebebi de bu olarak görülüyor. Yani, beynin ses verdiği tepkiler beynin sağlığı ve öğrenme becerisi hakkında bilgi veriyor.

Kraus, bu tür bilgilerden yola çıkarak öğrenmeyi destekleyecek bir ses ortamının oluşturulabileceği sonucuna varıyor ve bu konuda bazı önerileri var.

Sessiz ortam sağlayın

Kronik uğultu birçok duyma ve öğrenme problemiyle alakalı olabilir. Beynin sese karşı duyarlılığı azalarak duyma gelişimini yavaşlatabilir. Yapılan araştırmalar, otobana bakan bir penceresi olan sınıfın, sessiz bir sınıfa göre öğrenmeyi negatif yönde etkilediğini gösteriyor.

Sesli okuma yapın

Çocuklar kendi kendilerine okumaya başlamadan önce diğerlerinden duydukları hikayeler aracılığıyla kelime dağarcıklarını ve işler belleklerini geliştirir. Bir hikayeyi anlamak için dinleyicinin sıralı olarak söylenenleri hatırlaması gerekir. Bu aşamada çocuklara okumayı öğrendikten sonra bile sesli okuma yapmak büyük önem taşıyor. Çünkü rutinlerinden çıkarak farklı bir dünya kurmalarını kolaylaştırıyor.

Çocukları enstrüman çalmaya yönlendirin

Müzik yapmak ve dil becerilerini geliştirmek arasında önemli bir bağlantı var. Çocuklara müzik eğitimi vermek bilişsel, duygusal ve eğitimsel sağlıklarını destekliyor. Örneğin, iki yıllık enstrüman eğitiminin sonunda beynin sesi algılayışına dair biyolojik değişimler görülüyor ve bu da dil gelişine katkı sağlıyor.

İkinci dil eğitimine yönlendirin

İki dilli bir çevrede yetişmek çocukların aynı anda iki dili de başarılı şekilde öğrenmesine yardımcı oluyor. İki farklı dil yapısını anlamlandırma becerisi beynin odaklanmasını güçlendiriyor.

Beyaz gürültüyü engelleyin

Çocukların uyumasına yardımcı olmak için bazı aileler, farklı sesler çıkaran araçlardan yararlanmayı tercih edebiliyor. Ancak bu araçlar anlamsız sesler çıkararak beynin sesi algılama devrelerinin gelişimine engel olabilir. Çünkü çocukların beyni sürekli olarak anlam arar ve anlamsız sesler beynin gelişimini olumsuz etkiler.

Read More

Anne ve babaların, çocuklarını farklı yaşlarda farklı şekillerde desteklemesi gerekiyor. Küçük bir çocuğunuz varken ona boya kalemleri sağlamak gibi basit bir destek yeterli olabilirken çocuğunuz büyüdükçe vermeniz gereken destek biraz daha karmaşık bir hale gelebilir.

Çocuklarınızı kesintisiz bir şekilde dinleyin

Çocukların dikkati yetişkinlere göre daha kolay dağılabilir ve sözlerini tamamlamak için daha uzun bir zamana ihtiyaçları olabilir. Ancak destekleyici ebeveyn olmayı önemsiyorsanız ilginizi kesmeden sözünü bitirene kadar çocuğunuzu dinlemenizi tavsiye ederiz.

Sıklıkla karşılaştığımız sahnelerden biri şudur: çocuk annesine veya babasına defalarca seslenir ve hiçbir cevap alamaz. Ebeveyn çocuğu duymuyormuş gibi davranır. Elbette, çocuğunuza birilerinin konuşmasını kesmemeyi öğretmeniz gerekiyor. Yine de bunun yöntemi çocuğunuzu görmezden gelmek değil, “Sözümü bitirmemi bekler misin?” diyerek rica etmek olmalıdır.

Bu şekilde çocuğunuza hem nezaketli davranmayı öğretmiş hem de destekleyici olmuş olursunuz. Çünkü çocuğunuza ihtiyaçlarının farkında olduğunuzu ve buna önem verdiğinizi hissettirirken kısa bir süre beklemesini istiyorsunuz.

Ergenlik döneminde durum karmaşıklaşmaya başlar

Ergenlik dönemindeki çocuğunuzun artık büyümeye başladığını ve ihtiyaçlarının değiştiğini fark etmeniz gerekiyor. Ergenlikte duygusal destek ihtiyacı daha öncesine göre çok daha karmaşık hale geliyor. Duyulmak ve ebeveynlerinden saygı görmek onlar için her şeyden daha önemli olabilir.

Çocukluk ile yetişkinlik arasındaki bu dönemde çocuğunuza destek olmanız çok önemli. Çünkü kendi kendilerini korumak ve kendi kararlarını vermek konusunda onları çok yalnız bırakırsanız yanlış kararlar verebilirler. Bu dönemde onları ne kadar önemsediğinizi hissettirin. Onlara tanıdığınız özgürlüğün sınırlarını çizerken net olun.

Onlara ‘hayır’ demekten çekinmeyin

Günümüzde ‘hayır’ diyememek hayatın her alanında zorluk yaratan bir tehlike olarak görülüyor. Çocuklarınıza ‘hayır’ demekten çekinmeyin, ancak onlara bunun sebebini açıklamayı ihmal etmeyin. Onları sevdiğiniz ve onlara değer verdiğiniz için böyle davrandığınızı hissettirdiğiniz zaman, ‘hayır’ demiş olmanız sandığınız kadar büyük bir sorun olmaktan çıkacak.

İlgi alanlarını önemsediğinizi belli edin

Çocuklarınızın ilgi alanlarını hafife almamanız onlar için çok önemli. Sevdikleri arkadaşlarıyla görüşmelerinden tutun da dans dersine gitmesi için desteklemeniz onları motive eder. Onların hayatıyla ilgilendiğinizi bilmeleri, hayatlarına ve size karşı daha fazla sorumluluk duymalarını sağlar.

Read More