Lise tercih dönemi, öğrencilerin kariyerlerini şekillendirmeleri noktasında önemli adımlardan biri olmaktadır. Öğrencilerin, lisede aldıkları eğitim geleceğe dönük bir yatırım niteliğindedir. Bu anlamda; tercih döneminde dikkat edilmesi gereken bazı noktalar bulunmaktadır. Öğrencilerin, lise seçimi yaparken, kendilerini tanıması son derece önemlidir. Öğrencinin ilgi alanları ve yeteneklerinin farkında olması, doğru seçim yapabilmesi için kritik unsurlardan biridir.
Kendi yeteneklerinin yanı sıra; öğrenci; seçim yaparken eğitim sistemini de tanımalıdır. Değerlendirebileceği seçenekler ve seçilecek okulların koşulları hakkında bilgi sahibi olmalıdır. Öğrenci, lise seçimini hedefleri doğrultusunda yapmalıdır. Seçilecek lisenin koşullarının, öğrenciyi, ileride ulaşmak istediği mesleğe hazırlaması önem taşımaktadır. Lise tercih dönemi için seçim yaparken; öğrencinin bir hedef ortaya koyabilme noktasında meslekleri de tanıması gerekir. Öğrencinin, geleceğin meslekleri ve bu meslekler için sahip olunması gereken nitelikleri biliyor olması önemlidir. Öğrenci lise tercihini, tüm bu konuları değerlendirerek ve birbiriyle ilişkilendirerek yapmalıdır. Doğru okul seçimi, başarılı bir kariyer inşasının ilk adımını oluşturmaktadır.
Elbette, günümüz koşullarında tüm bu konular hakkında bilgi sahibi olmak uzmanlık gerektiren bir süreçtir. Pek çok seçenek arasından doğru olana ulaşabilmek için uzman desteği almak son derece önemlidir. aba Psikoloji; bu noktada devreye girmekte ve lise öğrencilerini tercih dönemlerinde desteklemektedir. Peki; lise tercihi yaparken nasıl bir yol izlemek gerekir? aba Psikoloji’nin bu konuda verdiği hizmetler nelerdir?
Lise Tercih Dönemi Nasıl Yönetilmeli?
Yaşadığımız çağda, akademik hayatta ciddi bir rekabet olduğu görülmektedir. Bu yoğun rekabet içerisinde öğrencilerin kendilerini var edebilmesi için bir yol haritasına ihtiyaçları vardır. Bu yol haritası, yeteneklerin tespiti ve belirlenen hedefler doğrultusunda çizilebilmektedir. Lise tercih döneminde, doğru okul seçimi yapabilmek, bu hedeflere giden yolda ilk adımlardan biridir. Peki; lise seçimi yaparken nasıl bir yol izlenmesi gerekir?
Öğrencilerin yetenekleri ve ilgi alanlarına yönelik tercihler yapmasının önemini az önce vurgulamıştık. Bu noktada; stratejik yetenek yönetimi ve kariyer danışmanlığı devreye girmektedir. Stratejik yetenek yönetimi, öğrencilerin ilgi alanları ve yeteneklerinin belirlenmesinde rol oynar. Bu doğrultuda öğrencilere bir takım zeka ve yetenek testleri uygulanır. Bu testlerin verileri doğrultusunda öğrencinin becerileri, yatkınlıkları, güçlü ve zayıf yönlerinin ortaya çıkması sağlanır. Bu, kariyer danışmanlığı hizmetinin bir parçasıdır.
aba Psikoloji’nin bu kapsamda uyguladığı testler arasında WISC-V zeka testi de bulunmaktadır. Bu teste yetenek ve ilgi testleri eşlik eder. WISC-V bugün dünya çapında uygulanan ve kariyer planlamasında belirleyici rol oynayan testlerin başında gelmektedir. Elbette; zeka ve yetenek testleri uzman pedagog ve psikologlar tarafından uygulanmalıdır. Testlerin uygulanmasından, psikoloji eğitimi almış, liyakat sahibi, alanında yetkin psikologların görev alması en önemli konudur. aba Psikoloji’nin verdiği hizmet bu noktada önem kazanmaktadır. Çünkü kurum bünyesinde görev alan tüm psikologlar alanında uzmanlaşmış, psikoloji alanında lisans ve master eğitimini tamamlamıştır. Bu konu, testlerin uygulanışı ve değerlendirilmesi noktasında kritik önem taşımaktadır.
Lise Tercih Dönemi ve Liselerin Sunduğu Olanaklar
Lise tercih döneminde öğrencilerin yetenekleri kadar liselerin sunduğu olanaklara da dikkat edilmelidir. Seçim yapılmadan önce okulun fiziksel olanakları, eğitmen kadrosu, ders dışı aktivitelere yönelik imkanları incelenmelidir. Özellikle yurt dışı eğitim seçeneklerini değerlendirecekler için ders dışı aktivite ve stajların önemli olduğu bilinmektedir. Kabul süreçlerinde öğrencinin akademik birikimi kadar; gönüllü girişimleri, projeleri ve stajlarına da bakılmaktadır. Kabul sürecinde, ders dışı aktiviteler ve ortaya koyduğu projeler ile ön plana çıkan pek çok öğrenci bulunmaktadır. Bu konu, alınacak akademik eğitim kadar önemli bir noktayı oluşturmaktadır. Bu anlamda, öğrencinin yeteneklerine uygun ve ihtiyaçlarına yanıt verebilecek okullar tercih edilmelidir.
Başarılı bir kariyer planlamak yaşam standartlarını artırmak ve standartların devamlılığını sağlamak için oldukça önemli. Yaşam standartlarının yanı sıra global düzeyde yer ve söz sahibi olabilmek için de iyi bir kariyere ihtiyaç var. Ancak kariyerimizde hedeflediğimiz noktalara erişebilmek kısa vadeli çalışmalardan ziyade uzun vadeli planlama gerektiriyor. İyi bir kariyer için erken yaşam dönemi itibariyle bilinçli adımlar atmak uzun vadede kazandırıyor.
Kariyer gelişiminin başarılı olması ve sağlıklı sonuçlar verebilmesi için kişiye özel bir plan yapılması gerekiyor. Bu planı çıkarırken stratejik olmak ve her yönüyle bireyi tanıyarak çalışmak gerekiyor. Kaliteli bir sonuç alabilmek için bireyin kişiliğinin, beklentilerinin, ilgi ve becerilerinin kariyer planına yansıtılması gerekiyor. Tüm bunları bireysel bir çabayla gerçekleştirmekse artık pek mümkün değil.
Sınav sisteminde üst üste gelen değişiklikler özellikle ailelerin tercih döneminde bilinçli şekilde rehberlik edebilmesini zorlaştırdı. Yurtiçi eğitimde her yıl artan üniversite sayıları ve açılan yeni bölümler tercihleri zorlaştırıyor. Yurtdışı eğitime duyulan ilginin, verilen önemin artması da tercih yaparken çok yönlü değerlendirme yapmayı gerektiriyor.
Tercih ve karar sürecinde her bir detayı göz önünde bulundurabilmek başarılı bir kariyer inşa edebilmek için oldukça önemli. Fakat öğrencinin veya ailenin bu konuda yeterince kaynağı olmayabilir. Değerlendirme sürecinde kaynaklara erişmek kadar objektif olmakta da zorlanabilirler.
Bir diğer önemli konu ise seçim yaparken bugünün koşulları kadar geleceğin getireceklerini de değerlendirmeye almak. Tercih dönemini beklemeden daha sağlıklı kararlar verebilmek için önümüzdeki 20, 30, 40 yıl değerlendirilmeli. Bunu yapabilmek içinse geleceğin mesleklerin ve mesleklerin geleceği iyi bilinmeli. Yine bu da öğrencilerin veya ailelerin yeterli kaynağa erişmekte zorlanacağı bir konu.
Bilimsel araştırmalarla elde edilmiş, ulusal ve uluslararası çalışmaların takibini ve değerlendirmesini yapabilmeyi gerektiriyor. Bu aşamada en sağlıklı olan ise bir mentor veya kariyer danışmanı ile çalışmak olacaktır. Özellikle pandemi sürecinde kişiye özel destek, rehberlik ve danışmanlık sunan profesyonellerin önemi artı. Yazımızın devamında başarılı bir kariyer için geleceğin mesleklerini ve mesleklerin geleceğini bilmenin önemini detaylarıyla paylaşacağız.
Başarılı Bir Kariyer için Mesleklerin Geleceği İyi Bilinmeli
Geçmişten günümüzde ulusal ve uluslararası düzeyde meydana gelen değişiklikler ve gelişimler sonucunda mesleklerin geleceği etkilenmiştir. Her bir sanayi devrimi beraberinde pek çok mevcut mesleğin son bulmasına ve yeni iş kollarının gelişmesine neden olmuştur. Su ve buhar gücüyle üretimin geliştiği 1. Sanayi devriminde (Endüstri 1.0) faal olan pek çok tesis ve çalışan elektriğin yaygınlaşmasıyla yok oldu.
Endüstri 2.0’ın getirdiği yenilikler ve meslekler de Endüstri 3.0 ile hayatımıza giren bilgi teknolojileri sonucu son buldu. Değişime ayak uyduramayan, sistemlerini ve iş gücünü yeniliğe adapte edemeyen üreticiler piyasadan çekildi. Dolayısıyla her yenilik ve değişim beraberinde bazı meslekleri tarihe gömerken işsizliği de tetikledi. Bugün ise 4. Sanayi devriminin yani endüstri 4.0’ın etkilerini yaşıyoruz.
Başarılı bir kariyer için meslek tercihi yapmadan önce dünya genelindeki gelişmeleri takip etmek gerekiyor. Artık başta gelişmiş ülkeler olmak üzere siber fiziksel sistemlere dayalı bir üretim türüne geçildi. Bu değişim sadece sanayiyi değil, eğitim, sağlık, ulaşım, iletişim, sosyal çevre gibi yaşam alanlarımızı etkiledi.
Artık dünyanın neresinde olduğumuz ya da neyle meşgul olduğumuz önemli değil. Hepimiz dünyadaki gelişmelerden etkileniyor, avantaj ve dezavantajlarını deneyimliyoruz. Dolayısıyla dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de endüstri 4.0’da bazı mesleklerin geleceğini tehdit ediyor. Bugün üniversitelerde okutulan ve her yıl yeni mezunlar veren pek çok meslek bölümü var. Ancak bunların bir kısmı daha şimdiden mezuniyet sonrası işsizlikle karşılaşıyor.
Mevcut Meslekler Mutlaka Yeniliğe ve Değişime Ayak Uydurmalı
Önümüzdeki 10 yıllarda ise bazı mesleklerin iş alanı tamamen kapanacak. Mevcut bilgisini, tecrübesini yeni sistemlere uyarlayabilen, kendini geliştirebilen bireyler ise iş gücü ihtiyacına dahil olacak. Bugünün mühendisleri ve mühendis adayları ileride giderek sanallaşan akıllı üretim ortamlarında çalışacaklar. Başarılı bir kariyer için ana dallarının yanında kodlama ve bilgi teknolojilerinde de uzmanlaşmaya ihtiyaç duyacaklar.
Geçmişten bugüne mühendislik yapanlar da mevcut teknik ve bilişsel becerilerini Endüstri 4.0’ın gereksinimleri doğrultusunda geliştirmeliler. Öğretmenler de öğretim sistemlerini geliştirmeliler. Farklı öğrenme stillerine ve zeka türlerine hitap edecek şekilde öğretim tekniklerini geliştirmeliler. Eğitimin içerisine mutlaka bilişim desteği eklenmeli ve öğretmenler bilişim alanında bilgili olmalılar.
Artık bilgiye her yerden ulaşmak mümkün. Öğrencilerin okur yazarlık düzeyine dijital okur yazarlık becerisi eklenmeli. Ezberci anlayıştan ziyade araştıran, sorgulayan, geliştiren öğrenciler yetiştirmek hedeflenmeli. Covid-19 ile hayatımızın merkezine yerleşen online iletişim, uzaktan eğitim bundan sonrada gerçekliğimiz olmaya devam edecek. Adapte olabilenler mesleklerini yenilikle uyumlu şekilde dönüştürürken, adapte olamayanlar işsizlikle mücadele edecek.
Başarılı Bir Kariyer için Geleceğin Meslekleri de Seçim Sürecinde Değerlendirilmeli
Endüstri 4.0 ve beraberinde gelen yenilik ve değişimler mevcut meslekleri etkilediği gibi yeni meslekleri doğuracak. Değişimin beraberinde gelişen yeni meslek dalları bilinçli seçimler yapanlar için alanının ilklerinden olma fırsatını sunacak. Dolayısıyla geleceğin mesleklerine bugünden yatırım yapılması başarı olasılığını artıracak.
Gelecekte hala önü açık olan meslekler şu şekildedir; Psikoloji, Sinir bilim, Eğitim, Tıp, Eczacılık, Diş hekimliği (özellikle yaşlılık için diş hekimliği oldukça önemlidir), Biyoteknoloji (içinde genetiği ve akıllı tarımı bulunduran alan).
Bugünden başlayarak başarılı bir kariyer isteyenlerin önü özellikle insan, yaşam ve sağlık bilimlerinde açık olacak. Bunun en büyük nedeni ise uzayan insan ömrü. Özellikle 1990 ve sonrası doğan bireyler için ortalama yaşam süresi 115 yıl üstü kabul ediliyor. Bu da uzayan yaşam süresiyle paralel şekilde yaşam standartlarının ve konforunun da önemini artırıyor.
Özellikle ağız, diş sağlığı, eklemler, kalp sağlığı ve kronik rahatsızlıkların tedavisi önemli hale geliyor. Uzayan yaşam süresi bireylerin psikolojik iyi halinin de önemini artırıyor. Bu da ruh sağlığı alanındaki çalışmaların da hız ve önem kazanacağını gösteriyor.
Psikologların 1/3’ü insan sağlığı (paranoya, şizofreni, kaygı bozuklukları) üzerine çalışması öngörülüyor. Psikologların 2/3’ünün de ruh sağlığının ve yüksek farkındalığın artırılması üzerine çalışması bekleniyor. Ayrıca psikologların öğrenme üzerine de daha kapsamlı çalışması bekleniyor. Biyoteknik, yapay zeka, makine öğrenmesi, büyük veri, hukuk alanları da geleceğin meslekleri arasında hız ve önem kazanacak.
Gelecekte iş dünyasında varlık sağlayabilmek için iletişim ve düşünme becerilerimizi geliştirmemiz gerekiyor. Başarılı bir kariyer için medyayı iyi okuyabilmek ve etkili kullanabilmek de oldukça önemli hale gelecek. Bilgisayar teknolojilerine, programlama dillerine ve yazılıma hakim olmak da her anlamda meslek kollarına kazanç sağlayacak. Kısacası 21. Yüzyılda teknolojinin beraberinde getirdiği yeniliklerden haberdar olmak ve bu konuda gelişmek kazanç sağlayacak.
Başarılı Bir Kariyer İçin Sınava Hazırlık Sürecinde Mentorla Çalışmak Büyük Avantaj Sağlıyor
Değişen sınav sistemleri, farklılaşan müfredatlar, her yıl açılan üniversiteler ve programlar da bir mentorle çalışmanın önemini artırıyor. Mentorlük desteği almak hem gençlere hem de ailelere büyük kolaylıklar sağlıyor. Geleceğin koşullarını ön görerek, bugünden on yıllar sonrasını planlayarak seçim yapmak zor. Burada mentor kişiye geçmiş tecrübelerinden ve geleceğe yönelik bilimsel verilerden yola çıkarak rehberlik ediyor.
İyi bir mentor sadece kariyer planlama noktasında değil kişisel, mesleki gelişim konularında da destek veriyor. Özgüven eksikliği, sosyal kaygı, çekingenlik, beden dilini kullanamama gibi başarıyı engelleyen konularda da destek veriyor. Kullandığı empatik dil, yargısız ve objektif yaklaşımla kişinin kendini daha iyi ifade etmesine destek oluyor.
Mentor, menti (mentorlük hizmeti alan kişi) ve gerektiğinde mentinin ailesi ile iş birliği yapıyor. Montor menti için en doğru ve en avantajlı fırsatları değerlendiriyor. Üniversiteye hazırlık sürecinde de mentor mentinin performansını ve motivasyonunu artırmaya yönelik çalışıyor. Zaman yönetimi, dikkat dağıtıcılarla baş etme, hedef belirleme ve planlama noktasında destek veriyor.
Başarılı bir kariyer için mentorle çalışmak genç ve aile için büyük avantaj sağlıyor. Çocukların sınava hazırlık sürecinden başlayarak üniversite kabulü ve iş bulma süreci de aileleri zorluyor. Aile çocuğu doğru yönlendirebilmek istiyor ancak kendi eğitim tecrübeleri ile bugünün eğitim sistemi farlılık gösteriyor. Bu farkları öğrenmek ciddi zaman ve emek istiyor.
Aynı şekilde eğitim ve sınav sistemini öğrenmenin yanı sıra geleceğin olası koşullarını da bilmek gerekiyor. Bu ise apayrı bir araştırma ve çalışma alanı. Dolayısıyla kariyer planlama sürecinde çocuğa bilgi ve deneyim sunmak aile için büyük bir sorumluluğa dönüşüyor. Bu sorumluluğu üstlenemeyen veya altından kalkamayan ebeveynler strese giriyor. Bu stres ise öğrenciye doğrudan yansıyor.
Başarılı Bir Kariyer İçin Stratejik Yetenek Yönetimi ile Kariyer Danışmanlığı Alarak Öğrencilik Yıllarınızı ve İş Hayatınızı Daha Verimli Geçirebilirsiniz
Eğitim ve/veya iş hayatının her aşamasında stratejik yetenek yönetimi ile kariyer planı yapmak mümkün. Sınava hazırlanırken mesleklerin geleceğini ve geleceğin mesleklerini bilmek, kariyer planını bu bilgiyle yapmak oldukça önemli. Ancak başarılı olmak için sadece mesleklere yönelik bilgi edinmek yeterli değil. Meslek seçiminiz ne olursa olsun gelecekte başarılı olmak için teknolojiyle ve dijital dünya ile barışık olmalısınız.
Evrensel kalabilmek için İngilizce ve mümkünse yaygın olarak kullanılan farklı dillere hakim olabilmelisiniz. Başarılı bir kariyer için seçimlerinizde karakteristik özelliklerinizi, bilgi, beceri ve ilgilerinizi de göz önünde bulundurmalısınız. Zeka alanınızı, öğrenme stilinizi bilmek, güçlü ve gelişime açık yönlerinizi öğrenmek de oldukça önemli. Bu noktada erken yaşlardan itibaren eğitiminizin ve kariyer hayatınızın herhangi bir aşamasında kariyer danışmanlığı alabilirsiniz.
Aba psikoloji uzman kadrosu her yaştan danışanına akademik ve mesleki danışmanlık sunuyor. Stratejik yetenek yönetimi çalışmamız ile kariyerinizi size en uygun şekilde planlıyoruz. Ayrıca uyguladığımız IQ, EQ, dikkat, algı, yetenek ve kişilik testleriyle çocuk, genç ve yetişkin danışanlarımızın potansiyellerini keşfediyoruz. Siz de geleceğinizi daha bilinçli planlamak ve bu süreçte profesyonel destek almak istiyorsanız bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Başarılı bir kariyer için önerilerimizi paylaştığımız diğer yazılarımıza ulaşmak için Aba Blog sayfasına da bakabilirsiniz. Ayrıca Doç. Dr. Gamze Sart’ın konuyla ilgili Aba Kariyer blog yazılarını okuyabilir Youtube kanalını takip edebilirsiniz.
Nitelikli üniversitelerin iyi bölümlerinde eğitim almak sadece öğrenciler için değil onların velileri için de çok önemlidir. Öğrenciler aldıkları eğitim ve çalışmaları ile neredeyse kreşten lise son sınıfa kadar üniversiteye giriş sınavında başarılı olmak ve hedeflerine ulaşmak için çalışıyorlar. Aileleri ile geçirdikleri stresli ve yoğun tempolu günlerin ardından girilen üniversite sınavı, üniversite macerasının son adımı olmuyor. Sınavdan sonra belki de en kritik ve üzerinde uzun uzadıya düşünülmesi gereken doğru tercih nasıl yapılmalı aşaması başlıyor.
İstemediğiniz bir şehirde veya istemediğiniz bir bölümde okumak elbette çok zor olacak ve belki de sene kaybı yaşamanıza sebebiyet verecektir. Bu tür olumsuzluklarla karşılaşmamak adına birtakım noktaları göz önünde bulundurarak tercih yapılmalıdır. Peki, doğru tercih yaparak mevcut puanınızı en iyi şekilde değerlendirip severek devam edeceğiniz bir bölümü kazanmak için nelere dikkat etmeniz gerekmekte?Bu sorunun cevabını aşağıda inceleyebiliriz.
Gelecekteki “SEN”i Hayal Etmelisiniz
Her şeyden önce yapacağınız tercihin mezun olduktan sonraki iş bulma ve yıllar boyu yapacağınız mesleğin ilk basamağı olduğunu bilmelisiniz. Mutlu bir gelecek mutlu iş hayatıyla bağlantılıdır. Bu sebeple popüler meslekler yerine sizin seveceğiniz alanlara yoğunlaşmalısınız. Hangi alanlara ilginizin olduğunu öğrenmek adına stratejik yetenek yönetimi ve kariyer danışmanlığı gibi test paketlerinden oluşan uygulamalar ile kendinizi uzmanlar eşliğinde tanıyabilir ve kariyerinizi üniversite tercih döneminde şekillendirebilirsiniz.
Bölümlerin Geleceklerine Geniş Bir Perspektiften Bakmalısınız
Yaşadığımız global çağda dünyadaki meslek trendlerini ve gelişmeleri takip etmeniz de seçeceğiniz bölüm konusunda oldukça fikir verici olacaktır. Klasik ve ülke genelinde rağbet gören meslekler yerine dünya genelinde istihdamı olan iş kolları üzerine eğitim almak üniversite sonrası yaşantınızda önüne birçok fırsatın çıkmasını sağlayacaktır. Öte yandan avukatlık, doktorluk, öğretmenlik gibi kült meslekler ise her zaman ihtiyaç olan alanlar olacaklardır.
Üniversitelerin Akademik Koşullarını Öğrenmelisiniz
Puanınızı öğrendikten sonra tercih edebileceğiniz üniversiteleri uzmanların yardımıyla sıralayın.Üniversitelerin akademik kadrosu ve seçeceğiniz bölüm bakımından ne kadar popüler olduğunun araştırılması son derede mühimdir. Akademik yetkinlik sizin donanımlı bir şekilde mezun olmanızı sağlayacaktır. Ayrıca seçmeyi planladığınız bölümde hangi üniversitelerde hangi derslerin verildiğini üniversitelerin resmi sitelerinden araştırmanız da sizin bölüm ve üniversite hakkında önemli fikirler edinmenizi sağlayacaktır.
Üniversite ve Şehrin İmkânlarını da Göz Önüne Almalısınız
Özel ve devlet üniversiteleri arasında öğrenciye sundukları imkânlar bakımından farklılıklar bulunmaktadır. Üniversitenin şehir merkezinde olması, üniversitenin sunduğu yabancı dil, yurtdışına öğrenci gönderme, kulüpler, sosyal hayat, kampüs ve yurt koşulları gibi ayrıntılar oldukça önemlidir. En az 4 yıl yaşayacağınız şehrin gelişmişliği ve imkânları da üniversite seçimi kadar önemli olan bir diğer detaydır.
Tüm bunları düşünerek yapacağınız doğru tercihler başarılı ve eğlenceli bir üniversite hayatının ardından güzel bir kariyerin de kapılarını aralamanızı sağlayacaktır.