Ap sınavı odaklanma sorunu yaşayan öğrenciler sınav hazırlık sürecinin verimli geçmemesinden şikayetçi olmaktadır. Odaklanma sorunu, sınava çalışmak için masa başında oturan öğrencinin, hedeflediği çalışma süresine ulaşmadan çalışmayı sonlandırmasıyla sonuçlanabilmektedir. Bunun dışında, öğrenci tarafından bir şekilde çalışma sürelerine uyulsa da çalışma sırasında farklı şeylerle ilgilenmek, zihni ders konularında toplayamamak da odaklanma sorunu olarak belirtilebilir. Odaklanma sorunu ya da dikkat eksikliği gibi problemlerin altında yatan pek çok unsur olabilir. Günümüzde uyarıcı sayısının az olmadığı gerçeği ile yine de bu soruna çözüm bulmak gerekmektedir. Sınavlara hazırlık aşamasında kısıtlı olan zamanın verimli kullanılması son derece önemlidir. Bu nedenle odaklanma sorunu yaşayan öğrencilerin bu sorunu çözüme ulaştırılmalıdır.

AP Sınavı Odaklanma Sorunu İle Baş Etme Yolları

Ap sınavı odaklanma sorunu yaşayan öğrencilerin bazı noktalara dikkat etmesi gerekmektedir. Öncelikle her öğrencinin her çalışma şekli birbirine göre değişiklik gösterebilir. Her öğrenci masa başına geçtiğinde saatlerce ders çalışmaya uygun bir yapıda olmayabilir. Bu durumun kabulü ile öğrencinin kendini iyi tanıması ilk tavsiye olarak söylenebilir. Bazı öğrenciler ders çalışmaya motive eden unsurlardan olumlu anlamda etkilenebilir.

Örneğin kimi öğrenci kütüphanede verimli ders çalışabiliyorken kimi öğrenci de evde kendi odasında verimli bir şekilde ders çalışabilir. Bu farklılıkların olabileceği kabulü ile uzun süren odaklanma sorununu çözmeye yönelik psikolojik destek de alınabileceği bilinmelidir. Bu süreçte öğrencinin kendine bazı telkinlerde bulunması ve kendine bazı kurallar koyması mümkündür. Bunların başında ders çalışmak için belirlenen süre boyunca masa başından kalkmamak ve derse konsantre olmaya çalışmak gibi kurallar yer alabilir.

Sınav Aşamasında Neler Yapılabilir?

Odaklanma sorunu en çok sınav aşamasında problem edilmesi gereken bir durum sayılabilir. Çünkü odaklanamama nedeniyle soruları doğru anlamamak ya da sorularda normalden fazla süre harcamak sınav sonucuna doğrudan etki etmektedir. Öğrenci, sınav başladığında sınav sorularına genel olarak hızlıca bir göz gezdirebilir. Böylece sorulara karşı kendi bilgi düzeyinin ne durumda olduğunu genel hatlarıyla algılayabilir. Soruları cevaplamaya, kolay olduğunu düşündüğü sorulardan başlaması öğrencinin özgüvenini artıracaktır. Ayrıca zor olduğu düşünülen sorular için de daha fazla süre ayırmak bu sayede mümkün olacaktır. Tüm çabalara rağmen odaklanma sorunu ile baş edemeyen öğrencilerin profesyonel bir destek almaları yararlı olabilir.

Ap sınavı odaklanma sorunu yaşayan öğrenciler sınav performanslarını artırmak için aba Psikoloji’den profesyonel destek alabilirler. Ap sınavına hazırlık aşamasında profesyonel bir eğitim almak isteyen öğrenciler de aba Academy ile iletişime geçebilirler. Aba Academy uzman kadrosu ile yurt dışında eğitim almak isteyen öğrencilere her aşamada yardımcı olmaktadır.

Read More

AP hazırlık aşaması boyunca öğrencilerde sınavdan düşük puan almak korkusu yaşanabilmektedir. Sınava fazla emek harcayan bir öğrencinin sınavdan düşük puan alması hayal kırıklığı yaratan bir durum olabilir. Bu süreçte başarısızlık korkusu ile mücadele etmek adına bazı önlem alınabilir. Başarısızlık korkusu, öğrencide var olmayan fiziksel ve ruhsal durumların sınav anında ya da sınav hazırlık sürecinde ortaya çıkmasına neden olabilmektedir.

Bu nedenle başarısızlık korkusu sınav performansını yakından etkileyen bir durumdur. Sınavda kalp atışının hızlanması, ağızda kuruluğun yaşanması, sık sık idrara çıkma isteğinin oluşması, yorgunluk hissi, ellerde titreme ve benzer çok sayıda durum korku nedeniyle yaşanabilmektedir. Fiziksel belirtilen yanı sıra bilişsel belirtiler de başarısızlık korkusu kaynaklı ortaya çıkabilmektedir.

AP Hazırlık Aşamasında Başarısızlık Korkusu İçin Neler Yapılabilir?

AP hazırlık sürecinde tüm sınav hazırlık sürecinde olduğu gibi sınava yeterli düzeyde hazırlanmak gerekmektedir. Sınav sonucunun dünyanın sonu olmadığı bilinci ile hareket edilmeli, sınavdan hedeflenen puanın alınacağı inancı öğrencide olmalıdır. Öğrenci tarafından, sınava hazırlık aşamasında tüm gereklerin yapıldığından emin olunmalı ve sınavın gerekleri tamamlandıktan sonra sınavdan düşük puan alma ihtimalinin oldukça az olduğu hususu bilinmelidir. Bunun dışında AP sınavı hazırlık aşamasında yeterli dinlenme ve sosyal aktivitelere katılma süreleri de ayarlanmalıdır. Ders odaklı bir yaşam sürmek yerine fiziksel aktiviteler yapılmalı, arkadaşlarla sohbet ve muhabbet için de zaman bırakılmalıdır.

Sınava Olduğundan Fazla Anlam Yüklememek Gerekiyor!

Yüksek AP puanı hedefleyenlerin sınava olduğundan fazla anlama yüklememesi de önemli olmaktadır. Sınav, disiplinli bir çalışmayı gerektiren ve yüksek puan aldığında öğrenciye çok sayıda avantaj sağlayan bir sınavdır. Ancak sınavda başarısızlık korkusunun öğrenciye hiçbir kazandırmayacağı, yalnızca süreci daha zora sokacağı bilinmelidir. Sınava yönelik başarısızlık korkusu öğrenci için baş edilemeyecek bir durumda ise profesyonel bir destek almak öğrencinin performansını artırabilir. Ne zaman ki öğrenci başarısızlık korkusu nedeni ile ders çalışamayacak duruma geldiyse artık psikolojik destek için daha fazla zaman kaybedilmemelidir.

AP hazırlık sürecinin her aşamasında profesyonel destek almak aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Yurt dışında eğitim almak için gerekli olan sınavlar hakkında aba Academy’den destek alabilirsiniz. Farklı konularda bilgilendirici videolara ulaşmak için Doç. Dr. Gamze Sart’In YouTube kanalına abone olabilirsiniz.

Read More

Sınav kaygısı belirtileri davranışlar yoluyla kendini göstermektedir. Kaygılandığımız zaman bazı psikolojik problemler doğrultusundan davranışsal belirtiler de gösteririz. TOEFL sınavına özgü düşündüğümüzde ise kaygılanmanın en büyük sebeplerinden biri kişinin İngilizce bilgisine yeterince güvenmemesi oluyor. Bu kaygı davranışsal belirtilerle birleşerek sınav performansında düşüklükler yaratıyor. Kaygı belirtilerini anlamak ve sonrasında bunlarla nasıl başa çıkılacağını öğrenmek kaygıların azalmasını sağlayacaktır. Özellikle TOEFL sınavına karşı oluşabilecek kaygılar nelerdir? Bunlarla başa çıkmanın yolu nedir?

TOEFL Sınav Kaygısı Belirtileri ve Baş Etme Yöntemleri

1.     Sınavdan Önce Sınav Kaygısı

TOEFL sınav kaygısı belirtileri sınav öncesi kendini göstermektedir. Sınavdan önce hazırlık sürecinde sürekli bilgileri kontrol etme, bilgilerden emin olamama gibi sorunlar TOEFL’a karşı sınav kaygısı geliştiren bireylerde görülmektedir. TOEFL için ezberlenecek ve akılda kalması gereken birçok bilgi olduğu için bu tür sıkıntılar gözlemlenmektedir. TOEFL’da kendine İngilizce konusunda ya da genel güveni az olan bireyler bilgilerden emin olamama gibi kaygı belirtisi göstermektedir. Dolayısıyla bilginin içinde boğulmamak ve sınavı büyütmemek TOEFL’a duyulan kaygıyı azaltacaktır. Ezberlenecek çok fazla kelime ve gramer bilgisi olduğu için konular ve kelimeler gün gün bölünmelidir. Yeteri kadar zamanınız yok ise bazı konuları es geçmek en mantıklıdır. Çok fazla konuyu bir anda, bir iki gün içinde öğrenmeniz olası değildir.

Kaygı duyan bireylerdeki diğer sınav kaygısı belirtileri her kelimeyi ve konuyu tam tamına bilmeleri gerektiğini düşünmeleri olarak yansıyabiliyor.  Ancak sık çıkan kelime ve kelime kalıplarına göre bir çalışma planı hazırlamak daha rahat olmanızı sağlayacaktır. Sık çıkanlara öncelik verdiğiniz bir plan daha mantıklı olacaktır. Günlük çalışma planlarınızı oluşturduktan sonra yalnızca o günün planına odaklanın. Kaygının en kötü yansımalarından bir diğeri ise “Daha çok konu var.” Diye düşünerek önünüzdeki günlük planı tamamlayamamaktır. Aklınız ilerideki konularda olduğu için o gün öğrenmeyi planladığınız konular tam olarak aklınızda oturmayacaktır. Bilgi eksiklikleriniz oluşacaktır. Bu nedenle gelecekteki konuları düşünmeden günlük plana odaklanarak günlük plandaki bilgileri öğrenmek sınav kaygınızı azaltacaktır.

2.     Sınav Anında Bilgilerin Birbirine Karışması

Bildiğiniz şeyleri karıştırmak özellikle TOEFL gibi dil sınavlarında sınav kaygısı belirtileri arasında en sık karşılaşılanlarından biridir. Kelime bilgisi ve hafızaya dayalı bir bilgi birikimi gerektiren TOEFL sınavında kaygı anında en çok görülen öğrenilen kelimeleri karıştırmaktır. Benzer köklere sahip kelimeler sınav anında kafa karıştırıcı olabiliyor. Bu karışıklık zaman kaybına da neden oluyor. Belirli zaman sınırı içerisinde tamamlanması gereken sınavda doğru cevabın ne olduğu konusunda yaşanan kafa karışıklıkları yetiştirememe sıkıntısına neden olabiliyor.

Aslında sınav kaygısı belirtileri arasında kelime karıştırma probleminin en yaygın nedeni özgüven problemidir. İngilizce konusunda kendinize güvenememeniz ya da o an başarısız olacağınıza dair bir inanç sistemi geliştirmeniz performansınızı olumsuz yönde etkilemektedir. Böyle bir durum karşısında yapılabilecek en iyi şey ilk düşündüğünüz seçeneği seçmektir. Genelde ilk düşünülen doğru olandır. Yalnızca kendinize olan güveninizde bir sıkıntı yaşadığınız için ilk cevabınızdan şüpheye düşersiniz. Haliyle kafa karışıklığı ortaya çıkar. Bu durumda tekrar düşünmeden ilk yaptığınızı olduğu gibi bırakmanız en makulü olacaktır.

Konu hakkında detaylı bilgi ya da destek almak için Aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Toelf sınavlarına hazırlık aşamasında Aba Academy uzman kadrosundan yardım alabilirsiniz. Yurt dışında eğitim almak için gerekli olan sınavlar hakkında bilgi almak için Aba Yurt Dışı Eğitim YouTube kanalını takip edebilirsiniz.

Read More

Sınav kaygısı nedenleri düşünüldüğü zaman genelde altında yatan neden geçmiş olumsuz deneyimlerdir. TOEFL sınavı için de aynı şey geçerli olabilir. Geçmişte yaşadığınız gerek sınav gerek sınav dışı başarısızlık deneyimi sizi kaygılandırıyor olabilir. Çoğu zaman kaygımızın nedenini anlamamaktayızdır. Sınav anlarında kontrolümüz dışında vücudumuzda bazı belirtiler görerek (titreme ve ayakları durmadan yere vurma gibi tekrarlayıcı hareketler) kaygılandığımızı fark ederiz. Sınavlara karşı kaygınız olmasa bile belki de özellikle TOEFL sınavına karşı kaygı duyuyor olabilirsiniz. Bu nedenle TOEFL için duyduğunuz kaygının altında yatan olası nedenlerden bahsederek kaygınızın bireysel nedenini bulmanızı sağlamaya çalışacağız.

Sınav Kaygısı Nedenleri

1.     Geçmiş Deneyimler

Geçmiş deneyimleriniz şuanı etkiliyor olabilir ve sınav kaygısı nedenleri arasında kendini gösteriyor olabilir. Bilinç dışınıza işlemiş çok geçmiş bir deneyim sizin şuan ki kaygınızı tetikliyor olabilir. Bu tür bir kaygının altında yatan sebep oldukça kişiseldir. Ancak bazı geçmiş anılarınızı gözden geçirerek belki de kaygınızın nedenini bulabilirsiniz. Öncelikli olarak çocukluğunuzdan kalma olabildiğince eski hatırladığınız bir başarısızlık hikayenizi düşünün ve bunun sizi nasıl etkilediğini hatırlamaya çalışın. O zaman da aynı kaygıyı duymuş muydunuz? Ya da başarısız olmanız sonucunda aileniz/ öğretmeniniz tarafından cezalandırılmış mıydınız?

Yalnızca başarılı olduğunuzda ilgi görmek, başarısızlık sonucunda velilerin hayal kırıklığına uğradıklarını dile getirmeleri başarısızlığı gözünüzde büyütmenize neden olmuş olabilir. Hatta sınav kaygısı nedenleri arasında en yaygınlarından birisi olabilir. Birilerinin aldığınız notlarla değerinizi belirlemesi ya da aldığınız notlarla rezil edilme gibi durumlar kişinin ileride başarıya bakış açısını etkiler. Şuanki kaygılar o zamanda yaşadığınız olumsuz tepkilerle değer yargılarınızı başarı üzerine kurmanızdan kaynaklı olabilir. Özellikle TOEFL İngilizce sınavı olduğu için daha önceki İngilizce dil deneyiminiz de kaygı yaratabilir. İngilizce konuşurken insanların alay etmesi, İngilizce konusunda çocukken sıkıntılar yaşamanız da bu sınava özgü bir kaygı geliştirmenize neden olmuş olabilir. Halbuki insan zaman zaman başarısız olabilir. Başarılı olmak ne kadar doğalsa başarısız olmak da o kadar doğaldır.

Özgüven Eksikliği

Genel olarak kendinize güvenme konusunda problemleriniz varsa sınav kaygısı nedenleri içinden özgüven eksikliği başınıza bela olabilir. TOEFL için her ne kadar yeterince çalışmış olmak önemli olsa da yapabileceğinize olan güven de bir o kadar önemlidir. Başarma inancı başarmanın yarısından da fazlasıdır. Sıklıkla özgüven eksikliği bilişsel olarak kişinin yaşadıklarını olumsuz yorumlaması ve olumlu sonuçları hiçe sayması sonucunda meydana gelmektedir. Örneğin özgüven eksikliği olan biri daha önce bir sınavda başarısız olduğunda diğer başarılı olduğu sınavları hiçe sayar. Yalnızca bu olumsuz deneyime odaklanarak “Ben başarısız biriyim,  utanılası biriyim. Nasıl başarısız olurum.” gibi olumsuz düşünceleri zihninden geçirir. Özgüven problemlerinden doğan böylesi bir kaygının ortadan kalkması için kişinin kendiyle ilgili mükemmeliyetçi bir yaklaşım sergilediğini fark etmesi gerekir. Ardından kendiyle ilgili başarı hikayelerini kendine hatırlatarak kendini şereflendirmesi gerekmektedir.

Konu hakkında detaylı bilgi almak için Aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Toefl sınavına hazırlık aşamasında destek almak için Aba Academy’ye başvurabilirsiniz.

Read More

Geçen haftaki blog yazılarımızda GMAT ve SAT sınav stresi ile başa çıkmak için yapılabileceklerden bahsetmiştik. Bu hafta özellikle Amerika Birleşik Devletleri veya Kanada’da lisans, yüksek lisans ve doktora yapmak isteyenlerin girmesi gereken dil sınavı TOEFL’dan bahsedeceğiz. TOEFL sınav stresi ile başa çıkmanın yollarından bahsedeceğiz. Sınavın içeriğinden yararlanarak özel bir içerik yarattık.

TOEFL Sınavında Sınav Stresi

TOEFL sınavı reading (okuma), listening (dinleme), speaking (konuşma), writing (yazma) bölümlerinden oluşan İngilizce dil sınavıdır. TOEFL sınavında stres yapmak odaklanma sorunları yaratabilir. Stres anlama güçlüğü yaratır. TOEFL’da bir dil sınavı olduğundan dolayı sınavın her alt bölümü için anlamak soruları çözebilmek için yapı taşı niteliğindedir. 650-700 kelime civarında metinlerin olduğu reading (okuma) bölümü odaklanmayı belki de en çok gerektiren bölümdür. Sınavın ilk bölümü olan bu bölümde stres ile başa çıkmak için çabalamalısınız. Özellikle stres anında algınız düşecek ve İngilizceyi anlamak, ekstra zor bir hale gelecektir. Stresten metinleri anlayamadığınız durumda zaman kaybedebilir ve soruları yanlış yapabilirsiniz. Bunun sonucunda baştan kaybetmiş hissederek sınavın geri kalanına odaklanmakta zorluk çekmenizin olasılığı epey yüksektir. Bu nedenle stresinize sınavın başından beri hakim olmak performansınızı etkileyen mühim bir faktördür.

TOEFL Sınavı Öncesi Sınav Stresi ile Başa Çıkmak

Lisansa, yüksek lisansa ya da doktoraya olabildiğince çabuk girmek adına TOEFL sınavına ilk girdiğinizde yüksek almayı önemsiyor olabilirsiniz. Bu önemseme eğiliminiz sınavın dönülmez yol olarak görmenize sebep olabilir. Sanki bir kere daha sınava girme şansınız yokmuş gibi davranarak kaygı seviyenizi arttırıyorsunuz diyebiliriz. Bu durumda evet ilk seferde başarılı olmayı hedefleyerek çalışın. Fakat elinizden geleni yaptıktan sonra sınav stresi ile başa çıkmak için zaman zaman kendinize bu sınavın tek şansınız olmadığını kendinize hatırlatın. Sınavı tek şansınız gibi düşündüğünüz zamanları fark ederek başarısız olursanız sizi nelerin beklediğini hayal edin. Kaybedeceklerinizin o kadar da büyük olmadığını fark etmenizi sağlayacaktır.

TOEFL Sınav Anında Sınav Stresi ile Başa Çıkmak

Sınav anında stres olduğunuzda uygulayabileceğiniz belli stratejiler geliştirmeniz de durumu toparlamanızı sağlayacaktır. Sınavlar konusunda hali hazırda stresiniz varsa. TOEFL sınavı anında stres olma durumunuza karşı yapabileceklerinizi iyi biliyor olmalısınız. Sınav stresi ile başa çıkmak sınavdayken yüksek farkındalık ister. Stresinizi fark ettiğiniz an 2 dakika ara vererek sakince burnunuzdan nefes alıp vererek ayaklarınızı yere sabitleyin. Kaygı vücudumuzda fiziksel belirtilerle de kendini gösterin. Nefesimiz düzensizleşir ve vücudumuz risk altında hissettiği için tetikte olur. Ancak yüksek kaygı duyarsanız nefesinizi tutma eğilimi ya da hızlı hızlı nefes alma eğilimi gösterebilirsiniz. Bu da sağlıklı düşünememenize yol açar. Ayaklarınızı yere basmak sınav anında kendinize güveniniz için tamamlayıcı olurken nefesinizi düzeltmek sınav kaygınızı dindirecektir. Bu iki dakikalık molanın size zaman kaybettireceğini düşünüyor olabilirsiniz ancak aksine vakit kazandıracaktır. Aksi takdirde stresinizden sınava tam olarak odaklanamadan, anlamadan yapacak ve muhtemelen bir sürü yanlışınız çıkacaktır.

Konu hakkında detaylı bilgi ve destek almak için Aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Toefl sınavına hazırlık aşamasında profesyonel bir eğitim almak için Aba Academy’nin deneme derslerine katılabilirsiniz. Bilgilendirici videolara ulaşmak için Doç. Dr. Gamze Sart’ın YouTube kanalını takip edebilirsiniz.

Read More

IELTS sınavında başarılı olmak için sınav kaygısını azaltma teknikleri en çok üzerinde durulması gereken konular arasında yer almaktadır. IELTS ve TOEFL gibi dil sınavları öğrencilerin daha yüksek puan almak için defalarca girdiği sınavlardandır. Bunun nedeni, öğrencilerin yeterince çalışmaması ya da dil seviyelerinin yeteri kadar iyi olmaması değildir. Asıl sorun, sınav anında yaşanan sınav kaygısıdır.

IELTS sınavı esnasında algılama seviyesinin ve odaklanmanın yüksek olması oldukça önemlidir. Bilimsel araştırmaların sonucuna göre ikinci dilinizi algılamaya çalışırken beyninizin ana dilinizi kullandığı sıradakinden farklı bölgelerini kullanmaktasınız. Bu nedenle başka bir dili algılamaya çalışırken ekstra efor sarf etmektesiniz. Odaklanma ve algınızı engelleyecek sınav kaygısını azaltma tekniklerini bilmeniz olası sınav anı kaygı durumlarına karşı etkili olacaktır.

Progresif Kas Gevşetme Tekniği

Progresif kas gevşetme tekniği sınav kaygısını azaltma teknikleri arasında hem IELTS sınavına çalıştığınız dönem hem de sınava girmeden önce son saniyeler uygulayabileceğiniz bir tekniktir. Yüzünüzden başlayarak vücudunuzun tümündeki kasları kasıp gevşetme yoluyla uygulanır. Gerginlik ve kaygı anında kaslarımızı germe eğilimi gösteririz. Kaslarımızı rahatlatmak beynimize de bir sorun olmadığı mesajını verecek ve rahatlayarak gerginliğimizin azalmasını sağlayacaktır. Kendi kendinize uygulayabileceğiniz bir tekniktir.

Progresif kas gevşetme tekniği aşamaları şunlardır:

  • Yüzünüzdeki kasları gerip gevşetin,
  • Göz kenarlarınızı harekete geçirmek için gözlerinizi kapatıp açın,
  • Dişlerinizi sıkıp gevşetin,
  • Omuzlarınızı yukarı kaldırarak gerip aşağı doğru serbest bırakın (omuz silker gibi),
  • Parmaklarınızı sıkıp gevşetin,
  • Bacaklarınızı ve kalçanızı kasıp gevşetin,
  • Ayaklarınızı 180 derece dıştan içe ve içten dışa doğru çevirin,
  • Ayak parmaklarınızı sıkıp gevşetin.

Bilişsel Çarpıtmayı Engelleme Tekniği

IELTS’e karşı sınav kaygınız başarısız olacağınıza inanmakla beraber inanç sisteminizde sıkıntılar yaşamanızdan kaynaklanır. Genellikle gelecek kaygısı ya da kendinize güvenememe problemleri bu kaygıya neden olmaktadır. Sınav kaygısını azaltma teknikleri arasından bilişsel çarpıtmayı engelleme tekniği sınavdan en az bir ay önce pratik edilmesi gereken tekniklerden biridir. Bilişsel olarak değişimi yaratmak kendinize olan güveninizi kazanmanız için önemlidir. Gerçekçi olmayan bazı düşünceler ve yargılar zihninizi meşgul ediyor olabilir. Örneğin “Ben zaten hep başarısızım.” düşüncesinden yola çıkalım. Bir an yaşadığınız bir başarısızlık yüzünden tek bir örneği dikkate alarak kendinizi başarısız ilan ettiniz. Aklınızdan bunun geçmesinin size zarar vermeyeceğini düşünüyor olabilirsiniz. Ancak motivasyonunuzun etkileniyor ve böyle olumsuz bir düşünceyle kaygınızı arttırıyorsunuz. Bu durumda bu düşüncelerin gerçekçi olmadığını başarılı olduğunuz örnekleri hatırlayarak engelleme çalışmaları yapmanız. Kendinize “Abartma, aslında bak şu konularda ve şu sınavlarda başarılıydın.” Demeniz bu çarpıtmadan kurtulmanız için önemli bir pratik olacaktır.

IELTS Sınav Kaygısını Azaltma Teknikleri: Olumlu İçsel Konuşma Tekniği

Size kötü sözler söyleyen özgüveninizi zedeleyen iç sesinize karşılık sınav kaygısını azaltma teknikleri arasından olumlu içsel konuşma tekniği işinize yarayacaktır.  Zaman zaman kendinizle olumlayıcı ve onaylayıcı konuşmalar yapmanız kaygılardan arınmanızı sağlayacaktır. Kendinize arada bir “Başarabilirsin.”, “Sana güveniyorum.” “Elinden geleni yaptın.” Demeniz sizi olumlu etkileyecektir. İnanç sisteminizde artık başarılı olacağınıza dair bir umut bulunmaktadır. Olumlu içsel konuşma tekniğini sık sık uygulayarak kendinize güvenmediğiniz anların azaldığını fark edeceksiniz.

Konu hakkında destek almak için Aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. IELTS sınavına hazırlık aşamasında Aba Academy’nin uzman kadrosundan yardım alabilirsiniz. Yurt dışında eğitim almak için gerekli olan sınavlar hakkında bilgi almak için Aba Yurt Dışı Eğitim YouTube kanalını takip edebilirsiniz. Ayrıca bilgilendirici videolara erişmek için Doç. Dr. Gamze Sart’ın YouTube kanalına abone olabilirsiniz.

Read More

IELTS için motivasyon teknikleri çalışma düzeninizi sağlamak için etkili olacaktır. Herkes yüksek puan almak ister ama IELTS sınavından yüksek alabilenler düzenli çalışanlardır. Düzenli çalışmak için yüksek motivasyonu koruyabilmeniz gerekir. Motivasyon teknikleri IELTS sınavına daha azimli şekilde çalışarak başarılı olmanızı sağlayacaktır. Sınav anında bile yüksek motivasyona sahip olmak başarınız için önemlidir. Örneğin sınavın ilk bölümü olan listening (dinleme) kısmında birkaç soruyu cevaplayamadınız. Cevaplayamadığınız için sınavın zor olduğunu düşündünüz ve o an motivasyonunuz düştü. Sınavın gerisini iyi yaparak iyi bir sonuç elde etme şansınız varken motivasyonunuzun düşmesiyle birlikte kendinizi direk yenilgiye hazırlarsınız. Bu nedenle de otomatikman galip durumuna düşersiniz. İşte bu olası motivasyon düşüklüğünü yenmek IELTS sınavı için size birkaç teknik önereceğiz.

Motivasyon Teknikleri: İçsel Motivasyonu Çağırmak

En nihayetinde IELTS özel bir sınavdır. IELTS’e giriyorsanız yurt dışında lisans, yüksek lisans ya da doktora için giriyorsunuzdur. Eğitiminizi sürdürmek için illa IELTS’e girme zorunluluğunuz yok. Fakat siz IELTS’e girmek istiyorsanız bu özel bir amacınız olduğu anlamına gelmektedir. Demek ki özel bir programa girmek istiyorsunuz. Motivasyon teknikleri hakkında konuşurken motivasyonun iki türü olduğunu her zaman aklımızda bulundurmalıyız. Araştırmalara göre eğer yaptığınız bir eylemi dışsal yerine içsel motivasyonla bağdaşlaştırırsanız motivasyonunuzun yüksek kalması daha olası bir koşuldur.

İçsel motivasyon aynı sizin gibi bir özel amaca hizmet ettiği için yapılan işe motive olmaktır. Motivasyon teknikleri içinde içsel motivasyonu çağırmayı ekleyebiliriz. Kendiniz yurt dışıyla bağlantılı bir eğitim almak istediğiniz için IELTS’e giriyorsunuz. Etrafın zorlamasından değil de kendi isteğiniz bunda etkiliyse motive olmanız çok daha kolay olacaktır. Eğer etrafın isteği dahilindeyse de kendinize yurtdışında eğitim görmenin neler kazandıracağını hatırlatarak içsel motivasyonu çağırabilirsiniz. Her demoralize olduğunuzda bu sınavdan iyi bir başarı elde etmenin size kazandıracaklarını aklınızdan geçirin. Neden yüksek almak istediğinizi yüksek almanın kendiniz için neler getireceğini kendinize hatırlatın.

Başarmayı Hayal Etmek

Motivasyon teknikleri arasında başarmayı hayal etmek motivasyonu arttıracak bir uygulama sayılabilir. Başarıyı hayal etmek başarıya sizi yakınlaştıracaktır. Başardığınızı ve sonucunda elde ettiğiniz fırsatları gözden geçirin ve hayalini kurun. Bu düşünceler sizi çalışmaktan kaytarmak istediğiniz düşük motivasyonlu olduğunuz zamanlarda kurtaracaktır. Şuan IELTS sınavı için kalkıp dersin başına oturmak  zor gelebilir. Fakat bugünkü zorluklarla mücadele edişiniz ilerideki başarınızı belirleyecektir. Motivasyonunu yüksek tutmayı bilenler düşük motivasyona karşı savaşanlardır. Herkesin canının çalışmak istemediği ve motivasyonunu düştüğü zamanlar olacaktır. Ancak önemli olan kendinizi tanıyarak başarıyı hayal etmek ve içsel motivasyonu çağırmak gibi uygulamalarla motivasyonunuzu yüksek tutmayı başarabilmektir.

Konu hakkında destek almak için Aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. IELTS sınavına hazırlık aşamasında Aba Academy’nin uzman kadrosundan yardım alabilirsiniz. Yurt dışında eğitim almak için gerekli olan sınavlar hakkında bilgi almak için Aba Yurt Dışı Eğitim YouTube kanalını takip edebilirsiniz. Ayrıca bilgilendirici videolara erişmek için Doç. Dr. Gamze Sart’ın YouTube kanalına abone olabilirsiniz.

Read More

Gerçekten bildiğini unutma mümkün müdür? Öğrenciler arasında sınavda bildiğini unutma durumunun oldukça sık yaşandığı dile getirilmektedir. IELTS sınavında da, sınav anında bildiklerini unutma durumu “Aklıma bir türlü o İngilizce kelimenin anlamı gelmedi.” cümlesiyle özdeşleşmektedir. IELTS bir dil yeterlilik sınavı olduğu için öğrencilerin hatırlaması gereken bir sürü İngilizce kelime ve kelime yapıları bulunmaktadır. Gerçek şu ki, bildiğiniz bir kelimenin anlamını unutamazsınız. Böyle bir durumda tam olarak öğrenmediğiniz sonucu ortaya çıkmaktadır. Bu durumun nedenlerini ve sorunun çözümünü anlattığımız blog yazımıza davet ediyoruz sizi!

Neden “Bildiğini Unutma” Durumu Yaşarız?

Bildiğini unutma olarak adlandırdığımız durumlar aslında öğrendiğinizi zannettiğiniz durumlardır. Zihnimizin bir kısa süreli hafızası bir de uzun süreli hafızası vardır. Kısa süreli hafızamızda beş duyu organımızın herhangi biriyle algıladığımız her durum vardır. Örneğin IELTS için birkaç kelime baktınız ancak sadece o kelimeleri bir gün birkaç kez tekrar ettiniz. Ancak sınav anında aklınıza gelmedi. İşte tam olarak bunun sebebi onların sadece kısa süreli hafızanızda yer etmesidir. Zihnimiz güçlü ve ileri düzey bir yapıya sahiptir. Kullanılmayan ögeleri bir nevi fazlalık etmesin diye çöpe atmaktadır. İşte o kelimelerde çöp kutusundadır. Ancak aynı bilgisayarlarımızda olduğu gibi zihnin çöp kutusu da bir geri dönüşüm kutusudur. Şimdi IELTS için öğrendiğiniz o kelimeleri geri dönüşüm kutusundan masa üstümüze nasıl geri alacağımızdan söz edeceğiz.

IELTS Sınavı için Unutma Sorunu Nasıl Çözülür?

Sıra kısa süreli hafızamıza attığımız “dilimin ucunda ama bir türlü aklıma gelmiyor…” dediğimi bilgiler için yapılabileceklere geldi. Bildiğini unutma durumu yaşamamak için IELTS için çalıştığınız kelimeleri öğrenip öğrenmediğinizi test etmeniz gerekir. Etrafınızdaki birileri size önceden çalıştığınız kelimelerin anlamını sorabilir. Bu yolla hatırlayıp hatırlamadığınızı test edebiliriz. Hatırlamadığınızı fark ettiğiniz durumlar sizi şaşırtmasın. Eğer 3 hafta önce öğrendiğiniz kelimeyi tekrardan bir yerde kullanmadıysanız ya da tekrar etmediyseniz beyniniz tabi ki de bunu kısa süreli hafıza çöp kutusuna yollamıştır.

Şimdi hadi geri dönüşüm kutusundan o kelimeleri geri alalım. Bildiğini unutma durumuna karşı tek yapmanız gereken düzenli tekrar yapmaktır. Yapılan deneyler bir şeyin öğrenilmesi için tekrar edilmesi gerektiğini gösterir. Öğrenmek eşittir tekrar etmektedir. Deneylerin sonucunda ne kadar çok tekrar edilirse o kadar çok bilgilerin hatırlandığı ve akılda kaldığı bulunmuştur. Eğer çok uzun süre bilgileri kullanmazsanız da onların uçtuğu gözlemlenmiş. Fakat tekrar ettiğinizde önceden kalan aşinalığınızdan dolayı daha çabuk hatırlayacağınız da bulgulardan bir diğeri. Bu nedenle IELTS sınavı için zaman zaman eski öğrendiğiniz bilgileri sadece beş dakikalığına akşamları gözden geçirin. Bu yöntemle bile sınav anında  bildiğini unutma durumuna maruz kalmazsınız.

Konu hakkında destek almak için Aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. IELTS sınavına hazırlık aşamasında Aba Academy’nin uzman kadrosundan yardım alabilirsiniz. Yurt dışında eğitim almak için gerekli olan sınavlar hakkında bilgi almak için Aba Yurt Dışı Eğitim YouTube kanalını takip edebilirsiniz. Ayrıca bilgilendirici videolara erişmek için Doç. Dr. Gamze Sart’ın YouTube kanalına abone olabilirsiniz.

Read More

Uyuşturucunun yan etkilerini bilenler iyi bir gözlemle birlikte uyuşturucu kullanıcılarının farkına varabilir.  Uyuşturucu kullanan kişide çeşitli fiziksel ve biyolojik farklılıklar oluşacaktır. Bu nedenle özellikle kişinin yakınlarının bu konuda bilinci yüksekse durum kısa sürede fark edilecektir. Bu yolla bağımlıların erken müdahalenin önem arz ettiği uyuşturucu bağımlılığından kurtulması kolaylaşacaktır. Ne kadar erken müdahale edilebilirse durumun yıkıcı etkilerinden kurtulmak o kadar kolay olacaktır. Dolayısıyla toplumun her kesiminin konuyla ilgili bilgi sahibi olması müdahaleyi kolaylaştıracaktır. Blog yazımızda bilincinizin yükselmesi için uyuşturucu kullanan kişiyi nasıl anlayacağınızdan bahsettik.

Uyuşturucu Kullanan Kişi ile İlgili Mitler

Bağımlılıklarla ilgili yapılan araştırmaların sonucunda tek bir faktörün etkili olmadığı ortaya çıkmıştır. Uyuşturucu kullanan kişinin davranışı altında yatan nedenlerde genetik ve bazı biyolojik yapılarının etkisi görülse de tek nedeni budur diyemeyiz. Bu faktörler sadece uyuşturucuya duyulan hassasiyet üzerinde etkili olan faktörlerdir fakat illa genetik yatkınlığın olması bağımlı olunacağı anlamına gelmez. Sosyal, psikolojik ve çevresel faktörler de kullanım üzerinde etki göstermektedir. Stres toleransının düşük olması gibi kişilik özelliklerinin etkisi de bağımlılık ihtimalini arttıran etkenlerdendir. Ancak “bağımlı kişilik” denilen bir kişilik türünün olmadığını söylemeden geçmeyelim. Bağımlılığa kişilik bozukluğu diyemeyiz. Belirttiğimiz gibi kişinin kişiliğinden bağımsız birçok farklı etken bağımlılık davranışı üzerinde etkilidir.

Uyuşturucu Kullanan Bireylerdeki Amotivasyonel Sendrom

Uyuşturucu kullanımından ortaya çıkan uzun vadedeki en belirgin belirtilerden birisi amotivasyonel sendromdur. Depresyon (majör depresif bozukluk) dediğimiz psikolojik rahatsızlıkta sıkça gördüğümüz apati belirtileri de amotivasyonel sendromun belirtilerinden biridir. Apatiye kısaca “ilgisizlik ve duygu eksikliği” diyebiliriz. Uzun süreli uyuşturucu kullanımında kişilerin etrafa karşı ilgisizliği artar, enerjisi ve aktivitelere duyulan motivasyonu düşmeye başlar. Böyle bir durum söz konusu olduğunda kişinin yalnızca uyuşturucu kullanımına karşı motivasyonu yüksektir. Amotivasyon sendromu bağımlılık düzeyinde  uyuşturucu kullanan bireylerin neredeyse hepsinde görülmektedir. Uyuşturucu kullandığından şüphe duyulan kişinin enerji düşüklüğü, isteksizliği ve yapılan etkinlikleri erteleme özelliğindeki artış şüphelerinizi arttırmak için geçerli bir sebeptir.

Uyuşturucu Kullanan Kişi: Fiziksel Belirtiler

Uyuşturucu türlerine göre etkileri de değişiklik göstermektedir. Ancak bazı benzer fiziksel belirtiler uyuşturucu kullanımının sinyallerini verebilir. Örneğin neredeyse her uyuşturucu bağımlılığı sonucunda ortaya çıkan “yoksunluk sendromu” fiziksel belirtiler içerir.  Yoksunluk sendromu uyuşturucu kullanan kişinin uyuşturucu almadığı zamanlarda vücudunda oluşan çeşitli tepkiler bütünüdür. Örneğin eroin kullanımında yoksunluk durumunda hapşırma, ağlamaklı olma, kusma, göz bebeğinde büyüme görülebilir. Kokain kullanımının yoksunluğunda da göz bebeklerinde büyüme görülür. Kokain kullanımında bununla beraber uyku düzensizliği, sindirim, boşaltım sistemlerine ait organlarda ağrı görülmektedir. Özetle bazı fiziksel beklenmedik belirtiler uyuşturucu bağımlılığında yoksunluk sendromu nedeniyle ortaya çıkabilmektedir.

Madde Kullanan Kişi: Davranış Değişiklikleri

Uyuşturucu kullanan kişide davranış değişiklikleri gözlemlenmektedir. Özellikle ruh hali değişimleri her uyuşturucu kullanımında beklenen belirtilerdendir. Öfori (euphoria) dediğimiz mutluluktan uçma hali davranış belirtilerinden yalnızca bir tanesidir. Öfori durumundaki birisini rahatlıkla ayırt edebilirsiniz. Uyuşturucu kullanan bireyde öfori söz konusu olduğunda sıradan birisinin mutlu olma halinden beklenenin üstünde mutluluk ve enerji oluşur. Öfori uyuşturucu kullanımından yakın bir zaman sonra kendini gösterir. Bunun haricinde uzun vadede uyuşturucu kullanımı bazı kalıcı biyolojik etkiler yaratarak beyinde değişikliklere yol açmaktadır. Örneğin davranışlara yansıyan unutkanlık, uyuşuk davranışlar, karar vermekte ve söylenenleri/ olayları algılamakta güçlük oluşabilir.

Uyuşturucu kullanımından ortaya çıkabilecek diğer belirtiler:

  • Kronik baş ağrıları
  • Uykusuzluk
  • Kalp atışlarında bozulma
  • Yaygın anksiyete bozukluğu
  • Halüsinasyon ve yaygın
  • Kan basıncında artış, terleme, çarpıntı, titreme
  • Kilo kaybı
  • Yeme bozuklukları ve iştah kaybı
  • Şiddet meyili
  • Kaslarda gevşeme ve motor becerilerinde sıkıntılar
  • Ağız kuruluğu
  • Damarlarda genişleme
  • Hafıza ve konsantrasyon problemleri

Konu hakkında detaylı bilgi ve destek almak için Aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Ayrıca Doç. Dr. Gamze Sart’ın YouTube kanalına abone olarak bilgilendirici videolara ulaşabilirsiniz.

Read More

Amerikan Psikiyatri Derneği tarafından cinnet bir kişiyi suç eylemlerinden sorumlu tutamaz hale getiren zihin durumu olarak tanımlanmaktadır. Cinnet getirme durumu ise bir an için normalin dışı davranışları gösterme durumudur. Psikolojik açıdan kişinin fantezi ve gerçeği ayıramayarak psikoz ya da kontrol edilemez dürtülerin etkisiyle hareket etmesinden ortaya çıkan bir durumdur. Genel anlamıyla bu kontrolden çıkmış davranışların kişinin iradesi dışında gerçekleştiği bilinmektedir. Sağlıklı düşünme yetisini kaybederek cinnet getiren kişileri medyada ve haberlerde sıkça görüyoruz.

Cinnet getirme durumunda kişiler sevdiği insanları bile düşünmeden zarar verici ve tehlikeli davranışlarda bulunurlar. Anlayacağınız üzere kişi cinnet getirme durumunda ne duygularına ne de mantığına hükmedemez hale gelir.  Bu blog yazımızda cinnetle ilgili merak konusu olan cinnet getirmenin olası nedenleri ve önceden tespit edilmesinin mümkün olup olmadığından bahsettik.

Cinnet Getirme Nedenleri Nelerdir?

Tam olarak cinnet durumu nedeni bilinmese de yapılan araştırmalarda bazı faktörlerin etkisi gözlemlenmektedir. Örneğin kişinin hali hazırda psikolojik bir rahatsızlığı olması cinnet getirme nedeni olabiliyor. Özellikle paranoid kişilik bozukluğu (paranoya) söz konusu olduğunda cinnet getirme söz konusu olabiliyor. Paranoid kişilik bozukluğuna sahip kişiler etraflarından şüphe duyarak haklı olduklarını ortaya çıkarmak için geçerli olmayan nedenler kurgularlar. Bu rahatsızlığa sahip insanların etraflarına zarar verme oranı ve şiddete eğilimleri oldukça yüksektir. Cinnet durumu da paranoya nedeniyle ortaya çıkabilmektedir. Yoğun depresyon, ani şok geçirmeler, genetik yatkınlık, alkol tüketimi ve travma benzeri psikolojik alt yapılara sahip kişilerde cinnet getirme oranı daha fazladır. Sıklıkla, psikolojik problemi olan bireyin baş etmesi gereken bir durumla karşılaştığı anda olayla baş edemeyerek kontrolünü kaybetmesiyle ortaya çıkar. Ani bir haber alındığında, beklenmedik bir durum ortaya çıktığında gerçekleşir.

Cinnet Önceden Anlaşılabilir mi?

Üstünde durduğumuz gibi cinnet getirmenin nedenlerine baktığımızda temelinde bazı psikolojik rahatsızlıkların yer aldığını görüyoruz. Kişinin psikolojik bir rahatsızlığa sahip olması cinnet geçireceği anlamına gelmez. Fakat psikolojik rahatsızlıklar saptanabilirse cinnet geçirmenin de belli oranda önüne geçmek mümkün olabilmektedir. Kişinin cinnet ihtimalini oluşturacak belirtiler söz konusu olabilir. Psikolojik destek alarak bu ihtimali en azından ortadan kaldırılabilir. Bunlar kişinin yakınlarının gözlemleyebileceği bazı davranış biçimleridir. Kişisel bakım becerilerinde azalma, sorumlulukları yerine getirmeme, duygu eksikliğiyle gelen bakışların donuklaşması, fazla şüphecilik, alkol kullanımı, içine kapanma gibi faktörlerin bazılarını bir arada görüyorsanız cinnet geçirme durumu söz konusu olabilir.

Konu hakkında daha detaylı bilgi ve destek almak için Aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Ayrıca bilgilendirici videolara ulaşmak için Doç. Dr. Gamze Sart’ın YouTube kanalına abone olabilirsiniz.

Read More