Çocukların ders çalışmaya olan ilgisi zaman zaman artıp azalabilir. Bu iniş çıkışlar belli bir ölçüde doğaldır. Bununla birlikte, ciddi bir ilgisizlikle karşı karşıya kaldığınız zaman önlem alarak çocuğunuza uzun vadede yardımcı olabilirsiniz. Bu yazımızda çocukların ders çalışmayı neden sevmediğine ve ders çalışmaya olan ilgisini arttırmak için neler yapabileceğimize göz atacağız.
Çocuğunuzun ders çalışmayı neden sevmediğini öğrenmek için çocuğunuzu izlemek çok önemlidir ve bunun en önemli yollarından biri çocuğunuzla iyi bir ilişki kurmaktır. Sorunları hızlı ve etkili bir şekilde çözmek, ciddi sonuçlar yaşamadan atlatmanıza yardımcı olabilir. Çocukların ders çalışmayı sevmemesinin birçok nedeni olabilir. Bun nedenler; düşük akademik performans, motivasyon eksikliği ya da ilgisini kaybetme olarak ortaya çıkabilir.
1. Dinleme, konsantrasyon veya uzun süre oturmada zorlanma
Çocuğunuz dinleme, konsantre olma ya da uzun süre oturmaya devam etme konusunda zorluklarla karşılaştığında, ders çalışmaya olan ilgisi bundan ciddi şekilde etkilenebilir. Çocuğunuzun arkadaş edinmede zorluk çekmesi, arkadaşlarını çabucak kaybetmesi, konuşmalarla mücadele etmesi, durumlara aşırı tepki vermesi, iş yüküne ayak uyduramaması ve güvenilir olmaması size bu konuda ipucu verebilir.
Sosyal olarak kabul edilebilir ve edilemez şeyler hakkında çocuğunuzla konuşabilirsiniz. Bu konuşma sırasında onu gerçekten dinlediğinizden emin olun. Ayrıca, insanların ekip olarak nasıl hareket edebileceğini görmesi için bir grup sporu veya etkinliğe başlamasını sağlayabilirsiniz. Buralarda arkadaşlıklar edinip iletişim kurmayı öğreneceklerdir.
2. Bulundukları yerde rahat hissetmeme
Siz elinizden gelenin en iyisini yapmış olsanız da, çocuğunuz herhangi bir nedenden dolayı rahatsız hissedebilir. Bu rahatsızlık çalışmalarını etkilemeye başlar. Gürültülü ve uyarıcı etkenin bulunduğu yerler genellikle ders çalışmak için elverişli değildir. Çalışma ortamını gözden geçirerek onları rahat hissettirecek ögelerin var olduğundan emin olun.
Yapılması gereken diğer bir şey, bol ışık bulunduğundan ve ders çalışmak için yeterli alana sahip olduklarından emin olmaktır. Odadaki dikkat dağıtıcı unsurları en aza indirin ve tutarlı bir çalışma rutin programlayın. Ders çalışırken ihtiyaç duyacağı her türlü materyali kolayca erişebileceği yerlerde bulundurun. Yapılan araştırmalar, insanların kişiselleştirebildikleri ortamlarda daha rahat hissettiğini ortaya koyuyor. Bu nedenle çocuğunuzu kendi çalışma alanlarına kendi dokunuşlarını ekleyerek rahat bir çalışma alanı oluşturmaya teşvik edin. Rahat bir çalışma alanı yaratmak, ders çalışmayı eğlenceli hale getirmeye yardımcı olur.
3. Ders konularından hoşlanmama
Kabul edelim, kimse tüm ders konularından hoşlanmıyor. Hoşlanmadığımız konularda başarısız olma olasılığımız yükselir. Bu nedenle hoşlanmadığımız konuları çalışmak motivasyonumuzu arttırmanın bir yolunu bulmak önemlidir. Çünkü ne yazık ki, okul müfredatı ve daha başarılı olmak için öğrenilmesi gereken bilgiler bellidir.
Örneğin, matematik çocuğunuzun ilgisini çekmiyorsa, yalnızca kitaplarla çalışmak yerine daha ilginç hale getirmek için çeşitli oyunlar oynamayı deneyebilirsiniz. Yapabileceğiniz bir diğer şey de, bu konuların hayatlarını nasıl kolaylaştıracağı ve bu bilgilerin hayatta nasıl kullanıldığı hakkında onları bilgilendirmek olacak. Çocuklar genellikle gerçek dünyada hiçbir zaman bu bilgileri kullanmayacaklarını düşünüyorlar.
4. Konuyu çok basit ve sıradan bulma
Çoğu zaman çocuklar, yaptıkları işlerde yeterince meydan okuma olmadığını hissederler ve bu da düşük motivasyona neden olur. Durum buysa, ders çalışma yöntemini gözden geçirmekte fayda var. Örneğin, yapılması gereken ödevlerin hemen ardından zorlayıcı bazı konulara çalışmasını sağlayabilirsiniz.
Başka bir fikir ise çok net bir zaman çizelgesi belirlemek olabilir. Böylece yapılan iş basit olsa da belli bir süre içinde bitirmeye çalışmak işin içine biraz heyecan katarak motive edebilir.
5. Çalışarak performansını geliştiremeyeceğine inanma
Öğrenciler çabalarının performansını artırma ihtimali olduğuna inanmazlarsa, çok çalışmaya motive olmayacaklardır. Eğer bir görevi tamamlayamayacaklarını ve bu çalışmanın onları ilerletmeyeceğini düşünüyorlarsa ders çalışmak istemeyebilirler. Ayrıca, öğrencilerin bilgi ve öğrenme konusunda motivasyonlarını etkileyebilecek inançları vardır. Eğer öğrenmenin genellikle hızlı ve kolay olduğuna (ya da yavaş ve zor) inanırsa, zorluklarla karşılaştıklarında motivasyonlarını kaybedebilirler. Benzer şekilde, zekanın doğuştan gelen bir şey olduğuna inanıyorlarsa, ne yaparlarsa yapsınlar daha zeki olmayacaklarını düşünebilirler. Bu da çaba göstermemeleriyle sonuçlanır.
Durum böyle ise, onları motive ettiğiniz bazı öğrenme stratejileri belirlemelisiniz. Ayrıca, pratik yapmaları için onlara bol fırsatlar yaratın ve daha sonra onlara geri bildirim verin. Böylece çabalarının onlara neler kattığını görebilirler ve kendilerine olan güven artabilir.
6. Öğrenme güçlüğü
Entelektüel, bilişsel, davranışsal, gelişimsel veya zihinsel sağlık sorunlarına sahip çocuklar uyku bozuklukları, karın ağrısı, baş ağrısı, diyare, ajitasyon ve agresif davranışlar, geri çekilme, güven ve benlik saygısı kaybı, kaygı ve depresyon gibi birçok problem yaşayabilir. Bu, ders çalışırken yorulma ve ilgisini kaybetme, yeteneklerine güvenmeme ve kendileri hakkında olumsuz duygular gibi sorunlara sebep olur.
Yardımcı olmak için çocuğunuzun bu sorunlardan herhangi birine sahip olup olmadığını tespit edebilmek önemlidir. Öğrenme güçlüğü hakkında detaylı bilgi olmak için ilgili sayfamızı ziyaret edebilirsiniz. En etkili çözüm ise, profesyonel bir yardım alarak çocuğunuzun öğrenme sorunlarını aşmasını desteklemektir. Bu, çocuğunuzun engellerini aşmasına ve ders çalışırken odaklanabilmesine yardımcı olarak onlara ihtiyaç duydukları bir avantaj sağlar.