Genetik nedir sorusu merak edilen önemli konulardan bir tanesidir. İnsan davranışlarını etkileyen en önemli iki etmen genetik ve çevre faktörüdür. Burada en önemlisi epigenetik denilen kavramdır. Epigenetik; genlerin kendisinde bulunmadığı halde irsi olarak nitelendirilen, kalıtımsal genlerin normal genlerin üzerindeki baskısı sonucu, genin değişmesini inceleyen bilim dalıdır. Çocuğun gelişiminde kalıtımın etkisi konusunu tartışırken, sıklıkla bahsi geçen hamile annenin bebeğinin genlerinin üzerindeki etkisi gibi örnekler verebiliriz. Mesela, çok duygusal bir hamilelik geçiren annenin bebeği daha duygusal olmaktadır. Veya gebelikte depresyon geçirmiş ve bunun tedavisini almamış kişilerin bebeklerinde, doğumdan sonra aşırı huysuzluk ve huzursuzluk hali görülebilmektedir.
İnsanın genetik yapısı tam olarak çözülebilmiş değildir. Gen-çevre etkileşimi iç içe geçmiş iki kavramdır. Bunu en belirgin şekilde ortaya koyan yine genetik bilimcilerdir. Çünkü genetik bilimciler, bu konuyu en fazla araştıran ve bu konuda en fazla bilgi sahibi olan kişilerdir. Ailelerden geçen genler (kalıtımsal) çözülmesi en fazla zaman alan ve bazı hastalıklar konusunda yön göstericiler olmaktadır. Aynı ailenin çocuğu olan iki kardeşin farklı yapılarda olması, hangisinin anne veya babasından aldığı geni taşıdığı oldukça karmaşık bir konudur. Genetik biliminin ilerlemesiyle hastalıklara çare olabileceği düşünülse de, genetik kodlarımız çözülememiş ve bu konuda hala kesin sonuçlar alınabilmiş değildir.
Genetik Nedir? Gelişimde Kalıtım Neden Önemlidir?
Bebeğin anne karnında maruz kaldığı hormonal ve kimyasal değişimler, çocuklarının ileride yaşayacağı problemlerin başlıca kaynağı olabilmektedir. Örneğin; alkol veya sigara kullanan bir annenin bebeğiyle, bu maddeleri hiç kullanmayan annelerin bebekleri arasında önemli sağlık farklılıkları ortaya çıkmaktadır. Veya annenin hastalıklarının gebelik döneminde bebeğe geçmesini sayabiliriz.
Çevresel faktörler olarak adlandırdığımız olgu, yalnızca bulunduğumuz içinde yaşadığımız ortamı değil, genlerin birbirleriyle olan ilişkilerini de kapsamaktadır. Kişilik gelişiminde genetik ve çevresel faktörlerin etkisi konusunu incelerken görülmektedir ki; Sosyal çevre veya toplumsal çevre kişinin davranışlarına kısmen müdahil olsa bile, genetik çevre çok daha önem arz etmektedir. DNA analizlerinde ortaya konulamayan epigenetik terimi ile adlandırılan kalıtımsal genler, kişilerin yaşamları boyunca hayatlarını etkilemekte olan en önemli faktörlerden biridir.
Gen-Çevre İlişkisi Kontrol Altına Alınabilir Mi?
En azından çevre konusu müdahale etme şansı olan bir alan olduğu için, değiştirilebilir faktörlerdir. Hamile annenin yiyip içtiklerine, kullandığı ilaçlara dikkat etmesi, bulunacağı ortamdaki stres gibi olumsuz faktörlerin azaltılabilmesi mümkündür. Bu anlamda kalıtımsal genlere karşı olmasa bile, çevre faktörüne müdahale edebildiğimiz için, bazı sorunların başlamadan çözülmesini sağlamak mümkündür.
Epigenetik kavramı dahilinde genetik çevreyi açıklamaya çalıştık. Sonuç olarak; genlerin ürettiği proteinler, genlerin maruz kaldığı diğer genetik baskılar gibi faktörlerin, kişinin yaşamı boyunca yanında olacağı ve hastalıklarında veya davranışlarında nasıl ilerleyeceğini ortaya koymaktadır. Genetik faktörlerin de etkilediği insan davranışları ve yetenekleri çocuklarda yapılan psikolojik testler sayesinde ortaya koyulmaktadır. Bu sayede stratejik yetenek yönetimi için gerekli olan veriler elde edilmektedir.