İçinde bulunduğumuz 21. Yüzyılın yaşam koşullarını değerlendirdiğimizde rekabetin ön planda olduğu, öne çıkabilmek için çok çalışmanın, yenilikçi olmanın ve fark yaratmanın gerekli olduğu bir sistemde yaşıyoruz. İşsizlik oranları çok yüksek. İş bulmak zor, hele ki sevdiğin işi yapabilmek daha da zor. İş hayatına adım atmış olup da “işimi aşkla yapıyorum” diyebilen çalışana rastlamak da kolay değil. Oysa günümüzün hatta ömrümüzün büyük bölümü çalışarak geçiyor. Peki neden sevdiğimiz işleri yapmıyor ya da yaptığımız işleri sevemiyoruz? İşte bu noktada önemi hala yeterince fark edilemeyen kariyer seçimi öne çıkıyor.
Mutlu çalışanlara baktığımızda eğitim hayatının ilk yıllarından itibaren ilgilerine, yeteneklerine göre ilerlemiş, seçimlerini bu doğrultuda yapmış kişiler görüyoruz. Doğru kariyer seçimi yaparak başarılı olmakla kalmamış, çalışırken mutlu da olmuş insanlar çıkıyor karşımıza.
Yaşamın İlk Yıllarında Kariyer Seçiminin Yeri Var mı?
Yapılan araştırmalar çocukların karakter gelişimleri ile kişilik gelişimleri arasında ilişki olduğunu göstermektedir. Karakter gelişimi çocukların çevrelerini fark etmeye ve çevreleriyle etkileşime geçmeye başladıkları yaşamın ilk ayları itibariyle başlamaktadır. Dolayısıyla kariyer gelişimi için yaşamın ilk yılları itibariyle ailelerin çocuklarını bilinçli bir biçimde yönlendiriyor olması gerekir.
Konuşmaya başlayan 1-2 yaş çocuğunun merak duygusu fazladır bolca soru sorarak neden-sonuç ilişkisi kurmaya başlar. Yine 2 yaş çocuğu artık aileden kademe kademe bağımsızlaşarak benliğini sergiler ve kendi kararlarını vermeye, seçimlerini yapmaya başlar. 2-3 yaşlarında çocuklar daha sosyal ve aileleri dışındaki insanlarla etkileşim kurar hale gelirler. Yaşları ilerledikçe çevrelerindeki iş kollarını daha iyi fark etmeye başlarlar. Örneğin; hastanedeki doktor ve hemşireleri, otobüsteki şoförü, marketteki kasiyeri öğrenirler. Oyunlarına meslek rollerini de eklerler; öğretmen, doktor, aşçı, kuaför olurlar. Girdikleri rollerle mesleklerin ufak provalarını yaparlar.
İlköğretim Sürecinde Kariyer Gelişimi Nasıl Olmalı?
Çocuklar İlkokula başladıklarında yaşamlarının ilk 5 yılında ailelerinin karakteristik gelişimlerine verdikleri tepkiye göre bir karakter şekillendirmiş olurlar. Kimisi çok girişken, kimisi içe kapanık ve kimisi temkinli olabilir. Bu noktada ailenin çocuk üzerindeki etkisine artık öğretmenler ve okulun eğitim felsefesi de dahil olur. Öğrencilere ilköğretim itibariyle kariyer testleri yapılabilir, meslekleri tanıma amaçlı oyunlar oynatılabilir ve mesleki roller verilebilir. Mesleklerle ilgili filmler izletilebilir, bilgilendirme sunumları yapılabilir. Mesleklerle ilgili araştırmalar yapılıp sınıf içerisinde tanıtmaları istenebilir. Tüm bunların sonucunda öğrenciler daha ilkokul yıllarından itibaren “gelecekte ben ne olmak istiyorum?” sorusunun cevabını aramaya başlayabilir.
Lise’den Önce Kariyer Seçimini Belirlemeye Gerek Var mı?
Ülkemizde uygulanan Liseye Geçiş Sınavı (LGS) nedeniyle aslında kariyer seçimine lise tercihini yapmadan önce başlamak gerekiyor. Liseler eğitim modellerine göre kendi içlerinde farklılaşıyor; Fen Lisesi, Sosyal Bilimler Lisesi, Anadolu Lisesi, Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Anadolu İmam-Hatip Lisesi gibi kendi içlerinde liseler ayrışıyor. Bu ayrışma verilen eğitimin de farklılaşmasına neden oluyor. Dolayısıyla öğrenciler ilgilerine, yeteneklerine, bilgilerine göre beklentileriyle ve hedefleriyle uyuşan bir lise seçimi yapabilmeli. Doğru seçimi yapabilmek için Lise sınavına girmeden önce kariyer seçimi rotasını belirlemeye başlamakta fayda var.
Kariyer Seçimi Yapmak İçin Üniversiteyi Beklemek Geç Kalmaya Neden Olabilir
Ülkemiz eğitim sisteminde Lise’nin ikinci yılına denk gelen 10. sınıfın ikinci yılında bilgi, beceri, ve ilgi alanına göre alan seçimi yapılıyor. Bunlar sözel, sayısal, eşit ağırlık ve yabancı dil olmak üzere birbirinden farklı 4 alan. Okul başarısı yüksek olan öğrenciler çoğunlukla ilgilerine bakılmaksızın sayısal veya eşit ağırlık alanına yönlendirilirken, notları daha düşük olanlar sözel ve yabancı dil alanına yönlendiriliyor. İşte tüm hatada bu yönlendirme sırasında yapılmış oluyor. Bilinçli okullar ve aileler doğru kariyer seçimi yapabilmek için alan seçiminde mesleki ilgi envanterlerine, kişilik testlerine ve öğretmen değerlendirmelerine başvuruyor. Ama bu her okulda ne yazık ki aynı özende yapılamıyor.
Çocuk Başarılı İse En İyi Alana Yönlendirilmesi Doğru Değil Mi?
Bir diğer yanlışta bu düşünce ile karşımıza çıkıyor. İyi ya da kötü alan gibi bir ayrım olmamalı. Her alan çok değerli, her alanın yetiştirdiği meslekler var ve bu mesleklerin varlığı sayesinde hayatlarımızı kaliteli şekilde sürdürüyoruz. Aksi halde herkesin en popüler alan hangisi ise onu seçmesi ve en iyi meslekler hangisi ise onu yapması gerekir. Ancak çoğunluğa hitap eden bizim ilgi ve becerilerimizle uyumlu olmayabilir. Bazen ailemizin olmamızı uygun gördüğü ya da bize yakıştırdığı meslek bile bize uymayabilir. Nasıl ki moda herkesin giydiğini giymek değil kendine yakışanı giymektir. Doğru kariyeri seçmekte herkesin seçtiği değil sizin için en uygun olanı seçmektir.
Kariyer Seçimi Yaparken Neye Dikkat Etmeliyiz?
Bütün derslerde başarılı olan bir öğrenci düşünelim. Bu öğrenci size hangi alanı seçmesi gerektiğini sorsa ne önerirsiniz? Öğrencilerin ders başarısı da başarısızlığı kadar hatalı seçime neden olabiliyor. Her ne kadar lisede derslerin zorluk derecesi artmış olsa da başarılı olmayı seven öğrenciler yüksek performans göstererek tüm derslerde kendini kanıtlamaya çalışabilir. Ancak alan seçilip de ileri alan dersleri görülmeye başlandığında öğrenci zorlanmaya başlayabilir. İşte bu noktada devreye girmesi gereken zeka, kişilik ve mesleki ilgi testleridir. Okul başarısı ile istediği alanı seçebilecek bir öğrenci ilgisi, yeteneği, karakteri göz önünde bulundurulduğunda notlarından bağımsız tek bir alana yönlendirilmeye uygun olabilir.
Örneğin; Puan ortalaması ne olursa olsun bir öğrenci değerlendirmeler sonucunda sayısala değil de eşit ağırlığa uygun bulunabilir. lise eğitiminin ilk yılını başarısız geçirmiş başka bir öğrenci kariyer danışmanlığı sonrası aileye yapılacak ders takviyesi önerisi ile sayısal bölüme yönlendirilebilir.
Kariyerinizi Şansa Bırakmayın
Kariyer gelişimi yaşamın ilk yıllarından itibaren şekillenmeye başlasa da profesyonel anlamda bir seçim yapabilmek için LGS Hazırlık sürecinde kariyer danışmanlığı alınması gerekir. LGS sürecinde kariyer seçimi yapılmadan bir tercih yapıldıysa ilerleyen yıllarda hayal kırıklığı yaşamamak için üniversite sınavına hazırlık sürecinde kariyer seçimi yapılmalıdır. Öğrencilerin, ailelerin ve okulların Lise eğitiminin ilk yılı itibariyle kariyer seçimi konusunda çalışmalara başlaması gerekir. Bu seçimi Lise, üniversite ve hatta iş yaşamına başlarken alınacak danışmanlık desteğiyle de beslemek çok daha sağlıklı sonuçlar verecektir.