Hayatımızın her alanında karşımıza çıkabilecek travmatik olaylar, stres, endişe gibi problemlerin etkilerini azaltmak için hayal dünyamızı araç olarak kullandığımız psikolojik desteğe sanat terapisi denir. Bazen hissettiklerimizi kelimelere dökmek zannedildiği kadar kolay olmaz ya da derdimizi anlatacak bir söz öbeği olmadığını düşünürüz. Çocuklar söz konusu olduğundaysa, henüz kelime dağarcığı yeterince gelişmemiş olabilir.
Böyle anlarda sanatsal bir faaliyet ile kendimizi ifade edecek bir liman bulmuş oluruz. Ortaya çıkardığımız eser, sorunlarımızdan arınmamızı sağlarken ruhumuzdan da izler taşır. Soyut ve somut duygu aktarımımızı sanat yoluyla yaparız. İşte bu noktada sanat terapisi devreye giriyor.
Sanat terapisi duygularımızı dışa vurduğumuz bu aktivitelerin bir psikolojik danışman veya terapist tarafından yönlendirildiği tedavi yöntemidir. Sadece belirgin bir sorunu bulunan kişiler değil çocuk ya da yetişkin herkes sanat terapisi ile ruhunu arındırabilir. Resim, heykel, müzik gibi sanatın her dalında yapılabilen terapiler ile kendimizi daha rahat ifade edebiliriz.
Yirmi birinci yüzyılda ortaya çıkan sanat terapisi sorunlarla baş etmemizi sağlar ve kişisel gelişimimize katkıda bulunur. Aynı zamanda dikkat eksikliği, asosyallik, adaptasyon, konuşma güçlüğü, anksiyete, panik atak gibi sorunları da tedavi edici etkiye sahiptir.
Sanat terapisi hayatımızı nasıl değiştirir?
Sanat terapisinin hayatımızı nasıl değiştireceğini öğrenmeden önce neden bu yönteme ihtiyaç duyduğumuzu kavramamız gerekir. Aslında böylece kendimizde neleri değiştirmek istediğimiz konusunda da bilinçlenmiş oluruz.
Hayat, her an karşımıza yeni sürprizlerle gelebilir. Kimi zaman bizi mutlu eden bu sürprizler kimi zaman ise mutsuzluğun kapılarını aralar ve buna rağmen hayat devam eder. Zamanı durdurma şansımız yoktur. Tüm bu yaşadıklarımız, içimizde kelimelere dökemediğimiz ruhsal problemlere yol açabilir. Sanat terapisi ile kendimizi farklı şekillerde de ifade edebileceğimizi öğreniriz.
Sanatsal faaliyet yoluyla dışa vurduğumuz duygu ve düşüncelerimizi, bu süreçte bize yardımcı olan uzmanların da desteğiyle anlamlandırır ve bu konuda bilinçleniriz. Sanat terapisinin sonunda hayatımıza farkındalıkla devam ederiz. Başkalarının ve kendimizin farkında olarak yaşadığımız hayatın önemini böylece daha iyi kavrayabiliriz. Bu terapiden sonra hayata daha pozitif bakmaya başlarız. Artık içimizde biriktirdiğimiz duygularla nasıl başa çıkacağımızı biliriz. En önemlisi sanatın iyileştirici gücü sayesinde hayatın karşımıza çıkardığı her sürprizi kucaklamayı öğreniriz.