Öğrencilerin ruh sağlığı pek çok dış etken nedeniyle olumsuz etkilenebiliyor. Elbette stres seviyesinin yükselmesi öğrencilerin başarısını olumsuz etkiliyor. Stresin hem psikolojik hem de fiziksel etkileri bulunuyor. Stresle mücadele edilmediğinde depresyona varan sonuçlar ortaya çıkabiliyor. 2020 yılından bu yana pandemi dünyayı etkisi altına almış durumda… Elbette pandeminin etkileri nedeniyle dünya genelinde bir belirsizlik hakim… Hala birçok üniversite uzaktan eğitime devam etmeyi tercih ediyor. Dersler ve sınavlar online platformlar aracılığıyla yürütülüyor. Yeni varyantlar, yeni kısıtlamaları da beraberinde getiriyor.
Bu noktada; eğitim, kariyer gibi konularda planlama yapmak da zorlaşıyor. Bu süreç; öğrenciler için hayli zorlayıcı hale gelebiliyor. Peki; Covid-19 varyantları öğrencilerin ruh sağlığını nasıl etkiliyor?
Öğrencilerin Ruh Sağlığı Covid-19 Varyantlarından Nasıl Etkileniyor?
Öğrenciler için bir tele sağlık sağlayıcısı olarak hizmet veren TimelyMD, Covid-19 Varyantlarının öğrenciler üzerindeki etkisini araştırıyor. Şirket, kampüs sağlığı için araştırmalar yürüten ve çözümler sunan ilk öğrenci tele sağlık sağlayıcısı olarak biliniyor. Şirket, öğrencilerin yaşamları üzerinde olumlu bir etki yaratan tele sağlık teknolojisini kullanmak, oluşturmak ve geliştirmeyi amaçlıyor. Kampüs sağlığını ileriye taşımayı hedefleyen bir kolektif olarak faaliyet gösteriyor.
Tele sağlık, hizmetleri e-sağlık uygulamaları kapsamında yer alıyor. Sağlık personeli ile öğrenciler arasında telekomünikasyon teknolojilerinden faydalanarak iletişim kurmaya olanak veriyor. Aynı zamanda sağlık personellerinin eğitimi gibi çeşitli süreçleri de içerebiliyor. Sağlık verileri, teşhis, bakım bilgileri telefon, bilgisayar, televizyon gibi araçlar ile paylaşılıyor.
TimelyMD, pandemide yeni varyantlar gündemdeyken, “Öğrencilerin ruh sağlığıCovid-19 varyantlarından nasıl etkileniyor?” sorusuna yanıt bulmaya çalışıyor. Şirket tarafından yapılan yeni bir ankete göre on öğrenciden dokuzu üniversite kampüslerinde ciddi problemler olduğunu düşünüyor. Bu durum; bir mental sağlık krizini işaret ediyor. Öğrencilerin %70’lik kısmı pandemi sürecinde sıkıntı ya da endişe yaşadığını dile getiriyor.
Şirketin kurucu ortağı Alan Dennington, her öğrencinin mental sağlık konusunda farklı anlayışa sahip olduğunu söylüyor. Ancak buna rağmen, anket verileri öğrencilerin ortaya pandemi süreci boyunca yoğun strese maruz kaldığını gösteriyor. Peki; anket verileri yeni varyantlar noktasında neyi işaret ediyor? Ortaya çıkan yeni varyantlar öğrenciler üzerinde nasıl bir etki yaratıyor?
TimelyMD Verileri Öğrencilerin Ruh Sağlığı Hakkında Ne Söylüyor?
Ankete katılanların %70’i, Covid-19 salgını ve Delta ve Omicron varyantları nedeniyle duygusal sıkıntı yaşadıklarını söylüyor. Öğrencilerin %51’i, geçtiğimiz yıla oranla daha fazla stres ve kaygıya sahip olduklarını ifade ediyor. Geçtiğimiz yıl eğitimin uzaktan yürütülmesinin öğrencilerinin deneyimleri üzerinde olumsuz bir takım etkiler yarattığı biliniyor. Öğrenciler örgün eğitime dönmeye hazırlanırken ortaya çıkan varyantların daha fazla korku ve endişe yarattığı görülüyor.
Eğitimlerine uzaktan devam eden öğrencilerin %58’i bunun “doğru karar” olduğunu düşünüyor. Öğrencilerin %24’ü ise eğitimin yüz yüze devam etmesi gerektiğini savunuyor. Öğrencilerin %18’i yüz yüze veya uzaktan eğitimin birer seçenek olarak sunulması gerektiğini düşünüyor. Öğrencilerin seçme şansı olması gerektiğini savunuyor.
Anket ayrıca öğrencilerin ruh sağlığı konusunda daha fazla yardıma ihtiyaç duyduklarını ortaya koyuyor. Ankete katılanların %48’i uzaktan ruhsal ve fiziksel sağlık hizmeti almak istiyor. Öğrencilerin %41’i ise sosyal destek ve aidiyet duygusuna ihtiyaç duyuyor.
TimelyMD anketine katılanların yaşları 18 ile 29 arasında değişiyor. Katılımcıların %57’si dört yıllık kamu kurumlarında, %24’ü dört yıllık özel kurumlarda eğitim görüyor. Öğrencilerin %19’u ise iki yıllık kurumlarda eğitimlerini sürdürüyor.
Öğrencilerin Ruh Sağlığını Koruyabilmesi İçin Neler Yapılabilir?
Uzmanlar, öğrencilerin sağlık sorunlarını çözmeye çalışmalarının iyiye işaret olduğunu ifade ediyor. Öğrencilerin %64’ü sağlık yardımı aradıklarını veya almayı düşündüklerini söylüyor. Öğrencilerin %58’i yaşadıkları stresle başa çıkmak için arkadaşları ve aileleriyle yüz yüze görüşmeyi tercih ediyor. Öğrencilerin %56’sı ise video veya telefon görüşmeleri yoluyla arkadaşları ve aileleriyle iletişim kurduklarını söylüyor.
Öğrencilerin ruh sağlığı üzerinde olumsuz etki yaratan faktörler değişiklik gösterebiliyor. Katılımcıların %54’ü kaygı ve strese neden olan faktörler noktasında; eğitimlerinin kalitesinden söz ediyor. Pandeminin sosyal yaşamı etkilemesi kaygıyı ortaya çıkaran faktörler arasında yer alıyor. Öğrencilerin %34’ü öğrenme becerileri üzerindeki etkilerden söz ederek; odaklanma güçlüğü yaşadıklarını dile getiriyor. Bu durumun uzun vadede öğrencileri nasıl etkileyeceği konusunda soru işaretleri olduğu düşünülüyor.
Bu noktada; öğrencilerin eğitim ve kariyer planlamaları konusunda erteleme ve öteleme davranışından kaçınmaları gerekiyor. Erteleme davranışı zaman içinde stresin artması konusunda tetikleyici bir etken olabiliyor. Bu süreç boyunca ailelerin de baskıcı bir tutumdan kaçınması öneriliyor. Pandemi sürecinde kariyer danışmanlığı almak öğrenciler açısından faydalı olabiliyor. Bu sayede daha stratejik bir planlama yapmak mümkün olabiliyor.
İngiltere’de kariyer yapmak mümkün mü? İngiltere hangi alanlarda daha fazla kariyer seçeneği sunuyor? Öğrenciler mezuniyetin ardından kariyer olanaklarını değerlendirmek için neden İngiltere’yi tercih etmeli? ingiltere’de çalışmak ve kariyer seçeneklerini değerlendirmek isteyenler nelere dikkat etmeli?
İngiltere dünyanın en güçlü ekonomilerinden birine sahip… Bu yönüyle kariyer imkanlarını değerlendirmek için en doğru ülkelerden biri olarak görülüyor. Her yıl dünyanın dört bir yanından binlerce kişi çalışmak amacıyla İngiltere’ye başvuruda bulunuyor. İngiltere zengin kariyer seçenekleri ve düşük işsizlik oranlarıyla dikkat çekiyor. Elbette başarılı bir kariyer için doğru bir kariyer planlama süreci önem taşıyor. Bu noktada kariyer danışmanlığı almak süreci doğru yönetebilme noktasında önem taşıyor. İngiltere’de çok farklı sektörleri ve meslek alanlarını değerlendirmek mümkün olabiliyor. Ayrıca iyi çalışma koşulları ve yüksek kazançlar bakımından da İngiltere dünyanın önde gelen ülkeleri arasında bulunuyor.
İngiltere’de Kariyer Yapmak İsteyenler Hangi Alanları Değerlendirebilir?
ingiltere’de çalışmak isteyenler için pek çok farklı kurum ve sektör istihdam olanakları sunuyor. Pek çok dünya devi şirketin merkezi İngiltere’de bulunuyor. İngiltere bilim ve teknoloji gibi alanlarda önde gelen ülkelerden biri olarak biliniyor. Bu anlamda geleceğin mesleklerini değerlendirmek için en doğru ülkeler arasında yer alıyor. İngiltere, öğrenci ve göçmenlere kendi işlerini kurma, start up fikirlerini hayata geçirme olanağı da veriyor. Elbette bu noktada; talep edilen bazı koşulları yerine getirmek gerekiyor. Bu noktada ilgili prosedürlere ve detaylı bilgiye konsolosluklar ve göçmenlik büroları aracılığıyla ulaşmak mümkün oluyor.
İngiltere’de kariyer başarmak isteyenler için bir diğer önemli konu da dil yeterliliği… İngilizce yaşadığımız çağda evrensel bir dil olarak görülüyor. Yeterli düzeyde İngilizceye sahip olmak başarılı bir kariyer için olmazsa olmaz koşullar arasında yer alıyor. Bu anlamda İngiltere’de iş seçeneklerini değerlendirmek aslında avantajlı bir durum oluyor. İngilizceyi yerinde öğrenmek dil gelişimine önemli katkılar sunuyor.
İngiltere’de doğru alanlarda konumlanmak için doğru bir iş planlama stratejisi izlemek gerekiyor. Göçmenler için İngiltere’de farklı sektörleri değerlendirmek mümkün olabiliyor. Ancak bu noktada; bazı alanlar diğerlerine oranla daha fazla ön plana çıkıyor. Sağlık, finans, IT, Mühendislik, Yazılım, Bilgisayar Bilimleri gibi alanlar dikkat çeken alanlar arasında sıralanıyor.
İngiltere’de Kariyer Yapmak İsteyenler Başvuru Sürecinde Nelere Dikkat Etmeli?
Az önce sözünü ettiğimiz gibi İngiltere’de dil yeterliliği hem eğitim hem kariyer anlamında önem taşıyor. İngiltere’de istihdam olanaklarını değerlendirmek isteyenlerin iyi bir dil düzeyine sahip olmaları bekleniyor. Elbette bu noktada; mesleki terimlere hakim olmak da büyük bir önem taşıyor. Bu anlamda günlük konuşma dilinin yanı sıra; mesleki İngilizcenin de geliştirilmesi gerekiyor.
Bir pozisyon için bir iş ilanı üzerinden başvuru yapılıyorsa; ilanda yer verilen gereksinimlerin dikkatle incelenmesi gerekiyor. İlgili pozisyona yönelik olarak istenen becerilere sahip olmak önem taşıyor. Başarılı bir özgeçmiş, başarılı bir kariyerin yolunu açabiliyor. Özgeçmiş hazırlarken hem format hem de içerik konusunda titiz davranmak gerekiyor. Özgeçmişin başvuru sahibine dair kişisel bilgileri, eğitim bilgilerini ve iş tecrübelerini içermesi gerekiyor. Bununla birlikte, araştırma projeleri, stajlar, sertifikalar ve sosyal sorumluluk projelerine yer vermek gerekiyor. Tüm bu proje ve deneyimler iş başvurusuna olumlu yanıt alınmasını sağlayabiliyor. Bu süreçte kariyer danışmanlığı almak sürecin daha hızlı ve başvuru sahibinin lehine sonuçlanmasına yardımcı olabiliyor.
Yurt dışında üniversite okumak, kariyer hayatı ve gelecek için oldukça önemli bir adım oluyor. Yurt dışı eğitim birçok açıdan öğrencilere avantaj sağlıyor. Öğrenciler, bu sayede; hem farklı kültürleri tanıma, hem dillerini geliştirebilme fırsatına sahip oluyorlar. Farklı kariyer olanaklarının kapısını açıyor ve istihdam alanlarını genişletiyorlar. Elbette; bu süreçte doğru seçimler yapmak oldukça önem taşıyor. Bu noktada; doğru adımları atabilmek kariyer danışmanlığı almak öğrencilerin yararına oluyor. Çünkü yurt dışında okumak kadar; hangi ülkede, hangi üniversitede, hangi bölümde okunduğu da önem taşıyor. Bu anlamda; kariyer planlaması, öğrenciler için karmaşık bir sürece dönüşebiliyor.
Öğrenci adayının yetenek ve ilgi alanlarının tespit edilebilmesi noktasında kariyer danışmanlığı önemli bir rol oynuyor. Yurt dışında üniversite okumak isteyenler için doğru planlama hayati önem taşıyor. Stratejik bir kariyer planlaması yapabilmek her zaman öğrencilerin tek başına altından kalkabileceği bir durum olmuyor. Bu noktada uzmanlarla çalışmak avantaj sağlıyor. Stratejik yetenek yönetimi ve kariyer testi ile öğrencilerin hangi alanlara yönelmesi gerektiği kolayca belirlenebiliyor. Böylelikle bölüm, üniversite ve ülke seçimi ile ilgili hedefleri doğru belirlemek mümkün oluyor. Doğru noktada konumlanan öğrencinin kariyer hayatı boyunca değer üretmesi mümkün hale geliyor.
Geleceği kurgulayan ve alanında fark yaratan bireyler yetiştirmek oldukça önem taşıyor. Bunun için mutlaka stratejik yetenek yönetimi ve kariyer testi uygulamalarından faydalanmak gerekiyor. Peki; yurt dışında üniversite eğitimi almak kariyer sürecine nasıl bir katkı sağlıyor.
Yurt Dışında Üniversite Okumak Yeni Bir Dil Öğrenmenize Yardımcı Oluyor
Yeni bir dili tam anlamıyla öğrenebilmek kurslar ya da bireysel çabalarla mümkün olmayabiliyor. Ancak; o dilin konuşulduğu bir ülkede yaşamak dil gelişimine büyük bir katkı sunuyor. O dilde eğitim almak ise dili tüm incelikleriyle, akademik düzeyde öğrenebilme fırsatı anlamına geliyor. Günümüzde dil yeterliliği, eğitimde olduğu kadar istihdam sürecinde de önem taşıyor. İngilizce; küresel dil olarak dünyanın hemen her yerinde eğitim ve istihdam süreçlerinde kabul görüyor.
Bu anlamda; birçok uluslararası öğrenci yurt dışı eğitimde İngilizce olanakları değerlendirmeyi seçiyor. İngilizceyi ana dil düzeyinde konuşabilmek dünyanın pek çok farklı noktasında kariyer olanaklarını değerlendirebilmek anlamına geliyor. Yurt dışında üniversite eğitimi almak bu anlamda öğrencilere büyük bir avantaj sağlıyor.
Yurt Dışında Üniversite Okumak Farklı İstihdam Olanakları Sunuyor
Yurt dışında okumak öğrencilere farklı istihdam olanakları sunuyor. Birçok öğrenci eğitim için tercih ettiği ülkelerde kariyer olanaklarını da değerlendirmeyi seçiyor. Birçok ülke öğrencilere mezuniyet sonrasında iş aramaları için izin veriyor. Genellikle 1 yıl süreyle öğrenciler eğitim aldıkları ülkede kendine uygun iş olanaklarını araştırma fırsatı bulabiliyorlar. Bununla birlikte; öğrenciler eğitimleri süresince belirli bir süreyi aşmamak kaydıyla çalışma hakkına sahip oluyorlar. Bu durum; alanlarında tecrübe edinmeleri ve kendi ayakları üzerinde durabilmeleri için önemli bir fırsat oluyor.
Elbette; yurt dışında okuyanlar için kariyer seçenekleri eğitim aldıkları ülkeyle de sınırlı kalmıyor. Dünyanın farklı noktalarındaki iş olanaklarını değerlendirme fırsatı bulabiliyorlar. Kendi ülkelerine dönerek önemli kurum ve pozisyonlardaki istihdam olanaklarını değerlendirebiliyorlar. Yurt dışında eğitim almanın kazanımları ile rakiplerinin birkaç adım önüne geçme şansı bulabiliyorlar.
Yurt Dışında Üniversite Eğitimi Alanlar Güçlü Bir Network Elde Ediyor
Yurt dışında üniversite okumak network açısından da önemli avantajlar sağlıyor. Öğrenciler eğitimleri süresince pek çok farklı ülkeden gelen öğrencilerle bir ara olma fırsatı buluyorlar. Bu durum; mezuniyet sonrasında farklı ülkelerde yaşamak ve çalışmak için çeşitli kapılar açabiliyor. Aynı zamanda öğrenciler yurt dışı eğitim sürecinde çeşitli organizasyon ve projelerde yer alabiliyorlar. Bu organizasyon ve projelerde profesyonellerle de bir araya geliyorlar.
Aynı zamanda yurt dışındaki üniversiteler genellikle sanayi işbirlikleri yürütüyor. Öğrenciler eğitim alırken ulusal veya uluslararası şirketlerde staj yapma veya yarı zamanlı çalışma olanağı bulabiliyorlar. Bu durum; öğrencilere mezuniyet sonrasında da bu şirketlerle çalışabilme avantajı olarak geri dönüyor. Şirketler ya da projelerde bir araya geldikleri profesyoneller; öğrenciler için güçlü referanslar olabiliyorlar. Yani yurt dışında üniversite okumak güçlü bir özgeçmiş ve güçlü bir network elde etmek anlamına geliyor.
Yurt Dışında Üniversite Okuyanlar Daha Yüksek Kazanç Sağlayabiliyor
Yurt dışında eğitim almak yüksek kazançlar elde etmek için de bir fırsat olabiliyor. Yurt dışındaki üniversitelerden mezun olan öğrenciler çok daha yüksek gelirlerle iş hayatına atılıyorlar. Yeni bir dil, kültür ve güçlü bir network elde etmek birçok kapının aralanmasına olanak veriyor.
Yurt dışında eğitim alan öğrenciler dünya devi şirketlerde kendilerine yer bulabiliyorlar. Üstelik akademik donanımları ve dil becerileri ile alanlarında çok daha hızlı yükselme fırsatı yakalıyorlar. Öğrenci ve mezunlar aynı zamanda üniversitelerin de desteğiyle start-up fikirlerini hayata geçirebiliyorlar. Güçlü bir özgeçmiş, uluslararası alanda geçerliliği bulunan bir diploma öğrencilere farklı istihdam olanakları sunulmasını sağlıyor. Elbette; bu durum daha yüksek gelir elde edebilmeleri anlamına da geliyor.
Yurt dışında eğitim ve yurt dışında staj öğrencilerin kariyer hedeflerinin önemli bir parçası oluyor. Dünyanın önde gelen şirket ve kurumlarının birçoğunun merkezi yurt dışında yer alıyor. Bu noktada; Apple, Microsoft, Amazon, Facebook, Tesla gibi pek çok isim sıralamak mümkün olabiliyor. Elbette dünya devi şirketlerde ya da uluslararası kurumlarda staj olanaklarını değerlendirmek önemli avantajlar sağlıyor. Bununla birlikte; yurt dışı staj olanaklarını değerlendirmek kişisel gelişim ve dil gelişimine de katkı sağlıyor. Bu anlamda birçok öğrenci eğitim, staj ve istihdam fırsatları için yurt dışına gitmeyi tercih ediyor.
Kariyer planlaması yaparken ve fırsatları değerlendirirken kariyer danışmanlığı almak öğrencilerin yararına olabiliyor. Çünkü hem eğitim hem de kariyer hayatı için stratejik bir planlamaya ihtiyaç duyuluyor. Bu noktada pek çok farklı dinamiği değerlendirmek gerekiyor. Öğrencinin beceri ve yatkınlıkları dışında, geleceğin meslekleri ve mesleklerin geleceğine bakmak da önem taşıyor.
Yurt Dışında Staj Yapmak İş Ağınızı Genişletmenize Katkı Sağlıyor
Yurt dışında üniversite eğitimi almak öğrencilerin güçlü bir network elde etmesine yardımcı oluyor. Benzer bir durumun yurt dışı staj olanaklarını değerlendirenler için de geçerli olduğunu söylemek mümkün… Farklı ülkelerde staj yapmak birçok yeni insan tanımak ve alanında uzman isimlerle çalışmak anlamına geliyor. Bu noktada öğrenciler farklı yaş gruplarından, farklı statülerden insanlarla bir araya geliyorlar. Elbette bu durum; yeni iş olanaklarına dair fırsatları da beraberinde getiriyor.
Öğrenciler staj yaptıkları şirket ve kurumlarda kariyerlerine başlama şansı bulabiliyorlar. Bununla birlikte; dünyanın farklı noktalarında karşılarına çıkacak farklı imkanları değerlendirme şansı yakalayabiliyorlar. Geniş bir network elde etmek hem eğitim hem kariyer olanakları açısından kritik bir rol oynuyor. Bu anlamda yurt dışı staj fırsatlarını değerlendirmek önem taşıyor.
Yurt Dışında Staj Yapmak Güçlü Bir Özgeçmiş Oluşturmanıza Yardımcı Oluyor
Kariyer hayatı için en önemli adımlardan biri güçlü bir özgeçmiş oluşturabilmek… Bu anlamda; en önemli noktayı eğitim geçmişi ve alana yönelik deneyimler oluşturuyor. Özgeçmişte yurt dışı stajlara yer verilmesi istihdam olanakları açısından avantaj yaratabiliyor.
İş başvurularında özellikle önemli pozisyonlar için yoğun bir rekabetin söz konusu olduğu biliniyor. Bu anlamda; güçlü bir özgeçmiş süreci bir adım önde yürütme noktasında yararlı olabiliyor. İş hayatına çok daha iyi olanaklarla başlama fırsatı yakalamaya olanak veriyor. Staj sürecinde elde edilen tecrübe iş hayatına daha iyi bir noktadan başlamak anlamına geliyor. Yurt dışında staj yaparken kazanılan bilgi ve beceriler iş hayatına kolay adapte olunmasına katkı sağlıyor.
Yurt Dışı Staj Olanaklarıyla İş Alanına Yönelik Tecrübe Edinmek Mümkün Oluyor
Staj dönemleri iş alanına yönelik tecrübe edinmek için önemli fırsatlar olarak karşımıza çıkıyor. Günümüzde ülkelerin farklı alanlarda uzmanlaştığı görülebiliyor. Bu durum hem eğitim hem araştırma hem de iş alanları bakımından geçerli oluyor. Bu anlamda stajlar iş alanının dinamiklerine daha yakından bakma fırsatı sunabiliyor. Hedeflenen iş alanında uzmanlaşmış bir ülke veya kurumda staj yapmak alanı yerinde deneyimlemek anlamına geliyor. Böylelikle; alana yönelik bilgi ve becerileri geliştirmek kolaylaşıyor.
Yurt Dışı Stajlar Dil Gelişimine Katkı Sunuyor
Yurt dışında staj yapmak dil gelişimi açısından da önemli avantajlar sağlıyor. Uluslararası öğrenciler ve mezunlar stajlarını İngilizce yürütebilecekleri ülke ve kurumları daha fazla tercih ediyorlar. Böylelikle İngilizce seviyelerini ilerletme olanağı buluyorlar. Aynı zamanda; hedefledikleri iş alanına yönelik İngilizce terimleri öğrenme fırsatı yakalıyorlar. Yani aynı zamanda mesleki İngilizcelerini de geliştirebiliyorlar.
Staj Yapılacak Kurum ve Alanlar Önem Taşıyor
Elbette bu noktada; hangi kurum ve alanda staj yapılacağı da önemli bir konu olarak karşımıza çıkıyor. Karar aşamasında doğru bir yol haritası izlemek önem taşıyor. Kariyer planlaması stratejik olarak ilerlemesi gereken bir süreç olarak biliniyor. Bu anlamda; yurt dışında staj süreçlerini planlarken kariyer danışmanlığı almak önem taşıyor. Kariyer danışmanları ile beraber çalışmak hem eğitim hem de kariyer süreçlerinde önemli bir noktayı oluşturuyor. Bu noktada; yalnızca staj sürecini değil; kariyer yolculuğunu da planlamak gerekiyor. Staj yapılacak doğru şirket ve kurumları belirleme noktasında kariyer danışmanları önemli bir rol oynuyor.
Stajlar kariyer hayatına başlamadan önceki en önemli adımlardan birini oluşturuyor. Bu anlamda başarılı bir kariyer için doğru staj olanaklarını değerlendirmek gerekiyor. Elbette bu noktadan geleceğin meslekleri ve mesleklerin geleceğini de değerlendirmek gerekiyor. Bu noktada uzman görüşünden faydalanmak oldukça önemli ve faydalı oluyor. Çünkü dünyanın geleceğini ve dinamiklerini öngörmek ancak uzman görüşü ve yardımıyla mümkün olabiliyor.
Açık Bilgilendirme Günü, Doç. Dr. Gamze Sart tarafından geleceğe randevu olarak nitelendiriliyor. Etkinlik; Gamze Sart’ın sunumuyla gerçekleştiriliyor. Üniversite eğitiminin günümüzde oldukça önemli bir noktaya geldiği görülüyor. Üniversite mezunu olmak kariyer süreci için oldukça önemli bir katkı sağlıyor.
Geleceğin meslekleri ve mesleklerin geleceği anlamında büyük değişiklikler yaşandığı ve yaşanacağı biliniyor. Bu nedenle eğitim ve kariyer süreçlerine dair ciddi tedbirler alınması gerekiyor. Birçok alan dijital dönüşümün etkisiyle şekil değiştiriyor ve yeniden yapılanıyor. Bu süreçte değişime ayak uydurabilmek önem taşıyor. Buna yönelik olarak becerilerin yeniden yapılandırılması gerekiyor. Gençlerin doğru alanlara yönlendirilmesi ve doğru alanlarda konumlandırılması gerekiyor.
Başarılı bir kariyere imza atmak ancak bu şekilde mümkün olabiliyor. Bu nedenle; “Open Day” olarak da adlandırılan Açık Bilgilendirme Günleri titizlikle yürütülüyor. Peki; Açık Bilgilendirme Günleri neden geleceğe randevu olarak nitelendiriliyor?
Açık Bilgilendirme Günü ile Geleceğe Randevu
Açık Bilgilendirme Günleri, geleceğe randevu olarak nitelendiriliyor. Çünkü şu an lise eğitimlerini sürdürmekte olan öğrenciler 2021 – 2025 yılları arasında mezun oluyorlar. Bu öğrenciler, 2025 – 2029 yılları arasında üniversite eğitimlerini tamamlamış oluyorlar. Günümüzde bir öğrencinin üniversite mezuniyetinin ardından 40 ila 60 yıl boyunca değer üretebileceği düşünülüyor. Bu; 2025 – 2029 yıllarında üniversiteden mezun olan öğrencilerin 2090 yılına kadar değer üretebileceği anlamına geliyor.
Bireylerin potansiyellerini gösterebilmeleri ve alanlarında fark yaratabilmeleri için doğru alanda konumlanmaları gerekiyor. Peki; doğru alan seçimi yapmak için nelere dikkat etmek gerekiyor? Öncelikle kariyer planlaması ve kariyer seçimi titizlikle yürütülmesi gereken süreçler olarak biliniyor. Kariyeri kurgularken stratejik hamleler yapmak önem taşıyor. Bu noktada; elbette kariyer danışmanlığı devreye giriyor. Açık Bilgilendirme Günü gibi etkinliklerle öğrencilerin doğru alanlara yönlendirilmesi planlanıyor.
Kariyer seçimi yaparken doğru uzmanlarla çalışmak kritik bir önem taşıyor. Doç. Dr. Gamze Sart’ın uzmanlık alanının yükseköğrenim olduğu biliniyor. Bu alanda faaliyet yürüten danışmanları yetiştiriyor. Yani bir danışmanın çok ötesinde bir noktada bulunuyor. Türkiye’de; yükseköğrenim ve kariyer süreçlerine hakim olan; bu alanlarda uzmanlaşan nadir isimlerden biri olduğu biliniyor.
Bu noktadan yola çıkarak; “Open Day” olarak da bilinen Açık Bilgilendirme Günleri’ni düzenliyor. Gençlerin eğitim ve kariyer süreçlerine doğru yön vererek onları başarıya ulaştırmayı hedefliyor. Gelecek 40 – 60 yıllık süreçte değer üretebilecekleri alanlarda konumlanmalarına odaklanıyor. Bu nedenle; Açık Bilgilendirme Günleri, geleceğe randevu olarak nitelendiriliyor.
Açık Bilgilendirme Günü ile Doğru Kariyer Seçimi
Açık Bilgilendirme Günleri; Harvard Üniversitesi, Stanford Üniversitesi gibi dünyanın önde gelen üniversiteleri tarafından da gerçekleştiriliyor. Bu etkinliklerle öğrencilerin doğru bilgilendirilmesinin sağlanması amaçlanıyor.
Öğrencilerin lise mezuniyet yılları ile üniversite mezuniyet yılları oldukça kritik olarak görülüyor. Dünyadaki her birey bir sınıflandırma ile anılıyor. Mezuniyet yılları bu sınıflandırmaların ana başlığını oluşturuyor. Bugün üniversitelerden mezun olacak gençlerin 40 – 60 yıl değer üretmesi önemli bir noktayı oluşturuyor. Kariyer planlaması bu anlamda önemli bir rol oynuyor.
Bu noktada; öğrencinin beceri ve yeteneklerinin doğru belirlenmesi gerekiyor. Geleceği kurgulayacak ve şekillendirecek gençler yetiştirmek kritik bir önem taşıyor. Bu anlamda yetenek testleri ile öğrencilerin hangi alanlarda başarılı olacağına bakmak gerekiyor. Ancak; bunun yanı sıra; mesleklerin geleceğini de öngörebiliyor olmak önem taşıyor. Dünyanın gelecekteki sosyo – ekonomik, politik, kültürel koşullarını değerlendiriyor olmak gerekiyor. Tüm bunları göz önüne alarak gençleri doğru alanlarda, doğru becerilerle konumlandırıyor olmak gerekiyor. Tüm bu süreçler için kariyer danışmanlığı almak önem taşıyor.
Yüksek lisans yapmak kariyer süreci üzerinde nasıl bir rol oynuyor? Yüksek lisans yapmanın avantajları nelerdir? Yurt dışında yüksek lisans seçeneklerini değerlendirmek ne gibi avantajlar sağlıyor? Yalnızca akademik kariyer hedefleyenler mi yüksek lisans yapmalı? Yüksek lisans eğitimi almak profesyonel yaşama nasıl bir katkı sunuyor? Yüksek lisans eğitimi kariyer gelişimi için önemli mi? Yüksek lisans eğitimi almak istihdam edilme oranını arttırıyor mu?
Yüksek lisans eğitimi almak kariyer yolculuğuna birçok açıdan katkı sunuyor. Öncelikle yüksek lisans eğitiminin istihdam oranını arttırdığı düşünülüyor. Peki; bu varsayımın gerçeklik payı var mı? Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü raporlarına göre yüksek lisans eğitiminin istihdam oranlarını olumlu etkilediği doğru… Doktora eğitimini tamamlayanların ise iş bulma şansı çok daha yüksek… Peki; yüksek lisans eğitimi almak profesyonel yaşama nasıl bir katkı sunuyor?
Yüksek Lisans Yapmak Profesyonel Yaşama Nasıl Bir Katkı Sunuyor?
Birçok kişi yüksek lisans eğitiminin yalnızca akademik kariyer hedefleyenler için uygun olduğunu düşünüyor. Ancak bunun doğru bir düşünce olmadığını bilmek gerekiyor. Yüksek lisans eğitimi profesyonel yaşama da önemli katkılar sunuyor. Meslek alanına dair bilgi ve birikimini arttırmak isteyenler yüksek lisans yapmayı tercih edebiliyor. Yüksek lisans mezunları daha yüksek ücretler karşılığında istihdam edilme şansı buluyor. Mesleki becerilerini geliştirmek isteyen profesyoneller yüksek lisans eğitimi alabiliyor. Bu duruma özellikle Master of Business Administration (MBA) alanında sıkça rastlanıyor. Kariyerlerini, işletme, yönetim, finans gibi alanlarda sürdüren profesyoneller MBA programlarına sıkça başvuruyor.
Kısacası; yüksek lisans yapmak profesyonel hayatta bireylerin yeni beceriler edinmesine yardımcı oluyor. Bununla birlikte; var olan becerilerini geliştirmesi noktasında katkı sağlıyor. Bireyler, yüksek lisans eğitimi ile kariyerlerini bir adım yukarıya taşıyabiliyorlar. Kariyer seçeneklerini genişletebiliyorlar. Farklı alan ve kurumlarda istihdam edilme şanslarını arttırabiliyorlar. Bu noktada; dikkat edilmesi gereken yüksek lisans yapılacak programın doğru seçilmesi oluyor. Bunun için en doğru adım ise kariyer danışmanlığı almak oluyor. Bu sayede bireylerin doğru bir yol haritası ile hareket etmeleri mümkün hale geliyor. Hangi programın, hangi üniversite ya da ülkede alınması gerektiği noktasında uzman yardımı almak faydalı oluyor.
Kariyer Değişikliği İçin Yüksek Lisans Yapmak
Yüksek lisans eğitimi elbette yalnızca profesyoneller için avantaj sağlamıyor. Kişisel gelişimine katkı sunmak isteyen bireyler de yüksek lisans yapmayı tercih edebiliyor. Yüksek lisans eğitiminin kariyer gelişimi noktasında önem taşıdığı biliniyor. Buna ek olarak; kariyerinde değişikliğe gitmek isteyenler içinde yüksek lisans bir başlangıç noktası olabiliyor. Günümüzde birçok genç kariyerini yanlış alanlarda kurguluyor. Bunun neticesinde kariyerlerini farklı noktalara taşımak isteyebiliyorlar. Lisans eğitimine yeniden başlamak bu noktada mantıklı bir karar olmayabiliyor. Bu nedenle birçok kişi yüksek lisans seçeneklerini değerlendirmeyi seçiyor. Böylece kariyerlerine yeniden yön verme fırsatı bulabiliyorlar.
Elbette bu noktada; doğru seçimler yapmak önem taşıyor. Kariyer danışmanlığı almanın önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Yeni hedefler belirlerken kariyer danışmanlığından faydalanmak önem taşıyor. Bireylerin ilgi alanlarının ve yatkınlıklarının doğru tespit edilebilmesi önem taşıyor. Böylelikle kariyer alanında ikinci şanslarını doğru değerlendirmeleri mümkün olabiliyor.
Yurt Dışında Yüksek Lisans Eğitimi Almak Avantajlı Mı?
Yurt dışında yüksek lisans yapmak öğrencilere birçok avantaj sağlıyor. Öncelikle farklı bir kültürü tanımak kariyer gelişimi noktasında artı puan kazandırıyor. Yurt dışında eğitim almak elbette öğrencilere dil yeterliliği noktasında da katkı sağlıyor. Bununla birlikte öğrenciler önemli bir network elde ediyorlar. Böylece kariyer seçeneklerini de genişletmiş oluyorlar. Yurt dışında eğitim almış bir öğrenci dünyanın pek çok farklı noktasında istihdam edilme şansı bulabiliyor.
Buna ek olarak; tercih edilecek üniversite ve ülke elbette önemli bir noktayı oluşturuyor. Her üniversite farklı eğitim ve araştırma alanlarında uzmanlaşabiliyor. Üniversite seçimini bu durumu dikkate alarak yapmak gerekiyor.
Yurt dışında yüksek lisans eğitimini tamamlayan öğrenciler akademik kariyer seçeneklerini değerlendirebiliyor. AR – GE süreçlerinde yer almayı tercih edebiliyorlar. Böylelikle; dünyanın geleceğine katkı sunma ve değer üretme fırsatı da bulabiliyorlar.
aba Psikoloji olarakbaşarıya giden yol boyunca öğrencilerimizi nasıl destekliyoruz? Öğrencilerimizin eğitim ve kariyer yolculukları için nasıl bir planlama yapıyoruz? Hangi noktalarda öğrencilerimize yardımcı oluyoruz?
Eğitim ve kariyer sürecinin doğru planlanmasının kritik önem taşıdığı herkes tarafından biliniyor. Kariyer kavramı yalnızca mesleki hayatı tanımlamıyor. Eğitim süreci ile başlayan bu yolculuk bütün bir hayatı etkiliyor. Bireyin iş yaşamı, aile yaşamı, arkadaşlık ilişkileri, ekonomik koşulları, sosyal statüsü kariyer ile doğrudan ilişkilendiriliyor. Bu anlamda; doğru tercihler yapmak ve doğru noktada konumlanmak önem taşıyor. Peki; bu süreçte nelere dikkat etmek ve nasıl bir planlama yapmak gerekiyor? Kariyer danışmanlığı neden önem taşıyor?
Başarıya Giden Yol Nasıl Bir Planlama Gerektiriyor?
Kariyer planlaması yaparken dikkat edilmesi gereken pek çok unsur bulunuyor. Yaşadığımız yüzyılda bir öğrencinin üniversite mezuniyetinin ardından 40 – 60 yıl değer üretebileceği düşünülüyor. Bu 40 – 60 yıllık süreci doğru planlayabilmek önem taşıyor. Bu noktada; 6 yıllık kısa vadeli planlar halinde ilerlemek doğru bir yaklaşım oluyor.
Elbette bu planlamayı öğrencilerin tek başlarına yapmaları çoğu zaman mümkün olmuyor. Çünkü öncelikle öğrencinin ilgi alanlarının ve yeteneklerinin doğru tespit edilmesi gerekiyor. Bu anlamda stratejik yetenek yönetimi ve kariyer testi uygulamalarının yapılması önem taşıyor. Bunun yanı sıra; geleceğe yönelik planlar yaparken dünyanın gelecekteki konumunu da öngörebilmek gerekiyor. Sosyo – ekonomik koşullar, geleceğin teknolojileri, geleceğin meslekleri gibi birçok noktaya bakmak önem taşıyor. Bu anlamda başarıya giden yol için kariyer danışmanlığı almak bir gereklilik haline geliyor. Hem geleceği okumak, hem stratejik yetenek yönetimi ve kariyer testi uygulamaları için bu önem taşıyor.
Bu noktada; öğrencileri uzun ve zorlu bir yolculuk bekliyor. Öncelikle; öğrencinin ilgi alanları ve yetenekleri doğrultusunda alan ve bölüm seçimine karar vermek gerekiyor. Bu bölümün hangi ülkede ve hangi üniversite okunması gerektiğinin belirlenmesi gerekiyor. Çünkü her üniversite farklı alanlarda uzmanlaşmayı tercih ediyor. Bu anlamda bir üniversite ne kadar prestijli olursa olsun her bölüm ya da her öğrenci için doğru seçim olmayabiliyor. Ardından hedefe yönelik çalışmaları içeren bir süreç başlıyor. Peki; bu süreçte neler yapılması gerekiyor? Nasıl bir yol haritası izleniyor?
Başarıya Giden Yol İçin Nasıl Bir Yol Haritası İzleniyor?
Yurt dışında üniversite eğitimi düşünen öğrencilerin alması gereken sınavlar ve yerine getirmesi gereken koşullar bulunuyor. Bu noktada; SAT, AP, IB, GRE, GMAT, IELTS, TOEFL gibi sınavlar ön plana çıkıyor. Özellikle içinde bulunduğumuz dönemde AP programının büyük bir önem kazandığı görülüyor.
Birçok öğrenci AP programı ve IB programı arasında seçim yapmakta zorlanıyor. Elbette her iki programın da avantaj ve dezavantajları bulunuyor. Ülke ve bölüm seçimleri sınav tercihlerini etkileyebiliyor. Bu durum tüm sınavlar için geçerli oluyor. AP programı ve IB programı konusunda seçim yaparken de kariyer danışmanlığı almak faydalı oluyor. Böylelikle öğrenci gerçekten kabul sürecini kolaylaştıracak tercihi yapabiliyor. Başarıya giden yol uzun ve zorlu bir süreci içeriyor. Elbette bu süreçte öğrenciler aba Psikoloji’den destek alabiliyor. Yüksek lisans eğitimi almak isteyen öğrenciler de aba Psikoloji’ye başvurabiliyor. Bu anlamda IELTS, TOEFL, GRE, GMAT sınavları konusunda da öğrenciler destekleniyor. Doğru sınavlara ve doğru alanlara yönlendiriliyor.
Aslında aba Psikoloji’nin bu sınavların da ötesinde öğrenci için bir akademik değerlendirme yaptığı biliniyor. Öğrencilerin hayatları ile ilgili kariyer planlaması çerçevesinde bir “mind map” oluşturuluyor. Yani bir yol haritası çıkartılıyor. Öğrencilerin özgeçmişleri devreye alınıyor ve bir özgelecek oluşturuluyor. Özgeçmiş, niyet mektubu ve referans mektubu üniversitelere giriş sürecinde önem taşıyor. Aynı zamanda kariyer hayatına başlarken kritik bir noktayı oluşturuyor. Bu anlamda öğrenciler özgeçmiş, niyet mektupları ve referans mektupları konusunda destekleniyor. İyi bir referans mektubu hazırlamak için gerekli ipuçlarını veriliyor. Doğru kişilerden alınacak başarılı referans mektupları için öğrenciler yönlendiriliyor. Niyet mektubu hazırlarken dikkat edilmesi gerekenler noktasında öğrenciler destekleniyor.
Başarıya Giden Yolda Sosyal Sorumluluk ve Araştırma Projelerinin Önemi
Yaşadığımız çağda üniversitelerin yalnızca akademik başarıya odaklanmadığı biliniyor. Başarıya giden yol için ders dışı aktiviteler önemli bir rol oynuyor. Öğrencilerin sosyal sorumluluk projeleri ve araştırma projelerinde yer almaları üniversiteler için önemli bir kriter oluyor. Çünkü üniversiteler artık 21. yüzyılın ve dünyanın sorunlarına çözüm bulabilecek öğrencilere öncelik vermeyi tercih ediyor. Bu anlamda öğrenciler aba Psikoloji tarafından sosyal sorumluluk projeleri ve araştırma projeleri konusunda da yönlendiriliyor. Öğrencilerin hangi projelerde yer almaları gerektiği değerlendiriliyor.
Buna ek olarak; öğrencilerin yalnızca lise veya üniversite derslerine bağlı kalmaması önemli bir noktayı oluşturuyor. Kendilerini farklı ilgi alanları ya da günümüzde ön plana çıkan çeşitli alanlarda geliştirmeleri bekleniyor. Bu noktada; aba Psikoloj’inin; edX, Coursera gibi platformaları, her yaş ve her eğitim düzeyine uygun hale getirdiği biliniyor. Tüm bunlar kariyer planlama sürecinin farklı noktalarını oluşturuyor.
Burslu Eğitim Olanaklarının Değerlendirilmesi
Elbette başarıya giden yol; finansal yeterlilikle de doğrudan ilişkilendiriliyor. aba Psikoloji’nin bu süreçler boyunca Mentorloops ve İnovasyon İçin Eğitim Vakfı ile birlikte hareket ettiği biliniyor. Öğrencileri doğru mentorlarla bir araya getirmek, doğru projelere, staj olanaklarına yönlendirmek için Mentorloops ile çalışılıyor. Finansal yeterlilik ve burslu eğitim seçeneklerinin değerlendirilmesi noktasında devreye İnovasyon İçin Eğitim Vakfı giriyor. Böylelikle; öğrencilerin burs alabilecekleri, burs seçeneklerini değerlendirebilecekleri bir alan oluşturuluyor.
Başarıya Giden Yolda Becerilerin Geliştirilmesi
Öğrencilerin kariyer planlama süreci ile beraber becerilerini geliştirecek bir altyapı oluşturmak gerekiyor. Geleceğe yönelik olarak bakıldığında bazı becerilerin ön plana çıktığı ve çıkacağı öngörülüyor. Problem çözme, kendini yönetme, ekip çalışmasına yatkınlık, teknoloji kullanımı gibi çeşitli becerilerin geliştirilmesine odaklanmak gerekiyor. aba Psikoloji’nin bu becerilerin geliştirilmesine yönelik çalışmalar yürüttüğü de biliniyor. Böylelikle; başarıya giden yol için doğru anahtarı bulmak mümkün olabiliyor. Öğrencinin kariyerinde nerede konumlanması gerektiğini tam anlamıyla ortaya çıkartmak mümkün olabiliyor. Tam anlamıyla değer üretebileceği bir alanda yer alması sağlanabiliyor.
Öğrencilerin Liderlik Potansiyeli Önem Taşıyor
Yaşadığımız çağda birçok alan dijital dönüşümün etkisiyle yeniden yapılanıyor. Bu noktada; bu yapılanmaya ayak uydurabilmek gerekiyor. Becerilerin ve yatkınlıkların bu doğrultuda yapılandırılması bekleniyor. Öğrencilerin değişimin parçası olabilmesi hem eğitim hem kariyer süreci için önemli bir noktayı oluşturuyor. Aynı zamanda hem üniversiteler hem de işverenler bireylerin liderlik potansiyeline de odaklanıyor. Bu anlamda öğrencilerin değişimin parçası olurken kendi alanlarında liderlik yapabilmesi gerekiyor. Buna yönelik olarak; öğrencilerin kendi alanlarında liderlik yapabilecekleri ortamların oluşturulması önem taşıyor.
aba Psikoloji’nin başarıya giden yol için öğrencileri desteklerken bu noktalara da odaklandığı biliniyor. Gerekli ortamların oluşturulması ve öğrencinin network elde edebilmesi noktasında çalışmalar yapılıyor. Bu noktada; yine İnovasyon İçin Eğitim Vakfı ile birlikte çalışıldığı biliniyor.
Hazırlık Süreci Ne Zaman Başlamalı?
Gelecekte yalnızca doğru noktalarda konumlanan ve değer üreten bireylerin başarılı olabileceği öngörülüyor. Bu anlamda buna yönelik bir sistem oluşturmak gerekiyor. Peki; bu sistemi oluşturabilmek için ne zaman hazırlanmaya başlamak gerekiyor?
Bunun için en uygun zaman 9. sınıf olarak görülüyor. 10. sınıfın sonu ve 11. sınıfın başı hazırlık süreci için geç bir zamanlama oluyor. Çünkü bu süreçte birçok becerinin yapılandırılması gerekiyor. Alınması gereken sınavlar bulunuyor. Tüm bunlar için öğrencinin yeterli zamana sahip olması gerekiyor. Benzer bir durum yüksek lisansa hazırlık süreci için de geçerli oluyor. Öğrencilerin lisans eğitiminin birinci yılında çalışmalara başlaması tavsiye ediliyor. Aksi halde geç kalınmış olabiliyor.
aba Psikoloji olarak öğrencilerimizin başarısını nasıl arttırıyoruz? Eğitim ve kariyer süreçleri boyunca öğrencilerimize nasıl destek oluyoruz? Başarılı bir eğitim ve kariyer hayatı için nelere odaklanıyoruz? Öğrencilerimiz için nasıl bir yol haritası çıkartıyoruz? Bu süreçte öğrencilere ve ailelerine neleri tavsiye ediyoruz, neleri tavsiye etmiyoruz?
Her şeyden önce doğru kariyer yönetimi noktasında öğrencilerimize yardımcı oluyoruz. Onları doğru alanlara yönlendirme hedefiyle yola çıkıyoruz. Çünkü doğru adımları atmak ve doğru alanda konumlanmak başarıyı beraberinde getiriyor. Bu noktada; öğrenciyi yalnızca bir birey olarak değerlendirmemek önem taşıyor. Çünkü öğrenci bir ekosistem içerisinde var oluyor. Bunu bilerek öğrenciyi “egosistem”inden çıkartmak ve ekosistemi içerisinde değerlendiriyor olmak gerekiyor.
aba Psikoloji Olarak Öğrencilerimize Nasıl Destek Oluyoruz?
Bireylerin kariyer hayatı aile ve arkadaşlık ilişkileri ve yaşadıkları çevreyle doğrudan ilişkili oluyor. Bireyin başarısı ya da başarısızlığının nedeni zaman zaman ailenin tutumu olabiliyor. Anne, baba ya da kardeşleriyle kurduğu ilişki, aile bireylerinin tutum ve davranışları öğrencilerin başarısını etkileyebiliyor. Bununla birlikte, okul yaşantısı ve okul ortamındaki dinamikler öğrencinin başarısı üzerinde rol oynayabiliyor. Aynı şekilde arkadaşlık ilişkileri öğrencinin eğitim ve kariyer süreçlerini olumlu ya da olumsuz etkileyebiliyor.
Bu noktada; bireyi tek başına değerlendirmek yanlış veriler elde edilmesine neden olabiliyor. Bu anlamda bireyi ekosistemi içerisinde değerlendirmek; aile, arkadaşlar ve çevreyi bir bütün olarak ele almak gerekiyor. Bu nokta birinci derecede önem taşıyor. Çünkü doğru kariyer yönetimi ancak bu şekilde mümkün olabiliyor.
aba Psikoloji Olarak Ailelere Neler Tavsiye Ediyoruz?
Bu noktada; ailelere önemli bir görev düşüyor. Ailelerin öğrencinin üstüne gitmekten kaçınmaları gerekiyor. Kısa ya da uzun vadede, her koşulda öğrenciye tam destek vermeleri büyük bir önem taşıyor. Öğrencinin ailesinden koşulsuz, şartsız destek gördüğünü biliyor olması kritik bir dönem taşıyor. Bu durum hem eğitim hem kariyer süreçleri için geçerli oluyor. Elbette tüm aileler çocuğunun geleceği için kaygılanıyor. Çocuğunun mutlu olmasını ve iyi yerlere gelmesini her şeyin üzerinde tutuyor.
Ancak; aileler zaman zaman yapılması gerekenler konusunda çocukları fazla zorlayabiliyor. Bu durum bilinçli ya da bilinçsiz şekilde ortaya çıkabiliyor. Bu öğrencilerin üzerinde ciddi bir baskı oluşmasına neden oluyor. Bu tutumun sonucu, öğrencinin başarısının artmak yerine düşmesine neden olabiliyor. Peki; aba Psikoloji olarak ailelerin, eğitimcilerin modellerin ve mentorların nasıl bir yol izlemesini tavsiye ediyoruz? Öncelikle; öğrencilere en önemli noktanın onların iyiliği olduğunun hissettirilmesi gerekiyor. Öğrencinin atacağı her adımın kendisi için faydalı olacağını biliyor olması önem taşıyor.
Doğru Kariyer Yönetimi ile Okul, Bölüm ve Meslek Seçimi Yapmak
Öğrencilerin kendileri için doğru olan noktada konumlandırılması gerekiyor. Bu noktada okulların yalnızca ismine odaklanmanın yanlış olduğunu unutmamak gerekiyor. İyi okulu değil öğrenci için doğru okulu bulabilmek gerekiyor. Bu durum bölüm seçimi ve meslek seçimi için de geçerli oluyor. Bugün en iyi üniversitelerden mezun olan öğrencilerin işsiz kalması söz konusu olabiliyor. İlk 5 binde, ilk binde hatta ilk yüzde olup belli okullarda okuyan öğrenciler başarısız olabiliyor. Doğru tercihler yapılmadığı için öğrenciler kendilerini gösteremiyorlar ve kendilerini gerçekleştiremiyorlar. Bu hem başarısızlığı hem mutsuzluğu beraberinde getiriyor.
Bu noktada; aba Psikoloji olarak Stratejik yetenek yönetimi ve kariyer testleriyle öğrencilerimizi doğru alanlara yönlendiriyoruz. Prestijli okullara odaklanmak yerine öğrenci için iyi olan ve gelişimine uygun okul ve sistemlere odaklanıyoruz. Okullar üzerinden değil; öğrenciler üzerinden bir yapı oluşturulmasını önemsiyor ve bu doğrultuda hedefler belirliyoruz.
Elbette; bu noktada öğrencilere; öncelikli olarak sınavlara odaklanmalarını tavsiye ediyoruz. İyi okul, iyi bölüm, iyi meslek gibi kaygılara kapılmak öğrencilerin başarılarının düşmesine neden olabiliyor. Bu durumda öğrenci doğal olarak istediği sonucu elde edemeyebiliyor. Öğrencinin odaklanması gereken noktanın; eksiklerini tamamlamak ve sınavda başarıyı yakalamak olması gerekiyor. Seçim yapma kaygısına kapılmak ve ikilem yaşamak olumsuz sonuçlara yol açabiliyor.
aba Psikoloji olarak öğrencilerimizin başarısını her şeyden çok önemsiyoruz. Stratejik yetenek yönetimi ve kariyer testleri ile öğrencilerimizi destekliyoruz. Meslek seçimi okul seçimi, sınavlar, başvuru süreçleri gibi her alanda öğrencilerimize destek veriyoruz. Tüm bu konular hakkında daha fazla bilgi almak isterseniz web sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve bizimle ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.
Meslek seçimi yaparken nelere dikkat edilmeli? Geleceğin meslekleri neler olacak? Kariyer tercihi yaparken kariyer danışmanlığı almak neden önem taşıyor? Stratejik Yetenek Yönetimi, doğru meslek ve kariyer seçimini nasıl etkiliyor?
Meslek alanını belirlemek herkes için kritik konulardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Kariyer tercihleri, bireyin yalnızca çalışma hayatını değil; tüm yaşantısını etkiliyor. Bu anlamda bu süreçte doğru adımları atmak büyük önem taşıyor. Aksi halde bireyin bütün yaşamı boyunca mutsuz olması söz konusu olabiliyor. Yanlış alana yönelen birey potansiyelini gösteremiyor ve kendini gerçekleştiremiyor. Bu noktada; hem kendisi hem de çalıştığı alan için değer üretmesi mümkün olmuyor. Sonucunda yaşamından ve iş hayatından memnun olmayan bireyler ortaya çıkabiliyor.
Meslek Seçimi Yaparken Stratejik Yetenek Yönetimi Neden Önemli?
Bu noktada kariyer danışmanlığı almak bireylerin yararına olabiliyor. Doğru meslek tercihi yapabilmek için bireyin kendini iyi tanıyor olması kritik bir noktayı oluşturuyor. Bireyin ilgi alanları ve becerilerine bakmak gerekiyor. Elbette bu noktada; kariyer testlerinden yardım almak doğru bir adım oluyor. Çünkü bireyin tek başına yol haritası çizebilmesi her zaman kolay olmuyor. Aynı zamanda atılması gereken adımları doğru tespit edebilmek için uzman yardımı almak gerekiyor.
Uzmanlar tarafından yapılan Stratejik Yetenek Yönetimi uygulamaları ile bireyler doğru alanlara yönlendirilebiliyor. Kariyer testi uygulamaları bireylerin ilgi alanları, yetenek ve yatkınlıklarının doğru tespit edilmesini sağlıyor. Meslek seçimi konusunda gerekli ipucuna bu veriler aracılığıyla ulaşılabiliyor. Böylelikle birey; kendine en uygun alanı seçebiliyor. Bunun neticesinde alanında fark yaratması ve değer üretebilmesi mümkün hale geliyor. Birey hem iş hayatında hem özel hayatında başarılı ve mutlu olabiliyor. Bu anlamda yetenek yönetimi hem eğitim hem kariyer süreçleri için kritik bir rol oynuyor.
Bununla birlikte elbette geleceği okuyabilmek ve gelecekte ön planda olacak alanları da doğru tespit edebilmek gerekiyor. Çünkü dünya hızla değişiyor. Özellikle yaşadığımız yüzyılda teknoloji ve dijitalleşmenin etkileri her alanda hissedilebiliyor. Bu durum hiç şüphesiz meslek alanlarına da yansıyor. Meslekler şekil değiştiriyor ve yeniden yapılanıyor.
Meslek Seçimi ve Geleceğin Meslekleri
Her şeyin hızla değiştiği bir çağda bireylerin geleceği doğru okuyabilmeleri her zaman mümkün olmayabiliyor. Bu noktada bir uzman görüşü almak ve bu doğrultuda kariyer tercihi yapmak gerekiyor. Çünkü bireyin yatkınlıkları kadar gelecekte neler olacağı da önem taşıyor. Geleceğin meslekleri, toplumsal değişimler, ekonomik koşullar gibi birçok unsuru bu anlamda değerlendirmek gerekiyor.
Yakın gelecekte yapay zeka uygulamalarının birçok meslek alanını etkileyeceği öngörülüyor. Dijital pazarlama ve dijital medya alanlarında büyük sıçramalar bekleniyor. Bazı mühendislik alanları ön plana çıkarken bazılarının geri planda kalacağı düşünülüyor. Özellikle; uzay mühendisliği, yapay zeka mühendisliği gibi alanlar yükselişe geçiyor. Meslek seçimi yapılırken tüm bu değişimleri dikkate almak gerekiyor. Mimarlık alanında sürdürülebilir çözümlere duyulan ihtiyaç artıyor. Hukuk alanında dijitalleşmenin etkisiyle bilişim hukukunun ön plana çıkacağı düşünülüyor. Makine öğrenmesi, data sciences, sanal gerçeklik gibi alanların yükselişte olduğu biliniyor. Tarım alanında klasik yöntemler yerini akıllı tarım uygulamalarına bırakıyor.
Tasarım alanının bugün olduğu gibi gelecekte de önemli bir konumda olacağı öngörülüyor. Bu anlamda tasarım alanında yetkinliği bulunan gençlerin becerilerinin geliştirilmesi ve doğru noktalarda konumlandırılması önem taşıyor. Eğitim alanında zaman ve mekan kavramları eskiye oranla önemini yitiriyor. Klasik yöntemler yerini yeni uygulamalara bırakıyor. Eğitimin ilerde büyük oranda dijital alana kayacağı düşünülüyor. Bu değişimin şimdiden başladığı kabul ediliyor.
Meslek tercihi ve kariyer seçimi yaparken tüm bu gelişmeleri ve daha fazlasını dikkatle değerlendirmek gerekiyor. Bireylerin bu değişimlere göre kendi becerilerini yapılandırmaları önem taşıyor. Aksi halde değişime ayak uydurmak mümkün olamıyor. Doğru seçimler, doğru yönlendirmeler ile bireylerin kendi alanlarında fark yaratmaları mümkün hale geliyor. Başarılı bir kariyerin anahtarı doğru seçimler yapmaktan geçiyor. Bu anlamda mutlaka uzman yardımı almak ve doğru bir yol haritası çizmek gerekiyor.
Psikoloji bölümü için dünyanın en iyi üniversiteleri hangileri? Times Higher Education’a göre psikoloji alanında hangi ülke ve üniversiteler ön plana çıkıyor. Psikoloji mezunlarının değerlendirebileceği kariyer fırsatları nelerdir? Psikoloji eğitimi alanlar hangi alanlarda ve hangi kurumlarda çalışabilirler?
Yurt dışında psikoloji okumak birçok öğrencinin ilgisini çekiyor. Psikoloji son dönemlerde popüler alanlardan biri olarak biliniyor. Bu alanda İngiltere ve Amerika’nın ön planda yer aldığı biliniyor. Amerika ve İngiltere üniversiteleri psikoloji alanında yürüttükleri eğitim ve araştırma faaliyetleri ile dünya çapında tanınıyor. Psikoloji alanında kariyer seçeneklerinin de son derece çeşitli olduğu biliniyor. Psikoloji mezunları çok farklı alanlarda ve kurumlarda istihdam olanaklarından yararlanabiliyorlar.
Psikoloji Bölümü Mezunları İçin Kariyer Fırsatları
Peki; psikoloji mezunları için öne çıkan kariyer fırsatları nelerdir? Psikoloji mezunları hangi alanlarda çalışabilirler? Psikoloji mezunları, klinik, sosyal, adli, endüstri ve örgüt psikolojisi gibi alanlarda uzmanlaşabiliyorlar. Psikoloji mezunlarının görev alabileceği bazı alanlar ise şu şekilde sıralanıyor;
Okullar
İnsan Kaynakları Birimleri
Eğitim Alanında Danışmanlık Veren Şirket Ve Firmalar
Belediyeler
Vakıflar
Hastaneler
Hapishaneler
Çocuk Esirgeme Kurumları
Adliyeler
Bakım evleri
Huzurevleri
Özel Eğitim Merkezleri
Psikoloji mezunları aynı zamanda akademik alanda kariyerlerini sürdürebiliyorlar. Bazı alanlarda uzmanlaşarak eğitim ve araştırma faaliyetlerine katılabiliyorlar. Bu alanlardan bazıları şöyle sıralanıyor; Klinik Psikoloji, Sosyal Psikoloji, Deneysel Psikoloji, Bilişsel Psikoloji, Gelişim Psikolojisi… Aynı zamanda eğitimini lisansüstü düzeye taşıyan psikologlar psikoterapi eğitimi alarak kariyerlerini psikoterapist olarak sürdürebiliyorlar.
Psikoloji Bölümü İçin Tercih Edebileceğiniz En İyi Üniversiteler
Peki; psikoloji alanında hangi üniversiteler daha fazla ön plana çıkıyor? Times Higher Education’a göre psikoloji eğitimi alabileceğiniz en iyi üniversiteleri sizler için derledik.
University of Cambridge
İngiltere’nin Cambridge kentinde bulunan University of Cambridge bir kamu araştırma üniversitesi olarak faaliyet gösteriyor. Cambridge, dünyanın en köklü ve en prestijli üniversiteleri arasında yer alıyor. Üniversitenin tarihi, 1209 yılına kadar uzanıyor. Üniversitenin, İngilizce eğitim veren en eski ikinci üniversite olma ünvanına sahip olduğu biliniyor. University of Cambridge, 31 yarı özerk kurucu kolej ve altı okuldan oluşuyor. Üniversite 25 binin üzerinde öğrenciye ev sahipliği yapıyor. Üniversite bünyesinde yaklaşık 6 bin akademik personel görev alıyor.
Times Higher Education’a göre psikoloji bölümü için dünyanın en iyi üniversitesi olarak kabul ediliyor. İngiltere de psikoloji alanında dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olarak biliniyor. Bir şehir üniversitesi olarak bilinen Cambridge, çok sayıda enstitü ve araştırma merkezine ev sahipliği yapıyor. Üniversite akademik kadrosu, kendine özgü sistemi ve donanımıyla psikoloji öğrencileri için benzersiz bir deneyim sunuyor. Psikoloji çalışmaları, Cambridge’de yüzyılı aşkın bir süredir çeşitli biçimlerde organize ediliyor. Bölümün birincil hedefi, psikoloji ve benzer disiplinlerde birinci sınıf araştırma ve öğretim sağlamak olarak biliniyor. Bölüm, multidisipliner ve işbirlikçi bir yaklaşımı benimsiyor.
Stanford University
Dünyanın en iyi üniversitelerinden biri olan Stanford University, psikoloji alanında da ön plana çıkıyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde yer alan üniversite, 1885 yılından beri eğitim faaliyetlerini sürdürüyor. Özel bir araştırma üniversitesi olan Stanford University, 7 okul etrafında düzenleniyor. Amerika Birleşik Devletleri’nin ve dünyanın en seçici kurumları arasında yer alıyor. Üniversite yaklaşık 18 bin öğrenciyi ağırlıyor. Üniversite bünyesinde yaklaşık 3 bin akademik personel görev alıyor.
Psikoloji Bölümü, Stanford University’de kurulan ilk bölümler arasında yer alıyor. Üniversite psikoloji alanında hem lisans hem yüksek lisans hem de doktora dereceleri sunuyor. Ek olarak; çok sayıda araştırma projesi yürütüyor. Bölümün, dünya genelinde güçlü etkisi olan, köklü bir teorik araştırma geleneğine sahip olduğu biliniyor. Bölüm, ülkedeki en iyi psikoloji programlarından biri olarak nitelendiriliyor. Stanford, psikoloji alanında Amerikan üniversiteleri arasındaki liderliğini sürdürüyor.
Princeton University
Princeton University, New Jersey, Amerika Birleşik Devletleri’nde yer alan özel bir araştırma üniversitesi olarak biliniyor. Pek çok sıralama tablosu ile dünyanın en iyi üniversiteleri arasında gösteriliyor. Times Higher Education’a göre psikoloji bölümü için dünyanın en iyi üçüncü üniversitesi olarak sıralanıyor. 1746’da kurulan üniversite, Amerika’nın en eski üniversitelerinden biri olarak tanınıyor. Ülkenin köklü ve seçici yükseköğrenim kurumları arasında yer alıyor.
Princeton University psikoloji alanında lisans ve lisansüstü programlar sunuyor. Aynı zamanda sertifika programları yürütüyor. Üniversite, bebeklerde ve çocuklarda algı ve dil gelişimi gibi konularda çalışmalar yürütüyor. Hafıza ve dikkati anlamak için nöral ölçümlerin kullanımı, sosyal iletişimin sinirsel temeli gibi konulara odaklanıyor. Üniversite lisansüstü düzeyde de çeşitli uzmanlıklar sunuyor. Lisansüstü öğrencilerin çalışabileceği alanlardan bazıları şöyle sıralanıyor;
Davranışsal Ekonomi
Bilişsel Sinirbilim
Gelişim Psikolojisi
Dil, Öğrenme Ve Bellek
Algı Ve Biliş
Eşitsizlik Psikolojisi
Sosyal Sinirbilim
Sosyal Psikoloji
Sistem Sinirbilimi
Harvard University
Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan Harvard University psikoloji bölümü için öne çıkan bir diğer üniversite oluyor. Massachusetts eyaletinde yer alan üniversite, 1636 yılından beri varlığını sürdürüyor. Özel bir araştırma üniversitesi olarak biliniyor. Üniversite 6 fakülte etrafında düzenleniyor. Yaklaşık 20 bin öğrenciye ev sahipliği yapıyor. Üniversite bünyesinde 2 binin üzerinde akademik personel görev alıyor. Amerika’nın ve dünyanın en köklü ve seçici kurumları arasında yer alıyor. Üniversite pek çok alanda her yıl dünyanın en iyileri arasında yer almayı başarıyor. Aynı zamanda her yıl dünyanın dört bir yanından binlerce başvuru alıyor.
Harvard University psikoloji alanında lisans dereceleri ve lisansüstü dereceler sunuyor. Üniversitenin tarihi boyunca Amerika’nın ve dünyanın en seçkin psikologlarından bazılarına ev sahipliği yaptığı biliniyor. Psikoloji alanında Amerika’nın öncü yükseköğrenim kurumları arasında yer alıyor. Üniversite Klinik Bilimler, Sosyal, Gelişim ve Biliş, Beyin ve Davranış alanlarında doktora programları sunuyor.
University of California Berkeley
University of California Berkeley Amerika’nın ve dünyanın en iyi üniversitelerinden biri olarak biliniyor. Times Higher Education’a göre psikoloji bölümü için dünyanın en iyi beşinci üniversitesi olarak sıralanıyor. Üniversite yalnızca psikoloji alanında değil; birçok alanda adından söz ettiriyor. 1868 yılında kuran üniversite kısaca UC Berkeley olarak da anılıyor. Bir kamu araştırma üniversitesi olarak tanınıyor. Üniversite yaklaşık 45 bin öğrenciyi ağırlıyor. Üniversite bünyesinde yaklaşık 20 bin akademik ve idari personel görev alıyor. Üniversite 14 kolej ve okuldan oluşuyor. Birçok enstitü ve araştırma merkezine ev sahipliği yapıyor.
University of California Berkeley psikoloji alanında, 6 temel araştırma alanına odaklanıyor. Bu alanlar şöyle sıralanıyor;
Davranış ve Sistem Sinirbilimi
Klinik Bilim
Biliş
Bilişsel Sinirbilim
Gelişimsel
Sosyal – Kişilik Psikolojisi
Bölüm aynı zamanda psikoloji alanında metodolojik, istatistiksel ve eleştirel düşünme becerilerini geliştirmeye odaklanıyor. Ek olarak, öğrenciler psikolojideki en az bir ana içerik alanı uzmanlaşmaya teşvik ediliyor. Üniversite psikoloji alanında Amerika’nın en önemli yükseköğrenim kurumları arasında sıralanıyor. Dünyada genelinde de aynı şekilde ön planda yer alıyor.
UCL
Times Higher Education’a göre psikoloji bölümü için altıncı sırada UCL yer alıyor. University College London, Londra, Birleşik Krallık’ta bulunuyor. Bir kamu araştırma üniversitesi olarak 1826 yılından beri faaliyet gösteriyor. UCL, Londra Federal Üniversitesi’nin bir üyesi olarak biliniyor. Üniversitenin ana kampüsü, Londra’nın merkezindeki Bloomsbury bölgesinde bulunuyor. Üniversite Londra’nın çeşitli bölgelerinde enstitüler ve hastanelere de ev sahipliği yapıyor. Üniversite, 11 kurucu fakülte etrafında düzenleniyor. Üniversite 43 binin üzerinde öğrenciye ev sahipliği yapıyor. Üniversite bünyesinde 16 bin akademik ve idari personel görev alıyor.
Üniversitenin psikoloji bölümünün “Psikoloji ve Dil Bilimleri Bölümü” adıyla anıldığı biliniyor. Bölüm, eğitim faaliyetlerinin yanı sıra; psikoloji ve iletişim alanında klinik ve temel bilimlerde araştırmalar da yürütüyor. İngiltere’deki en büyük psikoloji bölümlerinden biri olarak biliniyor. UCL, 19. yüzyılın sonunda İngiltere’de psikoloji laboratuvarı kuran ilk üniversitelerden biri olarak tanınıyor. Üniversitenin tarihi boyuna psikoloji alanında faaliyet yürüten önemli bilim insanlarına ev sahipliği yaptığı biliniyor. Bölüm yaklaşık 125 akademik personel de dahil olmak üzere yaklaşık 330 kişilik bir kadrodan oluşuyor. Bölüm, tipik ve atipik gelişim, beyin görüntüleme, bilişsel psikoloji, davranışsal sinirbilim gibi alanlara odaklanıyor.
The University of Chicago
Psikoloji bölümü için dünyanın en iyi üniversitelerinden bir diğeri The University of Chicago olarak biliniyor. Times Higher Education’a göre üniversite psikoloji alanında dünyanın en iyi yedinci üniversitesi olarak sıralanıyor. Üniversite 1890’dan beri eğitim faaliyetlerini sürdürüyor. Özel bir araştırma üniversitesi olarak Chicago, Illinois’de yer alıyor. Üniversite yaklaşık 18 bin öğrenciye ev sahipliği yapıyor. Bir lisans kolejinden ve beş lisansüstü araştırma bölümü etrafında düzenleniyor.
The University of Chicago psikoloji alanında, hem eğitim hem de araştırma faaliyetlerine odaklanıyor. Üniversite psikoloji alanında uygulamalı ve disiplinlerarası bir eğitimi benimsiyor. Bölüm iki önemli araştırma merkezine ev sahipliği yapıyor. Bu merkezler şöyle sıralanıyor;
Yerel Hareket, İşaret ve Dil Merkezi
Erken Çocukluk Araştırmaları Merkezi
Bu merkezlere ek olarak bir psikoloji laboratuvarını bünyesinde barındırıyor. Üniversitenin akademik kadrosu ve öğrencileri sürekli olarak saha araştırmaları içerisinde yer alıyor.
Yale University
Times Higher Education’a göre psikoloji bölümü için sekizinci sırada Yale University yer alıyor. Yale University, 1701 yılında kurulan özel bir araştırma üniversitesi olarak biliniyor. Üniversite 14 kurucu okul etrafında düzenleniyor. 12 bin öğrenciye ev sahipliği yapan üniversitenin bünyesinde yaklaşık 5 bin akademik personel görev alıyor. Üniversitenin merkez kampüsü Connecticut, New Haven’da yer alıyor.
Üniversite psikoloji alanında, lisans ve lisansüstü dereceler sunuyor. Eğitim ve araştırma alanında beş farklı alana odaklanıyor. Bu alanların her birinde öğretim üyeleri ve öğrenciler için haftalık seminerler veriliyor. Bu alanlar şu şekilde sıralanıyor;
Klinik Psikoloji
Kavramsal psikoloji
Gelişim Psikolojisi
Sinirbilim
Sosyal/Kişilik Psikolojisi
University of Pennsylvania
University of Pennsylvania kısaca UPenn olarak da anılıyor. Times Higher Education’a göre psikoloji bölümü için dünyanın en iyi dokuzuncu üniversitesi olarak sıralanıyor. Üniversite 1740 yılından beri varlığını sürdüren özel bir araştırma üniversitesi olarak tanınıyor. University of Pennsylvania psikoloji alanında en köklü Amerikan üniversitelerinden biri olarak kabul ediliyor. Üniversitenin bu alandaki eğitim faaliyetlerini aralıksız olarak sürdürdüğü biliniyor.
University of Michigan
University of Michigan Michigan, Ann Arbor’da bulunan bir kamu araştırma üniversitesi olarak tanınıyor. 1817’den beri varlığını sürdürüyor. Üniversite, Times Higher Education’a göre psikoloji alanında dünyanın en iyi onuncu üniversitesi olarak sıralanıyor. University of Michigan psikolojide yeni bilimsel bilgilerin oluşturulmasına katkılarından dolayı ulusal ve uluslararası düzeyde tanınıyor. Üniversite bu alanda lisans ve lisansüstü dereceler sunuyor.