Kariyer seçimi, hayatımızın en önemli kararlarından biridir. Doğru meslek seçimi, kişisel tatmin, mutluluk ve başarıyı getirirken, hatalı meslek seçimleri stres, mutsuzluk ve pişmanlıkla sonuçlanabilir. Kariyer yolculuğunda belirsizliklerle karşılaşmak oldukça yaygındır ve bu belirsizlikler, çoğu zaman stres seviyesini artırarak yanlış kararların alınmasına yol açabilir. Bu blog yazısında, hatalı meslek seçimlerinden nasıl kaçınılacağını, kariyer alanındaki belirsizliklerin nasıl yönetileceğini ve bu süreçte destek almanın neden önemli olduğunu inceleyeceğiz.

Hatalı Meslek Seçimleri ve Sonuçları

Hatalı meslek seçimleri, bireylerin ilgi, yetenek ve değerleriyle uyumsuz kariyer yollarına yönelmeleriyle ortaya çıkar. Bu uyumsuzluk, zamanla iş tatminsizliği, motivasyon kaybı, verimsizlik ve duygusal tükenmişlik gibi olumsuz sonuçlara yol açabilir. Birçok kişi, toplumsal baskılar, aile beklentileri veya yanlış yönlendirmeler nedeniyle kendileri için uygun olmayan meslekleri tercih edebilir. Bu durum, bireylerin iş hayatlarında sürekli bir stres ve huzursuzluk yaşamalarına neden olur.

Kariyer Belirsizlikleri ve Stres

Kariyer belirsizlikleri, bireylerin gelecekteki iş hayatlarıyla ilgili net bir vizyona sahip olmamalarından kaynaklanır. Hangi mesleğin onlara uygun olduğunu, hangi alanda başarılı olabileceklerini ve gelecekte nasıl bir kariyer yolunda ilerleyeceklerini bilmemek, birçok kişi için büyük bir stres kaynağıdır. Bu stres, bireylerin karar alma süreçlerini olumsuz yönde etkileyerek yanlış meslek seçimlerine yol açabilir.

Stres, zihinsel ve fiziksel sağlığımız üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Uzun süreli stres, anksiyete, depresyon, uyku sorunları ve diğer sağlık problemlerine yol açabilir. Kariyer belirsizliği ile oluşan stres, sadece iş hayatımızı değil, aynı zamanda kişisel yaşamımızı da olumsuz etkiler. Bu nedenle, stres yönetimi ve doğru karar verme becerilerinin geliştirilmesi, hem profesyonel hem de kişisel hayatımızda dengeyi sağlamamıza yardımcı olur.

Stres ve Yanlış Kararlar: Kısır Döngüden Kaçınma

Stres altında alınan kararlar genellikle aceleci ve yüzeysel olabilir. Yoğun stres, bireylerin düşünme süreçlerini etkileyerek, uzun vadeli sonuçları göz ardı etmelerine ve anlık rahatlamayı sağlayacak tercihlere yönelmelerine neden olur. Bu durum, yanlış meslek seçimleri veya mevcut iş yerinde memnuniyetsizlikle sonuçlanabilir. Stres ve yanlış kararlar arasındaki bu kısır döngü, bireylerin hem kariyer hem de kişisel yaşamlarında sürekli bir huzursuzluk yaşamalarına yol açabilir.

Kariyer Stresini Yönetmek ve Doğru Kararlar Almak İçin Ne Yapmalıyız?

  1. Kendinizi Tanıyın: Kariyer yolculuğunuzda en önemli adım, kendinizi tanımaktır. İlgi alanlarınız, yetenekleriniz, değerleriniz ve kişilik özellikleriniz hakkında farkındalık sahibi olmak, size uygun meslekleri belirlemenize yardımcı olur. Bu farkındalığı geliştirmek için çeşitli kişisel değerlendirme testlerinden ve kariyer danışmanlarından faydalanabilirsiniz.
  2. Kariyer Danışmanlığı Alın: Profesyonel kariyer danışmanları, kariyer belirsizlikleriyle başa çıkmanıza ve stresinizi yönetmenize yardımcı olabilir. Kariyer danışmanları, sizinle birebir çalışarak, yeteneklerinizi ve ilgi alanlarınızı keşfetmenize, kariyer hedeflerinizi belirlemenize ve bu hedeflere ulaşmak için stratejiler geliştirmenize destek olur.
  3. Stres Yönetimi Tekniklerini Öğrenin: Meditasyon, yoga, düzenli egzersiz ve nefes teknikleri gibi stres yönetimi yöntemlerini öğrenmek, stres seviyenizi düşürmeye yardımcı olabilir. Stresli durumlarla başa çıkma becerilerinizi geliştirmek, daha bilinçli ve sağlıklı kararlar almanıza olanak tanır.
  4. Esnek ve Açık Olun: Kariyer yolculuğunuzda esnek ve açık fikirli olmak, belirsizliklerle başa çıkmanın anahtarıdır. Farklı kariyer seçeneklerini araştırın, yeni deneyimlere açık olun ve değişen koşullara adapte olmaya çalışın. Bu yaklaşım, size daha fazla seçenek ve fırsat sunar.
  5. Destek Ağınızı Güçlendirin: Aile, arkadaşlar ve meslektaşlar gibi destek ağları, kariyer stresini yönetmenize yardımcı olabilir. Yaşadığınız belirsizlikleri ve stresi paylaşarak, hem duygusal destek alabilir hem de farklı perspektiflerden bakış açıları edinebilirsiniz.

ABA Psikoloji Olarak Yanınızdayız

ABA Psikoloji olarak, kariyer stresini yönetmek ve doğru meslek seçimi yapmak isteyen bireylere profesyonel destek sunuyoruz. Kariyer danışmanlığı hizmetimiz ile, bireylerin ilgi ve yeteneklerini keşfetmelerine, kariyer hedeflerini belirlemelerine ve bu hedeflere ulaşmaları için gerekli adımları atmalarına yardımcı oluyoruz. Ayrıca, stres yönetimi ve kişisel gelişim alanlarında da danışmanlık hizmetlerimizle bireylerin daha sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmelerine katkıda bulunuyoruz.

Eğer siz de kariyer yolculuğunuzda belirsizliklerle başa çıkmak ve doğru kararlar almak istiyorsanız, profesyonel destek almak için bizimle iletişime geçin. ABA Psikoloji olarak, sizin yanınızda olmaktan mutluluk duyarız. Geleceğinizi güvenle inşa etmek için birlikte çalışalım!

Read More

Meslek seçimi, hayatımızdaki en önemli kararlardan biridir. Kariyer yolculuğuna başlarken hangi mesleğin bizi mutlu edeceğini, hangi alanda başarılı olacağımızı ve uzun vadede kendimizi nasıl bir iş hayatında görmek istediğimizi düşünmek zorundayız. Ancak bu önemli kararı alırken çoğu zaman unutulan ya da göz ardı edilen bir adım vardır: Kendini tanımak.

Kendini tanımadan yapılan bir meslek seçimi, sadece kariyer yolculuğunda değil, aynı zamanda kişisel tatmin ve mutluluk açısından da olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu yüzden, meslek seçiminden önce kişinin kendi yeteneklerini, ilgi alanlarını, değerlerini ve güçlü yanlarını keşfetmesi büyük önem taşır. Peki, meslek seçiminden önce kendini tanımak neden bu kadar kritiktir?

Kendini Tanımak Nedir?

Kendini tanımak, bireyin kim olduğunu, nelere ilgi duyduğunu, hangi alanlarda yetenekli olduğunu ve hayatta neyi başarmak istediğini anlamasıdır. Bu süreç, bireyin değerleri, ilgi alanları, güçlü ve zayıf yönleri, becerileri ve kişisel hedefleri gibi çeşitli faktörleri içerir. Kendi iç dünyasına bir yolculuk yaparak birey, hangi mesleğin onu tatmin edeceğini, hangi iş ortamında daha üretken olacağını ve ne tür bir kariyer yolculuğunun onu mutlu edeceğini daha iyi anlayabilir.

Meslek Seçiminden Önce Kendini Tanımanın Önemi

1. Doğru Yönlendirme ve Karar Verme

Meslek seçimi, genellikle hayat boyu süren bir yolculuğun ilk adımıdır. Yanlış bir meslek seçimi, kişinin yıllar boyunca mutsuz olmasına, iş tatminsizliği yaşamasına ve potansiyelini tam anlamıyla kullanamamasına yol açabilir. Kendini tanımadan yapılan bir meslek seçimi, dış etkenlere ya da geçici motivasyonlara dayalı olabilir ve uzun vadede bireyin gerçek isteklerini karşılamayabilir. Ancak kendini tanıyan bireyler, ne istediklerini ve hangi alanda başarılı olabileceklerini daha iyi anlayarak bilinçli kararlar alabilirler.

2. Yeteneklerin ve İlgi Alanlarının Keşfi

Kendini tanıyan bireyler, hangi alanlarda yetenekli olduklarını ve nelerden keyif aldıklarını daha iyi bilirler. Meslek seçiminde, sadece yeteneklerin değil, aynı zamanda ilgi alanlarının da göz önünde bulundurulması gerekir. İlgi duyulan bir alanda çalışmak, kişinin daha motive olmasına, işine daha fazla odaklanmasına ve daha başarılı olmasına katkı sağlar. Örneğin, bir kişi matematikte yetenekli olabilir ancak yaratıcı projelere daha fazla ilgi duyuyorsa, bu doğrultuda bir meslek seçimi yapması hem iş tatmini açısından hem de uzun vadeli başarı açısından daha avantajlı olacaktır.

3. Değerlerle Uyumlu Bir Kariyer

Her bireyin kendine has değerleri vardır. Bu değerler, bireyin yaşamda neyi önemsediğini ve neyin onun için anlamlı olduğunu belirler. Bir meslek, bireyin değerleriyle ne kadar uyumluysa, o meslekte uzun vadede başarılı ve mutlu olma olasılığı o kadar yüksektir. Örneğin, topluma fayda sağlamayı bir değer olarak gören bir birey, sosyal sorumluluk projelerinde ya da sivil toplum kuruluşlarında çalışarak bu değerini iş hayatına yansıtabilir. Kendini tanımak, bireyin değerlerini keşfetmesine ve meslek seçiminde bu değerleri dikkate almasına yardımcı olur.

4. Uzun Vadeli Tatmin ve Motivasyon

Meslek seçiminde kendini tanımak, bireyin uzun vadede tatmin olacağı ve sürekli olarak motive olacağı bir kariyer yolunu seçmesine olanak tanır. Kısa vadeli kazançlar ya da sosyal baskılar nedeniyle yapılan meslek seçimleri, bir süre sonra kişinin tatminsizlik yaşamasına ve işine olan ilgisini kaybetmesine neden olabilir. Ancak kendi ilgi alanlarını ve yeteneklerini keşfetmiş bireyler, uzun yıllar boyunca işlerine olan motivasyonlarını koruyabilirler.

5. Kariyer Değişikliği Sürecinde Kendine Güven

Kendini tanımak, sadece meslek seçimi yaparken değil, kariyer değişikliği sürecinde de büyük bir avantaj sağlar. İş hayatında birçok kişi, bir noktada kariyer değiştirme ihtiyacı hissedebilir. Bu süreç, belirsizliklerle dolu olabilir ve bireyin kendine güvenini sarsabilir. Ancak kendini tanıyan bireyler, hangi alanlarda başarılı olabileceklerini bildikleri için bu geçiş sürecini daha güvenle ve stratejik bir şekilde yönetebilirler.

 

Kendini Tanıma Süreci: Nereden Başlamalı?

Kendini tanımak, bir gecede gerçekleşen bir süreç değildir. Bu süreç, zaman ve emek gerektirir. Ancak doğru rehberlik ve stratejilerle bireyler, kendilerini daha derinlemesine keşfedebilir ve kariyer yolculuklarında daha sağlam adımlar atabilirler. İşte bu süreçte dikkat edilmesi gereken bazı adımlar:

1. Değerleri Keşfetmek

Kariyer seçiminde ilk adım, bireyin değerlerini belirlemesidir. Kişi, hayatta neyi önemsediğini, neyin onun için anlamlı olduğunu ve hangi değerlerin iş hayatında önemli olduğunu keşfetmelidir.

2. Yetenek ve Becerilerin Farkına Varma

Hangi alanlarda başarılı olduğunuzu anlamak, meslek seçiminde kritik bir faktördür. Kendinize şu soruları sorarak yeteneklerinizi keşfedebilirsiniz: Hangi alanlarda daha rahat ve başarılı oluyorum? Ne tür projeler beni heyecanlandırıyor? Hangi becerilerim diğerlerinden daha gelişmiş?

3. İlgi Alanlarını Belirlemek

İlgi duyduğunuz alanlar, iş hayatında motive olmanızı sağlayacak en önemli unsurlardan biridir. Sadece yeteneklerinize odaklanmak yerine, sizi mutlu eden ve ilginizi çeken alanları da keşfetmelisiniz.

4. Kişisel Testler ve Danışmanlık

Kendini tanıma sürecinde profesyonel yardım almak büyük bir avantaj sağlar. Kişilik testleri, yetenek testleri ve kariyer danışmanları, bireyin kendini daha iyi anlamasına ve potansiyelini keşfetmesine yardımcı olabilir.

ABA Psikoloji ile Kendini Keşfet ve Doğru Kariyer Yolunu Seç

ABA Psikoloji olarak, kariyer danışmanlığı alanında sunduğumuz hizmetlerle bireylerin kendilerini tanımalarına ve doğru kariyer seçimleri yapmalarına yardımcı oluyoruz. Uzman ekibimiz, kişiye özel testler ve rehberlik hizmetleri sunarak, bireylerin yeteneklerini, ilgi alanlarını ve değerlerini keşfetmelerini sağlıyor. Bu sayede, bireyler kendileri için en uygun meslekleri seçiyor ve iş hayatlarında başarıya ulaşıyorlar.

Kendini tanımadan meslek seçmek, riskli bir adım olabilir. Ancak kendinizi keşfettiğinizde, doğru kariyer yolunda ilerlemek ve iş hayatında tatmin olmak çok daha kolaydır. ABA Psikoloji’nin sunduğu kariyer danışmanlığı hizmetleri ile kendinizi keşfedin ve gelecekteki başarılarınızı inşa edin.

Sonuç

Kendini tanımak, meslek seçiminde başarılı olmanın en önemli adımıdır. Birey, yeteneklerini, ilgi alanlarını ve değerlerini keşfederek, kendisi için en uygun kariyer yolunu belirleyebilir. ABA Psikoloji olarak, bu süreçte bireylere rehberlik ediyor ve onların kariyer yolculuklarında en doğru adımları atmalarına yardımcı oluyoruz. Kendinizi keşfedin, doğru mesleği seçin ve iş hayatında başarıya ulaşın!

Read More

Günümüzde teknolojinin hızlı gelişimi, psikoloji alanında da büyük değişimlere yol açmıştır. Terapi süreçleri, teşhis yöntemleri ve psikolojik iyilik hali desteklenirken kullanılan yenilikçi teknolojiler, hem terapistlerin hem de danışanların işini kolaylaştırmış ve psikolojik müdahaleleri daha etkili hale getirmiştir. Bu blog yazısında, psikolojide kullanılan bazı önemli teknolojileri ve bu teknolojilerin sağladığı faydaları ele alacağız.

1. Teleterapi: Uzaktan Psikolojik Destek

Teknolojinin belki de en çok kullanıldığı alanlardan biri, teleterapidir. Teleterapi, danışanların fiziksel olarak bir terapistin ofisinde bulunmasına gerek kalmadan, çevrimiçi platformlar aracılığıyla terapi seanslarına katılmalarını sağlar. Bu teknoloji, özellikle pandemi döneminde büyük bir önem kazanmış ve yüz yüze terapiye erişim imkânı olmayanlar için önemli bir çözüm olmuştur.

Teleterapinin faydaları arasında, terapiye daha fazla erişilebilirlik ve esneklik sunması, danışanların kendilerini daha rahat hissettikleri ortamda seanslara katılmaları ve zaman açısından tasarruf sağlaması yer alır. Aynı zamanda, coğrafi kısıtlamaları ortadan kaldırarak, dünyanın dört bir yanındaki terapistlere ulaşmayı mümkün kılar.

2. Sanal Gerçeklik (VR) ile Fobilerin Üstesinden Gelmek

Sanal gerçeklik (VR) teknolojisi, psikolojik tedavi süreçlerinde son yıllarda büyük bir popülerlik kazanmıştır. Özellikle fobilerin tedavisinde kullanılan VR, danışanları kontrollü bir ortamda korktukları durumlarla yüzleşmeye teşvik eder. Örneğin, yükseklik korkusu, uçma fobisi veya sosyal kaygı bozukluğu yaşayan kişiler, VR gözlükleri sayesinde gerçekçi simülasyonlar içinde bu korkularıyla güvenli bir şekilde karşılaşabilir.

Bu teknolojinin en büyük avantajlarından biri, danışanın yaşadığı korkuyu veya kaygıyı güvenli bir ortamda kontrol edilebilir seviyelerde deneyimlemesi ve zamanla bu duygularla başa çıkabilme yeteneğini geliştirmesidir. Böylece, danışanlar tedavi sürecinde daha hızlı ilerleme kaydedebilir.

3. Duygu Tanıma Yazılımları ile Psikolojik Teşhis

Yapay zeka ve duygu tanıma yazılımları, psikolojik teşhis ve değerlendirme süreçlerinde büyük bir yenilik olarak karşımıza çıkıyor. Yüz ifadeleri, ses tonları ve vücut dili gibi ipuçlarını analiz eden bu yazılımlar, kişilerin duygusal durumlarını tespit ederek terapistlere önemli veriler sağlar. Örneğin, depresyon, kaygı bozukluğu veya travma sonrası stres bozukluğu yaşayan danışanların duygu durumları daha hızlı bir şekilde analiz edilerek tedavi süreci başlatılabilir.

Bu yazılımlar, insan faktörüne bağlı hataları en aza indirirken, daha objektif ve veri odaklı teşhislerin konulmasına olanak tanır. Ayrıca, terapistlerin danışanların duygusal tepkilerini daha iyi anlamalarına ve bu doğrultuda tedavi planlarını daha etkin bir şekilde oluşturmalarına yardımcı olur.

4. Biyogeribildirim (Biofeedback) Teknolojisi ile Stres Yönetimi

Biyogeribildirim teknolojisi, danışanların vücutlarının fizyolojik tepkilerini gözlemleyerek stres ve kaygı gibi durumlarla başa çıkma becerilerini geliştirmelerine olanak tanır. Bu teknoloji, kişinin kalp atış hızı, solunum hızı, cilt sıcaklığı ve kas gerginliği gibi biyolojik verileri analiz eder. Danışanlar, bu veriler aracılığıyla vücutlarının nasıl tepki verdiğini öğrenir ve bu tepkileri kontrol edebilmek için gerekli teknikleri uygularlar.

Stres yönetimi ve gevşeme teknikleri öğrenme sürecinde biyogeribildirim, danışanlara hem psikolojik hem de fizyolojik farkındalık kazandırır. Bu sayede, kişiler stresli durumlarda nasıl daha rahatlayacaklarını öğrenirler ve uzun vadede psikolojik iyilik hallerini artırabilirler.

5. Mobil Uygulamalar ile Günlük Psikolojik Destek

Akıllı telefonlar için geliştirilen mobil uygulamalar, psikolojik destek ve farkındalık sağlama konusunda önemli bir rol oynamaktadır. Farkındalık meditasyonları, nefes egzersizleri, stres yönetimi araçları ve kişisel gelişim içerikleri sunan bu uygulamalar, kullanıcıların günlük yaşamlarında mental sağlıklarını iyileştirmelerine yardımcı olur. Ayrıca, terapist desteği olmadan da kişinin kendi kendine uygulayabileceği teknikler sunarak, bireylerin daha bağımsız bir şekilde psikolojik sağlıklarını desteklemelerine olanak tanır.

Bu uygulamalar aynı zamanda terapistlerin danışanlarına belirli egzersizler veya teknikler önermesi için etkili bir yol sunar. Böylece, terapi seanslarının dışında da danışanlar kendi psikolojik süreçlerine aktif olarak katılabilirler.

6. Genetik Analiz ve Kişiselleştirilmiş Tedavi

Psikolojide gelecekte daha da yaygınlaşması beklenen teknolojilerden biri, genetik analizdir. Genetik analiz teknolojisi, bireylerin genetik yapısına dayalı kişiselleştirilmiş tedavi planları oluşturmayı mümkün kılar. Özellikle psikiyatrik ilaç tedavilerinde bu tür analizler, kişinin hangi ilaçlara daha iyi yanıt verebileceğini ve yan etkiler açısından daha az risk taşıyabileceğini belirlemekte yardımcı olur. Böylece, ilaç tedavilerinde deneme-yanılma süreci kısalır ve tedavi daha hızlı ve etkili bir şekilde sonuç verebilir.

 

Teknolojinin hızla gelişmesi, psikoloji alanında büyük bir dönüşüme yol açmış ve hem terapistlere hem de danışanlara önemli fırsatlar sunmuştur. Teleterapi, sanal gerçeklik, yapay zeka destekli duygu tanıma, biyogeribildirim ve mobil uygulamalar gibi teknolojiler, psikolojik tedavi süreçlerini daha erişilebilir, etkili ve kişiselleştirilmiş hale getirmektedir. Psikoloji ve teknoloji arasındaki bu güçlü etkileşim, gelecekte daha da yenilikçi çözümlerle devam edecek ve bireylerin mental sağlıklarını desteklemeye yönelik önemli adımlar atılacaktır.

ABA Psikoloji olarak, danışanlarımıza en güncel ve etkili teknolojilerle destek sağlamaya devam ediyoruz. Siz de psikolojik sağlığınız için bu teknolojilerden nasıl faydalanabileceğinizi öğrenmek için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Read More

Kariyer seçimleri, bireylerin yaşamlarında en önemli kararlarından biridir. Özellikle genç yaşlarda yapılan bu seçimler, kişisel ve mesleki hayatın temelini oluşturur. Ancak, doğru kariyer yolunu belirlemek sadece yeteneklere ve ilgi alanlarına bağlı değildir. Aynı zamanda psikolojik olarak bu süreçlere hazır olmak da kritik bir rol oynar. Bu yazıda, erken dönemde kariyer seçimlerinin önemi, psikolojik hazırlığın nasıl sağlanabileceği ve bölüm tercihleri yapılırken dikkat edilmesi gereken noktaları ele alacağız.

 

1. Kariyer Seçiminde Erken Dönemin Önemi

Erken yaşlarda yapılan kariyer seçimleri, bireylerin hayat boyu sürecek mesleki tatminini ve başarısını etkileyebilir. Bu nedenle, öğrencilerin kendilerini tanıma, ilgi alanlarını keşfetme ve güçlü yönlerini değerlendirme süreci önemlidir. Ancak bu süreçte aceleci davranmak veya baskılar altında seçim yapmak, uzun vadede pişmanlık getirebilir. Erken dönemde kariyer yönelimi, sadece kısa vadeli başarılar için değil, uzun vadeli mutluluk ve tatmin için de kritik bir adımdır.

Bireylerin kariyer yolculuğunda dikkat etmesi gereken en önemli unsurlardan biri, ilgilerini ve yeteneklerini keşfetmek için zaman ayırmaktır. Bu süreçte, kişisel farkındalık kazanmak ve gelecekteki iş yaşamında nasıl bir rol üstlenmek istediklerini anlamak, doğru seçimleri yapmalarına yardımcı olacaktır.

2. Psikolojik Hazırlığın Önemi

Kariyer seçimlerinde başarıya ulaşmak, sadece teknik bilgi ve becerilere sahip olmakla sınırlı değildir. Psikolojik olarak bu sürece hazır olmak, stresi yönetebilme, belirsizliklerle başa çıkabilme ve uzun vadeli hedeflere odaklanma becerilerini de gerektirir. Psikolojik hazırlık, özellikle gençlerin karşılaşabilecekleri baskılar, beklentiler ve toplumsal normlarla başa çıkmalarını kolaylaştırır.

Kariyer yolculuğunda karşılaşılan zorluklar, başarısızlıklar ve beklenmedik durumlar, bireylerin motivasyonunu olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, bu sürece psikolojik olarak hazır olmak, sadece başarılı bir kariyer başlangıcı değil, aynı zamanda sürdürülebilir bir mesleki yaşam için de gereklidir. Gençlerin bu dönemde kendilerine güven duymaları, olası başarısızlıklara hazırlıklı olmaları ve zorluklarla başa çıkma stratejilerini geliştirmeleri büyük önem taşır.

3. Bölüm Tercihleri: İlgi Alanları ve Yeteneklerin Dengesi

Bölüm tercihi, kariyer yolculuğunun başlangıcındaki en önemli kararlardan biridir. Ancak bu kararı verirken, sadece iş bulma olanaklarına veya maddi getirilerine odaklanmak yeterli olmayacaktır. Gerçekten ilgi duyulan ve yeteneklerinizi en iyi şekilde kullanabileceğiniz bir alan seçmek, uzun vadeli başarı ve tatminin anahtarıdır. İlgi duyulan bir alan, kişiye mesleki tatmin sağlarken, güçlü yönlerinizin farkında olmak da bu alanda başarılı olmanıza katkı sağlar.

Gençlerin kendilerini hangi alanda görmek istediklerini anlamaları için deneyim kazanma süreçleri de önemlidir. Stajlar, part-time işler veya gönüllü çalışmalar, bölüm tercihlerinin daha bilinçli yapılmasına yardımcı olabilir. Ayrıca, gençlerin bir bölüm seçerken, o alandaki iş olanakları, gelecekteki gelişim fırsatları ve kişisel gelişime katkıları gibi unsurları da göz önünde bulundurmaları gerekir.

4. Kariyer Seçiminde Aile ve Sosyal Çevrenin Rolü

Ailelerin ve sosyal çevrenin kariyer seçimlerindeki etkisi, gençlerin kararlarını doğrudan etkileyebilir. Aileler genellikle kendi tecrübelerine dayanarak çocuklarına yönlendirme yapar. Ancak, gençlerin kendi ilgi alanlarını ve potansiyellerini keşfetmeleri için özgür bırakılmaları önemlidir. Aşırı baskıcı ya da yönlendirici bir tutum, bireyin kariyer seçiminde yanlış tercihler yapmasına neden olabilir.

Ailelerin bu süreçte gençlere destekleyici bir yaklaşım sergilemeleri, onların özgüvenlerini artırır ve kendi kararlarını verebilmeleri için gerekli zemini hazırlar. Aynı şekilde, sosyal çevre de kariyer seçimlerinde büyük bir etkiye sahiptir. Gençlerin bu süreçte, çevrelerinin beklentileri ve toplumsal normlara uymak yerine kendi ilgi ve yeteneklerini ön planda tutmaları önemlidir.

5. Kariyer Danışmanlığı: Bilinçli Tercihler İçin Destek

Erken dönemde kariyer seçimleri yaparken, bir uzman rehberliğine başvurmak büyük bir fark yaratabilir. Kariyer danışmanları, bireylerin yeteneklerini, ilgi alanlarını ve potansiyel iş alanlarını belirlemelerine yardımcı olur. Özellikle psikolojik danışmanlık, bu süreçte gençlerin kaygılarını azaltmalarına ve daha bilinçli kararlar almalarına olanak tanır.

Kariyer danışmanları, ayrıca gençlerin uzun vadeli hedefler belirlemelerine, bu hedeflere ulaşmaları için stratejiler geliştirmelerine ve bölüm seçimleri sırasında karşılaşabilecekleri zorluklarla başa çıkmalarına destek sağlar. Bilinçli tercihler yapmak, gençlerin ileride karşılaşabilecekleri olası kariyer değişimlerine de daha esnek yaklaşmalarını sağlar.

 

Erken dönemde yapılan kariyer seçimleri, bireyin hayatının geri kalanını şekillendirir. Bu süreçte psikolojik olarak hazırlıklı olmak, ilgi ve yeteneklerin farkında olarak bölüm tercihleri yapmak ve dış baskılardan bağımsız bir şekilde karar verebilmek, başarıya giden yolda önemli adımlardır. Gençlerin, kariyer yolculuklarına başlarken kendilerini tanımaları, psikolojik dayanıklılık kazanmaları ve bilinçli tercihler yapmaları, uzun vadede hem mesleki hem de kişisel tatminlerini artıracaktır.

ABA Psikoloji olarak, gençlerin bu süreçte ihtiyaç duydukları rehberliği sunarak, onların en doğru kararları almalarına ve kariyer yolculuklarında başarılı olmalarına katkı sağlamaya devam ediyoruz.

Read More

LGS öğrencileri için kariyer planlama nasıl yapılmalıdır? Kariyer seçimi yapmak için uygun dönem ne zamandır? Kariyer hedeflerini doğru belirlemek için nasıl bir yol izlemek gerekir?

Kariyer denildiğinde genellikle akla üniversite ve sonrası süreç gelmektedir.  Ancak; kariyer hedeflerinin belirlenmesi ve seçim yapılması için daha erken davranmak önemlidir.  Kariyerin kurgulanması sanılanın aksine çok daha erken dönemde başlar.  Bireyin kariyeri neredeyse doğduğu andan itibaren şekillenir. Yapılan tüm seçimler ve konulan hedefler kariyer sürecinin bir parçasını oluşturur.

Bu anlamda üniversite ve meslek seçimi kadar lise seçimi de önemlidir. Lisede alınacak eğitim gelecek için önemli bir yatırımdır.  Doğru lise seçimiyle, üniversiteye hazırlık sürecinde öğrencinin hedeflerine çok daha rahat ulaşması mümkün hale gelir.  Tıpkı üniversite seçiminde olduğu gibi; lise seçimi yaparken de stratejik yetenek yönetiminden faydalanılmalıdır.  Bu sayede öğrenci adayı için bir yol haritası çizebilmek kolaylaşır.  Öğrencinin ilgi alanları ve becerileri tespit edildiğinde, geleceğe yönelik daha net bir planlama yapılabilir.  aba Psikoloji, tüm bu süreçler boyunca LGS öğrencilerini desteklemektedir

Doğru Kariyer Planlama İçin Stratejik Yetenek Yönetimi

Stratejik yetenek yönetimi ve kariyer danışmanlığı uzmanlık ve liyakat gerektiren bir süreci kapsamaktadır.  Öğrenci adaylarının yeteneklerinin tespiti için bir dizi teste tabi tutulmaları gerekmektedir.  Elbette, bu testler uzman psikologlar ve uzman pedagoglar eşliğinde yapılmalıdır.  aba Psikoloji’nin uzman ekibi yetenek ve IQ testleri ile öğrencilere doğru seçimler yapmaları noktasında destek vermektedir. Bir öğrencinin kariyeri şekillendirilirken onun ihtiyaçları kadar becerilerine odaklanmak da önemlidir.  Öğrencinin becerileri daha başarılı bir akademik yaşam ve meslek yaşantısı için kritik role sahiptir.

Yaşadığımız yüzyılda hem akademik süreçlerde hem de meslek hayatında rekabet söz konusudur.  Yurt dışı üniversitelere kabul sürecinde, bu rekabet ön plana çıkmaktadır.  Bu anlamda; öğrencilerin sağlam adımlarla ilerlemesi önemlidir.  Kariyer planlaması sürecine erken başlamak bu rekabetçi ortamda yol almayı kolaylaştırmaktadır. Doğru olana yatırım yapmak ve başarıyı adım adım inşa etmek hedefe ulaşmanın anahtarı niteliğindedir.

LGS Öğrencileri İçin Kariyer Planlama Neden Önemli?

Bilindiği gibi Türkiye’de LGS öğrencileri alan seçimi yapmaktadır.  Bu alan seçimi öğrencilerin meslek seçimleri üzerinde rol oynar.  Öğrenciler lise eğitimleri süresince seçtikleri alana yönelik dersler alır ve üniversite tercihlerini bu doğrultuda belirler.  Stratejik yetenek yönetiminin önemi burada ortaya çıkmaktadır.  Öğrencilerin, ilgi alanları ve becerileri hakkında fikir sahibi olmadan alan seçimi yapmaları yanlış bir kariyere kapı açar.  Bu aynı zamanda, öğrencilerin hedeflerinden uzaklaşması ve değer üretememekte anlamını da taşır.  Bu durum; yanlış bir noktada konumlanmayı ve mutsuz bir kariyeri beraberinde getirir.

Stratejik yetenek yönetiminden faydalanan bir öğrencinin hedef belirlemesi çok daha kolay olur. Çünkü stratejik yetenek yönetimi ve kariyer danışmanlığı öğrencinin kendisini daha iyi tanımasına yardımcı olur. Öğrenci hedeflerini ne kadar erken belirlerse o hedefe ulaşmak için gerekli motivasyonu da o kadar erken sağlar. Hedefe yönelik çalışmak, çalışma azmini arttırır.  Bunun için somut adımlar atmak önemlidir.  Hedef belirlendikten sonra kısa ve uzun vadeli planlar ortaya konulabilir. Bu planlar öğrencinin eksiklerinin ortaya çıkarılmasında ve giderilmesinde de rol oynar.

Yurt dışında eğitim almak isteyen öğrenciler için akademik başarı kadar ders dışı aktiviteler de önemlidir. Belirli bir plan ve hedef çerçevesinde çalışmak öğrencinin ders dışı aktivitelere zaman ayırmasını kolaylaştırır. Bu da üniversite kabulleri ve kariyer süreci için önemli adımlardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır.

LGS öğrencileri için kariyer planlama hakkında daha detaylı bilgi almak isterseniz web sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Lise, üniversite ve meslek seçimi hakkında daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Doğru meslek seçimi nasıl yapılır? Bu, gençler ve özellikle de üniversiteye hazırlanan öğrencilerden sıkça duyduğumuz bir soru. Elbette, doğru mesleği seçebilmek için dikkat edilmesi gereken pek çok nokta var. Bireyin yetenekleri, istekleri, ihtiyaçları bu noktalardan bazıları olarak sıralanabilir. Aynı zamanda meslek tercihi yaparken, dünyanın gidişatı ve ihtiyaçları da göz önüne alınmalıdır. Teknolojinin geldiği noktayla birlikte mesleklerin hangi yöne doğru evrildiği analiz edilmelidir.

Bütün bunlar için gereken ise doğru bir kariyer planlamasıdır. Doğru kariyer planlaması, bize kariyer yolculuğumuzda emin adımlarla ilerleme imkanı verir. Peki; doğru kariyer haritası nasıl oluşturulur? Meslek tercihi yaparken nelere dikkat etmek gerekir? Meslek tercihine ne zaman karar verilmelidir?

Doğru Meslek Seçimi İçin Kariyer Planlaması

Kariyer haritası oluşturulurken doğru planlamayla ilerlemek önemlidir. Doğru planlama yapmak ise ancak doğru verilerlerle mümkün hale gelir. Bu noktada, aba Psikoloji öğrencileri kariye danışmanlığı hizmetleriyle desteklemektedir. aba Psikoloji’nin uzman psikologları kariyer planı oluştururken bilimsel verilerden yararlanır. Bu bilimsel verilere ise birtakım testler aracılığıyla ulaşılmaktadır.

Bu testler, stratejik yetenek yönetimi kapsamında uygulanır ve kariyer testi olarak tanımlanır. aba Psikoloji’nin uyguladığı testlerin başında WISC-V zeka testi gelmektedir. Bu teste, ilgi ve yetenek testi olarak adlandırılan farklı psikolojik testler de eşlik etmektedir. Kariyer testi uygulamaları ile akademik seçimlerin doğru biçimde yapılabilmesi amaçlanır. Aynı zamanda bu testler, doğru meslek seçimi konusunda da ipuçları verir.

Stratejik yetenek yönetimi ile bireyin becerilerinin ve yatkınlıklarının ölçülmesi amaçlanır. Bu sayede okul seçimi, meslek seçimi gibi konularda daha başarılı tercihler yapılması mümkün olur. Kendine uygun bir alanda konumlanan birey daha mutlu bir eğitim ve iş yaşamına sahip olur. Kendi potansiyelini ortaya koyabilir ve çalıştığı alanda değer üretebilir. Günümüzde; okulların, şirket ve kurumların bireylerden beklentisi tam olarak budur. Akademik yetkinlikler ve bilgi birikimi elbette önemlidir. Ancak, artık beklenen bireyin yaşadığı toplum ve dünya için değer üretmesidir. Bu da; ancak yetenekleriyle paralel alanda konumlanmasıyla mümkün olabilir.

Geleceğin Meslekleri ve Doğru Meslek Seçimi

Teknolojinin de etkisiyle dünya hızla değişmektedir. Dünyanın değişimi, eğitim ve kariyer süreçlerini de doğrudan etkiler. Meslekler bu değişimle doğru orantılı olarak şekil değiştirmekte ve yapılanmaktadır. Aynı durum üniversiteler için de geçerlidir. Yakın geçmişte çok daha ön planda olan mesleklerin değer kaybına uğradığı görülmektedir. Bununla birlikte, yeni meslek alanları doğmakta, bazı meslek alanları ise daha fazla ön plana çıkmaktadır. Bunlar, geleceğin meslekleri olarak da tanımlanabilir.

Bu meslek alanları hızla büyümekte ve yakın gelecekte son derece önemli bir noktaya gelecekleri görülmektedir. Yaşam bilimleri, mühendislik, tasarım gibi alanlar geleceğin mesleklerine örnek olarak gösterilebilir. STEM alanı yine bu kapsamda önemli alanlar arasında değerlendirilebilir. Bu örnekler çoğaltılabilir. Bu noktada önemli olan, gençlerin bu alanlara yönelmesini sağlamak olacaktır. Yani kısacası, meslek seçimini doğru yapabilmek için dünyanın ihtiyaçlarını da değerlendirmek gerekir.

Doğru bir yol haritasının anahtarı hem bireyin yeteneklerini doğru tespit edebilmekten geçer. Aynı zamanda geleceği de doğru okumak gerekir. Bu doğrultuda kısa ve uzun vadeli planlar ortaya koymak ve hedefe doğru ilerlemek önemlidir.

Doğru meslek seçimi ve kariyer hedefleri hakkında daha detaylı bilgi için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız varsa ve kariyer danışmanlığına ihtiyaç duyuyorsanız aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Yurt dışı eğitim süreçleri hakkında daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

 

 

Read More

Başarılı bir kariyer yolculuğu için nasıl planlama yapılmalı? Kariyer planlaması yaparken nelere dikkat edilmeli? Günümüzde kariyer süreci planlanırken dikkate alınması gereken pek çok unsur bulunuyor. Dijital dönüşüm pek çok alanı yeniden yapılandırıyor. Yaşadığımız çağ teknolojik gelişmelerden hemen her alanda etkileniyor.  Günümüzde üniversiteden mezun olan bir öğrencinin sonraki 40 – 60 yıl boyunca değer üretebileceği öngörülüyor. Bu anlamda geleceği kurgularken kısa vadeli planlar ile uzun vadeli bir kariyer planı ortaya koymak gerekiyor. Yani 6 yıllık planlar ile önümüzdeki 40 – 60 yıllık süreci planlamak gerekiyor.

Elbette bu planlamayı yaparken öğrencinin ilgi alanları, becerileri ve yatkınlıklarına odaklanmak gerekiyor. Aynı zamanda dünyanın dinamikleri de aynı oranda önem taşıyor. Bu anlamda tüm bu unsurları bir arada değerlendirmek ve planlama sürecine bir bütün olarak yaklaşmak gerekiyor.

Kariyer Yolculuğu Sürecinde Kariyer Danışmanlığı Almak Neden Önemli?

Kariyer planlama süreci stratejik olarak değerlendirilmesi gereken bir süreç olarak biliniyor. Aynı zamanda uzun bir yolculuğu içeriyor. Bu anlamda öğrencinin bu yolculuğu tek başına sürdürmesi mümkün olamıyor. Öğrenci kendi ilgi alanlarını ve yeteneklerini tek başına ortaya çıkartamıyor. Aynı zamanda geleceğe yönelik bir değerlendirmede bulunamıyor. Çünkü her iki süreçte uzmanlık gerektiriyor. Aynı zamanda bilimsel verilerden ve yöntemlerden yaralanmayı gerektiriyor. Bu noktada kariyer danışmanlığı devreye giriyor.

Öğrencilerin stratejik yetenek yönetimi ve kariyer testlerine tabi tutulması gerekiyor. Böylelikle bilimsel verilere ulaşılabiliyor. İlgi alanları ve yatkınlıklar doğru tespit edilebiliyor. Aynı zamanda dünyanın gelecekteki yapısına ve dinamiklerine yönelik doğru öngörüler ortaya koyulabiliyor.

Kariyer Yolculuğu İçin Okul ve Bölüm Seçimi

Kariyer planlaması tüm bu veriler ve bu öngörüler ışığında yapıldığında başarıya ulaşmak mümkün hale geliyor. Ancak öğrencinin becerileri ve dünyanın değişimi kadar okul ve bölüm seçimine odaklanmak da önem taşıyor. Bu noktada; birçok öğrenci prestijli üniversitelere ve yalnızca üniversitelerin isimlerine bakarak seçim yapıyor. Bunun son derece yanlış bir bakış açısı olduğunun bilinmesi gerekiyor.

Öncelikle her üniversite her alanda uzmanlaşmıyor. Farklı üniversiteler farklı alanlarda daha fazla ön plana çıkabiliyor. Örneğin; Cambridge Üniversitesi psikoloji alanında dünyanın en iyileri arasında yer alıyor. Bununla birlikte; Oxford Üniversitesi’nin Matematik alanında ön planda olduğu görülebiliyor. MIT, teknoloji söz konusu olduğunda dünya sıralamalarında ilk sırayı alıyor. Kariyer yolculuğu tüm bu seçimlerden doğrudan etkileniyor. Bu anlamda öğrencinin hedeflediği alanı belirlemek ve ardından bu doğrultuda üniversite seçimi yapmak gerekiyor. Bölüm ve alan seçimi noktasında öğrencinin ilgi alanları ve geleceğin meslekleri konusuna bakmak gerekiyor. Bu süreçte kariyer danışmanlığı almak elbette öğrencinin yararına oluyor.

Her öğrenci her üniversitenin beklentilerini karşılayamayabiliyor. Buna ek olarak; her üniversite öğrencinin ihtiyaçlarına cevap vermeyebiliyor. Bu süreci her iki açıdan da bakarak değerlendirmek gerekiyor. Bu noktada elbette uzman yardımı almak gerekiyor. Okul ve bölüm seçimi stratejik olarak karar verilmesi gereken bir konu olarak karşımıza çıkıyor. Seçimlerin titizlikle yapılması gerekiyor.

Mesleklerin Geleceği Kariyer Yolculuğunu Nasıl Etkiliyor

Kariyer yolculuğu planlanırken dikkate alınması gereken bir diğer konu mesleklerin gelecekte nasıl bir konumda olacağı… Dünya hızla değişirken elbette meslekler de hızla değişiyor. Bu anlamda geleceğin meslekleri ve mesleklerin geleceğini değerlendirebilmek gerekiyor. Bununla birlikte mesleklerin geleceğine bakarak bireysel becerileri de yapılandırmak gerekiyor.

Yapay zekanın meslekler üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğu görülüyor. Yapay zeka meslekleri değişime zorluyor. Bununla birlikte birçok alanda etkinliği artırıyor. Meslekler dünyanın ve toplumların problemlerine çözüm üretebilmek adına yeniden yapılanıyor. Bu anlamda sürdürebilir çözümlerin, akıllı teknolojilerin meslek alanlarını etkilediği görülüyor. Elbette tüm bu yapılanma ve değişimlere göre bir planlama yapmak gerekiyor. Kariyer planlaması ancak bu şekilde başarıya ulaşabiliyor.

Gelecekte bilim ve teknoloji ile doğrudan ilişkili alanların ön plana çıktığı görülüyor. Sanat alanında dahi yapay zekanın ve teknolojinin izlerine rastlanıyor. Bu anlamda öğrencilerin yazılım, tasarım gibi becerilerini geliştirmeleri tavsiye ediliyor. Klasik öğrenme yöntemleri yerini dijitale bırakıyor. Ticarette dijital dönüşümün etkilerini rastlanıyor. Dijital pazarlama geleceğin önemli alanları arasında yer alıyor. Mühendislik alanının bazı alt dalları yerini korurken bazıları değer kaybediyor. Tüm bu süreçleri yakından izlemek ve seçimi buna göre yapmak gerekiyor.

Kariyer yolculuğu ve planlaması hakkında detaylı bilgiye ulaşmak için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Meslek seçimi yaparken nelere dikkat edilmeli? Geleceğin meslekleri neler olacak? Kariyer tercihi yaparken kariyer danışmanlığı almak neden önem taşıyor? Stratejik Yetenek Yönetimi, doğru meslek ve kariyer seçimini nasıl etkiliyor?

Meslek alanını belirlemek herkes için kritik konulardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Kariyer tercihleri, bireyin yalnızca çalışma hayatını değil; tüm yaşantısını etkiliyor. Bu anlamda bu süreçte doğru adımları atmak büyük önem taşıyor. Aksi halde bireyin bütün yaşamı boyunca mutsuz olması söz konusu olabiliyor. Yanlış alana yönelen birey potansiyelini gösteremiyor ve kendini gerçekleştiremiyor. Bu noktada; hem kendisi hem de çalıştığı alan için değer üretmesi mümkün olmuyor. Sonucunda yaşamından ve iş hayatından memnun olmayan bireyler ortaya çıkabiliyor.

Meslek Seçimi Yaparken Stratejik Yetenek Yönetimi Neden Önemli?

Bu noktada kariyer danışmanlığı almak bireylerin yararına olabiliyor. Doğru meslek tercihi yapabilmek için bireyin kendini iyi tanıyor olması kritik bir noktayı oluşturuyor. Bireyin ilgi alanları ve becerilerine bakmak gerekiyor. Elbette bu noktada; kariyer testlerinden yardım almak doğru bir adım oluyor. Çünkü bireyin tek başına yol haritası çizebilmesi her zaman kolay olmuyor. Aynı zamanda atılması gereken adımları doğru tespit edebilmek için uzman yardımı almak gerekiyor.

Uzmanlar tarafından yapılan Stratejik Yetenek Yönetimi uygulamaları ile bireyler doğru alanlara yönlendirilebiliyor. Kariyer testi uygulamaları bireylerin ilgi alanları, yetenek ve yatkınlıklarının doğru tespit edilmesini sağlıyor. Meslek seçimi konusunda gerekli ipucuna bu veriler aracılığıyla ulaşılabiliyor. Böylelikle birey; kendine en uygun alanı seçebiliyor. Bunun neticesinde alanında fark yaratması ve değer üretebilmesi mümkün hale geliyor. Birey hem iş hayatında hem özel hayatında başarılı ve mutlu olabiliyor. Bu anlamda yetenek yönetimi hem eğitim hem kariyer süreçleri için kritik bir rol oynuyor.

Bununla birlikte elbette geleceği okuyabilmek ve gelecekte ön planda olacak alanları da doğru tespit edebilmek gerekiyor. Çünkü dünya hızla değişiyor. Özellikle yaşadığımız yüzyılda teknoloji ve dijitalleşmenin etkileri her alanda hissedilebiliyor. Bu durum hiç şüphesiz meslek alanlarına da yansıyor. Meslekler şekil değiştiriyor ve yeniden yapılanıyor.

Meslek Seçimi ve Geleceğin Meslekleri

Her şeyin hızla değiştiği bir çağda bireylerin geleceği doğru okuyabilmeleri her zaman mümkün olmayabiliyor. Bu noktada bir uzman görüşü almak ve bu doğrultuda kariyer tercihi yapmak gerekiyor. Çünkü bireyin yatkınlıkları kadar gelecekte neler olacağı da önem taşıyor. Geleceğin meslekleri, toplumsal değişimler, ekonomik koşullar gibi birçok unsuru bu anlamda değerlendirmek gerekiyor.

Yakın gelecekte yapay zeka uygulamalarının birçok meslek alanını etkileyeceği öngörülüyor. Dijital pazarlama ve dijital medya alanlarında büyük sıçramalar bekleniyor. Bazı mühendislik alanları ön plana çıkarken bazılarının geri planda kalacağı düşünülüyor. Özellikle; uzay mühendisliği, yapay zeka mühendisliği gibi alanlar yükselişe geçiyor.  Meslek seçimi yapılırken tüm bu değişimleri dikkate almak gerekiyor. Mimarlık alanında sürdürülebilir çözümlere duyulan ihtiyaç artıyor. Hukuk alanında dijitalleşmenin etkisiyle bilişim hukukunun ön plana çıkacağı düşünülüyor. Makine öğrenmesi, data sciences, sanal gerçeklik gibi alanların yükselişte olduğu biliniyor. Tarım alanında klasik yöntemler yerini akıllı tarım uygulamalarına bırakıyor.

Tasarım alanının bugün olduğu gibi gelecekte de önemli bir konumda olacağı öngörülüyor. Bu anlamda tasarım alanında yetkinliği bulunan gençlerin becerilerinin geliştirilmesi ve doğru noktalarda konumlandırılması önem taşıyor. Eğitim alanında zaman ve mekan kavramları eskiye oranla önemini yitiriyor. Klasik yöntemler yerini yeni uygulamalara bırakıyor. Eğitimin ilerde büyük oranda dijital alana kayacağı düşünülüyor. Bu değişimin şimdiden başladığı kabul ediliyor.

Meslek tercihi ve kariyer seçimi yaparken tüm bu gelişmeleri ve daha fazlasını dikkatle değerlendirmek gerekiyor. Bireylerin bu değişimlere göre kendi becerilerini yapılandırmaları önem taşıyor. Aksi halde değişime ayak uydurmak mümkün olamıyor. Doğru seçimler, doğru yönlendirmeler ile bireylerin kendi alanlarında fark yaratmaları mümkün hale geliyor. Başarılı bir kariyerin anahtarı doğru seçimler yapmaktan geçiyor. Bu anlamda mutlaka uzman yardımı almak ve doğru bir yol haritası çizmek gerekiyor.

Meslek seçimi hakkında daha detaylı bilgiye ulaşmak için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Meslek seçimi yaparken hayatımızda verebileceğimiz en önemli kararlardan birini veriyoruz. Çünkü verdiğimiz bu karara göre eğitim hayatımızı, kariyerimiz, çevremizi ve ilişkilerimizi belirliyoruz. Yaşam standartlarımız, ortamımız, kültürümüz ve hatta tutumlarımız mesleğimize göre değişiyor ya da gelişiyor. Seçtiğimiz meslek gelecekteki 40-50 yılımıza etki ediyor. Dolayısıyla doğru seçim yapabilmek çok önemli.

Meslek seçimi yaptığımız yıllar ise bir bireyin yaşam döngüsü içerisindeki belki de en çalkantılı yıllar. Ergenlik dönemine denk gelen seçim sürecinde gencin üzerinde inanılmaz bir baskı açığa çıkıyor. Gençlerden bir yandan geleceği için doğru kararlar vermesi, bilinçli adımlar atması bekleniyor. Başka bir yandan kendini tanıması, ilgilerini, becerilerini fark etmesi isteniyor. Bunları yaparken ergenliğin getirdiği hormonal, ruhsal ve bedenler değişimlere de uyum sağlaması bekleniyor.

Hepsinden öte bu dönemde verimli ders çalışması, hedeflerine ulaşabilmek için sınava sıkı hazırlanması gerekiyor. Böylesi zorlu bir dönemden geçen genç gelecek kaygısı yaşayabiliyor. Bu zorlu dönemin üstesinden gelebilmek için gençler sosyal ve duygusal desteğe ihtiyaç duyuyor. Ailenin meslek seçimindeki rolü de tam olarak bu noktada devreye giriyor.

Gençlerin Gelecek Kaygısı Yaşamaması İçin Aileler Ne Yapmalı? Yazımızdan da meslek seçimi sürecinde faydalanabilirsiniz.

Çocuğunuz Meslek Seçimi Yaparken Kişilik Özellikleriyle Uyumlu Bir Meslek Seçmesine Fırsat Vermelisiniz

Kişilik özelliklerine göre meslek seçimi yapmak mesleki doyum, başarı ve mutluluk için oldukça önemlidir. Meslek seçimi yaparken çoğunlukla sınav başarısı, popüler meslekler ve mesleki kazanç dikkate alınır. Oysa meslekte başarıyla ilerlemek ve mutlu olabilmek için kişilik özellikleri, ilgi ve beceriler dikkate alınmalıdır.

Meslek seçimi kişiliğin bir ifadesidir. Dolayısıyla da bireyin kendisine uygun mesleği seçmeden önce kişiliği hakkında cevaplaması gereken pek çok soru vardır. Kişi bu sorulara uygun cevapları bulduğunda iş yaşamında mutlu olur. Meslek hayatındaki mutluluk kişisel yaşamda da huzur ve mutluluğu getirir.

Aile çocuğun kişilik gelişiminde oldukça etkilidir. Ailenin bu süreçteki rolü çocukluktan başlamalıdır. Aileler çocuklarının sağlıklı karakter gelişimine destek olmak için demokratik, destekleyici ve hoşgörülü ebeveyn tutumu sergilemelidir. Ayrıca aileler çocuklarını erken yaşlardan itibaren gözlemlemekte, her durum ve koşuldaki tepkilerini bilmektedir. Dolayısıyla çocuklarının karakteristik özelliklerini iyi tanımaktadırlar.

Aileler bu süreçte çocuklarına güçlü ve zayıf yönlerine yönelik geri bildirim verebilirler. Çocuğun kendi özelliklerini tanıması, zayıf yönlerini güçlendirmesi için profesyonel desteğe de başvurabilirler. Meslek seçimi sürecinde karakter analizi ile daha doğru bile tercih yapmaları desteklenebilir. Ayrıca aileler çocuklarının özgüven geliştirmesinde, özdenetim ve özdeğer kazanmalarında birincil rol modeldir.

Kişilik Özelliklerine Göre Meslek Seçimi Yapmak yazımızı meslek seçiminde kişilik özelliklerinin etkisini daha detaylı değerlendirmek için okuyabilirsiniz.

Çocuğunuz Meslek Seçimi Yaparken İlgi, Beceri ve Yetkinlikleriyle Uyumlu Mesleklere Yönelmesini Desteklemelisiniz

Doğru meslek seçimi yapabilmek için erken yaşlardan itibaren çocukların ilgi alanlarını keşfetmeleri desteklenmelidir. İlgi alanlarını keşfedebilmek büyük oranda ailenin bilinçli yönlendirme yapmasını gerektirir. Çünkü her çocuk belli yönelimlerle doğar.

Çocuk bu yönelimini oyuncaklarıyla nasıl oynadığından başlayarak gösterir. Okul hayatında ise bu ilgiler yeni öğrenmelerle birlikte daha da gelişebilir ya da tamamen körelebilir. Çocuklar ilgi alanları desteklendiğinde öğrenme sürecinden daha büyük keyif alır. Böylece daha yaratıcı ve üretken hale gelir. Hareketli çocuklar fiziksel egzersizlerle enerjilerini boşaltabilecekleri sporsal aktivitelere yönlendirilebilir.

Müzik ve danstan keyif alan çocuklar bale, dans ya da bir müzik aleti çalmayı öğrenmeye yönlendirilebilir. Taklitten hoşlanan bir çocuk tiyatroya, dramaya yönlendirilebilir. Konuşmayı seven bir çocuk sunucu, anlatıcı olarak rol alabilir. Ancak unutulmamalıdır ki ilgi alanlarını keşfetmek zaman alacaktır.

Örneğin spora yönlendirilmiş bir çocuğun hangi spor dalında ya da müziğe yönlendirilmiş bir öğrencinin hangi enstrümanda daha mutlu ve başarılı olacağını bulmak zaman alacaktır. Bu süreci maymun iştahlılık olarak değerlendirmemeli, çocuğun ilgi alanını keşfetmesine fırsat verilmelidir.

Çocukluktan itibaren ilgi alanları keşfedilen çocuklar yetişkin hayata geldiklerinde ilgileriyle uyumlu şekilde meslek seçimi yapabilmektedir. İlgi alanlarıyla örtüşen mesleklere yönelen bireyler kariyerlerinde çok daha başarılıdırlar. Daha mutlu işler üretir, üretirken keyif alır ve bu keyfi tüm yaşam alanlarına yayarlar. Gençlerin gelecek kaygısı yaşamamaları için aileler erken yaşlardan itibaren çocuklarının ilgilerini fark etmesi ve desteklemesi gerekir.

Çocuğun ilgi ve beceri alanları doğru tespit edildiğinde okul öncesi dönemden başlayarak performansında yükseliş olacaktır. Doğru yönlendirme sayesinde çocuk eğitim hayatında, meslek yaşamında ve sosyal ilişkilerde de daha başarılı olacaktır. Bu sayede çocuğun meslek seçimi yaparken ilgi ve beceri alanına göre seçim yapması kolaylaşacaktır. Bu seçim çocuğun mesleğinden keyif almasını, daha kaliteli işler ortaya çıkarmasını sağlayacaktır.

Çocukların ilgi ve beceri alanları keşfedildiğinde tüm hayatına etki edecek bir farkındalık kazanılmış olur. Eğer bu keşif sürecinde ebeveynler olarak zorlanıyor ya da tespitlerinizin doğruluğundan emin olamıyorsanız destek alabilirsiniz.

Meslek Seçimi Yaparken Çocuğunuzun Zeka Alanını da Mutlaka Göz Önünde Bulundurmalısınız

Aileler çocuklarının meslek seçiminde çoğunlukla kendi tecrübelerine ve zeka alanlarına göre seçim yaparlar. Aslında bu karar süreci çok daha erken lise döneminde alan seçimi yaparken başlar. Anne babalar kendi bilgi, beceri ve yetkinliklerine göre çocuklarının alan seçimine etki ederler. Bu yanlış bir tutumdur. Çünkü zekanın kalıtsal etkisi olsa da her bireyin baskın zeka alanı farklıdır.

Dolayısıyla sayısal zekaya sahip bir bireyin sözel zekaya sahip çocuğu olabilir. Aileler yanlış yönlendirme yapmamak için mutlaka çocuklarının baskın zeka alanını dikkate almalıdır. Meslek seçimi yaparken sıklıkla çoklu zeka kuramına göre mesleki yönlendirme yapılmaktadır. Çoklu zeka kuramı bireyin baskın zeka alanlarının belirlenmesinde elverişlidir. Ancak seçim yaparken sadece zeka alanının dikkate alınması da doğru bir seçim için yeterli olmayabilir.

Bireyin doğru mesleğe yönelebilmesi için ilgisinin, becerisinin, bilgisinin ve yeteneğinin o alana elverişli olması gerekir. Örneğin bir bireyin müzikal alana ilgisi olabilir, ancak bilgi ve yeteneği olmayabilir. Başka birinin müzikal alanda bilgi ve becerisi vardır ama ilgisi yoktur. Ya da müzikal alanda onu ileriye taşıyacak sözel zekası yeterli olmayabilir. Bu nedenle Meslek seçimi yaparken değerlendirme bu nedenle çok yönlü yapılmalıdır.

Çoklu zeka kuramına göre 8 farklı zeka alanı bulunmaktadır. Meslek seçimi yaparken Uzamsal, Kinestetik, Müziksel, Sözel, İçsel, Sosyal, Matematiksel, Doğasal Zeka alanlarından baskın olan dikkate alınarak seçim yapılmalıdır. Aileler çocuklarının zeka alanını belirlerken yine profesyonel destek alabilir ya da okul rehberlik biriminden yardım talep edebilirler.

Meslek Seçimi Önerileri: Çoklu Zeka Kuramı yazımızı da seçim sürecinde zeka alanına uygun mesleklerle ilgili bilgi almak için okuyabilirsiniz.

Meslek Seçimi Yaparken Zorluk Yaşayabilirsiniz Profesyonel Kariyer Danışmanlığı ile Çocuğunuzun Geleceğine Bilinçli Yatırım Yapabilirsiniz

Meslek seçimi söz konusu olduğunda ailenin rolünün ne derece büyük olduğu alan araştırmalarında görülmektedir. Ailenin seçim sürecinde yapıcı rol oynayabilmesi, çocuğunun geleceğine bilinçli yön verebilmesi için kariyer planlamasına hakim olması gerekir. Doğru yönlendirme için mesleklerin geleceğini, geleceğin mesleklerini bilmek, bölüm ve üniversiteleri tanımak gerekir. Bunların yanı sıra eğitim ve kariyer fırsatlarını da bilmek önemlidir.

İyi bir eğitim için çocuğun yurtiçi ve yurtdışı burs imkanı var mı araştırılmalıdır. Ayrıca üniversite eğitimi oldukça masraflıdır. Şehir, ülke değişikliği gerekecek mi, konaklama, ulaşım ve eğitim masrafları ne olacak hesaplanmalıdır. Aile çocuğun eğitimini finanse edebilecek güce sahip mi belirlenmeli, seçim sürecinde bütçe de dikkate alınmalıdır.

Aile çocuğunun karakterine, ilgi ve becerisine göre bir seçim yapmasına rehberlik etmelidir. Bu konuda zorluk yaşamak olağandır. Bu durumda aile mutlaka öğretmenden, rehberlik biriminden ya da profesyonel bir kaynaktan destek almalıdır. Aile meslek seçimi sürecinde çocuk için önemli bir duygusal kaynaktır. Ancak kimi zaman özellikle ergenlik döneminin etkisiyle ailelerle çocuklar arasında iletişim problemleri olabilmektedir.

Çocuklarınızla iletişim kurmakta zorlanıyor, akademik başarılarında iletişim ve yaklaşım modellerinizle olumsuz etkide bulunduğunuzu düşünüyorsanız psikolojik destek ve aile danışmanlığı alabilirsiniz. İhtiyacınız olan profesyonel destek için bizimle iletişime geçebilirsiniz. Stratejik Yetenek Yönetimi ile çocuğunuzun kariyerini planlayabilir, ilgi, yetenek ve yatkınlıklarını birlikte belirleyebiliriz. Meslek seçimi yaparken kariyer danışmanlığı almak gençlerin kendilerine, ailelerin ise çocuklarına verebileceği en değerli armağandır.

Read More

Stratejik yetenek yönetimi genç ve yetişkinlerin gelecek kaygısı ile başa çıkmalarına destek oluyor. Öğrencilikten başlayarak iş hayatındaki acemilik yıllarına kadar her aşamada gelecek kaygısı duyulabiliyor. Eğer yanlış bir meslek seçimi yapıldıysa bu kaygı ilerleyen yaşlarda da devam ediyor.

Bireysel rol ve sorumluluklarımız artıkça üzerimizdeki psikolojik baskıda artış gösteriyor. Yaşanan coğrafyanın sosyo-kültürü, ekonomisi, gelişmişlik düzeyi, mezuniyet sonrası istihdam oranları bu kaygının şiddetini belirliyor. Başarılı olabilecek miyim? iş bulabilecek miyim? kendimi gerçekleştirebilecek miyim? Bir aile kurabilecek, onların ihtiyaçlarını karşılayabilecek miyim? Bu yeni yaşam döneminde de sevilecek, değer görecek, “ben” olarak kabul edilebilecek miyim?

Tüm bu belirsizlikler ve geleceğin koşullarına yönelik beklentiler kişinin gelecek kaygısını beslemektedir. Ancak alacağınız stratejik yetenek yönetimi ile gelecek kaygınızı yenebilirsiniz.

Peki Stratejik Yetenek Yönetimi Nedir?

Stratejik yetenek yönetimi, en akılda kalıcı haliyle bireylerin yeteneklerinin ve yetkinliklerinin yönetilmesidir. Bu yöntem sayesinde bireylerin gelişim alanları çıkarılır ve gelişim planları hazırlanır. Kısa ve uzun vadeli hedefler belirlenir ve bu hedeflere en verimli şekilde ulaşmak hedeflenir. Bir diğer hedef ise gerçekleştirilmek istenen amaca en iyi performansla ulaşabilmektir.

Stratejik yetenek yönetimi testinde başta WISC-V olmak üzere 8 farklı psikolojik test uygulanır ve bu testlerin sonucunda kişiye özel bir stratejik plan oluşturulur. Öğrencilerin sosyo – ekonomik ve kültürel çevrelerini de değerlendirilerek oluşturulan plan, 3, 6, 12 ve 24 aylık hedefleri ve öngörüleri kapsar.

Aba Psikoloji’ de bu uygulama yapılırken bireyin hedeflerini belirlemek için psikologlar ve eğitimciler birlikte çalışır. Bu sayede katılımcıya yönelik veriler eksiksiz analiz edilir ve tüme varım yöntemiyle hedefler belirlenir. Hedeflere ulaşmak için bireyin kişilik özelliklerine, ilgi alanlarına bilgi düzeyine, yeteneklerine uyacak şekilde yol haritası çizilir.

Hedefler belirlenirken 3,6,12 ve 24 hedefleri ve öngörüleri kapsar ancak bu süre içerisinde kişinin hedeflerinde değişiklik ihtiyacı söz konusu olursa planlar yeniden düzenlenir ve değişikliğe gidilebilir. Bu nedenle hedeflerin bölünerek 3, 6, 12, 24 aylık sürelerle planlanması çok daha sağlıklı sonuçlar vermektedir.

Stratejik Yetenek Yönetimi Neden Önemli?

Günümüzde eğitim ve iş alanında rekabet oldukça yoğun. Pastadan doyurucu pay alabilmek için kişilerin iyi okullara girebilmesi, iyi eğitimler alabilmesi gerekiyor. Ancak bunu başarabilmek için çok yönlü değerlendirme yapabilmek gerekiyor. Önce bireyin kendisini tanıması, gelecekten beklentilerini belirlemesi gerekiyor.

Meslek yaşamında mutlu ve başarılı olabilmek için ilgi, beceri, yetenek ve yetkinliğine göre meslek seçmek gerekiyor. Bununla da kalmıyor ekonomik koşullar, kültür ve tutumlar meslek seçimine yön veriyor. Gelecek 10 yıllardaki yaşam koşullarının olası getirilerini de öngörebilmek gerekiyor. Mesleklerin geleceğini ve geleceğin mesleklerini bilerek seçim yapmak başarılı seçim yapma olasılığını artırıyor.

Dolayısıyla iyi yerlerde istihdam edilmek için en başından hedef belirleyip bu hedefe uygun hazırlanmak gerekiyor. Ancak bu kararı vermek o kadar da kolay değil. Bir ömür boyunca yapacağınız mesleği seçmek bir anlık bir karar süreci olmamalıdır.

Öğrenciler ilgi, istek ve ihtiyaçlarını bir kenara bırakıp risk almamak için seçimi ailelerine bırakabilmektedir. Bu süreçte önyargıları, korkuları ya da çevrelerinden edindikleri çarpıtılmış gerçekler gençlerin cesaretlerini kırabilmektedir. Stratejik yetenek yönetimi size tüm bu etkenler sonucunda açığa çıkabilecek gelecek kaygınızı yenmenizde destek olur. İyi bir planlama yapıldığında gelecek kaygısı yaşama olasılığınız dahi ortadan kalkar.

Stratejik yetenek yönetimi sayesinde kişiler, kendini keşfetme fırsatı yakalar. Böylece gençler doğru bölümleri ve üniversiteleri tercih ederek kendine en uygun akademik kariyer planını gerçekleştirir. Stratejik yetenek yönetiminin en önemli katkılarından biri de küresel ve bilimsel bir bakış açısıyla kişilerin eğilimlerinin değerlendirilebilmesidir.

Stratejik Yetenek Yönetimi Gelecek Kaygısı Yaşamayı Nasıl Önlüyor?

Öğrenciler için üniversiteyi kazandıktan sonra “kariyerimde ne yapacağım?” sorusunun cevabını bulamamak en büyük dert. Öğrencilerin büyük çoğunluğunun hayali üniversiteye gelene dek üniversiteyi kazanmak oluyor. Ama üniversiteyi kazandıklarında “biz şimdi ne yapacağız?” diyor ve adeta sudan çıkmış balığa dönüyorlar. Çünkü üniversiteye kadar sadece bu sınavı kazanmaya odaklanıyor sonrası için çoğunlukla bir plan yapmıyorlar.

Oysa iyi bir kariyer için iyi bir akademik eğitim almak yeterli değil. Mesleğe yönelik daha planlı ve stratejik çalışmalar yapmak gerekiyor. Yetersiz hazırlık ise gençlerin gerçek hayat koşullarıyla yüzleştiğinde gelecek kaygısı yaşamasına neden oluyor. Üniversiteyi kazanana kadar verilen emek ve yaşanan kaygı oldukça büyük. Dolayısıyla gelecek kaygısının yüksek olması da bir o kadar normal.

Belli bir noktaya kadar bu kaygıyı hissetmek olumsuz değil aksine öğrenciler için oldukça faydalı. Çünkü kaygı bizi uyararak geleceğe yönelik önlem almamızı ve hazırlık yapmamızı sağlıyor. Kaygı hissettikçe bu duyguyu hafifletebilmek için çareler arıyoruz. Stratejik yetenek yönetimi duyulan gelecek kaygısıyla başa çıkabilmek için kişilerin geleceğe tam donanımlı hazırlanmasını destekliyor.

Stratejik Yetenek Yönetimi ile Kısa ve Uzun Vadeli Hedeflerinizi Belirleyin

Üniversiteye hazırlanırken nasıl bir yol izlediniz? Karakterinizle, ilgi alanlarınız, kişisel beklentileriniz ve yeteneklerinizle örtüşen, sevip mutlu olabileceğiniz bir meslek seçtiniz mi? eğer bu sorunun cevabı evet ise bugüne kadar oldukça başarılı bir strateji izlediğinizi söyleyebiliriz. Ancak bu süreci ilk başta bahsettiğimiz stratejiler ile geçirmediyseniz de endişe duymayın.

Eğitim hayatınızın ya da kariyerinizin hangi döneminde olursanız olun stratejik yetenek yönetimi ile başarılı olabilirsiniz. Eğitim hayatınız, mesleğinizle ilgili kısa ve uzun vadeli hedeflerinizin olması gelişiminizi takip edebilmek için önemlidir. Hedefler motivasyonunuzu sağlar, başarı için gerekli koşulları karşılamanıza yardım eder. Hedefler beklentilerinize, bilgi birikiminize, potansiyelinize ve çalışma koşullarınıza göre düzenlenir. Bu sayede zamanı daha verimli kullanır, çalışma süreleriniz dışında kendinize de zaman ayırabilirsiniz.

Stratejik yetenek yönetimi ile rehavete kapılmadan, zamanı kaçırmadan planlı ve programlı geleceğe hazırlanabilirsiniz. Özellikle üniversitenin ilk yılı, öğrencilerin sınav stresinden kurtulmakla rehavete kapıldıkları bir yıldır. Yeni bir ortamı keşfediyor olmakta akademik çalışmaları geri planda bırakır. Meslek hayatında da kişiler belli bir yılın üzerine çıktıklarında rehavete kapılır, yükselme imkanı bulamazlarsa motivasyonlarını kaybederler. Stratejik planlama sayesinde duraklama dönemlerinizi de nasıl değerlendirebileceğinizi öğrenebilirsiniz.

Üniversitenin ilk yılından başlayarak başarılı çalışmalar yapabilir, networkünüzü nasıl geliştirebileceğinizi, mesleğe yönelik neler yapabileceğinizi öğrenebilirsiniz. Mesleğinizde de duraklamaya girdiğinizde de yükselme ya da farklı kariyer fırsatlarını değerlendirmeniz için size uyan planlar çıkartılır. Bazen duraklamanın nedeni mesleki ya da kişisel yetkinliklerdeki eksiklikler olabilir. Bu noktada da size gelişim alanlarınızı öne çıkarmak için yeni hedefler planlanacaktır.

Stratejik Yetenek Yönetimi ile Kişisel ve Mesleki Gelişim Alanlarınızı Destekleyin

Kişisel gelişim alanları, gelir elde etme amacı olmaksızın yapılan, keyif alınan uğraşlar olarak değerlendirilebilir. Kişisel gelişim faaliyetleriyle bireylerin boş zamanlarını değerlendirmesi; duygusal, bilişsel, sosyal ve davranışsal becerilerini geliştirmesi amaçlanır.

Kişisel gelişim alanları kulüplere katılmak, spor, dans, sanatla ilgilenmek, dijital içerik üretmek, fotoğrafçılık gibi örneklendirilebilir. Bu etkinlikler aracılığı ile bireyler boş zamanlarını verimli geçirmekle kalmaz farklı kazanımlar da elde ederler. En başta sosyal ilişkilerini ve iletişim becerilerini geliştirir, network elde ederler. Kişisel uğraşları sayesinde zamanı verimli kullanma, çok yönlü düşünme gibi iş hayatına etki edecek kazanımlar da elde ederler.

Üstelik günümüzde kişisel gelişim alanlarına yatırım yapan bireyler iş verenler tarafından tercih edilmektedir. Stratejik yetenek yönetimi sayesinde kişisel gelişim alanlarınızı kolayca belirleyebilirsiniz. Gelişim alanlarınıza yatırım yapabilir yaptıklarınıza mesleğinize katkı sağlayacak şekilde özgeçmişinizde yer verebilirsiniz.

Mesleki gelişim alanlarınızı doğru tespit etmenizde de stratejik yetenek yönetimi yardımcı olmaktadır. Bu yöntem ile eğitim hayatınızı en verimli şekilde değerlendirmeniz hedeflenir. Mesleğinizi en iyi şekilde yapabilmeniz için mümkün olan en iyi üniversitelerden eğitim almanıza rehberlik edilir. Üniversite döneminde networkünüzü geliştirmeniz için önerilerde bulunulur. İyi referanslar edinebilmeniz için neler yapabileceğiniz anlatılır.

Stratejik planlama sayesinde mesleki gelişim için neler yapabileceğinizi öğrenebilirsiniz. Staj programlarınız, cv hazırlığınız, katılacağınız mesleki eğitimler, sertifika programları konusunda neler yapabileceğiniz sizinle paylaşılır. Mesleğinizde başarılı olmanız için gerekli olan yabancı dil yetkinliği, bilgisayar, araç kullanımı konusunda da yönlendirilirsiniz.

Belirsizlikleri Netleştirmek Gelecek Kaygısı Duymanıza Engel Olacak

Stratejik yetenek yönetimi ile yeterli bilgi sahibi olmadığınız sorulara yönelik size uygun cevaplar bulabilirsiniz. Bu soruların mantıksız ya da gereksiz olduğunu düşünmeyin, eğer size kaygı veriyorsa önemlidir. Cevabını bulmanız da sizi rahatlatacaktır. İş bulma sürecini nasıl yönetebileceğinize yönelik sorularınız, iş verenleri nasıl etkileyebileceğiniz, rakiplerinizin neler yaptığı önemlidir.

Cevapları araştırırken eksiklerinizi tespit ederek gelişiminiz için hedefler belirleyebiliriz. Tüm bu soru işaretlerine stratejik yetenek yönetimi ile objektif yanıtlar bulabilirsiniz. Bilinçli şekilde yapacağınız tüm bu hazırlıklar gelecek kaygısı yaşamanızı engelleyecektir.

Stratejik Yetenek Yönetimi ile Risk Almadan Sorumluluk Alın, Gelecek Kaygısı Yaşamayın

Sorumluluk sahibi olmak bireylerin erken yaşam dönemleri itibariyle geliştirmeleri gereken önemli bir beceridir. Sorumluluk sahibi bireyler çok daha kolay özdenetim geliştirirler. Stresle kolayca başa çıkabilir, görevlerini ve kendilerinden beklenenleri yerine getirebilmek için daha planlı hareket edebilirler. Sorumluluk sahibi bireyler işlerini başkalarına yaptırmak yerine bizzat kendileri yapan, sonuçlarıyla yüzleşen bireylerdir.

Sorumluluk sahibi bireyler daha rahat karar verebilir, kendi hayatlarının kontrolünü ellerinde tutabilirler. Gelecek kaygısı yaşasalar dahi bu kaygıyı başa çıkabilecek düzeyde tutabilirler. Sorumluluk almak kimi zaman kaygı verici olabilir. Özelliklede potansiyelinin farkında olmayan bireyler için sorumluluklar ürkütücü olabilir.

Stratejik yetenek yönetimi sonucunda bireyler sorumluluk almaya yönelik cesaretlenirler. Güçlü yönleri, bilgi birikimi, tecrübeleri göz önünde bulundurularak bireylerin sorumluluk almaları desteklenir. Sorumluluk becerisi kazanmak hem mesleki başarı hem de kişisel yaşam için önemlidir.

Stratejik Yetenek Yönetimi ile Karar Sürecinizde Ailenizin Desteğini Alabilirsiniz

Gelecek kaygısı yaşayan bireyler için çevrelerinde onları destekleyen arkadaşlarının ve sıcak aile ilişkilerinin olması değerlidir. Geleceğin belirsizliği karşısında kaygılar ile başa çıkmada aile ve sosyal destek oldukça etkilidir. Sevildiğini ve desteklendiğini bilen, yalnızlık hissetmeyen bireyler başarmaya daha kolay odaklanır. Ancak özellikle alan ve meslek seçerken isteklerimiz ailemizin beklentileriyle uyuşmayabilir.

Bizim için doğru olan onlar için riskli olabilir. Onlar için doğru olan bizim bilgimiz ve ilgilerimizle örtüşmeyebilir. Dolayısıyla da seçim sürecimiz beklediğimizden daha karmaşık ve stresli hale gelebilir. Ailenin seçimine yönelmek daha mutsuz olacağımız bir geleceğe merhaba demek anlamına gelebilir. Aileyle çatışmak ise duygusal ve maddi desteğimizi kaybetme riskini almaya neden olabilir.

Stratejik yetenek yönetimi ise birey için en doğru meslek alternatiflerini ve kariyer planlarını çıkaracaktır. Test ve envanter sonuçları ile mesleklere yönelik yapılan bilimsel çalışmalar ışında yapılacak yönlendirmeler daha güvenilirdir. Ailelere detaylı bilgilendirme yapılmakta ve tüm sonuçlar ailelerin soru işaretlerini giderecek şekilde paylaşılmaktadır.

Stratejik yetenek yönetimi sayesinde aile ile genç arasında uzlaşı sağlanır. Gencin sevdiklerinin desteğiyle kendini gerçekleştirmeye yönelik inancı perçinlenir ve kendini bu süreçte daha güçlü hisseder. Bu dönemde kaygılarınızı aileniz ve sosyal çevreniz ile paylaşabilmeniz sizi rahatlatır. Sosyal ve duygusal destek yaşayacağınız gelecek kaygısının yoğunluğunu azaltır.

Read More