Kardeş kıskançlığı hem çocuklar hem de bu zorlu süreci yönetmekte güçlük yaşayan aileler için önemli bir konudur. Özellikle evin ilk çocuğu için aileye yeni katılacak bir çocuğu kabul etmek kolay değildir. İlk çocuklar anne ve babanın ilk heyecanı, ilk tecrübesidir. Ebeveynler ilk deneyimlerinde maddi ve manevi tüm imkanlarını, ilgi ve sevgilerini bebeklerine verir.

Çocukları için hem iyi bir ebeveyn hem de iyi bir oyun arkadaşı olmaya çalışırlar. Hele geniş aile içerisinde de bu çocuk ilkse diğer aile bireyleri de tüm ilgisini ilk çocuğa verir. Sürekli ebeveynlerinin ve diğer geniş aile bireylerinin ilgisini üzerinde hisseden çocuk kardeşi kabul etmekte zorlanır.

Kimi çocuklar doğrudan kıskançlık duygusunu bebeğe yansıtır. Fiziksel olarak reddetme, istememe, kötü davranma, oyuncaklarını elinden alma gibi. Kimi çocuklar ise bebeği sevdiğini bebeğe ve aileye gösterir, sözleriyle sevgisini belli eder. Ancak kendi davranışlarında gerilemeler görülür. Kıskanan çocuğun kazandığı becerileri kaybettiği ve bebeksi davranışlar gösterdiği gözlenebilir. Bebekçe konuşabilir, katı gıda yemeği reddedebilir.

Sürekli kucakta taşınmak isteyebilir, ihtiyaçlarını ve isteklerini ağlayarak dile getirebilir. Tuvalet eğitimi kazanmışsa altına kaçırma, üstünü kirletme davranışları görülebilir. Çocuk özellikle diğer bebeğin daha çok ilgi ve sevgi topladığını fark ettiğinde bu davranışlarını artıracaktır. Kardeş kıskançlığı çocuklarda hatta yetişkinlerde dahi yaşanabilecek duygusal açıdan zorlayıcı bir duygudur. Ancak yaşanması olağandır.

Bireyin fiziksel ve duygusal gelişimini zedelemediği, benlik bütünlüğünü ve öz değerini düşürmediği sürece normaldir. Bu duyguyu ortadan kaldırmak yerine nasıl başa çıkılabileceğini öğrenmek ve öğretmek gerekir. Aileler kardeş kıskançlığının şiddetlenmesinde ve/veya bu duyguyla baş edilmesinde önemli bir role sahiptir.

Hatalı ebeveyn tutumları bu duyguyu perçinlerken yapıcı yaklaşımlar duygunun sağlıklı ifadesini kolaylaştırır. Bu yazımızda kardeş kıskançlığını ele alacağız ve ailelere önerilerde bulunacağız.

Kardeş Kıskançlığı Nedir, Neden Gelişir?

Kardeş kıskançlığı eve/aileye yeni gelen çocuğa gösterilen ilgi, sevgi ve ayrılan zamanın artması sonucu gelişir. Kıskançlık da tıpkı korkmak, sevinmek, üzülmek gibi olağan bir duygudur. Bu duygu anne baba tarafından daha fazla sevilme ihtiyacından kaynaklanmaktadır ve doğal bir duygudur. Diğer duygularımız gibi bu duygumuz da doğal ve sağlıklı şekilde ifade edilmediğinde sorunlara yol açabilmektedir.

Kardeş kıskançlığı sadece kardeşler arasında değil yakın ilişki içerisinde olunan kuzenler arasında da olabilmektedir. Çocuk ebeveynleri kadar büyükanne ve büyükbabayı, teyze, hala, amca ve dayıları paylaşmakta da güçlük yaşayabilir. Her çocuk ebeveynleri için biricik olmayı, onlar tarafından çokça ve en güzel şekilde sevilmeyi ister. Dolayısıyla hangi sırada olursa olsun her çocuğun arzusu en öncelikli olabilmektir.

Ancak ebeveynlerin çocuğa ayırdığı zaman ve gösterdiği ilgi özellikle yaşamın ilk yıllarında daha fazladır.  Bebeğin öz bakım ve beslenme ihtiyacı temel bakım veren anne tarafından karşılanır. Baba da annenin yükünü almak için ona destek olur. Dolayısıyla evde iki veya daha fazla çocuk varsa ailenin daha fazla ilgilenmek durumunda kaldığı çocuğa kıskançlık duyulabilir. Bu duygunun temelinde yatan diğer çocuğa duyulan olumsuz duygular değildir.

Kıskançlığı besleyen asıl duygu geride kalmışlık hissi, fark edilmiyor olmak ve ilgisiz kalmaktır. Çocuğun kıskançlık duygusu diğer çocuktan çok aileye yöneliktir. Çocuk ailenin sevgisini, ilgisini, zamanını bir başka çocukla paylaşmakta zorlanır. Çocuğun olumsuz duyguları aileye yöneliktir. Kendini kırılmış, unutulmuş, terk edilmiş hissedebilir. Güvensizlik ve değersizlik duyguları perçinlenebilir.

Ailenin söz ve davranışları bu olumsuz duyguları desteklediğinde çocuk için kıskançlıkla baş etmek zorlaşmaktadır. Çocuklar arasındaki kıskançlığı kamçılayan da ebeveynin paylaşılamayan sevgisi, onayı ve ilgisidir. Bu nedenle kardeş rekabeti son derece doğaldır. Ailenin uygulayacağı doğru ebeveyn tutumu, çocuklara eşit yaklaşmak, kıyaslama yapmamak kıskançlıkla başa çıkılmasını kolaylaştıracaktır.

Kardeş Kıskançlığı Hangi Belirtilerle Kendisini Gösterir

İlk çocuk dünyaya geldiği günden itibaren ailenin, anne ve babanın dünyasının merkezinde olduğunu yaşayarak öğrenir. Tüm ilgiyi, sevgiyi aileden tek başına alan çocuk bunu paylaşmayı öğrenmekte zorluk yaşar. Çoğunlukla kıskançlık büyük kardeşten küçük kardeşe yönelik olsa da nadir olmakla beraber küçüğün büyüğü kıskandığı durumlarda olabilir. Büyük kardeşin daha fazla ayrıcalığa sahip olması küçük kardeşin kıskanmasına neden olabilir. Kardeş kıskançlığı şu belirtilerle kendisini gösterir;

Büyük çocuk kaybettiği ilgiyi geri kazanabilmek için gerileme davranışları gösterebilir. Kendi başına yemek yiyebilen çocuk kaşığa küsebilir ve ebeveyninin yedirmesini bekleyebilir. Katı gıdaları reddedip kardeşi gibi süt, mama, püre ile beslenmek isteyebilir. Emzik, biberon, meme isteyebilir. Tuvalet eğitimini kazanmış bir çocuk kardeşten sonra alt ıslatmaya başlayabilir. Kakasını tutabilir. Üzerini isteyerek kirletebilir. Bebeksi konuşmalara geri dönebilir.

Konuşarak ihtiyaçlarını anlatmak yerine ağlayarak veya işaretlerle göstererek iletişim kurmaya çalışabilir. Yürümek istemeyip kardeşi gibi emekleyebilir. Sürekli kucakta taşınmak isteyebilir. Parmak emme görülebilir.

Ebeveynlere soğuk, mesafeli davranabilir. Ebeveyn yakınlık gösterdiğinde ilgiyi reddedebilir. Hayali arkadaş çağına geldiyse arkadaşı üzerinden kardeşine yönelik duygularını ifade edebilir. Oyuncaklarını oynatırken kardeşine yönelik duygularını oyun içerisinde ifade edebilir. Öfke nöbetleri, tutturma ve ağlamalar görülebilir. Ailenin ilgisini çekmek için abartılı davranışlarda ısrarcı davranışlarda bulunabilir. Hem gün içinde hem de geceleri aşırı sinirli olabilir, huzursuzluk davranışları gözlenebilir.

Zor sakinleşir ve ailenin yakınlığını bir yandan talep ederken diğer bir yandan reddedebilir. Kendine ya da eşyalara yönelik saldırgan davranışlarda bulunabilir. Önceden sevdiği ve ilgilendiği şeylere artık ilgi göstermeyebilir. Anne- babadan ayrılmayı, evden ayrılmayı, okula gitmeyi reddedebilir. Mide bulantısı, baş ağrısı, halsizlik gibi psikosomatik belirtiler gözlenebilir.

Kendi yatağında uyuyan bir çocuk kardeşin gelmesiyle anne ve babayla uyumak isteyebilir. Kabus, korkunç bir ses gibi bahanelerle anne babanın yanına koşup yatağa dönmeyi reddedebilir. Aslında çocuk bu davranışlarla ebeveyninin sevgisini, sabrını ve ilgisini test etmektedir. Çocukta kardeşe kötü davranma, zarar verme, ondan kötü sözlerle bahsetme, istemeyip reddetme gibi davranışlar görülebilir.

Kardeş Kıskançlığı Başa Çıkmak için Ailelere Öneriler

Kardeş kıskançlığı uygulanan yöntem her ne olursa olsun tamamen ortadan kaldırılamayacaktır. Bu duygu doğal bir duygudur ve sağlıklı şekilde ifade edilebildiği sürece problem yaşanmayacaktır. Ancak çocuğun alenen mutsuz olduğu, kendisine ve kardeşine zarar verdiği, fiziksel, bilişsel, duygusal açıdan gerilediği durumlarda destek alınmalıdır. Kıskançlıkla nasıl baş edebileceğini öğretebilmek için ebeveynlerin doğum öncesi ve sonrası yapması gerekenler bulunmaktadır.

Kardeş Kıskançlığı ile Baş etmek için Doğum Öncesi Yapılması Gerekenler;

Büyük çocuk henüz bir kardeşi yokken de normal sınırlar içerisinde sevilmelidir. Aile çocuğa önem vermeli, ilgi, sevgi gösterip zaman ayırmalıdır. Ancak çocuk tüm dünyanın merkezi haline getirilmemelidir. Her istediği yapılan, kural, sınır tanımayan bir çocuğa kardeşten sonra daha az zaman ayırmak kaçınılmaz olacaktır. Bu da çocuğun kendisini sevgiden mahrum kalmış hissetmesine neden olacaktır.

Büyük çocuk doğum öncesinde dünyaya gelecek kardeşe yönelik bilişsel ve duygusal olarak hazırlanmalıdır. Çocuğa hamilelik, doğum ve doğum sonrası bebek bakımı hakkında yaşına uygun şekilde bilgi verilmelidir. Özellikle hamileliğin ilerleyen dönemlerinde annenin ağır kaldırma, hızlı hareket etme, eğilip, çömelme de zorluk yaşayacağı çocuğa anlatılmalıdır. Çocuk merak ediyorsa doğumun nasıl olacağı, bir bebeğin nasıl dünyaya geldiği yaşına uygun şekilde anlatılabilir.

Doğum sonrası bebeğin ihtiyaçlarının anne-baba tarafından karşılanacağı da çocuğa anlatılmalıdır. Bunun zaman alacağı dolayısıyla da bir süre bebekle daha çok ilgilenmek gerekeceği söylenmelidir. Ancak bu süreçte diğer ebeveyninin onunla ilgileneceği ve dilerse bakımla ilgili konularda anne babasına yardım edebileceği söylenmelidir.

Yeni gelecek bebeğe yapılan hazırlıklarda büyük kardeşten de destek istenebilir, seçimlerde ona da fikir sorulabilir. Aile özellikle cinsiyete yönelik yeni bebekle ilgili çocuğun yanında abartılı sevinç gösterileri yapmamalıdır. Böylece kardeş kıskançlığı ile çocuğun baş etmesi kolaylaşacaktır. Seni daha çok seveceğiz, sen bizim biriciğimizsin, sen daha akıllısın gibi kıyaslama ve rekabet içerikli cümlelerden de kaçınılmalıdır.

Kardeş Kıskançlığı ile Baş etmek için Doğum Sonrası Yapılması Gerekenler;

Doğum sonrası yeni doğanın annenin bakımına birincil ihtiyacı olsa da anne diğer çocuğu ihmal etmemelidir. Anne bebekle ilgilenirken büyük çocuğu tamamen ilgiden mahrum etmemelidir. Babanın veya anneye destek veren diğer kişilerin halledebileceği konularda anne büyük çocukla ilgilenmelidir.

Çocukla doğum öncesinde sürdürülen rutin etkinlikler varsa onlar doğum sonrasında da devam ettirilmelidir. Banyo, uyku öncesi kitap okuma, oyun saatleri gibi. Eğer annenin bizzat ilgilendiği ama doğum sonrası sürdüremeyeceği durumlar varsa doğumdan önce sorumluluklar babaya verilmelidir. Böylece doğuma kadar çocuk babayla yeni bir rutine alışmış olacaktır.

Çocuk Bebeğin Bakımı Nedeniyle İhmal Edilmemelidir

Ebeveynler çocuğa olan sevgisini sözlerden ziyade davranışlarıyla göstermelidir. Aynı şekilde sözlerle davranışlar tutarlı olmalıdır. “Tabi ki seni çok seviyorum” diyen annenin beden dili, göz teması, ses tonu da bu cümleyi desteklemelidir. Ebeveynler ve diğer aile bireyleri çocuğun yanında bebeğe aşırı sevgi gösterilerinden kaçınmalıdır. Bebekle çocuk arasında kıyaslamalar yapılmamalıdır. Bebeğin davranışları yüceltilmemeli, abartılı söz ve davranışlardan kaçınılmalıdır.

Evde bebekle ilgilenildiğinde mutlaka çocukla da ilgilenenler olmalıdır. Özellikle okula giden çocuk varsa çocuk okuldan geldiğinde onunla ilgilenilmelidir. Çocuğun da hala ilgiye, sevgiye, onaya ve anlayışa ihtiyaç duyduğu unutulmamalıdır. “Abi- abla oldun” gibi çocuğa büyük sorumluluk taşıyan atıflarda bulunulmamalıdır. Aynı şekilde çocuğa hatalı davranışlarında abartılı tepkiler verilmemelidir. Aksi halde çocuğun kardeş kıskançlığı beslenmiş olacaktır.

“Sessiz ol, dokunma, oynama, elleme” gibi sert, emir içeren komutlar yerine izah eden açıklamalar yapılmalıdır. O henüz küçük ve yetişkinler kadar farkındalıklı olmaması, olası riskleri hesap edememesi olağandır. Çocuk gürültü yapıyor ve bebeği uyandırıyorsa aile kızmak yerine çocuğa gürültünün sonucunda kardeşinin uyandığını açıklamalıdır. Çocuğun oyun oynaması kısıtlanmamalı, kardeşi uyurken oynayabileceği daha sakin oyunlar birlikte bulunmalıdır.

Bebeğin uyurken ebeveyn veya diğer aile bireyleri çocukla ilgilenirse çocuğun da ailenin taleplerine uyumu kolaylaşacaktır. Ebeveynler veya diğerleri çocuğu hiçbir sebeple kardeşle kıyaslamamalıdır. Rekabete sevk eden, yücelten veya eleştiren söylemlerden kaçınılmalıdır. Kardeşten sonra okula başlatma, yatağı ayırma, tuvalet eğitimi gibi çocuğun dünyasını iyiden iyiye değiştirecek yeniliklere gidilmemelidir. Çocuk tüm bu farklılıkların nedeni olarak kardeşini görebilir, tepkilerini artırabilir.

Çocuk oyunlarında, konuşmalarında kardeşiyle ilgili olumsuz duygularını ifade ediyorsa susturulmamalı, cezalandırılmamalı, eleştirilmemelidir. Çocuğun kendini ifade etmesine fırsat verilmelidir. Örneğin kardeş kıskançlığı olan bir çocuk oyun içerisinde kardeşinin hasta olduğunu söyleyebilir. Veya kardeş bir daha dönmeyeceği bir tatile gidebilir.

Kardeş Kıskançlığı Yaşayan Çocuk Bebekten Uzaklaştırılmamalıdır

Çocuk kimi zaman sevmek kimi zaman incelemek için bebeğe yaklaşabilir. Bazen isteyerek bazense hiç istemeden bebeğe zarar verebilir. Böyle bir durum söz konusu olduğunda aile yine abartılı tepkilerden kaçınmalıdır. Çocuğun bebeğe yaklaşması, dokunması yasaklanmamalı, korkutucu tepkiler verilmemelidir. Çocuğa bebeği nerelerinden ve nasıl sevebileceği gösterilmelidir.

Kardeş kıskançlığı yaşayan çocuğun bu duyguyla baş başa kalmasına fırsat verilmemeli, çocuk yalnızlığa terk edilmemelidir. Çocuğa bebeğin bakımıyla ilgili ebeveyne destek olabileceği sorumluluklar verilmeli, bakım işine o da dahil edilmelidir. Kardeş kıskançlığı ile aile tüm denemelere rağmen başa çıkamıyorsa profesyonel destek alınmalıdır. Destek ihtiyacınız olması halinde Aba psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz.

 

 

 

Read More

Kardeş kıskançlığı sıkça karşılaştığımız bir konu… Kıskançlık öfkeli bir kaygı halidir. Kardeşi olan her çocuk yaşına ve kişilik özelliklerine göre kabullenme sürecini farklı biçimde yaşar. Kıskançlık bu süreçte meydana gelen doğal bir duygudur. Sevilen kişinin bir başkasıyla paylaşılmasından ve temelde güvensizlik kaynaklı bir duygu olduğundan söz edilir. Kardeşi olana kadar kendine yöneltilen ilgi ve dikkatin bir anda kardeşine yöneltildiğini gören çocuklar bu durumdan rahatsızlık duyabilir.

Kardeşinin dünyaya gelmesi ile birlikte kendisine ayrılan zamanın azalması, kardeşine karşı gibi görünen fakat aslında siz ebeveynlerine karşı olan kırgınlık kızgınlık gibi duyguların gelişmesine neden olabilir. Çocuğunuz bu dönemde kendisini terk edilmiş hissedebilir. Desteksizlik ve güvensizlik duygusuna kapılabilir.

Kardeş Kıskançlığı Belirtileri

Kardeş kıskançlığı ile birlikte, çocuğunuzun davranışlarında farklılıklar meydana gelebilir. Çocuğunuz kardeşini kıskanıyorsa bazı belirtiler gözlemeyebilirsiniz. Büyük çocuğunuz bebek gibi davranıp, emekleme, biberonla süt içme gibi gerileme davranışları gösterebilir. Kardeşinin doğumuyla birlikte sizden uzaklaşıp içine kapanabilir. Yemek yememeye, zayıflamaya başlayabilir. Büyük tuvaletini tutuyor ya da altına kaçırıyor olabilir. Bunlar kardeş kıskançlığı söz konusu olduğunda görülebilen belirtilerden bazıları olarak karşımıza çıkıyor.

Çocuklar Neden Kıskanır?

Peki çocuklar neden kıskanır? Yeni doğan bebek aile içi dengeleri tamamen değiştirir. İkinci çocuğunuzun dünyaya gelişi evin ilgi odağı olan ilk çocuğunuz için işlerin farklılaşmasına neden olabilir. İlk çocuğunuz her konuda evde ilk ve tek olmaya alıştıysa kardeşinin doğumuyla birlikte ailenin merkezindeki konumunun sarsıldığı hissine kapılabilir. Yeni doğan bebek kendisinden fazla ilgi görürse bu durum onu tedirgin edebilir.
Tabi ki kıskançlık her zaman büyük kardeşin küçük kardeşi kıskanması şeklinde gerçekleşmeyebilir. Tam tersi durumlarla da sıkça karşılaşıyoruz. İlk çocuğun ilk göz ağrısı olma durumu, ebeveynler tarafından daha özel bir yere sahip olduğu düşüncesi küçük kardeşin abla ya da abisini kıskanmasına sebep olabilir.

Rekabeti Arttıran Tutumlardan Kaçınmak Gerekiyor

Bu konuda ebeveynlerin tutumu büyük önem taşır. Kardeşler arası ayrımı pekiştiren tutumlardan kaçınmak gerekir. Anne-babanın ilgisi kardeşler arasında her zaman rekabeti arttıran bir konudur. Bu konuda çocuğunuzun bireysel özellikleri de elbette önem taşır. İletişimi daha güçlü olan kardeş daha fazla ilgi görebilir ya da daha başarılı olan çocuğunuz ilgi odağı konumuna gelebilir. Anne-baba olarak kardeşleri olumlu ve olumsuz yönlerine göre birbirleri ile kıyaslamanız hiçbir zaman doğru bir tavır olmayacaktır. Böyle bir tutum karşısında kardeş kıskançlığı daha ciddi problemlere evrilebilir. Kardeşler arasındaki ilişkiyi dengelerken rekabeti arttıracak davranışlardan kaçınılmalıdır.

Kardeş Kıskançlığı konusunda daha detaylı bilgi edinmek isterseniz aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilir, sorularınız için bizimle iletişime geçebilirsiniz. Psikolojiye dair diğer videolarımıza ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More