Kariyer seçimi, hayatımızın en önemli kararlarından biridir. Doğru meslek seçimi, kişisel tatmin, mutluluk ve başarıyı getirirken, hatalı meslek seçimleri stres, mutsuzluk ve pişmanlıkla sonuçlanabilir. Kariyer yolculuğunda belirsizliklerle karşılaşmak oldukça yaygındır ve bu belirsizlikler, çoğu zaman stres seviyesini artırarak yanlış kararların alınmasına yol açabilir. Bu blog yazısında, hatalı meslek seçimlerinden nasıl kaçınılacağını, kariyer alanındaki belirsizliklerin nasıl yönetileceğini ve bu süreçte destek almanın neden önemli olduğunu inceleyeceğiz.

Hatalı Meslek Seçimleri ve Sonuçları

Hatalı meslek seçimleri, bireylerin ilgi, yetenek ve değerleriyle uyumsuz kariyer yollarına yönelmeleriyle ortaya çıkar. Bu uyumsuzluk, zamanla iş tatminsizliği, motivasyon kaybı, verimsizlik ve duygusal tükenmişlik gibi olumsuz sonuçlara yol açabilir. Birçok kişi, toplumsal baskılar, aile beklentileri veya yanlış yönlendirmeler nedeniyle kendileri için uygun olmayan meslekleri tercih edebilir. Bu durum, bireylerin iş hayatlarında sürekli bir stres ve huzursuzluk yaşamalarına neden olur.

Kariyer Belirsizlikleri ve Stres

Kariyer belirsizlikleri, bireylerin gelecekteki iş hayatlarıyla ilgili net bir vizyona sahip olmamalarından kaynaklanır. Hangi mesleğin onlara uygun olduğunu, hangi alanda başarılı olabileceklerini ve gelecekte nasıl bir kariyer yolunda ilerleyeceklerini bilmemek, birçok kişi için büyük bir stres kaynağıdır. Bu stres, bireylerin karar alma süreçlerini olumsuz yönde etkileyerek yanlış meslek seçimlerine yol açabilir.

Stres, zihinsel ve fiziksel sağlığımız üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Uzun süreli stres, anksiyete, depresyon, uyku sorunları ve diğer sağlık problemlerine yol açabilir. Kariyer belirsizliği ile oluşan stres, sadece iş hayatımızı değil, aynı zamanda kişisel yaşamımızı da olumsuz etkiler. Bu nedenle, stres yönetimi ve doğru karar verme becerilerinin geliştirilmesi, hem profesyonel hem de kişisel hayatımızda dengeyi sağlamamıza yardımcı olur.

Stres ve Yanlış Kararlar: Kısır Döngüden Kaçınma

Stres altında alınan kararlar genellikle aceleci ve yüzeysel olabilir. Yoğun stres, bireylerin düşünme süreçlerini etkileyerek, uzun vadeli sonuçları göz ardı etmelerine ve anlık rahatlamayı sağlayacak tercihlere yönelmelerine neden olur. Bu durum, yanlış meslek seçimleri veya mevcut iş yerinde memnuniyetsizlikle sonuçlanabilir. Stres ve yanlış kararlar arasındaki bu kısır döngü, bireylerin hem kariyer hem de kişisel yaşamlarında sürekli bir huzursuzluk yaşamalarına yol açabilir.

Kariyer Stresini Yönetmek ve Doğru Kararlar Almak İçin Ne Yapmalıyız?

  1. Kendinizi Tanıyın: Kariyer yolculuğunuzda en önemli adım, kendinizi tanımaktır. İlgi alanlarınız, yetenekleriniz, değerleriniz ve kişilik özellikleriniz hakkında farkındalık sahibi olmak, size uygun meslekleri belirlemenize yardımcı olur. Bu farkındalığı geliştirmek için çeşitli kişisel değerlendirme testlerinden ve kariyer danışmanlarından faydalanabilirsiniz.
  2. Kariyer Danışmanlığı Alın: Profesyonel kariyer danışmanları, kariyer belirsizlikleriyle başa çıkmanıza ve stresinizi yönetmenize yardımcı olabilir. Kariyer danışmanları, sizinle birebir çalışarak, yeteneklerinizi ve ilgi alanlarınızı keşfetmenize, kariyer hedeflerinizi belirlemenize ve bu hedeflere ulaşmak için stratejiler geliştirmenize destek olur.
  3. Stres Yönetimi Tekniklerini Öğrenin: Meditasyon, yoga, düzenli egzersiz ve nefes teknikleri gibi stres yönetimi yöntemlerini öğrenmek, stres seviyenizi düşürmeye yardımcı olabilir. Stresli durumlarla başa çıkma becerilerinizi geliştirmek, daha bilinçli ve sağlıklı kararlar almanıza olanak tanır.
  4. Esnek ve Açık Olun: Kariyer yolculuğunuzda esnek ve açık fikirli olmak, belirsizliklerle başa çıkmanın anahtarıdır. Farklı kariyer seçeneklerini araştırın, yeni deneyimlere açık olun ve değişen koşullara adapte olmaya çalışın. Bu yaklaşım, size daha fazla seçenek ve fırsat sunar.
  5. Destek Ağınızı Güçlendirin: Aile, arkadaşlar ve meslektaşlar gibi destek ağları, kariyer stresini yönetmenize yardımcı olabilir. Yaşadığınız belirsizlikleri ve stresi paylaşarak, hem duygusal destek alabilir hem de farklı perspektiflerden bakış açıları edinebilirsiniz.

ABA Psikoloji Olarak Yanınızdayız

ABA Psikoloji olarak, kariyer stresini yönetmek ve doğru meslek seçimi yapmak isteyen bireylere profesyonel destek sunuyoruz. Kariyer danışmanlığı hizmetimiz ile, bireylerin ilgi ve yeteneklerini keşfetmelerine, kariyer hedeflerini belirlemelerine ve bu hedeflere ulaşmaları için gerekli adımları atmalarına yardımcı oluyoruz. Ayrıca, stres yönetimi ve kişisel gelişim alanlarında da danışmanlık hizmetlerimizle bireylerin daha sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmelerine katkıda bulunuyoruz.

Eğer siz de kariyer yolculuğunuzda belirsizliklerle başa çıkmak ve doğru kararlar almak istiyorsanız, profesyonel destek almak için bizimle iletişime geçin. ABA Psikoloji olarak, sizin yanınızda olmaktan mutluluk duyarız. Geleceğinizi güvenle inşa etmek için birlikte çalışalım!

Read More

Meslek seçimi, hayatımızdaki en önemli kararlardan biridir. Kariyer yolculuğuna başlarken hangi mesleğin bizi mutlu edeceğini, hangi alanda başarılı olacağımızı ve uzun vadede kendimizi nasıl bir iş hayatında görmek istediğimizi düşünmek zorundayız. Ancak bu önemli kararı alırken çoğu zaman unutulan ya da göz ardı edilen bir adım vardır: Kendini tanımak.

Kendini tanımadan yapılan bir meslek seçimi, sadece kariyer yolculuğunda değil, aynı zamanda kişisel tatmin ve mutluluk açısından da olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu yüzden, meslek seçiminden önce kişinin kendi yeteneklerini, ilgi alanlarını, değerlerini ve güçlü yanlarını keşfetmesi büyük önem taşır. Peki, meslek seçiminden önce kendini tanımak neden bu kadar kritiktir?

Kendini Tanımak Nedir?

Kendini tanımak, bireyin kim olduğunu, nelere ilgi duyduğunu, hangi alanlarda yetenekli olduğunu ve hayatta neyi başarmak istediğini anlamasıdır. Bu süreç, bireyin değerleri, ilgi alanları, güçlü ve zayıf yönleri, becerileri ve kişisel hedefleri gibi çeşitli faktörleri içerir. Kendi iç dünyasına bir yolculuk yaparak birey, hangi mesleğin onu tatmin edeceğini, hangi iş ortamında daha üretken olacağını ve ne tür bir kariyer yolculuğunun onu mutlu edeceğini daha iyi anlayabilir.

Meslek Seçiminden Önce Kendini Tanımanın Önemi

1. Doğru Yönlendirme ve Karar Verme

Meslek seçimi, genellikle hayat boyu süren bir yolculuğun ilk adımıdır. Yanlış bir meslek seçimi, kişinin yıllar boyunca mutsuz olmasına, iş tatminsizliği yaşamasına ve potansiyelini tam anlamıyla kullanamamasına yol açabilir. Kendini tanımadan yapılan bir meslek seçimi, dış etkenlere ya da geçici motivasyonlara dayalı olabilir ve uzun vadede bireyin gerçek isteklerini karşılamayabilir. Ancak kendini tanıyan bireyler, ne istediklerini ve hangi alanda başarılı olabileceklerini daha iyi anlayarak bilinçli kararlar alabilirler.

2. Yeteneklerin ve İlgi Alanlarının Keşfi

Kendini tanıyan bireyler, hangi alanlarda yetenekli olduklarını ve nelerden keyif aldıklarını daha iyi bilirler. Meslek seçiminde, sadece yeteneklerin değil, aynı zamanda ilgi alanlarının da göz önünde bulundurulması gerekir. İlgi duyulan bir alanda çalışmak, kişinin daha motive olmasına, işine daha fazla odaklanmasına ve daha başarılı olmasına katkı sağlar. Örneğin, bir kişi matematikte yetenekli olabilir ancak yaratıcı projelere daha fazla ilgi duyuyorsa, bu doğrultuda bir meslek seçimi yapması hem iş tatmini açısından hem de uzun vadeli başarı açısından daha avantajlı olacaktır.

3. Değerlerle Uyumlu Bir Kariyer

Her bireyin kendine has değerleri vardır. Bu değerler, bireyin yaşamda neyi önemsediğini ve neyin onun için anlamlı olduğunu belirler. Bir meslek, bireyin değerleriyle ne kadar uyumluysa, o meslekte uzun vadede başarılı ve mutlu olma olasılığı o kadar yüksektir. Örneğin, topluma fayda sağlamayı bir değer olarak gören bir birey, sosyal sorumluluk projelerinde ya da sivil toplum kuruluşlarında çalışarak bu değerini iş hayatına yansıtabilir. Kendini tanımak, bireyin değerlerini keşfetmesine ve meslek seçiminde bu değerleri dikkate almasına yardımcı olur.

4. Uzun Vadeli Tatmin ve Motivasyon

Meslek seçiminde kendini tanımak, bireyin uzun vadede tatmin olacağı ve sürekli olarak motive olacağı bir kariyer yolunu seçmesine olanak tanır. Kısa vadeli kazançlar ya da sosyal baskılar nedeniyle yapılan meslek seçimleri, bir süre sonra kişinin tatminsizlik yaşamasına ve işine olan ilgisini kaybetmesine neden olabilir. Ancak kendi ilgi alanlarını ve yeteneklerini keşfetmiş bireyler, uzun yıllar boyunca işlerine olan motivasyonlarını koruyabilirler.

5. Kariyer Değişikliği Sürecinde Kendine Güven

Kendini tanımak, sadece meslek seçimi yaparken değil, kariyer değişikliği sürecinde de büyük bir avantaj sağlar. İş hayatında birçok kişi, bir noktada kariyer değiştirme ihtiyacı hissedebilir. Bu süreç, belirsizliklerle dolu olabilir ve bireyin kendine güvenini sarsabilir. Ancak kendini tanıyan bireyler, hangi alanlarda başarılı olabileceklerini bildikleri için bu geçiş sürecini daha güvenle ve stratejik bir şekilde yönetebilirler.

 

Kendini Tanıma Süreci: Nereden Başlamalı?

Kendini tanımak, bir gecede gerçekleşen bir süreç değildir. Bu süreç, zaman ve emek gerektirir. Ancak doğru rehberlik ve stratejilerle bireyler, kendilerini daha derinlemesine keşfedebilir ve kariyer yolculuklarında daha sağlam adımlar atabilirler. İşte bu süreçte dikkat edilmesi gereken bazı adımlar:

1. Değerleri Keşfetmek

Kariyer seçiminde ilk adım, bireyin değerlerini belirlemesidir. Kişi, hayatta neyi önemsediğini, neyin onun için anlamlı olduğunu ve hangi değerlerin iş hayatında önemli olduğunu keşfetmelidir.

2. Yetenek ve Becerilerin Farkına Varma

Hangi alanlarda başarılı olduğunuzu anlamak, meslek seçiminde kritik bir faktördür. Kendinize şu soruları sorarak yeteneklerinizi keşfedebilirsiniz: Hangi alanlarda daha rahat ve başarılı oluyorum? Ne tür projeler beni heyecanlandırıyor? Hangi becerilerim diğerlerinden daha gelişmiş?

3. İlgi Alanlarını Belirlemek

İlgi duyduğunuz alanlar, iş hayatında motive olmanızı sağlayacak en önemli unsurlardan biridir. Sadece yeteneklerinize odaklanmak yerine, sizi mutlu eden ve ilginizi çeken alanları da keşfetmelisiniz.

4. Kişisel Testler ve Danışmanlık

Kendini tanıma sürecinde profesyonel yardım almak büyük bir avantaj sağlar. Kişilik testleri, yetenek testleri ve kariyer danışmanları, bireyin kendini daha iyi anlamasına ve potansiyelini keşfetmesine yardımcı olabilir.

ABA Psikoloji ile Kendini Keşfet ve Doğru Kariyer Yolunu Seç

ABA Psikoloji olarak, kariyer danışmanlığı alanında sunduğumuz hizmetlerle bireylerin kendilerini tanımalarına ve doğru kariyer seçimleri yapmalarına yardımcı oluyoruz. Uzman ekibimiz, kişiye özel testler ve rehberlik hizmetleri sunarak, bireylerin yeteneklerini, ilgi alanlarını ve değerlerini keşfetmelerini sağlıyor. Bu sayede, bireyler kendileri için en uygun meslekleri seçiyor ve iş hayatlarında başarıya ulaşıyorlar.

Kendini tanımadan meslek seçmek, riskli bir adım olabilir. Ancak kendinizi keşfettiğinizde, doğru kariyer yolunda ilerlemek ve iş hayatında tatmin olmak çok daha kolaydır. ABA Psikoloji’nin sunduğu kariyer danışmanlığı hizmetleri ile kendinizi keşfedin ve gelecekteki başarılarınızı inşa edin.

Sonuç

Kendini tanımak, meslek seçiminde başarılı olmanın en önemli adımıdır. Birey, yeteneklerini, ilgi alanlarını ve değerlerini keşfederek, kendisi için en uygun kariyer yolunu belirleyebilir. ABA Psikoloji olarak, bu süreçte bireylere rehberlik ediyor ve onların kariyer yolculuklarında en doğru adımları atmalarına yardımcı oluyoruz. Kendinizi keşfedin, doğru mesleği seçin ve iş hayatında başarıya ulaşın!

Read More

Günümüzde teknolojinin hızlı gelişimi, psikoloji alanında da büyük değişimlere yol açmıştır. Terapi süreçleri, teşhis yöntemleri ve psikolojik iyilik hali desteklenirken kullanılan yenilikçi teknolojiler, hem terapistlerin hem de danışanların işini kolaylaştırmış ve psikolojik müdahaleleri daha etkili hale getirmiştir. Bu blog yazısında, psikolojide kullanılan bazı önemli teknolojileri ve bu teknolojilerin sağladığı faydaları ele alacağız.

1. Teleterapi: Uzaktan Psikolojik Destek

Teknolojinin belki de en çok kullanıldığı alanlardan biri, teleterapidir. Teleterapi, danışanların fiziksel olarak bir terapistin ofisinde bulunmasına gerek kalmadan, çevrimiçi platformlar aracılığıyla terapi seanslarına katılmalarını sağlar. Bu teknoloji, özellikle pandemi döneminde büyük bir önem kazanmış ve yüz yüze terapiye erişim imkânı olmayanlar için önemli bir çözüm olmuştur.

Teleterapinin faydaları arasında, terapiye daha fazla erişilebilirlik ve esneklik sunması, danışanların kendilerini daha rahat hissettikleri ortamda seanslara katılmaları ve zaman açısından tasarruf sağlaması yer alır. Aynı zamanda, coğrafi kısıtlamaları ortadan kaldırarak, dünyanın dört bir yanındaki terapistlere ulaşmayı mümkün kılar.

2. Sanal Gerçeklik (VR) ile Fobilerin Üstesinden Gelmek

Sanal gerçeklik (VR) teknolojisi, psikolojik tedavi süreçlerinde son yıllarda büyük bir popülerlik kazanmıştır. Özellikle fobilerin tedavisinde kullanılan VR, danışanları kontrollü bir ortamda korktukları durumlarla yüzleşmeye teşvik eder. Örneğin, yükseklik korkusu, uçma fobisi veya sosyal kaygı bozukluğu yaşayan kişiler, VR gözlükleri sayesinde gerçekçi simülasyonlar içinde bu korkularıyla güvenli bir şekilde karşılaşabilir.

Bu teknolojinin en büyük avantajlarından biri, danışanın yaşadığı korkuyu veya kaygıyı güvenli bir ortamda kontrol edilebilir seviyelerde deneyimlemesi ve zamanla bu duygularla başa çıkabilme yeteneğini geliştirmesidir. Böylece, danışanlar tedavi sürecinde daha hızlı ilerleme kaydedebilir.

3. Duygu Tanıma Yazılımları ile Psikolojik Teşhis

Yapay zeka ve duygu tanıma yazılımları, psikolojik teşhis ve değerlendirme süreçlerinde büyük bir yenilik olarak karşımıza çıkıyor. Yüz ifadeleri, ses tonları ve vücut dili gibi ipuçlarını analiz eden bu yazılımlar, kişilerin duygusal durumlarını tespit ederek terapistlere önemli veriler sağlar. Örneğin, depresyon, kaygı bozukluğu veya travma sonrası stres bozukluğu yaşayan danışanların duygu durumları daha hızlı bir şekilde analiz edilerek tedavi süreci başlatılabilir.

Bu yazılımlar, insan faktörüne bağlı hataları en aza indirirken, daha objektif ve veri odaklı teşhislerin konulmasına olanak tanır. Ayrıca, terapistlerin danışanların duygusal tepkilerini daha iyi anlamalarına ve bu doğrultuda tedavi planlarını daha etkin bir şekilde oluşturmalarına yardımcı olur.

4. Biyogeribildirim (Biofeedback) Teknolojisi ile Stres Yönetimi

Biyogeribildirim teknolojisi, danışanların vücutlarının fizyolojik tepkilerini gözlemleyerek stres ve kaygı gibi durumlarla başa çıkma becerilerini geliştirmelerine olanak tanır. Bu teknoloji, kişinin kalp atış hızı, solunum hızı, cilt sıcaklığı ve kas gerginliği gibi biyolojik verileri analiz eder. Danışanlar, bu veriler aracılığıyla vücutlarının nasıl tepki verdiğini öğrenir ve bu tepkileri kontrol edebilmek için gerekli teknikleri uygularlar.

Stres yönetimi ve gevşeme teknikleri öğrenme sürecinde biyogeribildirim, danışanlara hem psikolojik hem de fizyolojik farkındalık kazandırır. Bu sayede, kişiler stresli durumlarda nasıl daha rahatlayacaklarını öğrenirler ve uzun vadede psikolojik iyilik hallerini artırabilirler.

5. Mobil Uygulamalar ile Günlük Psikolojik Destek

Akıllı telefonlar için geliştirilen mobil uygulamalar, psikolojik destek ve farkındalık sağlama konusunda önemli bir rol oynamaktadır. Farkındalık meditasyonları, nefes egzersizleri, stres yönetimi araçları ve kişisel gelişim içerikleri sunan bu uygulamalar, kullanıcıların günlük yaşamlarında mental sağlıklarını iyileştirmelerine yardımcı olur. Ayrıca, terapist desteği olmadan da kişinin kendi kendine uygulayabileceği teknikler sunarak, bireylerin daha bağımsız bir şekilde psikolojik sağlıklarını desteklemelerine olanak tanır.

Bu uygulamalar aynı zamanda terapistlerin danışanlarına belirli egzersizler veya teknikler önermesi için etkili bir yol sunar. Böylece, terapi seanslarının dışında da danışanlar kendi psikolojik süreçlerine aktif olarak katılabilirler.

6. Genetik Analiz ve Kişiselleştirilmiş Tedavi

Psikolojide gelecekte daha da yaygınlaşması beklenen teknolojilerden biri, genetik analizdir. Genetik analiz teknolojisi, bireylerin genetik yapısına dayalı kişiselleştirilmiş tedavi planları oluşturmayı mümkün kılar. Özellikle psikiyatrik ilaç tedavilerinde bu tür analizler, kişinin hangi ilaçlara daha iyi yanıt verebileceğini ve yan etkiler açısından daha az risk taşıyabileceğini belirlemekte yardımcı olur. Böylece, ilaç tedavilerinde deneme-yanılma süreci kısalır ve tedavi daha hızlı ve etkili bir şekilde sonuç verebilir.

 

Teknolojinin hızla gelişmesi, psikoloji alanında büyük bir dönüşüme yol açmış ve hem terapistlere hem de danışanlara önemli fırsatlar sunmuştur. Teleterapi, sanal gerçeklik, yapay zeka destekli duygu tanıma, biyogeribildirim ve mobil uygulamalar gibi teknolojiler, psikolojik tedavi süreçlerini daha erişilebilir, etkili ve kişiselleştirilmiş hale getirmektedir. Psikoloji ve teknoloji arasındaki bu güçlü etkileşim, gelecekte daha da yenilikçi çözümlerle devam edecek ve bireylerin mental sağlıklarını desteklemeye yönelik önemli adımlar atılacaktır.

ABA Psikoloji olarak, danışanlarımıza en güncel ve etkili teknolojilerle destek sağlamaya devam ediyoruz. Siz de psikolojik sağlığınız için bu teknolojilerden nasıl faydalanabileceğinizi öğrenmek için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Read More

Kariyer seçimleri, bireylerin yaşamlarında en önemli kararlarından biridir. Özellikle genç yaşlarda yapılan bu seçimler, kişisel ve mesleki hayatın temelini oluşturur. Ancak, doğru kariyer yolunu belirlemek sadece yeteneklere ve ilgi alanlarına bağlı değildir. Aynı zamanda psikolojik olarak bu süreçlere hazır olmak da kritik bir rol oynar. Bu yazıda, erken dönemde kariyer seçimlerinin önemi, psikolojik hazırlığın nasıl sağlanabileceği ve bölüm tercihleri yapılırken dikkat edilmesi gereken noktaları ele alacağız.

 

1. Kariyer Seçiminde Erken Dönemin Önemi

Erken yaşlarda yapılan kariyer seçimleri, bireylerin hayat boyu sürecek mesleki tatminini ve başarısını etkileyebilir. Bu nedenle, öğrencilerin kendilerini tanıma, ilgi alanlarını keşfetme ve güçlü yönlerini değerlendirme süreci önemlidir. Ancak bu süreçte aceleci davranmak veya baskılar altında seçim yapmak, uzun vadede pişmanlık getirebilir. Erken dönemde kariyer yönelimi, sadece kısa vadeli başarılar için değil, uzun vadeli mutluluk ve tatmin için de kritik bir adımdır.

Bireylerin kariyer yolculuğunda dikkat etmesi gereken en önemli unsurlardan biri, ilgilerini ve yeteneklerini keşfetmek için zaman ayırmaktır. Bu süreçte, kişisel farkındalık kazanmak ve gelecekteki iş yaşamında nasıl bir rol üstlenmek istediklerini anlamak, doğru seçimleri yapmalarına yardımcı olacaktır.

2. Psikolojik Hazırlığın Önemi

Kariyer seçimlerinde başarıya ulaşmak, sadece teknik bilgi ve becerilere sahip olmakla sınırlı değildir. Psikolojik olarak bu sürece hazır olmak, stresi yönetebilme, belirsizliklerle başa çıkabilme ve uzun vadeli hedeflere odaklanma becerilerini de gerektirir. Psikolojik hazırlık, özellikle gençlerin karşılaşabilecekleri baskılar, beklentiler ve toplumsal normlarla başa çıkmalarını kolaylaştırır.

Kariyer yolculuğunda karşılaşılan zorluklar, başarısızlıklar ve beklenmedik durumlar, bireylerin motivasyonunu olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, bu sürece psikolojik olarak hazır olmak, sadece başarılı bir kariyer başlangıcı değil, aynı zamanda sürdürülebilir bir mesleki yaşam için de gereklidir. Gençlerin bu dönemde kendilerine güven duymaları, olası başarısızlıklara hazırlıklı olmaları ve zorluklarla başa çıkma stratejilerini geliştirmeleri büyük önem taşır.

3. Bölüm Tercihleri: İlgi Alanları ve Yeteneklerin Dengesi

Bölüm tercihi, kariyer yolculuğunun başlangıcındaki en önemli kararlardan biridir. Ancak bu kararı verirken, sadece iş bulma olanaklarına veya maddi getirilerine odaklanmak yeterli olmayacaktır. Gerçekten ilgi duyulan ve yeteneklerinizi en iyi şekilde kullanabileceğiniz bir alan seçmek, uzun vadeli başarı ve tatminin anahtarıdır. İlgi duyulan bir alan, kişiye mesleki tatmin sağlarken, güçlü yönlerinizin farkında olmak da bu alanda başarılı olmanıza katkı sağlar.

Gençlerin kendilerini hangi alanda görmek istediklerini anlamaları için deneyim kazanma süreçleri de önemlidir. Stajlar, part-time işler veya gönüllü çalışmalar, bölüm tercihlerinin daha bilinçli yapılmasına yardımcı olabilir. Ayrıca, gençlerin bir bölüm seçerken, o alandaki iş olanakları, gelecekteki gelişim fırsatları ve kişisel gelişime katkıları gibi unsurları da göz önünde bulundurmaları gerekir.

4. Kariyer Seçiminde Aile ve Sosyal Çevrenin Rolü

Ailelerin ve sosyal çevrenin kariyer seçimlerindeki etkisi, gençlerin kararlarını doğrudan etkileyebilir. Aileler genellikle kendi tecrübelerine dayanarak çocuklarına yönlendirme yapar. Ancak, gençlerin kendi ilgi alanlarını ve potansiyellerini keşfetmeleri için özgür bırakılmaları önemlidir. Aşırı baskıcı ya da yönlendirici bir tutum, bireyin kariyer seçiminde yanlış tercihler yapmasına neden olabilir.

Ailelerin bu süreçte gençlere destekleyici bir yaklaşım sergilemeleri, onların özgüvenlerini artırır ve kendi kararlarını verebilmeleri için gerekli zemini hazırlar. Aynı şekilde, sosyal çevre de kariyer seçimlerinde büyük bir etkiye sahiptir. Gençlerin bu süreçte, çevrelerinin beklentileri ve toplumsal normlara uymak yerine kendi ilgi ve yeteneklerini ön planda tutmaları önemlidir.

5. Kariyer Danışmanlığı: Bilinçli Tercihler İçin Destek

Erken dönemde kariyer seçimleri yaparken, bir uzman rehberliğine başvurmak büyük bir fark yaratabilir. Kariyer danışmanları, bireylerin yeteneklerini, ilgi alanlarını ve potansiyel iş alanlarını belirlemelerine yardımcı olur. Özellikle psikolojik danışmanlık, bu süreçte gençlerin kaygılarını azaltmalarına ve daha bilinçli kararlar almalarına olanak tanır.

Kariyer danışmanları, ayrıca gençlerin uzun vadeli hedefler belirlemelerine, bu hedeflere ulaşmaları için stratejiler geliştirmelerine ve bölüm seçimleri sırasında karşılaşabilecekleri zorluklarla başa çıkmalarına destek sağlar. Bilinçli tercihler yapmak, gençlerin ileride karşılaşabilecekleri olası kariyer değişimlerine de daha esnek yaklaşmalarını sağlar.

 

Erken dönemde yapılan kariyer seçimleri, bireyin hayatının geri kalanını şekillendirir. Bu süreçte psikolojik olarak hazırlıklı olmak, ilgi ve yeteneklerin farkında olarak bölüm tercihleri yapmak ve dış baskılardan bağımsız bir şekilde karar verebilmek, başarıya giden yolda önemli adımlardır. Gençlerin, kariyer yolculuklarına başlarken kendilerini tanımaları, psikolojik dayanıklılık kazanmaları ve bilinçli tercihler yapmaları, uzun vadede hem mesleki hem de kişisel tatminlerini artıracaktır.

ABA Psikoloji olarak, gençlerin bu süreçte ihtiyaç duydukları rehberliği sunarak, onların en doğru kararları almalarına ve kariyer yolculuklarında başarılı olmalarına katkı sağlamaya devam ediyoruz.

Read More

İngiltere’de kariyer yapmak mümkün mü? İngiltere hangi alanlarda daha fazla kariyer seçeneği sunuyor? Öğrenciler mezuniyetin ardından kariyer olanaklarını değerlendirmek için neden İngiltere’yi tercih etmeli? ingiltere’de çalışmak ve kariyer seçeneklerini değerlendirmek isteyenler nelere dikkat etmeli?

İngiltere dünyanın en güçlü ekonomilerinden birine sahip… Bu yönüyle kariyer imkanlarını değerlendirmek için en doğru ülkelerden biri olarak görülüyor. Her yıl dünyanın dört bir yanından binlerce kişi çalışmak amacıyla İngiltere’ye başvuruda bulunuyor. İngiltere zengin kariyer seçenekleri ve düşük işsizlik oranlarıyla dikkat çekiyor. Elbette başarılı bir kariyer için doğru bir kariyer planlama süreci önem taşıyor. Bu noktada kariyer danışmanlığı almak süreci doğru yönetebilme noktasında önem taşıyor. İngiltere’de çok farklı sektörleri ve meslek alanlarını değerlendirmek mümkün olabiliyor. Ayrıca iyi çalışma koşulları ve yüksek kazançlar bakımından da İngiltere dünyanın önde gelen ülkeleri arasında bulunuyor.

İngiltere’de Kariyer Yapmak İsteyenler Hangi Alanları Değerlendirebilir?

ingiltere’de çalışmak isteyenler için pek çok farklı kurum ve sektör istihdam olanakları sunuyor. Pek çok dünya devi şirketin merkezi İngiltere’de bulunuyor. İngiltere bilim ve teknoloji gibi alanlarda önde gelen ülkelerden biri olarak biliniyor. Bu anlamda geleceğin mesleklerini değerlendirmek için en doğru ülkeler arasında yer alıyor. İngiltere, öğrenci ve göçmenlere kendi işlerini kurma, start up fikirlerini hayata geçirme olanağı da veriyor. Elbette bu noktada; talep edilen bazı koşulları yerine getirmek gerekiyor. Bu noktada ilgili prosedürlere ve detaylı bilgiye konsolosluklar ve göçmenlik büroları aracılığıyla ulaşmak mümkün oluyor.

İngiltere’de kariyer başarmak isteyenler için bir diğer önemli konu da dil yeterliliği… İngilizce yaşadığımız çağda evrensel bir dil olarak görülüyor. Yeterli düzeyde İngilizceye sahip olmak başarılı bir kariyer için olmazsa olmaz koşullar arasında yer alıyor. Bu anlamda İngiltere’de iş seçeneklerini değerlendirmek aslında avantajlı bir durum oluyor. İngilizceyi yerinde öğrenmek dil gelişimine önemli katkılar sunuyor.

İngiltere’de doğru alanlarda konumlanmak için doğru bir iş planlama stratejisi izlemek gerekiyor. Göçmenler için İngiltere’de farklı sektörleri değerlendirmek mümkün olabiliyor. Ancak bu noktada; bazı alanlar diğerlerine oranla daha fazla ön plana çıkıyor. Sağlık, finans, IT, Mühendislik, Yazılım, Bilgisayar Bilimleri gibi alanlar dikkat çeken alanlar arasında sıralanıyor.

İngiltere’de Kariyer Yapmak İsteyenler Başvuru Sürecinde Nelere Dikkat Etmeli?

Az önce sözünü ettiğimiz gibi İngiltere’de dil yeterliliği hem eğitim hem kariyer anlamında önem taşıyor. İngiltere’de istihdam olanaklarını değerlendirmek isteyenlerin iyi bir dil düzeyine sahip olmaları bekleniyor. Elbette bu noktada; mesleki terimlere hakim olmak da büyük bir önem taşıyor. Bu anlamda günlük konuşma dilinin yanı sıra; mesleki İngilizcenin de geliştirilmesi gerekiyor.

Lisans ya da lisansüstü eğitimini İngiltere’de tamamlayanlar bu noktada daha avantajlı olabiliyor. Çünkü İngiltere öğrencilere okurken part time çalışma imkanı sunan ülkeler arasında yer alıyor. Bu noktada; öğrenciler eğitim hayatları boyunca iş olanaklarını değerlendirebiliyor ve alanlarında tecrübe edinebiliyorlar. Mezun olduktan sonra çalıştıkları ya da staj yaptıkları kurum ve şirketlerde istihdam olanağı bulabiliyorlar.

Bir pozisyon için bir iş ilanı üzerinden başvuru yapılıyorsa; ilanda yer verilen gereksinimlerin dikkatle incelenmesi gerekiyor. İlgili pozisyona yönelik olarak istenen becerilere sahip olmak önem taşıyor. Başarılı bir özgeçmiş, başarılı bir kariyerin yolunu açabiliyor. Özgeçmiş hazırlarken hem format hem de içerik konusunda titiz davranmak gerekiyor. Özgeçmişin başvuru sahibine dair kişisel bilgileri, eğitim bilgilerini ve iş tecrübelerini içermesi gerekiyor. Bununla birlikte, araştırma projeleri, stajlar, sertifikalar ve sosyal sorumluluk projelerine yer vermek gerekiyor. Tüm bu proje ve deneyimler iş başvurusuna olumlu yanıt alınmasını sağlayabiliyor. Bu süreçte kariyer danışmanlığı almak sürecin daha hızlı ve başvuru sahibinin lehine sonuçlanmasına yardımcı olabiliyor.

İngiltere’de kariyer yapmak hakkında daha detaylı bilgiye ulaşmak için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Kariyer süreci her birey için önem taşıyor. Kariyer sürecinin hiç şüphesiz titizlikle ve stratejik olarak planlanması gerekiyor. Kariyer yalnızca iş hayatını tanımlayan bir kavram olarak karşımıza çıkıyor. Bütün bir yaşamı kapsıyor. Eğitim, iş hayatı, aile ilişkileri, arkadaşlık ilişkileri birçok unsur kariyer ile doğrudan ilişkilendiriliyor. Kariyer, bireyin ekonomik durumunu, sosyal statüsünü, toplum içerisindeki konumunu da doğrudan etkiliyor.

Bu anlamda kariyer planlaması ve kariyer seçimi yaparken son derece dikkatli davranmak gerekiyor. Bireyin kariyer hedeflerine tek başına ulaşması ve süreci tek başına yürütmesi çoğu zaman zorlayıcı olabiliyor. Bu anlamda kariyer danışmanlığı almak doğru seçimler yapmaya yardımcı oluyor. Peki; aba Psikoloji bu süreçte nelere dikkat ediyor? Nasıl bir yol izliyor?

Kariyer Süreci Nasıl Yönetilmeli?

Özellikle; 2020 – 2021 döneminde, öğrenciler sıkıştırılmış bir programla karşı karşıya kaldılar. Bu dönem öğretmenler, danışmanlar ve aileler için de zorlayıcı bir süreç oldu. Oluşan iş yükü ve belirsizlik kariyer hedeflerine yönelik süreci zorlaştırdı. Özellikle yurt dışı eğitim ve sınavlar söz konusu olduğunda adım atmak neredeyse imkansız bir hale geldi. Çünkü; sınavların gerçekleşip gerçekleşmeyeceği bilinmiyordu. Buna ek olarak; öğrencinin kabul alsa bile yurt dışına gidip gidemeyeceği kesin değildi. Sınavlar ertelendi, tarihlerde önemli değişiklikler yaşandı. Kısacası; pandemi hem eğitim hem kariyer süreçlerini önemli ölçüde etkiledi.

Böyle süreçlerde öğrencilerin doğru kararları verebilmesi oldukça önem taşıyor. Özellikle böyle dönemlerde kariyer süreci ve sürecin doğru yönetilebilmesi önem taşıyor. Belirsizliğin hakim olduğu süreçlerde; bir başka deyişle, puslu havalarda anda kalmayı bilmek gerekiyor. Ne olursa olsun, hedefe odaklanmak ve gidilen yoldan farklı bir yöne sapmadan ilerleyebilmek önem taşıyor. Okullar eğitim vermese de, yurt dışındaki üniversiteler kapılarını açmasa da anda kalabilmek gerekiyor. Anda kalarak, zamanın değerini biliyor olmak ve zamanı doğru kullanıyor olmak gerekiyor.

Bu anlamda; böyle süreçlerde planları ertelemek, ötelemek, iptal etmek elbette doğru bir yaklaşım olmuyor. Üzerinde durulması gereken en önemli noktalardan birinin bu olduğunu söylemek mümkün olabiliyor. aba Psikoloji, pandemi sürecinde bu yaklaşımı benimseyen kurumlar arasında yer alıyor. Bu ve benzeri süreçlerde öğrencinin erteleme, öteleme davranışına yönelmemesi üzerinde özellikle duruluyor. Öğrencinin bu bilince ulaşması konusunda çalışmalar yapılıyor.

Kariyer Süreci İçin Yeni Bir Müfredat: Compass

aba Psikoloji’nin uzman kadrosunun son dönemde yeni bir müfredat üzerinde çalıştığı biliniyor. Bu müfredat Compass (Pusula) olarak adlandırılıyor. Bu eğitim müfredatının temel amacı öğrencilere doğru bir yön çizebilmek olarak biliniyor. Bu yeni müfredat ile öğrencilere doğru bir yol haritası vererek doğru alanlara yönlendirilmeleri hedefleniyor. aba Psikoloji’nin uzman kadrosu fırtınalı zamanlarda öğrenciler için kutup yıldızı olabilmeyi amaçlıyor.

Özellikle geçtiğimiz iki yıl boyunca yaşadığımız pandemi süreci böyle dönemlerden biri olarak görülüyor. Böyle anlarda görülmeyen bir düşmana karşı savaşılıyor. Bu gibi süreçlerde doğru kariyer planlaması ve kariyer seçimi daha fazla önem kazanıyor. Elbette böyle dönemlerde kariyer süreci kariyer danışmanlığı almadan yürütülemiyor. Süreci uzman yardımı almadan yönetmeye çalışmak sağlıklı sonuçlar doğurmuyor. Verilen emeğin ve çabanın boşa gitmesi söz konusu olabiliyor. Bireyler başarısızlıkla ve hayal kırıklığıyla sonuçlanan bir dönem yaşayabiliyorlar.

Compass ile Öğrencilere Yeni Bir Strateji Oluşturulması Amaçlanıyor

Pandemi ve beraberinde getirdiği sürecin öğrencileri psikolojik açıdan da önemli ölçüde etkilediği biliniyor. aba Psikoloji’nin buradan hareketle yeni bir müfredat oluşturmaya yöneldiği biliniyor. Bu yeni müfredat için klinik psikologlar, nörologlar, psikiyatristler ve eğitim psikologları birlikte çalışıyor. Compass, aslında öğrencilere interaktif bir çalışma ortamı sağlıyor. Pandemi süreci boyunca öğrencilerin kendi seviyelerine ve öğrenme biçimlerine uygun bir eğitim alamadıkları biliniyor. Compass’ın sağladığı yeni strateji ile problemin ortadan kaldırılması hedefleniyor.

Compass’ın amacı öğrencilere bütün bir süreci planlayabilecekleri bir strateji sağlaması olarak biliniyor. Süreci tüm ana yönleriyle ve ara yönleriyle değerlendirebilmeye olanak veriyor. Bunun yanı sıra; öğrencinin değişim süreçlerindeki farkındalığının da artırılması sağlanıyor.

Kariyer süreci hakkında daha detaylı bilgi alabilmek için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Yurt Dışında psikoloji alanında kariyer imkanları nelerdir? Psikoloji mezunları hangi istihdam olanaklarını değerlendirebilir? Hangi alanlarda ya da kurumlarda iş bulabilirler? Son dönemlerde yurt dışı eğitime olan ilgi giderek büyüyor. Bununla birlikte; birçok kişi yurt dışı kariyer olanaklarını da araştırıyor. Öğrenciler genellikle, yurt dışı eğitimde tıp, sosyal bilimler, teknoloji, tasarım gibi alanları tercih ediyorlar. Psikoloji alanında yurt dışı eğitim ve kariyer olanaklarını değerlendirmek isteyenlerin sayısı da oldukça fazla…

Dünyanın pek çok farklı noktasında psikoloji alanında lisans ve lisansüstü eğitim almak mümkün olabiliyor. Birçok ülke psikoloji alanında çeşitli kariyer olanakları da sunuyor. Ancak; bazı ülkelerin psikoloji alanında eğitim ve kariyer olanakları bakımından daha fazla ön plana çıktığı görülüyor. Peki bu ülkeler hangileri?

Yurt Dışında Psikoloji Alanında Eğitim ve Kariyer İmkanları Sunan Ülkeler

Psikoloji alanında yurt dışı olanakları incelendiğinde özellikle Amerika ve İngiltere’nin ön planda yer aldığı görülüyor. Her iki ülke de sunduğu eğitim ve kariyer olanaklarıyla dikkatleri üzerine çekiyor. Her iki ülkenin de psikoloji alanında öne çıkan üniversiteleri dünya listelerinde en iyiler arasında yer alıyor. Amerika’da psikoloji eğitimi alınabilecek üniversitelerin başında Stanford Üniversitesi geliyor. Stanford Üniversitesi’ni; Harvard Üniversitesi ve Princeton Üniversitesi izliyor. UC Berkeley ve Yale Üniversitesi gibi prestijli üniversiteler de bu noktada ön plana çıkıyor.

İngiltere’de ise psikoloji bölümü söz konusu olduğunda Cambridge Üniversitesi ön plana çıkıyor. Cambridge Üniversitesi bu alandaki başarısı ile İngiltere sınırlarını da aşıyor. Psikoloji alanında sunduğu eğitim ve kariyer imkanları ile dünyanın en iyi üniversitesi olarak kabul ediliyor. İngiltere’de bu alanda ön planda yer alan bir diğer üniversite ise UCL olarak biliniyor.

Her iki ülkede de psikoloji alanında lisansüstü eğitim almak ve istihdam olanaklarını değerlendirmek mümkün olabiliyor. Psikoloji mezunları, sağlık, eğitim, araştırma-geliştirme gibi farklı alanlara yönelebiliyorlar. Rehberlik merkezleri, araştırma merkezleri, huzurevleri, özel eğitim merkezleri, hastaneler, cezaevleri ve hapishanelerde görev alabiliyorlar. Rehabilitasyon merkezlerinde görev yapma imkanı bulabiliyorlar. Okullar, şirketler, reklam ajansları gibi farklı kurumlarda çalışabiliyorlar. Kariyer danışmanı, sosyal hizmet uzmanı ya da adli psikolog olarak kariyerlerini sürdürebiliyorlar. Elbette bu noktada; gerekli eğitim, beceri ve donanıma sahip olmaları önem taşıyor.

Psikologların, eleştirel ve yaratıcı düşünme, problem çözme gibi becerilere sahip olmaları gerekiyor. Aynı zamanda güçlü bir iletişim becerisi psikologlar için en önemli özelliklerden biri olarak karşımıza çıkıyor. Bu beceriler hem eğitim hem kariyer süreci için önem taşıyor. Peki; yurt dışında psikoloji kariyer olanaklarını değerlendirmek için nasıl bir eğitime ihtiyaç duyuluyor?

Yurt Dışında Psikoloji Alanında Kariyer İmkanları İçin Nasıl Bir Eğitim Alınmalı?

Psikologlar söz konusu olduğunda eğitimin yaşam boyu devam eden bir süreç olduğu biliniyor. Psikolog olarak görev yapabilmek için elbette bir psikoloji bölümü lisans diplomasına sahip olmak gerekiyor. Ancak bu noktada; farklı eğitim düzeyleri farklı kariyer kapılarını açabiliyor. Psikoloji mezunları için lisans ve lisansüstü düzeylerde farklı kariyer olanakları ile karşılaşmak mümkün oluyor. Bu anlamda eğitim sürecini kariyer hedeflerine yönelik olarak planlamak gerekiyor. Psikoloji alanında yüksek lisans yaparak bir alt dalda uzmanlaşma şansı bulunabiliyor. Bu alanda akademisyen olmanın yolu açılabiliyor. Araştırma – geliştirme süreçlerinde yer almak mümkün hale geliyor. Kısacası; yüksek lisans eğitimi almak kariyer imkanları açısından önemli avantajlar sağlıyor.

Yurt dışında psikoloji eğitimi lisans düzeyinde 3 – 4 yıllık bir süreyi kapsıyor. Lisansüstü eğitim ise 1 – 2 yıl sürüyor. Bazı üniversiteler bu süreçte zorunlu staj talep edebiliyorlar. Aslında bu staj süreçleri öğrenciler için farklı kariyer seçeneklerinin kapılarını da açabiliyor. Benzer biçimde eğitim hayatı süresince öğrencilerin gönüllü yürüttüğü işler, mezuniyetin ardından bir istihdam alanı sağlayabiliyor.

Psikologlar Hangi Alanlarda Uzmanlaşabiliyor?

Peki; psikoloji eğitimi alanlar hangi alanlarda uzmanlaşabiliyor? Bu noktada; Klinik Psikoloji, Adli Psikoloji, Gelişim Psikoloji, Nöropsikoloji gibi alanlardan söz etmek mümkün olabiliyor. Eğitim Psikolojisi, Sağlık Psikolojisi, Uygulamalı Psikoloji gibi pek çok farklı alanda uzmanlaşılabiliyor. Klinik Psikoloji, Nöropsikoloji, Gelişim Psikolojisi ve Eğitim Psikolojisi sıkça tercih edilen alanlardan bazıları olarak biliniyor. Her bir uzmanlık alanı farklı kariyer imkanları sağlıyor.

Klinik Psikoloji, zihinsel ve duygusal davranış sorunlarına odaklanıyor. Depresyon, anksiyete gibi yaygın sorunların araştırılması, teşhis ve tedavisi ile ilgileniyor. Nöropsikoloji, beynin yapısı, işlevi ve davranışlar üzerindeki etkisini inceliyor. Nörolojik problemlerin teşhis ve tedavisine odaklanıyor. Gelişim Psikolojisi, anne karnından ölüme kadar olan süreçteki gelişim evrelerine odaklanıyor. Gelişimsel problemlerin teşhis ve tedavisi üzerine çalışıyor. Eğitim Psikolojisi ise öğrenme süreci, öğrenmeyi etkileyen faktörler gibi çeşitli konulara odaklanıyor. Gelişim ve öğrenme psikolojinden beslenen bir alt dal olarak karşımıza çıkıyor.

Yurt Dışında Psikoloji Mezunları Nasıl Bir Gelire Sahip Oluyor?

Her meslek alanında olduğu gibi kurum ve pozisyona göre elde edilen gelirler farklılık gösteriyor. Farklı kariyer imkanları değerlendirilerek farklı kazançlar sağlanabiliyor. Ancak genel olarak bakıldığında; Nöropsikologların daha yüksek kazançlara sahip olduğunu söylemek mümkün olabiliyor. Nöropsikologların, yıllık olarak bakıldığında 90 bin doları aşan ücretler kazandığı görülüyor. Klinik psikologların ise yıllık ortalama 80 bin dolar kazanç elde ettiği görülebiliyor. Adli psikologlar, eğitim psikologları ve gelişim psikologları için yıllık ortalama ücretler 60 bin dolar civarında seyrediyor.

Elbette bu ücretler, ülke, bölge ve kurumlara göre farklılık gösterebiliyor. Çalışılan süre ve eğitim düzeyi de kazançları etkileyebiliyor. Bu anlamda net rakamlardan söz etmek mümkün olmuyor. Ancak psikoloji alanının yurt dışı seçenekler açısından bakıldığında yüksek kazanç sağlayan alanlardan biri olduğu söylenebiliyor.

Psikoloji alanında eğitim ve kariyer imkanları hakkında detaylı bilgi için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Meslek seçimi yaparken nelere dikkat edilmeli? Geleceğin meslekleri neler olacak? Kariyer tercihi yaparken kariyer danışmanlığı almak neden önem taşıyor? Stratejik Yetenek Yönetimi, doğru meslek ve kariyer seçimini nasıl etkiliyor?

Meslek alanını belirlemek herkes için kritik konulardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Kariyer tercihleri, bireyin yalnızca çalışma hayatını değil; tüm yaşantısını etkiliyor. Bu anlamda bu süreçte doğru adımları atmak büyük önem taşıyor. Aksi halde bireyin bütün yaşamı boyunca mutsuz olması söz konusu olabiliyor. Yanlış alana yönelen birey potansiyelini gösteremiyor ve kendini gerçekleştiremiyor. Bu noktada; hem kendisi hem de çalıştığı alan için değer üretmesi mümkün olmuyor. Sonucunda yaşamından ve iş hayatından memnun olmayan bireyler ortaya çıkabiliyor.

Meslek Seçimi Yaparken Stratejik Yetenek Yönetimi Neden Önemli?

Bu noktada kariyer danışmanlığı almak bireylerin yararına olabiliyor. Doğru meslek tercihi yapabilmek için bireyin kendini iyi tanıyor olması kritik bir noktayı oluşturuyor. Bireyin ilgi alanları ve becerilerine bakmak gerekiyor. Elbette bu noktada; kariyer testlerinden yardım almak doğru bir adım oluyor. Çünkü bireyin tek başına yol haritası çizebilmesi her zaman kolay olmuyor. Aynı zamanda atılması gereken adımları doğru tespit edebilmek için uzman yardımı almak gerekiyor.

Uzmanlar tarafından yapılan Stratejik Yetenek Yönetimi uygulamaları ile bireyler doğru alanlara yönlendirilebiliyor. Kariyer testi uygulamaları bireylerin ilgi alanları, yetenek ve yatkınlıklarının doğru tespit edilmesini sağlıyor. Meslek seçimi konusunda gerekli ipucuna bu veriler aracılığıyla ulaşılabiliyor. Böylelikle birey; kendine en uygun alanı seçebiliyor. Bunun neticesinde alanında fark yaratması ve değer üretebilmesi mümkün hale geliyor. Birey hem iş hayatında hem özel hayatında başarılı ve mutlu olabiliyor. Bu anlamda yetenek yönetimi hem eğitim hem kariyer süreçleri için kritik bir rol oynuyor.

Bununla birlikte elbette geleceği okuyabilmek ve gelecekte ön planda olacak alanları da doğru tespit edebilmek gerekiyor. Çünkü dünya hızla değişiyor. Özellikle yaşadığımız yüzyılda teknoloji ve dijitalleşmenin etkileri her alanda hissedilebiliyor. Bu durum hiç şüphesiz meslek alanlarına da yansıyor. Meslekler şekil değiştiriyor ve yeniden yapılanıyor.

Meslek Seçimi ve Geleceğin Meslekleri

Her şeyin hızla değiştiği bir çağda bireylerin geleceği doğru okuyabilmeleri her zaman mümkün olmayabiliyor. Bu noktada bir uzman görüşü almak ve bu doğrultuda kariyer tercihi yapmak gerekiyor. Çünkü bireyin yatkınlıkları kadar gelecekte neler olacağı da önem taşıyor. Geleceğin meslekleri, toplumsal değişimler, ekonomik koşullar gibi birçok unsuru bu anlamda değerlendirmek gerekiyor.

Yakın gelecekte yapay zeka uygulamalarının birçok meslek alanını etkileyeceği öngörülüyor. Dijital pazarlama ve dijital medya alanlarında büyük sıçramalar bekleniyor. Bazı mühendislik alanları ön plana çıkarken bazılarının geri planda kalacağı düşünülüyor. Özellikle; uzay mühendisliği, yapay zeka mühendisliği gibi alanlar yükselişe geçiyor.  Meslek seçimi yapılırken tüm bu değişimleri dikkate almak gerekiyor. Mimarlık alanında sürdürülebilir çözümlere duyulan ihtiyaç artıyor. Hukuk alanında dijitalleşmenin etkisiyle bilişim hukukunun ön plana çıkacağı düşünülüyor. Makine öğrenmesi, data sciences, sanal gerçeklik gibi alanların yükselişte olduğu biliniyor. Tarım alanında klasik yöntemler yerini akıllı tarım uygulamalarına bırakıyor.

Tasarım alanının bugün olduğu gibi gelecekte de önemli bir konumda olacağı öngörülüyor. Bu anlamda tasarım alanında yetkinliği bulunan gençlerin becerilerinin geliştirilmesi ve doğru noktalarda konumlandırılması önem taşıyor. Eğitim alanında zaman ve mekan kavramları eskiye oranla önemini yitiriyor. Klasik yöntemler yerini yeni uygulamalara bırakıyor. Eğitimin ilerde büyük oranda dijital alana kayacağı düşünülüyor. Bu değişimin şimdiden başladığı kabul ediliyor.

Meslek tercihi ve kariyer seçimi yaparken tüm bu gelişmeleri ve daha fazlasını dikkatle değerlendirmek gerekiyor. Bireylerin bu değişimlere göre kendi becerilerini yapılandırmaları önem taşıyor. Aksi halde değişime ayak uydurmak mümkün olamıyor. Doğru seçimler, doğru yönlendirmeler ile bireylerin kendi alanlarında fark yaratmaları mümkün hale geliyor. Başarılı bir kariyerin anahtarı doğru seçimler yapmaktan geçiyor. Bu anlamda mutlaka uzman yardımı almak ve doğru bir yol haritası çizmek gerekiyor.

Meslek seçimi hakkında daha detaylı bilgiye ulaşmak için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Üniversite tercihi kariyerine ve dolayısıyla geleceğine bilinçli yatırım yapmak isteyen her birey için önemlidir. Seçim sürecinde gerek öğrenciler gerekse aileler birden fazla faktörü göz önünde bulundurarak kapsamlı bir değerlendirme yapmaktadır. Tercih edilecek üniversitenin eğitim kalitesi, mezunlarının istihdam olanakları, öğretim kadrosu, olası eğitim maliyetleri bunlardan bazılarıdır. Ancak 2020 itibariyle yaşamımıza dahil olan covid-19 nedeniyle tercih yaparken değerlendirme sürecine yeni faktörler eklendi.

Pandemi nedeniyle gelen seyahat kısıtlamaları, örgün eğitimin belirsiz süreyle uzaktan eğitime çevrilmesi üniversite tercihlerini etkiledi. Kimi öğrenciler için bu bir avantajken kimileri için dezavantaj oldu. Yıllarca hayalini kurup, kazanmak için büyük özveri gösterdikleri üniversitelerde fiziken bulunamayacak olmak öğrencilerin motivasyonunu kırdı. Aynı şekilde yurtdışı üniversite eğitimi almayı düşünenler için de uzaktan eğitim almak motivasyon kırıcı oldu.

Kimi öğrencilerse tercih ettikleri ülkelerde okumaya başladıklarında gelebilecek bir uluslararası seyahat engelinden endişeli. Dolayısıyla Pandeminin ne zaman biteceğini ön göremiyor olmak öğrencilerin ve ailelerin üniversite tercihini etkiliyor. Peki seçim sürecinde pandemi nedeniyle açığa çıkan dezavantajları nasıl avantaja çevirebiliriz? Seçim yaparken öğrencilerin ve ailelerin önceliği ne olmalı?

Pandeminin seçimlerimizde belirleyici olması seçimlerimizi nasıl etkiler? Kararsızlık yaşamamak ve daha sağlıklı seçim yapabilmek için neler yapabiliriz? Yazımızın devamında detaylarıyla paylaşacağız. Pandemide Üniversite Sınavına Hazırlanmak, Yurtdışında Üniversite Eğitimi Alacak Gençler için Psikolojik Hazırlık Önerileri yazılarımızdan da faydalanabilirsiniz.

Pandeminin Yol Açtığı Dezavantajları Üniversite Tercihi Yaparken Avantaja Çevirmek Mümkün

Bu yıl pandemi dolayısıyla hayalinizdeki üniversite yaşantısına başlayamayacak olabilirsiniz. Uzaktan eğitim nedeniyle kampüste olamamak, yüz yüze kurulacak arkadaşlıkları dijital ortamda kurmaya çalışmak zorlayıcı olabilir. Bu da size hayalinizdeki üniversiteyi değil de herhangi bir üniversiteyi tercih etmenin yeterli olacağını düşündürebilir. Ancak pandemiden bağımsız olarak düşündüğünüzde bir hedefiniz varsa bu hedeften vazgeçmemelisiniz.

Pandemi bitip hayat normale döndüğünde elinizde hangi üniversitenin diplomasını taşımak istiyorsunuz? Pandeminin seçimlerinizi etkilemesine fırsat verdiğinizde bundan 30-40 yıl sonrasına da etki etmiş olacaksınız. Bu hafife alınacak veya hızla karar verilecek bir seçim değil. Bu nedenle özellikle böyle bir dönemde karar verirken çok daha hassas bir değerlendirme yapmak gerekiyor. Peki bu değerlendirmeyi yaparken dezavantajları nasıl daha avantajlı hale getirebilirsiniz?

Öncelikle üniversite tercihiniz ister yurtiçi ister yurtdışı olsun mali açıdan avantajlısınız. Üniversite eğitimi aile yanında da olsa farklı bir şehir/ ülkede de olsa oldukça maliyetli olabiliyor. Özellikle ilk yıl öğrencilerin maddi kazanç elde edebilecekleri işlerde rol alamamaları ailelerin maddi yükünü artırıyor. Pandemi nedeniyle örgün eğitimin uzaktan eğitime dönmesi ise geçici süreyle de olsa maliyeti düşürüyor.

Bu dönemi aile yanında geçiren öğrenciler için ulaşım, konaklama, yeme/içme giderleri azalacak. Bu dönemi avantaja çevirmek isteyen öğrenciler daha rahat birikim yapıp meslekleriyle ilgili eğitim programlarına katılabilirler. Kurslar ve sertifika programları ile kişisel ve mesleki gelişimlerine katkı sağlayabilirler.

Yola veya yalnız yaşarken ev/yurt içindeki diğer sorumluluklara ayıracakları zamanı evde değerlendirebilirler.

Zamandan tasarruf etmenin yanı sıra bu işlere harcadığınız enerji de azalmış olacak. Dolayısıyla artan enerji ve zamanla kendinize, ilgi alanlarınıza, hobilerinize veya derslerinize daha fazla zaman ayırabilirsiniz. Aile yanından uzaklaşmak istemeyen ama puanı aile yanında bir üniversiteye yetmeyen öğrenciler farklı şehirlere yönelebilirler. Böylece hem aile yanında eğitimini sürdürmüş hem de üniversiteye sene kaybetmeden başlamış olabilirler.

Pandeminin ilk yılında mezun olmuş ve ünversite tercihi yapmış olan öğrencilerin deneyimlerine başvurabilirler. Böylece özellikle öğrencisi olmak istedikleri üniversitelerin pandemi sürecindeki eğitim performansları hakkında bilgi alabilirler.

Üniversite Tercihi Pandemi Odaklı Yapıldığında Seçimler Hedeflerden Uzaklaşıyor

Pandeminin getirdiği yaşam değişiklikleri hepimizin temel kaygılarını besledi. Zarar görmekten, zarar vermekten, sevdiklerimizi kaybetmekten endişe duyduk. Değerini fark edemediğimiz rutinlerimizin aslında ne kadar keyifli ve önemli olduğunu fark ettik. Sevdiklerimizle bir arada olabilmenin, kalabalık içerisinde yer alabilmenin, yakınlığın, fiziksel temasın önemini anladık. Dolayısıyla üniversite tercihi yapacak öğrencilerin verecekleri kararlar da bu farkındalıklardan etkilendi.

Aileden uzaklaşmak, olası bir hastalık durumunda hemen gelemeyecek olmak, seyahat engelleri, yasaklar endişeleri artırdı. Pek çok genç kendi ayakları üzerinde durabilmeyi ve hayata atılabilmeyi arzu ediyor. Ancak pek çoğu da yaşadıkları kaygı ile seçimlerinde ikilem yaşıyor. Bugün içinde bulunduğumuz kaotik durum ileride geri dönüşü zor olacak kararlar vermemize neden olabiliyor.

Öğrenciler bu kaygılarla baş edemeyip hedeflerindeki üniversiteyi veya okumak istedikleri bölümü dahi değiştirebiliyorlar. Şu an içinde bulunduğumuz durum hem bireysel hem de evrensel nitelikte kaygı unsuru. Dolayısıyla öğrencinin gelecek kaygısını ailenin ebeveynlik kaygıları pekiştirebiliyor. Böyle bir durumda eğer siz de seçimlerinizin pandemi kaynaklı etkilendiğini hissediyorsanız destek almalısınız. Bu süreçte daha bilinçli ve sağlıklı kararlar verebilmek için profesyonel destek almayı önceliklendirebilirsiniz.

Kariyer danışmanlığı, mentorluk ve/veya psikolojik destek alabilirsiniz. Hedeflerinizle ilgili stratejik planlar çıkarabilir, kaygılarınızı başarınızı destekleyecek düzeye indirebilirsiniz.

Üniversite Tercihi Yaparken Önceliğiniz Hedefinize Ulaşmak Olmalı

Her ne kadar şu an içerisinde bulunduğumuz durum ve koşullar olağandışı olsa da hiçbirimiz yalnız değiliz. Bu süreci hep birlikte geçiriyor, benzer kaygılar taşıyor ve hayatımızı en iyi şekilde sürdürmeye çalışıyoruz. Sınav sonuçları açıklandığında yine derece yapanlar olacak. Hayalini kurduğunuz bölümler, üniversiteler öğrenci kabul edecek ve mezunlar verecek. Çünkü hepimiz bu koşullara uyum sağlamayı öğreneceğiz.

Hayatımız daha izole hale gelmiş olsa da devam ediyor. Okuyor, çalışıyor, üretiyoruz. Şu an içerisinde bulunduğumuz pandemi koşulları alınan önlemler ve aşılama ile sonlanacak. Belki bunun için bugün net bir tarih vermek kolay değil. Ancak biliyoruz ki şimdiden pek çok ülke normalleşmeye geçti.

Henüz farkında olmasanız da en az pandemi kadar zedeleyici bir başka etken de yanlış meslek ve/veya üniversite tercihi. Sizinle örtüşmeyen, hayal ve hedeflerinize hitap etmeyen bir mesleğe yönelmeniz ömür boyu mutsuzluk nedeni olabilir.

Pandemi de bir gün tıpkı diğer salgınlar gibi tarih kitaplarında yerini alacak. Sizse hala aynı mesleği yapıyor, aynı üniversitenin diplomasını taşıyor olacaksınız. Dolayısıyla bugünün koşullarından bağımsız olarak geleceğe dönük seçimler yapmaya odaklanmalısınız. Bu süreci yönetmekte zorlanıyorsanız okul rehberlik biriminden, öğretmenlerinizden veya profesyonel bir danışmandan destek alabilirsiniz.

Sağlıklı Bir Üniversite Tercihi Yapmak ve Kararsızlık Yaşamamak İçin Yapabilecekleriniz

Eğer çevrenizde destek alabileceğiniz bir profesyonel yoksa veya buna bütçe/zaman ayırmak istemiyorsanız aşağıdaki önerilerimizi deneyebilirsiniz.

Hedeflerinizi Gözden Geçirin

Pandemiden önce meslek ve üniversite tercihiniz var mıydı? Varsa, neydi? Bu tercihleri belirlerken nelere dikkat ettiniz? İlgi alanlarınız, becerilerinizi, karakteristik özelliklerinizi göz önünde bulundurdunuz mu? Üniversiteyi, mesleğin avantaj ve dezavantajlarını araştırdınız mı? Seçim sürecinizde etkili olan kişi/kişiler oldu mu? Tüm bunları pandemiden önce belirlediyseniz yeniden üzerinden geçmelisiniz.

Hedefinizin Önündeki Engelleri Belirleyin

Hedefiniz net, araştırmalarınızda yeterli. Ancak şu an gündeminizde pandemi var ve mevcut değerlendirmelerinize yenilerini eklemeniz gerekiyor. Seçtiğiniz meslek veya üniversite pandemiden nasıl etkilendi?

Pandemi belirsiz bir süre daha devam ederse size etkisi nasıl olacak? Size ve hedeflerinize yönelik pandeminin sağladığı herhangi bir avantaj var mı? Bu avantajlar ve mevcut dezavantajlar kıyaslandığında meslek ve üniversite tercihinizi değiştirmeniz gerekiyor mu?  Böyle bir değişikliğe gitmeniz uzun vadede (ilerideki 10-20-30 yıl) sizi nasıl etkileyecek? Tercihinizi değiştirirken profesyonel bir görüş aldınız mı?

Alternatif Seçenekler Oluşturun

Ana hedefinizle örtüşen alternatif hedefler belirleyin. Benzer özellikteki farklı devlet, vakıf veya özel üniversiteler olabilir. Burslu girebileceğiniz üniversiteleri, burs oranlarını araştırabilirsiniz. Pandemi sonrası yatay geçiş olanaklarını şimdiden araştırabilirsiniz. Çift ana dal veya yan dal fırsatlarını değerlendirebilirsiniz. İstediğiniz üniversitenin öğretim kadrosunun alan çalışmalarını takip edebilir varsa herkese açık eğitimlerine katılabilirsiniz.

Akademisyenlerin sosyal medya hesaplarını takip edebilir, canlı yayınlarına katılabilir, bizzat kendilerine mail/mesaj atarak kendinizi tanıtabilirsiniz. Mesleğinizle ilgili kendinizi nasıl daha iyi geliştirebileceğiniz noktasında bilgi toplamaya çalışabilirsiniz.

Tecrübeli Mezunlardan Bilgi Edinin

Üniversite öğrencileri bu yılı uzaktan eğitimle tamamladılar. Pandeminin ilk yılında hayalinizdeki üniversite tercihini yapan ve 1. Yılını tamamlamış olan öğrencilerle konuşabilirsiniz. Sosyal medya hesapları üzerinden onlarla iletişime geçebilirsiniz. Tecrübelerini dinleyebilir, üniversite, bölüm ve eğitim kalitesi hakkında bilgi edinebilirsiniz. Okudukları üniversitenin uzaktan eğitim alt yapısı nasıldı? Akademik kadro süreci iyi yönetebildi mi? Eğitim ve sınav süreçleri verimli geçti mi?

Üniversite, öğrencilerin aidiyet geliştirmesi için herhangi bir çalışma yaptı mı? ve benzeri sorularınızı sorabilirsiniz. Bu konuda ayrıca üniversitelerin danışma ofislerini de arayabilir, öğrenci işlerinden de bilgi alabilirsiniz. Sizinle benzer kaygıları yaşamış kişilerden öneri almak ve tecrübelerini dinlemek daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır.

Üniversite Tercihi Yaparken Bir Mentor veya Kariyer Danışmanı ile Görüşebilirsiniz

Pandeminin her yaştan ve her konumdan bireyi oldukça olumsuz etkilediği maddi, manevi oldukça zor bir dönemden geçiyoruz. Böyle bir dönemde geleceği planlamak ve bilinçli adımlar atabilmek ise hiç kolay değil. Kaygılı olmanız, kararsızlık yaşamanız, seçimlerinizin doğruluğundan emin olamamanız oldukça normal. Ne zaman biteceğini öngöremediğiniz bir sürecin bir ömre etki edecek önemli bir seçimi olumsuz etkilemesinden endişe duyabilirsiniz.

Bu endişeyi gidermek için okuduğunuz yazılar, yaptığınız araştırmalar da yeterli hissettirmeyebilir. Özellikle sınava hazırlık ve/veya üniversite tercihi sürecinde zorluk yaşıyorsanız destek almayı ihmal etmemelisiniz. Bu zorlu süreçte sizi motive edecek, kariyerinizi planlamanızı sağlayacak bir uzmandan destek alabilirsiniz. Bu sayede performansınızı potansiyelinizle uyumlu hale getirebilirsiniz. Karakterinize, ilgi, beceri ve isteklerinize uyan şekilde hedefler belirleyebilirsiniz.

Hedefinize ulaşmanız için yapmanız gerekenleri sizi objektif bir şekilde değerlendirecek bir uzmandan destek alabilirsiniz. Böylece hem kaygılarınızı yatıştırabilir hem de daha geniş bir perspektiften bakarak kariyerinizi yapılandırabilirsiniz.

Özellikle yurtdışında eğitim almak isteyenler bir mentor desteği alabilirler. Böylece kendileri için en uygun bölüm, üniversite, ülke seçeneklerini belirleyebilirler. Yurtdışında yaşamanın ülkelere ve üniversite tercihlerine göre olası maliyetlerini ve burs imkanlarını öğrenebilirler. Mentorloops sayfasını inceleyerek bu konuda daha detaylı bilgi edinebilirsiniz. Yine yurtdışında okumak isteyen ancak bu konuda yeterli bilgisi olmayanlarda hayallerinden vazgeçmek yerine bilgi toplamalılar.

Yeterli bilgiye sahip olmamak öğrencilerin yurtdışı eğitime yönelik önyargı geliştirmelerine neden olabiliyor. Önyargılar ise seçimlerimizi olumsuz etkiliyor. Vazgeçmeden önce bir uzman eşliğinde detaylıca değerlendirme yapmak ise ileride “keşke” denilmesinin önüne geçiyor.

Üniversite tercihiniz ister yurtiçi ister yurtdışı olsun pandemiden etkilenmeden, bilinçli bir seçim yapabilirsiniz. Aba psikoloji uzman kadrosu her yaştan danışanına akademik ve mesleki danışmanlık sunuyor. Stratejik yetenek yönetimi çalışmamız ile kariyerinizi size en uygun şekilde planlıyoruz. Ayrıca uyguladığımız IQ, EQ, dikkat, algı, yetenek ve kişilik testleriyle potansiyellerini keşfediyor eğitim alabilecekleri en iyi üniversitelere yerleştiriyoruz.

Read More

Başarılı bir kariyer planlamak yaşam standartlarını artırmak ve standartların devamlılığını sağlamak için oldukça önemli. Yaşam standartlarının yanı sıra global düzeyde yer ve söz sahibi olabilmek için de iyi bir kariyere ihtiyaç var. Ancak kariyerimizde hedeflediğimiz noktalara erişebilmek kısa vadeli çalışmalardan ziyade uzun vadeli planlama gerektiriyor. İyi bir kariyer için erken yaşam dönemi itibariyle bilinçli adımlar atmak uzun vadede kazandırıyor.

Kariyer gelişiminin başarılı olması ve sağlıklı sonuçlar verebilmesi için kişiye özel bir plan yapılması gerekiyor. Bu planı çıkarırken stratejik olmak ve her yönüyle bireyi tanıyarak çalışmak gerekiyor. Kaliteli bir sonuç alabilmek için bireyin kişiliğinin, beklentilerinin, ilgi ve becerilerinin kariyer planına yansıtılması gerekiyor. Tüm bunları bireysel bir çabayla gerçekleştirmekse artık pek mümkün değil.

Sınav sisteminde üst üste gelen değişiklikler özellikle ailelerin tercih döneminde bilinçli şekilde rehberlik edebilmesini zorlaştırdı. Yurtiçi eğitimde her yıl artan üniversite sayıları ve açılan yeni bölümler tercihleri zorlaştırıyor. Yurtdışı eğitime duyulan ilginin, verilen önemin artması da tercih yaparken çok yönlü değerlendirme yapmayı gerektiriyor.

Tercih ve karar sürecinde her bir detayı göz önünde bulundurabilmek başarılı bir kariyer inşa edebilmek için oldukça önemli. Fakat öğrencinin veya ailenin bu konuda yeterince kaynağı olmayabilir. Değerlendirme sürecinde kaynaklara erişmek kadar objektif olmakta da zorlanabilirler.

Bir diğer önemli konu ise seçim yaparken bugünün koşulları kadar geleceğin getireceklerini de değerlendirmeye almak. Tercih dönemini beklemeden daha sağlıklı kararlar verebilmek için önümüzdeki 20, 30, 40 yıl değerlendirilmeli. Bunu yapabilmek içinse geleceğin mesleklerin ve mesleklerin geleceği iyi bilinmeli. Yine bu da öğrencilerin veya ailelerin yeterli kaynağa erişmekte zorlanacağı bir konu.

Bilimsel araştırmalarla elde edilmiş, ulusal ve uluslararası çalışmaların takibini ve değerlendirmesini yapabilmeyi gerektiriyor. Bu aşamada en sağlıklı olan ise bir mentor veya kariyer danışmanı ile çalışmak olacaktır. Özellikle pandemi sürecinde kişiye özel destek, rehberlik ve danışmanlık sunan profesyonellerin önemi artı. Yazımızın devamında başarılı bir kariyer için geleceğin mesleklerini ve mesleklerin geleceğini bilmenin önemini detaylarıyla paylaşacağız.

Başarılı Bir Kariyer için Mesleklerin Geleceği İyi Bilinmeli

Geçmişten günümüzde ulusal ve uluslararası düzeyde meydana gelen değişiklikler ve gelişimler sonucunda mesleklerin geleceği etkilenmiştir. Her bir sanayi devrimi beraberinde pek çok mevcut mesleğin son bulmasına ve yeni iş kollarının gelişmesine neden olmuştur. Su ve buhar gücüyle üretimin geliştiği 1. Sanayi devriminde (Endüstri 1.0) faal olan pek çok tesis ve çalışan elektriğin yaygınlaşmasıyla yok oldu.

Endüstri 2.0’ın getirdiği yenilikler ve meslekler de Endüstri 3.0 ile hayatımıza giren bilgi teknolojileri sonucu son buldu. Değişime ayak uyduramayan, sistemlerini ve iş gücünü yeniliğe adapte edemeyen üreticiler piyasadan çekildi. Dolayısıyla her yenilik ve değişim beraberinde bazı meslekleri tarihe gömerken işsizliği de tetikledi. Bugün ise 4. Sanayi devriminin yani endüstri 4.0’ın etkilerini yaşıyoruz.

Başarılı bir kariyer için meslek tercihi yapmadan önce dünya genelindeki gelişmeleri takip etmek gerekiyor. Artık başta gelişmiş ülkeler olmak üzere siber fiziksel sistemlere dayalı bir üretim türüne geçildi. Bu değişim sadece sanayiyi değil, eğitim, sağlık, ulaşım, iletişim, sosyal çevre gibi yaşam alanlarımızı etkiledi.

Artık dünyanın neresinde olduğumuz ya da neyle meşgul olduğumuz önemli değil. Hepimiz dünyadaki gelişmelerden etkileniyor, avantaj ve dezavantajlarını deneyimliyoruz. Dolayısıyla dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de endüstri 4.0’da bazı mesleklerin geleceğini tehdit ediyor. Bugün üniversitelerde okutulan ve her yıl yeni mezunlar veren pek çok meslek bölümü var. Ancak bunların bir kısmı daha şimdiden mezuniyet sonrası işsizlikle karşılaşıyor.

Mevcut Meslekler Mutlaka Yeniliğe ve Değişime Ayak Uydurmalı

Önümüzdeki 10 yıllarda ise bazı mesleklerin iş alanı tamamen kapanacak. Mevcut bilgisini, tecrübesini yeni sistemlere uyarlayabilen, kendini geliştirebilen bireyler ise iş gücü ihtiyacına dahil olacak. Bugünün mühendisleri ve mühendis adayları ileride giderek sanallaşan akıllı üretim ortamlarında çalışacaklar. Başarılı bir kariyer için ana dallarının yanında kodlama ve bilgi teknolojilerinde de uzmanlaşmaya ihtiyaç duyacaklar.

Geçmişten bugüne mühendislik yapanlar da mevcut teknik ve bilişsel becerilerini Endüstri 4.0’ın gereksinimleri doğrultusunda geliştirmeliler. Öğretmenler de öğretim sistemlerini geliştirmeliler. Farklı öğrenme stillerine ve zeka türlerine hitap edecek şekilde öğretim tekniklerini geliştirmeliler. Eğitimin içerisine mutlaka bilişim desteği eklenmeli ve öğretmenler bilişim alanında bilgili olmalılar.

Artık bilgiye her yerden ulaşmak mümkün. Öğrencilerin okur yazarlık düzeyine dijital okur yazarlık becerisi eklenmeli. Ezberci anlayıştan ziyade araştıran, sorgulayan, geliştiren öğrenciler yetiştirmek hedeflenmeli. Covid-19 ile hayatımızın merkezine yerleşen online iletişim, uzaktan eğitim bundan sonrada gerçekliğimiz olmaya devam edecek. Adapte olabilenler mesleklerini yenilikle uyumlu şekilde dönüştürürken, adapte olamayanlar işsizlikle mücadele edecek.

Başarılı Bir Kariyer için Geleceğin Meslekleri de Seçim Sürecinde Değerlendirilmeli

Endüstri 4.0 ve beraberinde gelen yenilik ve değişimler mevcut meslekleri etkilediği gibi yeni meslekleri doğuracak. Değişimin beraberinde gelişen yeni meslek dalları bilinçli seçimler yapanlar için alanının ilklerinden olma fırsatını sunacak. Dolayısıyla geleceğin mesleklerine bugünden yatırım yapılması başarı olasılığını artıracak.

Gelecekte hala önü açık olan meslekler şu şekildedir; Psikoloji, Sinir bilim, Eğitim, Tıp, Eczacılık, Diş hekimliği (özellikle yaşlılık için diş hekimliği oldukça önemlidir), Biyoteknoloji (içinde genetiği ve akıllı tarımı bulunduran alan).

Bugünden başlayarak başarılı bir kariyer isteyenlerin önü özellikle insan, yaşam ve sağlık bilimlerinde açık olacak. Bunun en büyük nedeni ise uzayan insan ömrü. Özellikle 1990 ve sonrası doğan bireyler için ortalama yaşam süresi 115 yıl üstü kabul ediliyor. Bu da uzayan yaşam süresiyle paralel şekilde yaşam standartlarının ve konforunun da önemini artırıyor.

Özellikle ağız, diş sağlığı, eklemler, kalp sağlığı ve kronik rahatsızlıkların tedavisi önemli hale geliyor. Uzayan yaşam süresi bireylerin psikolojik iyi halinin de önemini artırıyor. Bu da ruh sağlığı alanındaki çalışmaların da hız ve önem kazanacağını gösteriyor.

Psikologların 1/3’ü insan sağlığı (paranoya, şizofreni, kaygı bozuklukları) üzerine çalışması öngörülüyor. Psikologların 2/3’ünün de ruh sağlığının ve yüksek farkındalığın artırılması üzerine çalışması bekleniyor. Ayrıca psikologların öğrenme üzerine de daha kapsamlı çalışması bekleniyor. Biyoteknik, yapay zeka, makine öğrenmesi, büyük veri, hukuk alanları da geleceğin meslekleri arasında hız ve önem kazanacak.

Gelecekte iş dünyasında varlık sağlayabilmek için iletişim ve düşünme becerilerimizi geliştirmemiz gerekiyor. Başarılı bir kariyer için medyayı iyi okuyabilmek ve etkili kullanabilmek de oldukça önemli hale gelecek. Bilgisayar teknolojilerine, programlama dillerine ve yazılıma hakim olmak da her anlamda meslek kollarına kazanç sağlayacak. Kısacası 21. Yüzyılda teknolojinin beraberinde getirdiği yeniliklerden haberdar olmak ve bu konuda gelişmek kazanç sağlayacak.

Endüstri 4.0 Okul Öncesi Eğitimden İtibaren Çok Daha Bilinçli Bir Kariyer Planı Yapmayı Gerektiriyor yazımızdan da faydalanabilirsiniz.

Başarılı Bir Kariyer İçin Sınava Hazırlık Sürecinde Mentorla Çalışmak Büyük Avantaj Sağlıyor

Değişen sınav sistemleri, farklılaşan müfredatlar, her yıl açılan üniversiteler ve programlar da bir mentorle çalışmanın önemini artırıyor. Mentorlük desteği almak hem gençlere hem de ailelere büyük kolaylıklar sağlıyor. Geleceğin koşullarını ön görerek, bugünden on yıllar sonrasını planlayarak seçim yapmak zor. Burada mentor kişiye geçmiş tecrübelerinden ve geleceğe yönelik bilimsel verilerden yola çıkarak rehberlik ediyor.

İyi bir mentor sadece kariyer planlama noktasında değil kişisel, mesleki gelişim konularında da destek veriyor. Özgüven eksikliği, sosyal kaygı, çekingenlik, beden dilini kullanamama gibi başarıyı engelleyen konularda da destek veriyor. Kullandığı empatik dil, yargısız ve objektif yaklaşımla kişinin kendini daha iyi ifade etmesine destek oluyor.

Mentor, menti (mentorlük hizmeti alan kişi) ve gerektiğinde mentinin ailesi ile iş birliği yapıyor. Montor menti için en doğru ve en avantajlı fırsatları değerlendiriyor. Üniversiteye hazırlık sürecinde de mentor mentinin performansını ve motivasyonunu artırmaya yönelik çalışıyor. Zaman yönetimi, dikkat dağıtıcılarla baş etme, hedef belirleme ve planlama noktasında destek veriyor.

Başarılı bir kariyer için mentorle çalışmak genç ve aile için büyük avantaj sağlıyor. Çocukların sınava hazırlık sürecinden başlayarak üniversite kabulü ve iş bulma süreci de aileleri zorluyor. Aile çocuğu doğru yönlendirebilmek istiyor ancak kendi eğitim tecrübeleri ile bugünün eğitim sistemi farlılık gösteriyor. Bu farkları öğrenmek ciddi zaman ve emek istiyor.

Aynı şekilde eğitim ve sınav sistemini öğrenmenin yanı sıra geleceğin olası koşullarını da bilmek gerekiyor. Bu ise apayrı bir araştırma ve çalışma alanı. Dolayısıyla kariyer planlama sürecinde çocuğa bilgi ve deneyim sunmak aile için büyük bir sorumluluğa dönüşüyor. Bu sorumluluğu üstlenemeyen veya altından kalkamayan ebeveynler strese giriyor. Bu stres ise öğrenciye doğrudan yansıyor.

Bu noktada mentorle kariyer planlamak ailelerin yükünü azaltıyor. Aile kariyer planlama rolünü bırakıyor ve sadece manevi ve maddi destek noktasında çocuğun yanında oluyor. Kişisel Gelişim, Üniversite ve Meslek Seçimi Başarılı Bir Kariyer İçin Ne Kadar Önemli! Ve Mentorle Kariyer Planlamak Gençlere ve Ailelere Kolaylık Sağlıyor yazılarımızdan da faydalanabilirsiniz.

Başarılı Bir Kariyer İçin Stratejik Yetenek Yönetimi ile Kariyer Danışmanlığı Alarak Öğrencilik Yıllarınızı ve İş Hayatınızı Daha Verimli Geçirebilirsiniz

Eğitim ve/veya iş hayatının her aşamasında stratejik yetenek yönetimi ile kariyer planı yapmak mümkün. Sınava hazırlanırken mesleklerin geleceğini ve geleceğin mesleklerini bilmek, kariyer planını bu bilgiyle yapmak oldukça önemli. Ancak başarılı olmak için sadece mesleklere yönelik bilgi edinmek yeterli değil. Meslek seçiminiz ne olursa olsun gelecekte başarılı olmak için teknolojiyle ve dijital dünya ile barışık olmalısınız.

Evrensel kalabilmek için İngilizce ve mümkünse yaygın olarak kullanılan farklı dillere hakim olabilmelisiniz. Başarılı bir kariyer için seçimlerinizde karakteristik özelliklerinizi, bilgi, beceri ve ilgilerinizi de göz önünde bulundurmalısınız. Zeka alanınızı, öğrenme stilinizi bilmek, güçlü ve gelişime açık yönlerinizi öğrenmek de oldukça önemli. Bu noktada erken yaşlardan itibaren eğitiminizin ve kariyer hayatınızın herhangi bir aşamasında kariyer danışmanlığı alabilirsiniz.

Aba psikoloji uzman kadrosu her yaştan danışanına akademik ve mesleki danışmanlık sunuyor. Stratejik yetenek yönetimi çalışmamız ile kariyerinizi size en uygun şekilde planlıyoruz. Ayrıca uyguladığımız IQ, EQ, dikkat, algı, yetenek ve kişilik testleriyle çocuk, genç ve yetişkin danışanlarımızın potansiyellerini keşfediyoruz. Siz de geleceğinizi daha bilinçli planlamak ve bu süreçte profesyonel destek almak istiyorsanız bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Başarılı bir kariyer için önerilerimizi paylaştığımız diğer yazılarımıza ulaşmak için Aba Blog sayfasına da bakabilirsiniz. Ayrıca Doç. Dr. Gamze Sart’ın konuyla ilgili Aba Kariyer blog yazılarını okuyabilir Youtube kanalını takip edebilirsiniz.

Read More