Kariyer planlaması, bireylerin mesleki yollarını belirleme sürecinde kritik bir rol oynar. Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sürecinde olan öğrenciler için ise bu planlama, gelecekteki başarılarının temelini oluşturur. ABA Psikoloji olarak, Stratejik Yetenek Yönetimi ve Kariyer Danışmanlığı hizmetlerimizle, bireylerin yeteneklerini, ilgi alanlarını, eğilimlerini ve ihtiyaçlarını detaylı bir şekilde analiz ederek onlara özgü kariyer planları oluşturuyoruz. Bu yazımızda, Stratejik Yetenek Yönetimi ve Kariyer Testi (SYYK) sürecini ve bu sürecin YKS öğrencilerine nasıl fayda sağlayabileceğini ele alacağız.
Psikolojik Değerlendirme ve Testler
Stratejik kariyer planlama sürecimizin ilk adımı, çeşitli psikolojik testlerin uygulanmasıyla başlar. Bu testler arasında başta WISC-V olmak üzere, toplam 8 farklı psikolojik test bulunur. Bu testler, bireylerin zihinsel becerilerini, duygusal dengelerini ve kişilik özelliklerini objektif bir şekilde ölçer. Elde edilen veriler, bireyin sosyo-ekonomik ve kültürel çevresi ile birlikte analiz edilir. Bu holistic yaklaşım, her bireyin benzersiz yapısını anlamamıza ve ona en uygun kariyer yolunu belirlememize olanak tanır.
Stratejik Planlama
Analiz sonuçlarına dayanarak, bireysel özelliklere uygun bir stratejik kariyer planı hazırlanır. Bu plan, kısa ve uzun vadeli hedefleri içerir ve 3, 6, 12 ve 24 aylık dönemler için öngörüler sunar. Planın amacı, bireylerin akademik ve kariyer hedeflerine ulaşmalarını sağlamak için gerekli adımları belirlemek ve bu süreçte onlara rehberlik etmektir.
SYYK Sürecinin Adımları
Test Uygulaması: WISC-V ve diğer psikolojik testlerin uygulanması ile öğrencinin zihinsel ve duygusal durumu değerlendirilir.
Veri Analizi: Test sonuçları, öğrencinin sosyo-ekonomik ve kültürel çevresi ile birlikte analiz edilir.
Kariyer Planının Oluşturulması: Elde edilen veriler ışığında, öğrenciye özel bir kariyer planı oluşturulur.
Hedef Belirleme: Kısa ve uzun vadeli akademik ve kariyer hedefleri belirlenir.
Sürekli İzleme ve Değerlendirme: 3, 6, 12 ve 24 aylık dönemlerde öğrencinin gelişimi izlenir ve gerektiğinde plan güncellenir.
SYYK’nin YKS Öğrencilerine Faydaları
Kendi Potansiyelinizi Keşfetme: SYYK, öğrencilerin yeteneklerini ve ilgi alanlarını keşfetmelerine yardımcı olur. Bu sayede, hangi alanlarda başarılı olabileceklerini ve hangi mesleklerin onlara uygun olduğunu öğrenirler.
Odaklanmış Çalışma: Belirlenen kariyer hedeflerine ulaşmak için öğrencilerin çalışmalarını nasıl yönlendirecekleri konusunda net bir yol haritası sunar.
Motivasyon Artışı: Hedefe yönelik bir planın olması, öğrencilerin motivasyonunu artırır ve çalışmalarına daha fazla odaklanmalarını sağlar.
Güçlü ve Zayıf Yönlerin Belirlenmesi: Uygulanan testler sayesinde, öğrenciler hem güçlü hem de geliştirilmesi gereken yönlerini objektif bir şekilde görebilirler.
Destek ve Rehberlik: ABA Psikoloji olarak, öğrencilerin kariyer yolculuklarında karşılaştıkları zorluklarda onlara sürekli destek ve rehberlik sağlıyoruz.
YKS öğrencileri için Stratejik Yetenek Yönetimi ve Kariyer Testi (SYYK), başarılı bir kariyer planlaması yapmanın ve geleceğe yönelik sağlam adımlar atmanın anahtarıdır. ABA Psikoloji olarak, bu süreçte öğrencilere en iyi şekilde rehberlik etmek ve onların potansiyellerini en üst düzeye çıkarmak için buradayız.
Daha fazla bilgi almak ve profesyonel kariyer danışmanlığı hizmetlerimizden yararlanmak için +90 212 287 86 06 numaralı telefondan bizimle iletişime geçebilirsiniz.
ABA Psikoloji olarak, öğrencilerimizin gelecekteki başarılarına katkı sağlamaktan gurur duyuyoruz!
Doğru üniversite seçimi tüm öğrenciler için kritik bir nokta olarak karşımıza çıkmaktadır. Yaşadığımız yüzyılda üniversite eğitiminin önemi tartışılmayacak kadar büyüktür. Elbette; tercih edilecek üniversitenin nitelikleri ve öğrenciye ne katacağı önemini arttırmaktadır. Bu anlamda ülke ya da şehir seçiminden çok daha önemlisi doğru üniversiteyi bulmaktır. Üniversite tercihi yaparken öğrenci adayının istekleri göz önünde bulundurulmalıdır. Öğrenci adayının isteklerinin yanı sıra; yetenekleri ve ilgi alanları önem taşımaktadır.
Bu noktada; uzman desteğine başvurmak süreci doğru planlamak için dikkat edilmesi gereken en önemli noktadır. aba Psikoloji, üniversite ve meslek seçimi konusunda öğrencileri desteklemektedir. Stratejik yetenek yönetimi bu noktada devreye girmektedir. Yetenek ve zeka testleriyle öğrencinin doğru üniversite seçimi yaparak doğru alanda konumlanması için katkı sunulmaktadır. Kapsamlı testler aracılığıyla öğrencilerin güçlü ve zayıf yönleri ortaya çıkarılabilmektedir. Bu sayede doğru bir yönlendirme yapılmakta ve doğru üniversite seçiminin yapılabilmesi sağlanmaktadır.
Öğrenci adaylarının güçlü ve zayıf yönlerinin saptanması sürecin yönetimi ve geleceğe dönük planlama noktasında önem taşımaktadır. Bu sayede öğrenci adayı hazırlık aşamasında eksiklerini giderebilmekte; hedefine doğru emin adımlarla ilerleyebilmektedir. Peki, üniversite seçimi yaparken hangi konulara dikkat edilmelidir? YKS öğrencileri nasıl bir yol haritası çizmelidir? Öğrenciler üniversite eğitimi için Türkiye’yi mi yoksa yurt dışını mı tercih etmeli?
Doğru Üniversite Seçimi İçin Nasıl Bir Yol Haritası Çizilmeli?
Az önce de sözünü ettiğimiz gibi üniversite seçiminde belirleyici noktalardan biri öğrenci adaylarının yetenekleridir. Bu noktada; öğrencilerin hangi alanlarda daha başarılı olduğuna testler aracılığıyla bakılabilmektedir. Bununla birlikte; üniversitelerin talepleri de önem taşımaktadır. Örneklendirmek gerekirse; yurt dışındaki birçok üniversite dil yeterliliği talep etmektedir. Akademik eğitime ve sosyal hayata uyum sağlamak için bu bir gerekliliktir. Öğrenci adayı dil yönünden zayıfsa; geç kalınmadan ülke ve üniversite seçimine göre bu yönünü güçlendirmesi gerekir. İlgi ve yetenek testleri bu gibi noktalarda verdikleri ipuçlarıyla öğrencilerin hazırlık sürecini kolaylaştırmaktadır.
Doğru üniversite tercihi yapabilmek için hazırlık sürecine erken başlamak gerekir. 12. sınıf, üniversiteye hazırlık için geç bir dönemdir. Bu noktada öğrencilerin 9. – 10. sınıfta hazırlıklarına başlamış olması gerekir. Bu aşamadan itibaren çizilecek yol haritasına göre kısa ve uzun vadeli planlar oluşturulmalıdır. Bu planlar çerçevesinde ilerlemek, öğrenciyi hedefine ulaştırmanın ilk adımı olacaktır.
Doğru Üniversite Seçimi İçin YKS Öğrencileri Nasıl Bir Hazırlık Yapmalı?
Pek çok öğrenci lisans eğitimi için, “Türkiye’de mi okumalıyım yoksa yurt dışına mı gitmeliyim?” sorusunu sormaktadır. Bu noktada öğrencinin istek ve ihtiyaçlarına ve aynı zamanda becerilerine bakılmalıdır. Stratejik Yetenek Yönetimi testleri burada devreye girmektedir.
Örneğin; tıp okumak isteyen bir öğrencinin lisans eğitimini Türkiye’de tamamlaması daha faydalı olabilmektedir. Çünkü Amerika ve Kanada başta olmak üzere birçok ülkede tıp eğitimi için farklı bir yol izlenmektedir. Öğrencilerin bir lisans diplomasına sahip olması; ardından tıp eğitimine başlaması mümkün olmaktadır. Ancak Türkiye’de tıp eğitimine doğrudan başlanması söz konusudur. Türkiye’de tıp alanında dünya çapında üniversitelerin varlığı da bilinmektedir. Bu noktada; tıp eğitimi almak isteyen öğrenciler lisans eğitimlerini Türkiye’de tamamlayıp ardından yurt dışına gidebilirler.
Bir başka öğrenci, teknoloji eğitimi almak istiyorsa; bu kez Hollanda’daki üniversiteleri inceleyebilir. Moda tasarımı okuyacak bir öğrenci ise İtalyan üniversitelerine yönlendirilebilir. Kısacası, hangi ülkede eğitim alınacağına konulacak hedefler doğrultusunda karar verilebilir. YKS hem Türkiye hem de yurt dışı eğitim için önemli bir sınav olarak bilinmektedir. YKS ile iyi bir üniversiteye yerleşmek yurt dışı üniversitelere başvuru hakkı vermektedir. Bu noktada; her koşulda YKS’de başarı elde etmek üzerine bir çalışma yürütülmesi tavsiye edilmektedir.
Üniversite Tercih Dönemi yaklaştı; sınav takvimine göre YKS sınav sonuçları 4 Ağustos Çarşamba günü açıklanıyor. Sınav sonuçları açıklandıktan sonra ise adayları tercih süreci bekliyor. Tercihler ise 5-13 Ağustos arasında yapılacak. Tercih yapmak için süre oldukça uzun gibi görünse de yeterli ön hazırlığı olmayan adaylarda bu süre kaosa dönüşüyor.
Adaylar çevrelerinden gelen her türlü yönlendirmeye açık oluyorlar ve tercih dönemi iyi yapılandırılamıyor. Üniversite sınavı yükseköğrenime devam etmek isteyen her öğrenci için oldukça meşakkatli bir sınav. Hazırlık sürecinin yoran ve hırpalayan temposu kadar seçim süreci de zahmetli. Doğru seçim yapabilmek için öncelikle sınav sistemini iyi bilmek ve iyi bilen kişilerden destek almak gerekiyor.
Adaylar sınava hazırlık sürecinde sistemin mantığını büyük ölçüde oturtuyor. Ancak ebeveynler veya adaya yakın olan diğer kişiler sınav sistemini yeterince iyi bilemeyebiliyor. Bunun önemli bir nedeni son yıllarda sınav sisteminde üst üste meydana gelen değişiklikler. Üniversite sınavının bugünkü adı dahi çoğu kişi tarafından bilinmiyor.
Bu yüzden seçim yaparken tecrübeli ve güncel bilgilere sahip kişilerle çalışılması gerekiyor. Bu kişiler hazırlık sürecinde destek aldığınız öğretmenleriniz olabileceği gibi, okul rehberlik birimizin veya profesyonel danışmanlık merkezleri de olabilir. Seçim sürecinde bir mentörle de çalışabilirsiniz.
Üniversite Tercih Dönemi Yaklaşıyor! Peki Kalan Süre Nasıl Değerlendirilmeli?
Tercih döneminin başlamasına sadece iki hafta var. Bu süre doğru değerlendirilirse üniversite ve meslek seçiminizle ilgili daha fazla memnuniyet duyabilirsiniz.
Üniversiteden Önce Meslek Seçimi Yapın
Tercih döneminde sadece üniversite tercihi yapılacağı düşünülebilir. Ancak okuyacağınız üniversiteyi sınavdan aldığınız puan kadar okumak istediğiniz bölüm de belirler. Bölüm seçimi ise meslek seçiminize göre belirlenir. Hangi mesleğe yönelmek istediğinizi belirlediniz mi? Bir meslek seçerken çok yönlü değerlendirme yapmak gelecekteki mesleki tatmini artırmaktadır. Doğru seçim yapabilmek için kişinin birden fazla değişkeni göz önünde bulundurması gerekir.
Karakteristik özellikler, sosyoekonomik düzey ve beklentiler, ilgi alanları, beceri ve yetenekler seçim yaparken dikkate alınmalıdır. Tabi kişinin ihtisası da oldukça önemlidir. Örneğin; Türkçe-Matmatik alanından mezun birinin Fen-Matematik temelli bir bölüme yönelmesi riskli olabilir. Sözelden Sayısala geçmek de aynı şekilde oldukça risklidir. Üniversite tercih dönemi geldiğinde alan dışı bölümlere yönelmek kat sayıların düşmesine neden oluyor. Bu durumda elde edilen puandan faydalanılamıyor.
Ve ayrıca eğitim hayatı bireyi zorlayabilir. Bu açıdan meslek seçimi yapmadan çok daha önce kişinin lise eğitimine başlarken doğru alana yönelmesi gerekir. Alan seçimi meslek seçiminin ön hazırlık aşamasıdır. Ve daha bu aşamada kişinin seçim yaparken ilgi, beceri, yetkinlik, sosyoekonomik ve kültürel özelliklerini düşünmesi gerekir.
Doğru Alan Seçimi Yapmak Meslek Seçimine Daha Doğru Yön Veriyor
Bugünün koşullarında hem alan hem de meslek seçimi yapmak profesyonel destek almadan kolay değildir. Bunun önemli bir nedeni eğitim sistemindeki rekabetin oldukça yüksek olmasıdır. Her yıl üniversite sınavına hazırlık yapan aday sayısı artıyor. Buna bağlı olarak her yıl yeni vakıf ve özel üniversiteler ve yeni bölümler açılıyor. Böyle bir ortamda nitelikli üniversite ve bölüm seçmek zorlaşıyor.
Avantajı artırabilmek için Lise eğitiminde doğru alan seçimini yapabilmek gerekiyor. Ardından sınava hazırlık sürecini en iyi şekilde geçirmek gerekiyor. Ve sonrasında elde edilen puanı en verimli şekilde değerlendirmek önem kazanıyor. Puanı değerlendirme sürecinde kişinin meslek seçimi ve tabi ki üniversite eğitiminden beklentileri de önem kazanıyor.
Üniversite tercih dönemi geldiğinde adaylar özel bir üniversite de mi okumak istiyor, yoksa devlet üniversitesinde mi? burs beklentisi var mı? Eğitimini yurtiçinde mi yurtdışında mı sürdürmek istiyor? Bütçe planı ve finansal desteği var mı? Şehir dışı eğitim fırsatlarına açık mı yoksa aile yanında mı kalmak istiyor? Hazırlık sınıfı olacak mı? Bu sınıfı okumak istiyor mu? Ve daha pek çok detayı değerlendirmeli.
Üniversite Tercih Dönemi Başlamadan Geleceğin Meslekleri ve Mesleklerin Geleceği Araştırılmalı
Bölüm, meslek ve hatta üniversite seçerken dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli konu da bugünün ve geleceğin mesleklerini iyi biliyor olmaktır. Bu bilgi bize gelecek on yıllarda seçtiğimiz mesleğin ne denli avantajlı olacağının bilgisini sağlar. Teknolojinin hızla ilerlemesi pek çok mesleğin rolünün değişmesine ve evrilmesine neden oldu.
Bu değişim ve yenilikler adapte olabilenler için avantaj sağlarken adapte olamayanların iş kaybına neden oldu. Günümüzün popüler mesleklerine her yıl büyük talep var. Popüler mesleklere yönelik bölümler her yıl öğrenci almaya ve mezun vermeye devam ediyor. Ancak mezuniyet sonrası istihdam sağlanabilecek kadar iş sahası çoğu bölümde yok.
Bu da adayların mezuniyet sonrası uzun süreli işsiz kalmasına veya bölüm dışı mesleklere yönelmesine neden oluyor. İş bulamamak özgüveni ve motivasyonu zedeliyor. Farklı bölümlere yönelip iş bulamama kaygısıyla o bölümlerde devam etmekse mesleki tatminin azalmasına neden oluyor. Bu tatminsizlik hem iş veren hem de çalışan için performans ve üretim kaybına neden oluyor.
Üniversite tercih dönemi gelmeden önce geleceğin mesleklerini bilmek de oldukça önemli. Her yıl üzerine yeterince bilgi sahibi olmadığımız bölümler açılıyor. Bu bölümlere yönelik bilgi olmaması ve henüz mezun da vermemiş olunması seçim sürecine temkinli yaklaşılmasına neden oluyor. Ancak yeni bir bölümün ilk mezunlarından olmak mezuniyet sonrası istihdam olasılığını da artırıyor. Ayrıca ilk mezunlar pek çok anlamda öncülük de etmiş oluyor.
Öğretim Kadroları da Üniversite Tercih Dönemi Gelmeden Araştırılmalı
Yeni mesleklere yönelmek söz konusu olduğunda öğretim kadrosu, üniversite ve bölümün niteliğini iyi araştırmak gerekiyor. Bu bölüme yönelik iş gücü ihtiyacı nedir? ülkemizde veya farklı bir ülkede bu mesleği yapabilme potansiyeli var mı? iyi araştırılmalı. Araştırma ve ön bilgi edinme her iki durumda da çok önemli.
Bugünün popüler mesleklerini istihdam fırsatını artırabilmek için en iyi üniversitelerde iyi bir kadrodan okumak gerekiyor. Mümkünse seçim yapmadan önce ilgili bölümlerin ders içeriklerini araştırmak da seçim yaparken kişiye bilgi sağlıyor. İçerikler ilgi çekiyor mu, merak uyandırıyor mu? Değerlendirmesini yapmak seçimin ne kadar doğru bir tercih olduğunu belirliyor. Üniversite tercih dönemi kadar üniversite eğitimi de verimli değerlendirilebilecek şekilde planlanmalı.
Eğitim alınacak okul, yaşanılacak il, bilgiye erişim kaynakları iyi araştırılmalı. Öğrencilerin kendilerini en iyi şekilde geliştirebilecekleri okul ve şehirlere yönelmesi önemli. Seçim yaparken daha şimdiden olası staj ve iş imkanları da araştırılmalı. Çoğu bölümde staj zorunluluğu var ve stajlar istihdam sürecinde önemli rol oynuyor. Bu açıdan eğitim aldığınız şehirde veya yaşadığınız şehirde nitelikli staj yapabileceğiniz iş alanlarının olması oldukça önemli.
Yabancı dil bilgisi de üniversite eğitiminde ve profesyonel kariyerde öne çıkmayı sağlıyor. Pek çok bölümde henüz hala ülkemizde Türkçe kaynaklara erişilemiyor. Yabancı yayınları takip edebilmek kişinin güncel ve nitelikli bilgiye erişmesini kolaylaştırıyor. Ayrıca yabancı dil bilmek global düzeyde istihdam edilebilme fırsatlarını da artırıyor.
Üniversite Tercih Dönemi Geldiğinde Kimden Destek Alınmalı?
Tercih dönemi gelmeden önce yapılması gereken diğer önemli araştırma da bu dönemden kimden destek alınabileceğidir. Üniversite, bölüm ve meslek seçimi gelecek 40-50 yılınıza etki edecek önemli bir karar sürecidir. Bu sürecin iyi planlanması ve bu alanda deneyimli, bilimsel ve güncel bilgiye sahip kişilerden destek alınması önerilmektedir.
Destek verecek kişinin uzman olması size seçim sürecinde aradığınız detaylı bilgiyi ve alternatif çeşitliliğini sağlayacaktır. Yine destek alacağınız kişiyi belirlerken mümkün olabildiğince ihtiyaçlarınıza göre seçim yapmanız gerekmektedir. Yurtdışı eğitim isteyen bir kişinin mutlaka yurtdışı eğitim bilgisi olan ve bu alanda güncel bilgiye sahip bir uzmanla çalışması önerilir. Yurtdışı eğitim danışmanları, danışmanlık ofisleri ve yurtdışı eğitim mentörleri gibi.
Üniversite tercih dönemi gelmeden destek alınacak kişiyi belirlemek seçim sürecinde süre sıkıntısı yaşanmasının da önemine geçer. Pek çok danışman bu dönemde yoğun bir çalışma planına ulaşır. Son dakikaya bırakmak aranan niteliklerde bir kişiye ulaşılmasını da zorlaştırabilir. Destek alınacak uzmanın üniversiteler, öğretim kadroları, bölümler, mesleklerin bugünü ve geleceği üzerine bilgili olması gerekir.
Üniversite Tercih Dönemi Profesyonel Destek ile Çok Daha Başarılı Sonuçlar Sağlıyor
Lise döneminde öğrenciler full konsantrasyon üniversite sınavlarına başarılı olmayı ve hayallerindeki üniversiteyi kazanmayı hedefliyor. Ancak sınavlar bitip sonuçlar açıklandığında pek çok öğrenci sudan çıkmış balığa dönüyor. Kimi öğrencinin bu aşamaya kadar somut bir hedef planı olmuyor. Kimisi seçim sürecinde kararsız kalıyor veya hedefe yönelik yeterli puan alamıyor. Kimi üniversite adayları seçim sürecini telaşlı ve kaos içerisinde geçiriyor.
Ailenin, çevrenin ve arkadaşların etkisi ile istek ve beklentileri dışında seçimler yapabiliyor. Üniversite tercih dönemi öncesi, anı ve sonrası pek çok açıdan iyi bir hazırlık, dikkat, araştırma ve değerlendirme gerektiriyor. Bu süreç yeterince iyi planlanmadığında üniversite eğitiminde motivasyon kayıpları görülme sıklığı artıyor. Seçilen bölümden, okunan okuldan veya yapılan meslekten memnuniyetsizlik doğuyor.
Bu memnuniyetsizlik motivasyonu ve dolayısıyla performansı düşürüyor. Tercih sürecinin verimsiz geçirilmesi yaşam boyu doyumu etkiliyor ve kişiler potansiyellerinin altında işlevsellik gösteriyor. Üniversite eğitimi bireyi sadece bir meslek sahibi olmaya hazırlamıyor. Seçilen üniversite, bölüm ve meslek kişinin gelecekteki sosyal statüsünü, gelirini, çevresini ve hatta kuracağı aileyi bile belirliyor.
Stratejik yetenek yönetimi ise tam da bu kararsızlık ve hatalı seçim süreçlerinde önem kazanıyor. Aba psikoloji olarak danışanlarımızın kariyerlerini belirlemelerinde profesyonel destek sunuyoruz. Yetenekleriniz, ilgi alanlarınız ve potansiyelinizi keşfetmek için öncelikle becerilerinizi birlikte analiz ediyoruz. Başta WISC-V olmak üzere 8 farklı testten bu süreçte faydalanıyoruz. IQ, EQ, ilgi, yetenek, dikkat ve algı testlerinden faydalanıyoruz.
Üniversite tercih dönemi yaklaşırken siz de karar ve tercih sürecinizde profesyonel destek arayışındaysanız bizimle iletişime geçebilirsiniz. Ayrıca Aba Kariyer sayfasını ve her hafta düzenli içerik paylaşılan Youtube kanalımızı takip edebilirsiniz.
Üniversite tercihi kariyerine ve dolayısıyla geleceğine bilinçli yatırım yapmak isteyen her birey için önemlidir. Seçim sürecinde gerek öğrenciler gerekse aileler birden fazla faktörü göz önünde bulundurarak kapsamlı bir değerlendirme yapmaktadır. Tercih edilecek üniversitenin eğitim kalitesi, mezunlarının istihdam olanakları, öğretim kadrosu, olası eğitim maliyetleri bunlardan bazılarıdır. Ancak 2020 itibariyle yaşamımıza dahil olan covid-19 nedeniyle tercih yaparken değerlendirme sürecine yeni faktörler eklendi.
Pandemi nedeniyle gelen seyahat kısıtlamaları, örgün eğitimin belirsiz süreyle uzaktan eğitime çevrilmesi üniversite tercihlerini etkiledi. Kimi öğrenciler için bu bir avantajken kimileri için dezavantaj oldu. Yıllarca hayalini kurup, kazanmak için büyük özveri gösterdikleri üniversitelerde fiziken bulunamayacak olmak öğrencilerin motivasyonunu kırdı. Aynı şekilde yurtdışı üniversite eğitimi almayı düşünenler için de uzaktan eğitim almak motivasyon kırıcı oldu.
Kimi öğrencilerse tercih ettikleri ülkelerde okumaya başladıklarında gelebilecek bir uluslararası seyahat engelinden endişeli. Dolayısıyla Pandeminin ne zaman biteceğini ön göremiyor olmak öğrencilerin ve ailelerin üniversite tercihini etkiliyor. Peki seçim sürecinde pandemi nedeniyle açığa çıkan dezavantajları nasıl avantaja çevirebiliriz? Seçim yaparken öğrencilerin ve ailelerin önceliği ne olmalı?
Pandeminin Yol Açtığı Dezavantajları Üniversite Tercihi Yaparken Avantaja Çevirmek Mümkün
Bu yıl pandemi dolayısıyla hayalinizdeki üniversite yaşantısına başlayamayacak olabilirsiniz. Uzaktan eğitim nedeniyle kampüste olamamak, yüz yüze kurulacak arkadaşlıkları dijital ortamda kurmaya çalışmak zorlayıcı olabilir. Bu da size hayalinizdeki üniversiteyi değil de herhangi bir üniversiteyi tercih etmenin yeterli olacağını düşündürebilir. Ancak pandemiden bağımsız olarak düşündüğünüzde bir hedefiniz varsa bu hedeften vazgeçmemelisiniz.
Pandemi bitip hayat normale döndüğünde elinizde hangi üniversitenin diplomasını taşımak istiyorsunuz? Pandeminin seçimlerinizi etkilemesine fırsat verdiğinizde bundan 30-40 yıl sonrasına da etki etmiş olacaksınız. Bu hafife alınacak veya hızla karar verilecek bir seçim değil. Bu nedenle özellikle böyle bir dönemde karar verirken çok daha hassas bir değerlendirme yapmak gerekiyor. Peki bu değerlendirmeyi yaparken dezavantajları nasıl daha avantajlı hale getirebilirsiniz?
Öncelikle üniversite tercihiniz ister yurtiçi ister yurtdışı olsun mali açıdan avantajlısınız. Üniversite eğitimi aile yanında da olsa farklı bir şehir/ ülkede de olsa oldukça maliyetli olabiliyor. Özellikle ilk yıl öğrencilerin maddi kazanç elde edebilecekleri işlerde rol alamamaları ailelerin maddi yükünü artırıyor. Pandemi nedeniyle örgün eğitimin uzaktan eğitime dönmesi ise geçici süreyle de olsa maliyeti düşürüyor.
Bu dönemi aile yanında geçiren öğrenciler için ulaşım, konaklama, yeme/içme giderleri azalacak. Bu dönemi avantaja çevirmek isteyen öğrenciler daha rahat birikim yapıp meslekleriyle ilgili eğitim programlarına katılabilirler. Kurslar ve sertifika programları ile kişisel ve mesleki gelişimlerine katkı sağlayabilirler.
Yola veya yalnız yaşarken ev/yurt içindeki diğer sorumluluklara ayıracakları zamanı evde değerlendirebilirler.
Zamandan tasarruf etmenin yanı sıra bu işlere harcadığınız enerji de azalmış olacak. Dolayısıyla artan enerji ve zamanla kendinize, ilgi alanlarınıza, hobilerinize veya derslerinize daha fazla zaman ayırabilirsiniz. Aile yanından uzaklaşmak istemeyen ama puanı aile yanında bir üniversiteye yetmeyen öğrenciler farklı şehirlere yönelebilirler. Böylece hem aile yanında eğitimini sürdürmüş hem de üniversiteye sene kaybetmeden başlamış olabilirler.
Pandeminin ilk yılında mezun olmuş ve ünversite tercihi yapmış olan öğrencilerin deneyimlerine başvurabilirler. Böylece özellikle öğrencisi olmak istedikleri üniversitelerin pandemi sürecindeki eğitim performansları hakkında bilgi alabilirler.
Üniversite Tercihi Pandemi Odaklı Yapıldığında Seçimler Hedeflerden Uzaklaşıyor
Pandeminin getirdiği yaşam değişiklikleri hepimizin temel kaygılarını besledi. Zarar görmekten, zarar vermekten, sevdiklerimizi kaybetmekten endişe duyduk. Değerini fark edemediğimiz rutinlerimizin aslında ne kadar keyifli ve önemli olduğunu fark ettik. Sevdiklerimizle bir arada olabilmenin, kalabalık içerisinde yer alabilmenin, yakınlığın, fiziksel temasın önemini anladık. Dolayısıyla üniversite tercihi yapacak öğrencilerin verecekleri kararlar da bu farkındalıklardan etkilendi.
Aileden uzaklaşmak, olası bir hastalık durumunda hemen gelemeyecek olmak, seyahat engelleri, yasaklar endişeleri artırdı. Pek çok genç kendi ayakları üzerinde durabilmeyi ve hayata atılabilmeyi arzu ediyor. Ancak pek çoğu da yaşadıkları kaygı ile seçimlerinde ikilem yaşıyor. Bugün içinde bulunduğumuz kaotik durum ileride geri dönüşü zor olacak kararlar vermemize neden olabiliyor.
Öğrenciler bu kaygılarla baş edemeyip hedeflerindeki üniversiteyi veya okumak istedikleri bölümü dahi değiştirebiliyorlar. Şu an içinde bulunduğumuz durum hem bireysel hem de evrensel nitelikte kaygı unsuru. Dolayısıyla öğrencinin gelecek kaygısını ailenin ebeveynlik kaygıları pekiştirebiliyor. Böyle bir durumda eğer siz de seçimlerinizin pandemi kaynaklı etkilendiğini hissediyorsanız destek almalısınız. Bu süreçte daha bilinçli ve sağlıklı kararlar verebilmek için profesyonel destek almayı önceliklendirebilirsiniz.
Kariyer danışmanlığı, mentorluk ve/veya psikolojik destek alabilirsiniz. Hedeflerinizle ilgili stratejik planlar çıkarabilir, kaygılarınızı başarınızı destekleyecek düzeye indirebilirsiniz.
Üniversite Tercihi Yaparken Önceliğiniz Hedefinize Ulaşmak Olmalı
Her ne kadar şu an içerisinde bulunduğumuz durum ve koşullar olağandışı olsa da hiçbirimiz yalnız değiliz. Bu süreci hep birlikte geçiriyor, benzer kaygılar taşıyor ve hayatımızı en iyi şekilde sürdürmeye çalışıyoruz. Sınav sonuçları açıklandığında yine derece yapanlar olacak. Hayalini kurduğunuz bölümler, üniversiteler öğrenci kabul edecek ve mezunlar verecek. Çünkü hepimiz bu koşullara uyum sağlamayı öğreneceğiz.
Hayatımız daha izole hale gelmiş olsa da devam ediyor. Okuyor, çalışıyor, üretiyoruz. Şu an içerisinde bulunduğumuz pandemi koşulları alınan önlemler ve aşılama ile sonlanacak. Belki bunun için bugün net bir tarih vermek kolay değil. Ancak biliyoruz ki şimdiden pek çok ülke normalleşmeye geçti.
Henüz farkında olmasanız da en az pandemi kadar zedeleyici bir başka etken de yanlış meslek ve/veya üniversite tercihi. Sizinle örtüşmeyen, hayal ve hedeflerinize hitap etmeyen bir mesleğe yönelmeniz ömür boyu mutsuzluk nedeni olabilir.
Pandemi de bir gün tıpkı diğer salgınlar gibi tarih kitaplarında yerini alacak. Sizse hala aynı mesleği yapıyor, aynı üniversitenin diplomasını taşıyor olacaksınız. Dolayısıyla bugünün koşullarından bağımsız olarak geleceğe dönük seçimler yapmaya odaklanmalısınız. Bu süreci yönetmekte zorlanıyorsanız okul rehberlik biriminden, öğretmenlerinizden veya profesyonel bir danışmandan destek alabilirsiniz.
Sağlıklı Bir Üniversite Tercihi Yapmak ve Kararsızlık Yaşamamak İçin Yapabilecekleriniz
Eğer çevrenizde destek alabileceğiniz bir profesyonel yoksa veya buna bütçe/zaman ayırmak istemiyorsanız aşağıdaki önerilerimizi deneyebilirsiniz.
Hedeflerinizi Gözden Geçirin
Pandemiden önce meslek ve üniversite tercihiniz var mıydı? Varsa, neydi? Bu tercihleri belirlerken nelere dikkat ettiniz? İlgi alanlarınız, becerilerinizi, karakteristik özelliklerinizi göz önünde bulundurdunuz mu? Üniversiteyi, mesleğin avantaj ve dezavantajlarını araştırdınız mı? Seçim sürecinizde etkili olan kişi/kişiler oldu mu? Tüm bunları pandemiden önce belirlediyseniz yeniden üzerinden geçmelisiniz.
Hedefinizin Önündeki Engelleri Belirleyin
Hedefiniz net, araştırmalarınızda yeterli. Ancak şu an gündeminizde pandemi var ve mevcut değerlendirmelerinize yenilerini eklemeniz gerekiyor. Seçtiğiniz meslek veya üniversite pandemiden nasıl etkilendi?
Pandemi belirsiz bir süre daha devam ederse size etkisi nasıl olacak? Size ve hedeflerinize yönelik pandeminin sağladığı herhangi bir avantaj var mı? Bu avantajlar ve mevcut dezavantajlar kıyaslandığında meslek ve üniversite tercihinizi değiştirmeniz gerekiyor mu? Böyle bir değişikliğe gitmeniz uzun vadede (ilerideki 10-20-30 yıl) sizi nasıl etkileyecek? Tercihinizi değiştirirken profesyonel bir görüş aldınız mı?
Alternatif Seçenekler Oluşturun
Ana hedefinizle örtüşen alternatif hedefler belirleyin. Benzer özellikteki farklı devlet, vakıf veya özel üniversiteler olabilir. Burslu girebileceğiniz üniversiteleri, burs oranlarını araştırabilirsiniz. Pandemi sonrası yatay geçiş olanaklarını şimdiden araştırabilirsiniz. Çift ana dal veya yan dal fırsatlarını değerlendirebilirsiniz. İstediğiniz üniversitenin öğretim kadrosunun alan çalışmalarını takip edebilir varsa herkese açık eğitimlerine katılabilirsiniz.
Akademisyenlerin sosyal medya hesaplarını takip edebilir, canlı yayınlarına katılabilir, bizzat kendilerine mail/mesaj atarak kendinizi tanıtabilirsiniz. Mesleğinizle ilgili kendinizi nasıl daha iyi geliştirebileceğiniz noktasında bilgi toplamaya çalışabilirsiniz.
Tecrübeli Mezunlardan Bilgi Edinin
Üniversite öğrencileri bu yılı uzaktan eğitimle tamamladılar. Pandeminin ilk yılında hayalinizdeki üniversite tercihini yapan ve 1. Yılını tamamlamış olan öğrencilerle konuşabilirsiniz. Sosyal medya hesapları üzerinden onlarla iletişime geçebilirsiniz. Tecrübelerini dinleyebilir, üniversite, bölüm ve eğitim kalitesi hakkında bilgi edinebilirsiniz. Okudukları üniversitenin uzaktan eğitim alt yapısı nasıldı? Akademik kadro süreci iyi yönetebildi mi? Eğitim ve sınav süreçleri verimli geçti mi?
Üniversite, öğrencilerin aidiyet geliştirmesi için herhangi bir çalışma yaptı mı? ve benzeri sorularınızı sorabilirsiniz. Bu konuda ayrıca üniversitelerin danışma ofislerini de arayabilir, öğrenci işlerinden de bilgi alabilirsiniz. Sizinle benzer kaygıları yaşamış kişilerden öneri almak ve tecrübelerini dinlemek daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır.
Üniversite Tercihi Yaparken Bir Mentor veya Kariyer Danışmanı ile Görüşebilirsiniz
Pandeminin her yaştan ve her konumdan bireyi oldukça olumsuz etkilediği maddi, manevi oldukça zor bir dönemden geçiyoruz. Böyle bir dönemde geleceği planlamak ve bilinçli adımlar atabilmek ise hiç kolay değil. Kaygılı olmanız, kararsızlık yaşamanız, seçimlerinizin doğruluğundan emin olamamanız oldukça normal. Ne zaman biteceğini öngöremediğiniz bir sürecin bir ömre etki edecek önemli bir seçimi olumsuz etkilemesinden endişe duyabilirsiniz.
Bu endişeyi gidermek için okuduğunuz yazılar, yaptığınız araştırmalar da yeterli hissettirmeyebilir. Özellikle sınava hazırlık ve/veya üniversite tercihi sürecinde zorluk yaşıyorsanız destek almayı ihmal etmemelisiniz. Bu zorlu süreçte sizi motive edecek, kariyerinizi planlamanızı sağlayacak bir uzmandan destek alabilirsiniz. Bu sayede performansınızı potansiyelinizle uyumlu hale getirebilirsiniz. Karakterinize, ilgi, beceri ve isteklerinize uyan şekilde hedefler belirleyebilirsiniz.
Hedefinize ulaşmanız için yapmanız gerekenleri sizi objektif bir şekilde değerlendirecek bir uzmandan destek alabilirsiniz. Böylece hem kaygılarınızı yatıştırabilir hem de daha geniş bir perspektiften bakarak kariyerinizi yapılandırabilirsiniz.
Özellikle yurtdışında eğitim almak isteyenler bir mentor desteği alabilirler. Böylece kendileri için en uygun bölüm, üniversite, ülke seçeneklerini belirleyebilirler. Yurtdışında yaşamanın ülkelere ve üniversite tercihlerine göre olası maliyetlerini ve burs imkanlarını öğrenebilirler. Mentorloops sayfasını inceleyerek bu konuda daha detaylı bilgi edinebilirsiniz. Yine yurtdışında okumak isteyen ancak bu konuda yeterli bilgisi olmayanlarda hayallerinden vazgeçmek yerine bilgi toplamalılar.
Yeterli bilgiye sahip olmamak öğrencilerin yurtdışı eğitime yönelik önyargı geliştirmelerine neden olabiliyor. Önyargılar ise seçimlerimizi olumsuz etkiliyor. Vazgeçmeden önce bir uzman eşliğinde detaylıca değerlendirme yapmak ise ileride “keşke” denilmesinin önüne geçiyor.
Üniversite tercihiniz ister yurtiçi ister yurtdışı olsun pandemiden etkilenmeden, bilinçli bir seçim yapabilirsiniz. Aba psikoloji uzman kadrosu her yaştan danışanına akademik ve mesleki danışmanlık sunuyor. Stratejik yetenek yönetimi çalışmamız ile kariyerinizi size en uygun şekilde planlıyoruz. Ayrıca uyguladığımız IQ, EQ, dikkat, algı, yetenek ve kişilik testleriyle potansiyellerini keşfediyor eğitim alabilecekleri en iyi üniversitelere yerleştiriyoruz.
Lise tercihi üniversite tercihi kadar umursanmayan bir tercih sürecidir. Halbuki 5. ve 8. sınıf aralığında mantıklı düşünme ve alan dersleri görmekle beraber öğrenciler kendilik bilincine ulaşırlar. Bu bilincin iyi yönetilmesiyle sağlanan özgüvenle beraber öğrenciler kişiliklerini oluşturmaya başlarlar. Kişiliklerinin oturduğu dönemin sonunda lise tercihi yaparlar. Bu nedenle kişiliğini kavramış öğrenciler lise tercihlerini daha bilinçli şekilde yapmaktadırlar. Özgüven gelişimini zedelemeden liseye geçiş dönemi olan ortaokul ve lise dönemini atlatan çocuklar hayatları boyunca başarıyı daha rahat yakalayacaklardır. Lisede bilinç seviyesini yükselterek bir takım hedefler edinmiş öğrenciler için hayatlarının ileriki döneminde kendilerine yol haritası çizmek özgüvenle seçimlerini yapmak daha kolay olacaktır.
Lise Tercihi: Lise İçin Ne Zaman Hedef Belirlenmeli?
Lise sınavına girmeden önce 7. Ve 8. sınıfta lise tercihi için hedef belirlemek öğrencilerin motivasyonlarını arttıracaktır ve onları çalışmaya teşvik edecektir. Fakat hiçbir şey için geç değil. Sonuçlar açıklandıktan sonra da hedef belirlemek mümkün. Lise için önemli olan çocuğun kişiliğine, başarılı olduğu ve sevdiği alanlara göre yönlendirilmesidir.
Lise Tercihi Nasıl Yapılmalıdır?
Kişinin temel dersleri öğrendiği ortaokul döneminde hangi alana daha yatkın olduğu ortaya çıkmaktadır. Öğrenci sosyal bilimlere mi fen bilimlerine mi yoksa dil alanına mı daha yatkın bunu anlamak için ortaokul başarısı göz önünde bulundurulabilir. Bu doğrultuda okullar araştırılarak çocuğu yönlendirmek önemlidir. Bunun dışında lise tercihi boyutunda özgüven dikkate alınmalıdır. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi özgüvenin bu dönemde sağlıklı bir şekilde korunması ileriki yılları olumlu yönde etkileyecektir. Bu anlamda öğrencilerin sosyal aktivitelere de önem veren liselere gitmeleri desteklenmelidir. Diğer bir dikkat edilmesi gereken nokta ise lisenin ortamının nasıl olduğudur. Yine özgüvenle örtüşen bir konu lisenin ortamıdır. Kişinin kendini rahat ve özgür hissedeceği bir lise ortamında okuması gelişimine katkı sağlayacaktır. Kendine olan güvenini korumasında etkin rol oynayacaktır.
Lise Tercihinde Velilerin Rolü
Velilerin lise tercihinde üniversite tercihine göre çocuklarına daha çok destek sağlamaları gerekir. Kendi kişiliklerini, benlik anlayışlarını yeni yeni oturtan ortaokul öğrencileri desteğe ihtiyaç duymaktadırlar. Etraflarında onları en iyi tanıyanlar da anne ve babalarıdır. Çocukların hangi alanlara daha fazla yönelimleri olduğunu, kişilik gelişimlerini en iyi inceleyecek olan bireyler anne ve babalarıdır. Bu nedenle ebeveynlerin özellikle lise tercihi için çocuklarının gidişatlarını incelemeleri ve tercih konusunda önerilerle desteklerini sağlamaları gerekir. Çocukların kendilerini keşfetmeleri için sorular sormaları, ne istedikleri konusunda çocuklara fırsat tanımaları kendilerini keşfederek doğru lise tercihleri yapmaları için etkili olacaktır.
Lise Tercihinde Danışmanlık Almanın Önemi
Liseye geçmeden önce lise tercihi için danışmanlık hizmeti almak öğrencilerin ilerideki eğitim, kariyer hayatı ve sosyal gelişimi için faydalı olacaktır. Aba Psikoloji olarak liseye geçecek öğrencilere verdiğimiz destek daha çok özgüvenlerini korumalarına yöneliktir. Blog yazımızın başında da söz ettiğimiz gibi liseden önce ortaokul döneminde özgüven oluşumu gerçekleşmektedir. Bu nedenle Aba Psikoloji olarak bu dönem özgüveni destekleyici psikolojik destekler vermenin öneminin altını çiziyoruz. Özgüveni destekleyerek kişinin kendini tanımlamasını sağlamanın lise tercihi ve ileriki yıllardaki gelişim için daha verimli olacağını düşünerek lise öncesi bu alana yönelik destekler vermekteyiz.