Tourette sendromu (TS), Turet sendromu veya tik bozukluğu olarak da bilinmektedir. Akademik, sosyal ve profesyonel hayatı son derece zorlaştıran nörogelişimsel bir bozukluktur. Belirtiler çoğunlukla çocukluk döneminde başlamaktadır. Başlangıç dönemi itibariyle sendrom kişilik gelişimini, özgüveni ve sosyal yaşamı olumsuz etkilemektedir. Hastalığa tanı konulabilmesi için belirtilerin en az bir yıl süreyle görülmesi gerekir.
Tourette nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte kalıtımsal bir rahatsızlıktır. Hastalar, sanılanın aksine normal bir zeka düzeyine sahiptir. Hastalığın türü ve seyri yaşam süresiyle ilişkili değildir veya yaşam süresini etkilememektedir. Ancak belirtiler kişilerin yaşam kalitesini ciddi düzeyde düşürmektedir.
Özellikle belirtiler çocukluk döneminde başlamışsa bireyin kişilik gelişiminde ve sosyal becerilerinde olumsuz etkisi oldukça yüksektir. Hangi yaşta başlamış olursa olsun tourette sendromu bireyin akademik ve profesyonel hayatını da zorlaştırmaktadır.
Çocukluktan itibaren arkadaşlık kurmakta zorlanan, belirtilerin türü/ şiddeti nedeniyle sosyal yaşama karışamayan bireyler izole olmaktadır. Bu da beraberinde depresyon, sosyal anksiyete, okul fobisi, özgüven eksikliği gibi psikolojik sorunları getirebilmektedir. Tourette profesyonel yaşamda da istihdam ve yükselme olasılıklarını düşürmektedir. Sendromun en belirgin belirtisi istem dışı gerçekleşen, devamlı tekrarlanan ani hareketler veya seslerdir.
Bu ani, istemsiz ses ve hareketlere tik denilmektedir. Tikler, genellikle ataklarla ortaya çıkan; ani, hızlı, tekrarlayıcı ve amaçsız motor hareket veya seslerdir. Bu sendromda tikler basit ya da kompleks şekilde görülebilir. Yani birkaç kası veya basit sesi içerebilir. Veya birden fazla kas grubunun işe karıştığı hareketler veya anlamlı kelime ve cümlelerden oluşabilir.
Peki TS hangi belirtilerle kendini gösterir? TS hangi yaş gruplarında ve hangi cinsiyette daha fazladır? Tourette sendromu akademik başarıyı ve sosyal yaşamı nasıl etkiler? Tedavi nasıl olmalı? Soruların cevaplarını yazının devamında detaylarıyla bulabilirsiniz.
Çocukluk Depresyonu İhmal Edilmemeli! Ve Ergenlerde Depresyon: Aileler Nelere Dikkat Etmeli? Yazılarımızdan da faydalanabilirsiniz.
Tourette Sendromu Çocuklukta Başlıyor Erkeklerde Daha Fazla Görülüyor
Semptomlar çoğunlukla çocukluk döneminde (4-6 yaş arasında) hafif motor tiklerle başlıyor. Zamanla basit tikler yerini daha kompleks motor hareketlere ve/veya seslere bırakıyor. 10-12 yaş arasında tiklerin şiddeti artıyor ve yaş aldıkça tiklerin şiddeti ve sıklığı azalıyor. Turet sendromundan erkekler kızlara oranla daha fazla etkileniyor, yani erkeklerde tourette daha fazla görülüyor. Hastalığın tanılanabilmesi için belirtilerin 21 yaş öncesinde başlamış olması gerekiyor.
Turet sendromu, kalıtımsal bir hastalıktır ve çoğunlukla TS’li bireylerin %50 olasılıkla çocuklarında da tourette görülmektedir. Akrabalarda bu oran %5-15’e düşmektedir. Tiklerin sıklığı ve şekli kalıtımsal karakteristik özelliklere, çevresel ve duygusal faktörlere göre de değişiklik gösterebiliyor. Stresli yaşam dönemleri, sınav kaygısı, yas, kayıp gibi durumlar tikleri artırabiliyor. Ayrıca ailenin ve/veya çevrenin hatalı yaklaşımı da tourette sendromunda belirtilerin sıklığını ve şeklini etkileyebiliyor.
Sendromlu kişiler çevrenin dikkatini veya tepkisini çekmemek için sıklıkla tiklerini bastırmaya çalışıyor. Bastırma girişimi ise stresi ve kaygıyı artırırken kontrol hissini de iyiden iyiye zayıflatıyor.
Tourette Sendromu (TS) Hangi Belirtilerle Kendini Gösterir?
Turet sendromunun fark edilmesinde belirleyici olan tiklerdir. Bu tikler istemsiz basit kas hareketleri ve sesler olabileceği gibi daha kompleks şekillerde de gelişebilir.
Basit motor tikler; göz kırpma, göz devirme, kaş kaldırma, omuz silkme, baş/boyun çevirme, üfleme, nesnelere elleme veya nesneleri koklama ve dil çıkarma şeklinde olabilir. Basit sesler yani vokal tikler ise esneme, öksürme, burun çekme, boğaz temizleme sesleridir. Birde kompleks motor ve vokal tikler vardır. Bu tiklerin gerçekleşmesi için birden fazla kas grubu çalıştırılmaktadır. Yine bu kompleks tikler de istem dışı olarak gerçekleşmektedir.
Kompleks tikler kişinin yaşamını ve işlevselliğini son derece olumsuz etkileyebilmektedir. Sosyal yaşam içerisinde yanlış anlaşılmalara ve hatta kişinin güvenliğini tehdit eden tepkilere yol açabilmektedir. Çevrede kişinin rahatsızlığından haberdar olmayan kişiler korkabilmekte veya kendilerini korumak için olumsuz tepkiler verebilmektedir. Özellikle yetişkinlikte görülen kompleks tikler kişilerin daha fazla yanlış anlaşılmasına ve tepki görmesine neden olmaktadır. Bu durum tourette sendromuna sahip bireyler için duygusal ve sosyal açıdan oldukça yaralayıcı olabilmektedir.
Kompleks motor tikler; daire çizerek yürüme, ayakları birbirine vurma, yüz buruşturma, zıplama, tekme atma ve benzeridir. Kompleks motor tiklere kopropraksi (el hareketi yapma) ve ekopraksi (başkalarının hareketlerini taklit etme) de dahildir. Turet sendromunda görülen kompleks vokal tikler ise havlama, çığlık atma, bağırma şeklinde olabilir. Ayrıca ekolali (başkalarının söylediklerini tekrarlama), palilali (kendi kelime ve sözlerini tekrarlama), koprolali (küfürlü konuşma) olabilir.
Turet sendromu sıklıkla psikiyatrik durum veya davranış sorunlarıyla da birlikte görülmektedir. Bu sendromda en yaygın eşlik eden psikiyatrik hastalık Obsesif Kompulsif Bozukluk yani OKB’dir. Ayrıca dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB), duygudurum bozuklukları, dürtü kontrol bozuklukları ve kişilik bozuklukları da sıklıkla eşlik edebilmektedir. TS tanısı alan bireylerde öğrenme güçlüğü, gelişimsel bozukluk ve davranım bozukluklarının daha fazla olduğu görülmektedir.
Öğrencilikte Obsesif Kompulsif Bozukluk yazımızdan da faydalanabilirsiniz.
Tourette Sendromu ve Tedavi
Turet sendromunda tanı ve tedavinin zamanında yapılması kişinin yaşam kalitesini artırmaktadır. Tedavi süreci sadece ilaç kullanımı olarak değerlendirilmemelidir. Belirtilerin tedavisinde ilaç kullanımına çoğunlukla ihtiyaç görülmemektedir. İlaç kullanımından önce kişiye, ailesine ve mümkünse öğretmenlerine farkındalık eğitimi verilir. Bu eğitim aracılığıyla belirtilerin yani tiklerin istemdışı olarak açığa çıktığı öğretilir. Böylece oluşabilecek olumsuz tepkilerin ve yanlış yönlendirmelerin de önüne geçilmiş olur.
Kimi zaman aile veya öğretmenler çocuğun bunu bilerek, dikkat çekmek için yaptığını düşünebilmektedir. Önüne geçebilmek için cezalandırma, bağırma, rencide etme, kıyaslama gibi olumsuz tepkiler verilebilmektedir. Verilecek farkındalık eğitimi ile bu olumsuz tepkilerin de önüne geçmek hedeflenir.
Tourette sendromunda bir başka tedavi kolu ise davranışsal müdahale teknikleridir. Bu teknikle kişiye tiklerin açığa çıkmasına neden olan dürtülerle başa çıkma becerileri öğretilir. Farkındalık eğitimlerinin ve davranışsal müdahale tekniklerinin yeterli gelmediği durumlarda ise ilaç desteği de kullanılabilmektedir. Ancak turet sendromunda ilaç kullanımına başlamadan önce birkaç faktör hasta, aile ve doktor birlikteliğiyle değerlendirilir.
- Tikler kişinin yaşamını ne ölçüde zorlaştırıyor?
- Tikler kişisel, sosyal, akademik veya profesyonel yaşamı olumsuz etkiliyor mu?
- Alay edilme, dışlanma, sosyal izolasyon, akran zorbalığı veya depresyon, uyku, yeme bozukluğu gibi sorunlar eşlik ediyor mu?
Bu soruların cevapları birey, doktor ve aileyle birlikte değerlendirilir ve gerek görülürse ilaç tedavisine başlanabilir. İlaç tedavisinde istenmeyen yan etkiler açığa çıkabilmektedir. Bu nedenle kullanım ve doz ayarı mutlaka doktor takibinde yapılmalıdır. İstenmeyen bir yan etki ile karşılaşılması halinde doktorla iletişim kurulmalıdır.
LGS’ye Hazırlık Sürecinde Akran Zorbalığı Akademik Başarıyı Düşürüyor: Aileler Ne Yapmalı? yazımızdan da faydalanabilirsiniz.
Tourette Sendromu ve Psikolojik Desteğin Önemi
Tourette sendromu hangi yaşam döneminde başlarsa başlasın özgüveni ve sosyal yaşamı zorlaştırmaktadır. Tiklerin türü, sıklığı ve şiddeti kişinin yaşamını zorlaştırdığı gibi çevrenin de reaksiyonlarını belirlemektedir. Ülkemizde bu sendroma yönelik yeterli toplumsal bilinç ve bilgi bulunmamaktadır. Bu da belirtilerin psikolojik bir rahatsızlık veya zeka geriliği gibi yorumlanmasına neden olabilmektedir. Yetersiz bilgi nedeniyle önyargı veya kaygı, korku gelişebilmektedir.
İnsanlar belirtiler karşısında abartılı tepkiler verebilmektedir. Tourette tanısı alan bireylerin davranışlarına çevre; korkma, kaçma veya öfkelenme gibi istenmedik tepkiler verebilmektedir. Bu nedenle kişilerin sosyal yaşamı olumsuz etkilenmekte ve yaşam kaliteleri düşmektedir. Sosyal bir gruba dahil olma girişimleri grup üyeleri tarafından olumsuz karşılanabilmektedir.
Bireysel olarak sosyal yaşam içerisindeki ihtiyaçlarını karşılamaya çalıştıklarında da sorunlar yaşanabilmektedir. Kütüphane, market, mağaza, sinema, toplu taşıma gibi sosyal ortamlarda bulunma gereksinimlerini karşılarken de sıkıntı yaşayabilmektedirler. Tourette sendromu belirtileri nedeniyle kişinin hayatında açığa çıkan bu sorunlar beraberinde izolasyon ihtiyacını getirebilmektedir. Kişi istemediği, kendini üzen bakışlardan ve tepkilerden uzaklaşmak için yalnız kalmayı tercih etmek zorunda kalabilmektedir.
Dolayısıyla turet sendromu nedeniyle bireylerde içe kapanma, geri çekilme, izole olma görülebilmektedir. Bu bireylerin toplumsal yaşamda etiketlenmeden veya dışlanmadan var olabilmeleri için çevrenin bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Özellikle kişinin dahil olacağı okul ortamlarında öğretmenleri, akranları bilinçlendirilmelidir. Arkadaşlar, akrabalar gibi kişinin sıklıkla bir arada olacağı kişilere bilgi verilmelidir. Kişiler, hastalara nasıl yaklaşmaları gerektiği konusunda bilinçlendirildiğinde hastaların da yaşam alanları genişleyecek, yaşam kaliteleri artacaktır.
Toplumun bilinçlendirilmesi kadar kişinin kendisiyle de bilgi paylaşılmalıdır. Hastalığın gelişim nedenleri, belirtileri artıran ve azaltan faktörler üzerine çalışılmalıdır. Hastalık sonucu ortaya çıkan duygusal, fiziksel ve bilişsel problemlerle nasıl baş edilebileceği öğretilmelidir. Özgüven, özsaygı ve sosyal beceriler üzerine de çalışılmalıdır.
Sosyal Beceri Eksikliği Akademik Başarıyı Olumsuz Etkiliyor ve Çocuklarda Sosyal Beceri ve Ailenin Etkisi yazılarımızdan da faydalanabilirsiniz.
Tourette Sendromu ile Akademik ve Profesyonel Yaşamda Başarı
Turet sendromu nörogelişimsel bir hastalıktır. Bu hastalıkta herhangi bir zeka geriliği söz konusu değildir. Ancak hastalığın belirtileri ve sıklıkla birlikte görülen OKB, dikkat eksikliği, özgül öğrenme güçlüğü gibi komorbite hastalıklar akademik başarıyı etkilemektedir. Hastalığın tedavisinde kullanılan ilaçlar da kişilerin odaklanmasını ve dikkatlerini sürdürmesini zorlaştırabilmektedir. Belirtilerin yoğun, sık ve şiddetli olduğu durumlarda hastalar belirtileri baskılamaya çalışmaktadır.
Baskılama ise tiklerin şiddetini artırmaktadır. Bu da kişinin oto kontrolünü kaybettiğini düşünmesine neden olmaktadır. Stres ve kaygı belirtilerin şiddetini artırmaktadır. Tikleri kontrol altında tutmaya çalışmak kişinin spontane hareket etmesini ve yaptığı işe odaklanabilmesini zorlaştırmaktadır. Tourette sendromunun tedavisinde erken teşhis ve müdahale oldukça önemlidir. Ailelerin ve kişinin belirtileri önemsememesi ve kendiliğinden geçmesini beklemesi ciddi zaman kayıplarına yol açmaktadır.
Erken tanı ve tedavi bireyin kişisel, sosyal ve profesyonel yaşamındaki doyumu artırmaktadır. Özellikle eğitim ve profesyonel yaşamda hastalık bireyin gerçek potansiyelini performansa dökmesini engellemektedir. Potansiyelin ortaya çıkarılabilmesinde profesyonel destek almak ve kariyer danışmanlığından faydalanmak son derece önemlidir.
Akademik ve profesyonel yaşamda başarı elde etmek için işbirliği içerisinde olunmalıdır. Bu iş birliğini; birey, ailesi, okul veya iş veren, kariyer danışmanı, psikolojik danışman, doktor oluşturmalıdır. Bu sayede kişinin ihtiyaç duyduğu tikleri baskılayacak ilaçlar kullanılabilir ve davranışsal çalışmalar yapılabilir.
Belirtilerin yol açtığı psikolojik sorunlar, kişisel ve sosyal yaşamdaki zorluklar psikolojik destekle aşılabilir. Problem çözme ve sorunlarla başa çıkma yöntemleri kişiye öğretilebilir. Akademik hayatta potansiyeliyle uyumlu şekilde başarılı olması için ihtiyaç duyduğu akademik yönlendirmeler yapılabilir. Öğrenme stili, zeka alanı, ilgi ve beceri alanları kariyer danışmanının uygulayacağı test ve envanterlerle belirlenebilir.
Tourette sendromu da göz önünde bulundurularak kişinin profesyonel yaşamı, mesleki yönelimleri belirlenebilir. Aba Psikoloji olarak, danışanlarımıza daha iyi bir akademik yol izleyebilmeleri için yardımcı oluyoruz. Uyguladığımız IQ, EQ, dikkat, algı, yetenek ve kişilik testleriyle çocuk, genç ve yetişkin danışanlarımızın potansiyellerini keşfediyoruz. Kullandığımız psikolojik yöntemlerle danışanlarımızı daha iyi akademik sonuçlar alabilecekleri şekilde yönlendiriyoruz. Detaylı bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.