Yeme Bozukluğu Nedir?

Yeme Bozuklukları en genel hali ile düzensiz beslenme alışkanlıkları, vücut ağırlığı veya şekli ile ilgili ciddi sıkıntı ve endişe ile karakterize edilen hastalıklar olarak tanımlanır. Yeme bozuklukları, bir bireyin sağlığına nihai olarak zarar verebilecek yetersiz veya aşırı gıda alımını içerebilir. Yeme bozukluklarının en yaygın biçimleri arasında Anoreksiya Nervoza, Bulimia Nervoza ve “binge eating” yani bir kerede çok fazla miktarda yemek yer alır. Her bir hastalık hem kadınlarda hem de erkeklerde meydana gelebilir.

 Yeme bozuklukları yaşamın herhangi bir aşamasında meydana gelebilir. Ancak genellikle genç yaşlarda veya ilk erişkinlikte görülür. Yeme bozuklukları artık günümüzde tıbbi bir hastalık olarak sınıflandırılır. Uygun tedavi yöntemleri ile yeme bozukluğu tiplerinin çoğunu tedavi etmek mümkündür. Bu durumlar tedavi edilebilir olsa da, semptomlar ve sonuçları ciddi bir şekilde ele alınmazsa zararlı ve ne yazık ki ölümcül olabilir. Yeme bozuklukları sıklıkla anksiyete bozuklukları, maddeleri kötüye kullanım ( uyuşturucu ve ilaçları amaçları dışında kullanmak) veya depresyon gibi diğer durumlarla bağdaşlaştırılır.

Yeme Bozuklukları ve Çocuklar 

Küçük çocuklar için yeme bozuklukları, çocukların o dönemlerinde hızlı gelişmelerini geriye çekebileceği veya durdurabileceği için özellikle tehlikelidir. Küçük çocuklar özellikle hayatlarının ilk 7 yıllarında dönem dönem hızlı büyüme gösterip dönem dönem büyümede ve gelişmede durağan karakteristikler sergiledikleri için bu yıllarda yeme bozukluğu teşhisi yapmak zor olabilir. Yeme bozuklukları, Otizm Spektrum Bozukluğu gibi diğer konulara bağlı olan yemek, yemek zamanında huysuzluk etme veya fiziksel olarak yeme zorlukları ile karıştırılmamalıdır.

Günümüzde ne yiyeceğine, nasıl egzersiz yapılacağına, “obezite krizine”, popüler kültüre dair sosyal medyada bulunan karışık mesajlar birçok çocuğun garip ve baskı altında hissetmesine sebep olabiliyor. Yapılan bir araştırma, yeme bozukluklarından etkilenen çocukların yüzde 20-25’inin erkek olduğu ve çocukluk çağı obezitesi ile ergenlik/yetişkinlikte oluşabilecek yeme bozukluğunun gelişimi arasında bir bağlantı olabileceğini göstermiştir.

Yaşlarına bakılmaksızın, yeme bozuklukları en temelde yemeğin altında yatan duygularla ilgilidir. Çocukta gıda ile meydana gelen davranış değişiklikleri, çocuğun duygusal-sosyal sorunlar, depresyon, alaycılık, zorbalık veya taciz gibi ciddi sorunlar yaşadığını işaret edebilir. Bir çocuğun yeme bozukluğu semptomları göstermesi genellikle hayatında bir şeylerin yolunda gitmediği anlamına gelir. Çocuk ise yemek üzerinden hayatında bir şeyleri kontrol edebilme arzusunu yani bir şeyler üzerinde söz sahibi olma isteğini tatmin etmeye çalışır. 

Nasıl önlenir? Birkaç öneri

  • Yiyecekleri rüşvet, ceza veya ödül olarak kullanmaktan kaçının
  • Yiyecekleri ‘iyi’ veya ‘kötü’ olarak etiketlememeye çalışın. Çünkü ‘kötü’ yiyecekler yenildiğinde çocukta suçluluk ve utanç duygularına yol açabilir.
  • Çocukları çeşitliliği kutlamaya teşvik edin ve belirli bir vücut tipini idealize etmeyin.
  • Çocuğunuzun aç olduklarında yemesine izin verin ve teşvik edin. Doyduklarında ise durmaları gerektiğini anlamalarına çalışın. Tabaklarındaki her şeyi yemeye zorlamayın. 

References

https://www.eatingdisorderhope.com/information/eating-disorder

https://kidshealth.org/en/kids/eatdisorder.html

https://www.eatingdisorders.org.au/eating-disorders/eating-disorders-children-teens-and-older-adults/eating-disorders-a-children