Oyun terapisi çocuğun, iç dünyasını oyun ve oyuncak aracılığı ile terapiste sunduğu terapi modelidir. Çocuk sözel şekilde ifade etmekte zorlandığı çatışmaları kurduğu oyun ve seçtiği oyuncaklarla oyun terapisinde sahneler. Çocuk olumsuz deneyimlerini, korku ve kaygılarını, başa çıkmakta zorlandığı duygu ve düşüncelerini oyuna getirir. Oyun terapisti ise çocuğun terapi odasına getirdiği konuları oyun ve oyuncakların kullanımı üzerinden ele alır.

Terapist uyguladığı terapi modeline göre terapi odasında yer alır ve çocukla iletişim kurar. Oyunun değerlendirilmesi, oyuncak seçimi, sınırlar, çocukla kurulan ilişki terapi modeline göre farklılaşmaktadır. Ancak terapistin ekolü ne olursa olsun çocukla güvene dayalı bir ilişki kurması son derece önemlidir.

Oyun çocuğun dilidir, oyuncaklar ise çocuğun kendini ifade etme biçimidir. Çocuk dilediği ve fırsat bulduğu her ortamda oyun oynar ve oynadığı sürece kendini ifade eder. Çocuk, oyun yoluyla iyileşir, öğrenir, gelişir, sosyalleşir.  Terapiyi önemli kılan çocuğun oyun içerisinde söylemekte olduklarını duyabilmek için orada olan bir terapistin olmasıdır.

Oyun terapisi çocuk kadar aile için de önemlidir. Oyun terapisti terapi sürecine aileyi de dahil etmekte ve aileyi bilgilendirmektedir. Aile, terapi içerisinde açığa çıkan duygu, düşünce ve zorlanımları terapist aracılığı ile fark eder. Aile içi ilişkiler, yaşam koşulları, ailenin tutumu gibi çocuğun dünyasını olumsuz etkileyen faktörler terapi aracılığı ile değiştirilebilir. Aile çocuğa nasıl ulaşacağını, onunla nasıl iletişim kuracağını öğrenir.

Çocuğun söyleyemediklerini duymak, davranışlarının altında yatan nedenleri öğrenmek ailenin de çocukla ilişkisini ve iletişimini etkiler. Bu yazımızda oyun terapisi nedir, türleri nelerdir? Bu terapiye göre çocuğa yönelik hangi konular üzerine çalışılabilir? Oyun terapistinin rolü nedir? ve aileler için faydaları nelerdir? Konularını ele alacağız.

Oyun Terapisi ve Çocukluk Çağı Problemleri yazımızdan da faydalanabilirsiniz.

Oyun Terapisi Nedir?

Oyun terapisi, oyun ve oyuncaklar aracılığı ile çocuğun duygu, düşünce, çatışma ve ihtiyaçlarını ifade etmesine yarayan özel bir terapi türüdür. Bu terapi modeli çocuğun sembolik oyun oynayabildiği yani 2-11 yaş aralığında kullanılmaktadır. Oyun terapisi için çocuğun dil gelişiminin olması koşul değildir. Ancak çocuğun sembolik oyun oynamaya başlaması terapinin işlevselliği için önemlidir.

Sembolik oyun, çocuğun hayal gücünü kullanarak bir nesneye kendi görevi dışında, yepyeni bir anlam ve görev yükleyerek oynadığı oyundur. Sembolik oyun çoğunlukla 12-24 ay aralığında gelişmeye başlasa da belirgin şekilde 2 yaş sonrasında gözlemlenir. Bu oyun sayesinde çocuk -mış gibi yapmayı öğrenir. Çocuğun oyun içerisinde sembollerden faydalanması, taklit yapması, -mış gibi davranması terapistin önemini artırır.

Terapist şimdi ve burada çocukla birlikte olur, oyunu farkındalıkla takip eder. Terapinin sonunda çocukların duygusal sıkıntılarını gidermeleri ve sağlıklı gelişimleri hedeflenir.

Oyun Terapisi Türleri?

Yönlendirilmiş ve yönlendirilmemiş olarak iki çeşit oyun terapisi bulunmaktadır. Yönlendirilmiş oyun terapisinde terapist, çocuğa direktifler verir ve çocuğun bu yönlendirmelerle oyun oynaması sağlanır. Yönlendirilmemiş oyun terapisinde ise, oyunun kaptanı çocuktur. Terapist, çocuk rol vermediği sürece oyuna davranışsal olarak katılmaz. Her iki modelde de terapistin rolü çocukla güvene dayalı ilişki kurmak ve çocuğa iç dünyasını açabileceği ortamı sağlamaktır.

Yönlendirmemiş oyun terapisinde terapist yansıtmalarla oyunu takip eder. Her iki yöntemde de ailenin işbirliği ve bilgilendirilmesi son derece önemlidir. Hangi yöntem kullanılırsa kullanılsın terapideki amaç ortaktır. Çocuğun dünyasını anlamak, sorunlarıyla başa çıkabilmesine yardımcı olmak, çözüm üretmek ve davranışlarını değiştirmesine yardım etmektir.

Pek çok oyun terapisi modeli bulunmaktadır. Yönlendirilmemiş terapilerden sıklıkla deneyimsel, çocuk merkezli ve filial terapi kullanılmaktadır.

Deneyimsel Oyun Terapisi

Deneyimsel Oyun Terapisi (DOT), Byron Norton ve Carol Norton tarafından geliştirilmiştir. Bu terapi modeli yönlendirmesiz terapi modeli altında yer almaktadır. Deneyimsel terapi, çocuğun dünyayı, çevreyi ve olayları deneyimsel olarak algıladığı savunur. Çocuk deneyimlediklerini de oyun ve oyuncak aracılığı ile yeniden sahneleyerek dışa vurur.

Yaklaşım çocukların dünyayı deneyimsel olarak algıladıklarını ve bu deneyimleri oyun yoluyla aktardıklarını kabul eden bir oyun terapisi yaklaşımıdır. Oyunun kontrolü ve oyuncakların kullanımı çocuğun insiyatifindedir. Terapist burada çocuğun izin verdiği ölçüde ve izin verdiği rollerde oyuna dahil olabilir. Terapist oyun içerisinde adeta çocuğun oyun arkadaşıdır.

Terapist yargısız, yönlendirmesiz ve terapötik bir ilişki içerisinde oyunda yer alır. Ancak terapist oyuna asla müdahalede bulunmaz ve yönlendirme yapmaz.

Çocuk Merkezli Oyun Terapisi

Çocuk merkezli oyun terapisi, Dr. Garry Landreth’in öncülük ettiği, yönlendirilmemiş oyun terapisi modellerinden biridir. Bu modelde terapinin merkezinde çocuk bulunmaktadır. Terapist, çocuğun terapiye getirdiği oyuna da oyuncak seçimine de müdahale etmez. Terapist, çocuğun oyununa çocuk rol vermediği sürece dahil olmaz. Kendi spontanitesinde oyunda rol almaz. Bu terapide terapistin rolünü ve söyleyeceklerini dahi çocuk belirler.

Terapist “şimdi ne yapayım?”, “şimdi ne söyleyeyim?” sorularıyla çocuktan direktif ister. Terapist çocuğun duygu, düşünce ve davranışlarını yansıtmalarla çocuğa aktarır. Bu terapi modelinde çocuk isim verene kadar hiçbir nesnenin ismi yoktur. Örneğin çocuk eline bir kalem aldıysa çocuk ona kalem diyene kadar o isimsizdir.

Eline kalem alan bir çocuğa terapist “eline onu aldın ve onu oraya koydun” şeklinde davranış yansıtması yapar. Çocuk “sen şimdi bu kalemi tut” derse artık terapist de ona kalem diyebilir. “Kalemi bana uzattın ve tutmamı istedin.” Gibi. Ancak burada kalem bir kepçe veya sihirli bir değnek de olabilir. Bu nedenle çocuğun hayal dünyasına, sembolik oyunlarına terapist gerçeklik ilkesiyle müdahale etmez.

Çocuk merkezli oyun terapisi, en başta çocuğun stres, kaygı gibi olumsuz duygularla başa çıkmasını sağlar. Özgüven gelişimini destekler. Sorumluluk almayı ve karar verme mekanizmalarını geliştirir.

Filial Terapi

Filial terapi, çocuk merkezli oyun terapisi yöntemidir. Bu terapi modelinde ebeveynlere çocuk merkezli oyun terapisinin nasıl uygulanacağı öğretilir. Böylece ebeveyn çocuğuyla oyun yoluyla doğrudan ilişki kurar. Filial terapi için çocuğun duygu veya davranış sorunu olmasına gerek yoktur. Çocuğuyla daha iyi ilişki kurmak isteyen, nasıl oyun oynayacağını bilmeyen, şimdi ve burada olmakta zorlanan ebeveynler için de önerilir.

Bu terapi modelinde ebeveyne 8-10 seanslık bir psiko eğitim verilir. Eğitim içerisinde ebeveynden çocuğuyla oynadığı oyunların video çekimleri istenir. Terapist ebeveyne bu videolar üzerinden süpervizyon verir. Filial terapi, oyun aracılığı ile ebeveyn çocuk ilişkisinin iyileşmesini ve güzelleşmesini destekler. Çocuğuna yeterli, etkin ve verimli zaman ayıramayan ebeveynler için son derece işlevseldir.

Çocuğun dünyasında en önemli roller ebeveynlere aittir. Filial terapide ebeveyn ve çocuğun birlikte oynadığı özel oyun saatleri ve özel oyun oyuncakları vardır. Her hafta düzenli olarak 30 dakikalık sürelerle ebeveyn ve çocuk özel oyun oynar. Bu oyunda ebeveyn, çocuğun duygu, düşünce ve davranışlarına yönelik söz ve mimikleriyle yansıtmalar yapar.

Çocuk ebeveynine rol verirse ebeveyn çocuğun verdiği rolü üstlenir. Ancak rolün gerekliliklerini, söyleyeceklerini ve davranışlarını çocuk belirler. Böylece çocuk oyun içerisinde otokontrol kazanır, özgüveni gelişir, kendini daha rahat ifade eder.

Oyun Terapisi ile Çalışılabilecek Çocukluk Dönemi Sorunları

Oyun terapisi ile çocuğun yaşı da dikkate alınarak tüm çocukluk çağı problemleri çalışılabilmektedir.

  • Çocukluk Depresyonu yaşayan çocuklar
  • Kardeş kıskançlığı yaşayan çocuklar
  • Takıntıları, tikleri olan çocuklar
  • Sosyal beceri eksikliği olan, arkadaşlık geliştiremeyen çocuklar
  • İştahsızlık, yeme problemleri yaşayan çocuklar
  • Uyku sorunları yaşayan, kabuslar gören çocuklar
  • Evlat edinilmiş veya terkedilmiş çocuklar
  • Ayrılık anksiyetesi yaşayan çocuklar
  • Rutin oluşturamayan çocuklar
  • Travma Sonrası Stres Bozukluğu yaşayan çocuklar
  • Fiziksel/Duygusal İstismara uğrayan çocuklar
  • Kaygı, Korku yaşayan çocuklar
  • Regresyon (gerileme davranışı gösteren çocuklar; parmak emme, alt ıslatma gibi)
  • Hatalı Ebeveyn Tutumlarına maruz kalan çocuklar
  • Konuşma bozukluğu olan çocuklar (kekemelik, tekrarlayıcı dil, bebek konuşması)
  • Dikkat eksikliği ve hiperaktivite (aşırı hareketlilik) bozukluğu olan çocuklar
  • Impulsivite/dürtüsellik
  • Okuma bozuklukları
  • Okul fobisi
  • Sosyal içe kapanıklılık
  • Sebebi anlaşılamayan baş ve karın ağrıları
  • Boşanma sonrası adaptasyon sorunları yaşayan çocuklar

Oyun Terapisi Çocuk ve Ailelere Nasıl Fayda Sağlıyor?

Oyun terapisi ile çocuğun dünyasında büyük kazanımlar sağlanmaktadır. Çocuğun iç dünyasındaki rahatlamanın yanı sıra terapi sayesinde ebeveyn-çocuk ilişkisinin ve iletişiminin kalitesi de artmaktadır.

Oyun terapisi aracılığı ile çocuğun kazanımları;

  • Özgüven gelişir.
  • Olumlu benlik algısı gelişir.
  • Sorumluluk becerisi gelişir.
  • Özsaygı gelişir, çocuk kendini ve dünyayı daha olumlu algılar ve kabul eder.
  • Çocuk duygu, davranış ve düşünce noktasında daha özerk hale gelir.
  • Karar verme becerisi gelişir.
  • Oto kontrol gelişir.
  • Stres, kaygı gibi olumsuz duygu ve düşüncelerle başa çıkmayı öğrenir.
  • Etkili ve olumlu sorun çözme becerilerini geliştirir.
  • Kendini daha iyi ifade edebilir hale gelir.

Oyun terapisi aracılığı ile ebeveyn kazanımları;

Ebeveyn oyun terapisi aracılığı ile çocuğun iç dünyasını keşfeder. Çocuğun sözlü ve sözsüz mesajlarını duyar ve onun dilini kullanabilir. Hatalı ebeveyn tutumlarını fark eder ve bu tutumları daha sağlıklı olanlarla değiştirebilir. İletişim hatalarını fark eder ve düzeltme fırsatı bulur. Çocukla daha kaliteli ve etkili zaman geçirebilir. Özellikle filial terapi ile ebeveyn kendi çocukluk tecrübelerini, yetiştirildiği ebeveyn tutumlarını fark eder.

Kendi çocukluğunun bugünkü ebeveyn tutumuna ne kadar yansıdığını görür. Ebeveynin iletişim dili, davranışları ve tutumları olumlu yönde gelişir ve değişir. İletişimdeki değişim ebeveynin de iyi oluşuna etki eder.

Aba psikoloji uzman kadrosu çocukluk çağı problemleri ile oyun terapisi eşliğinde çalışmaktadır. Ayrıca uyguladığımız IQ, EQ, dikkat, algı, yetenek ve kişilik testleriyle çocuk, genç ve yetişkin danışanlarımızın potansiyellerini keşfediyoruz. Kullandığımız alternatif psikoterapi yöntemleriyle danışanlarımızın hayat kalitesini artırmayı hedefliyoruz. Detaylı bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.