Gelişen teknoloji ve her evde bulunan internet, bilgisayar, tablet gibi zamanın getirdiği ihtiyaçlar doğrultusunda kullandığımız aletlerin doğru kullanılması ve sorumlu ebeveynler olarak sağlıklı kullanılmasını çocuklarımıza öğretmemi gerekmektedir.

Çocukların en çok zaman geçirdiği sosyal medya sonrasında ise oyunlar gelmektedir. Hatta bazı çocuklar için oyunlar ilk sıradadır diyebiliriz. Bazı uzmanların yaptığı açıklamalarda gelişim sürecinde olan çocukların çok fazla oyun oynamasının beyin gelişimini olumsuz etkilediği savunurken aynı fikre katılan anne babalar da bu zamanı kayıp olarak görmektedir. Özellikle oynanan oyun kategorileri sıkı takip edilmelidir. Şiddet ve savaş oyunu içeren oyunların gelişim sürecinde bulunan çocukların şiddete eğilimi olabileceği söylenirken, geçirilen uzun zamanlar sonucu asosyal bir çocuk olarak bu zamanı geçirdiklerini de bir gerçektir. Aynı zamanda uzmanlar çocukların teknoloji ve oyunlarla zaman geçirmelerinin bir çok yararı olduğunu ve yaratıcılıklarını da geliştirdiğini öne sürmektedir. Bilgisayar oyunları çocukların geçirdiği zaman süresince beyin gelişimini desteklediğini ve daha sürreal düşünmelerine katkı sağlamaktadır. Uzmanların yaptıkları açıklamalar ise şöyledir; ‘Bilgisayar oyunları beyninizi değiştiriyor’. Video oyunları oynamak beynin fiziki yapısını; okumayı öğrenmek, piyanoyu çalmak veya bir harita kullanarak gezinmekle aynı şekilde değiştirir. Çok egzersiz yapmanın kasları geliştirdiği gibi, güçlü konsantrasyon ve dopamin gibi nörotransmitter dalgalanmaları, beyindeki sinirsel devreleri güçlendirir. ‘ Bu konuda iki ayrı düşünceye sahip olan uzmanların farklı araştırmalarını ve sonuçlarını inceleyebilirsiniz. Genel olarak çocukların üzerindeki olumlu ve olumsuz etkileri şu şekilde özetlenebilir.

Çocuklar Üzerindeki Olumlu Etkileri

  1. Koyduğu hedefe ilerleme ve azim: Çoğu oyunlar bilindiği gibi adım adım ilerlemelidir. Bu süreçte oyunlarla zaman geçiren birey istediği hedefe ulaşana kadar zaman geçirmesi gerçek hayatta da hedef koymak ve ona ulaşmak konusunda aslında tecrübelilerdir.
  2. Pratik Düşünme: Oyun oynayan birey oyun sırasında hızlı davranmak ve zaman kaybetmeme odaklı zaman geçirdiğinden hızlı düşünerek sonuca ulaşma konusunda kendini eğitmekte olup kendini bu yönde gerçek egzersizlerle geliştirmektedir. Özellikle savaş ve aksiyon oyunlarında stres altında karar verme ve doğru karar verme konusunda tecrübe eden beyin, gerçek hayatta da aynı hızda karar vermesine ve doğru kararı vermesi konusunda yardımcı olacaktır.
  3. Çoklu Hedeflerin Yönetilmesi: Strateji oyunlarında oyuncuların sahip olması gereken bir özelliktir. Verdiği kararların sonuçlarını düşünerek karar vermeli ve bir çok ihtimali düşünerek ilerlemesi gerekmektedir.
  4. Fiziksel Olarak El ve Göz Koordinasyonu: Çoğu oyunda ekranı takip ederken eller ile Mouse ve klavye kontrolü yapılması ve doğru hamleler yapması için doğru aksiyonlar alması gerekmektedir. Bu da bireyin fiziksel olarak koordinasyonunu geliştiren bir aktivitedir.
  5. Mantık Kullanarak Çözüme Ulaşma: Genellkle bulmaca çözen çocuklarda mantıklı cevapları bulmak sürekli beyin egzersizi yapmaya neden olduğundan gerçek hayatta da mantıklı düşünmesine katkı sağlamaktadır.

Çocuklar Üzerindeki Olumsuz Etkileri

  1. Bağımlılık: Geçirilen uzun zamanlar sonucu gelişim çağında olan bir çocuğun hayatından büyük bir alana sahip olan oyunlar çocukların bağımlı olmasına ve oyunların hayatının bir parçası haline gelmektedir.
  2. Vakit Kaybı ve Akademik Başarısızlık: Çocuklar oyun oynamak için ayırdığı zaman içerisinde ödevlerini yapması gerekmekte veya ilgili sorumluluklarını yerine getirmesi gerekirken, bu sorumluluklarına ayıracağı zamanı oyun oynayarak geçirdiği için akademik başarısızlıklar zamanla boy gösterecektir.
  3. Gerçeklik Duygusunu Kaybetme: Gelişim çağında ve duygularının çok hassas olduğu dönemlerde oyunlarla çok zaman geçiren gençler gerçek hayatın gerçek duygularından yoksun büyüdükleri için gerçek dünya ve duygular ile dijital dünyadaki duygu ve gerçeklikleri karıştırması oldukça doğaldır.
  4. Asosyallik: Gelişim çağındaki çocukların iletişim becerilerini geliştirebilmeleri için geçireceği zamandan yoksun olarak büyümesi gerçek hayatla yüzleştiği zaman iletişime geçme konusunda sıkıntı çekecek olup bu da ilerleyen zamanlarda bireylerin asosyal olmasına neden olmaktadır.

Bilgisayar oyunlarının çocuklarda yarattığı etkiyi daha detaylı öğrenebilmek için Psikolog Deniz Yel’in videosuna göz atabilirsiniz.

Read More

Toplumun her yaş grubunda durmadan artan teknoloji kullanım oranı görülmektedir. Özellikle küçük yaş gruplarında, çocuklarda ve ergenlerde, teknoloji kullanımı daha sık görülmektedir. Genç nüfustaki teknolojiye olan bağımlılık oranı giderek artmaktadır.

Diğer bağımlıklardaki gibi teknoloji bağımlılığı da beyinin kimyasal yapısını bozmaktadır. Zevk kimyasalı olarak bilinen “dopamin” mavi ekranların önünde geçirilen zaman boyunca artar. Böylelikle daha çok “dopamin” salgılamak için ekran karşısında daha çok zaman geçirmeye başlarız. Kendimizi ekran karşısından uzaklaştıramamaya başlarız. Böylelikle teknoloji bağımlılığı ortaya çıkar.

Üst düzey teknoloji çağına doğan ve bundan etkilenen bir çocuğun yaşadıklarını şöyle özetleyebiliriz.

Artık bir anne değil akıllı telefonlar çocuğa kitap okuyorlar. Çocuklar annenin sesinden öğrenmek yerine öğrendikleri her şeyi akıllı telefondan öğreniyorlar. Mavi ekranlardan hikayeler dinleyen, oyunlar oynayan çocuklar ekranda olanları takip etmekte zorlanıp yoruluyorlar. Teknolojik cihazlar onların yerine düşünüyor, onların yerine her şeyi yapıyor. Kaçınılmaz ki çocukların zihin kasları zayıf kalıyor çünkü düşünmeye, üretmeye, öğrenmeye ihtiyaçları yok… Nasıl olsa onların yerine düşünen ve her şeyi altın tepside sunan teknoloji ellerinin altında…

Peki bu bağımlılık çocuklarda ne gibi problemlere yol açabilir?

Teknoloji kurbanı çocuklarda bir çok psikolojik ve fiziksel problemler ortaya çıkabilir.

  1. Agresif davranışlar
  2. Uyku güçlüğü
  3. Odaklanma güçlüğü
  4. Okul başarısında düşüş
  5. Ödevleri ve görevleri erteleme isteği
  6. Depresyon
  7. Yalnızlık hissi
  8. Sırt ve baş ağrıları
  9. Göz yorgunluğu
  10. Ekstrem kilo kaybı veya obezite
  11. Sağlıksız beslenme düzeni
  12. Sosyal hayattan kopma

Ebeveynler çocuklarında görülen bu bağımlılığı nasıl engelleyebilirler?

Çocuğunuza teknolojiyi yasaklamayın! Teknolojiyi yasaklamak bir çözüm değildir. Bu yolla çocuğun bırakması daha güç bir hal alacaktır. Bu ona ceza gibi gelecektir ve sizinle iletişim sorunları yaşamasına sebep olacaktır. Bunun yerine giderek kullanım miktarını azaltmak ve günlük kullanım saati belirlemek daha etkili bir çözüm olacaktır.

  1. Öncelik sırasına göre davranmasını sağlayın. Çocuğunuz ödevlerini yapmadan, odasını toplamadan ya da belirli görevleri yerine getirmeden teknolojiyle uğraşmasına izin vermeyin.
  2. Çocuğunuzla teknolojik cihazlardan uzak vakit geçirin. Çocuğunuzla belli aralıklarla akıllı telefonlar elinizde olmadan vakit geçirmeniz sosyalliğinin artmasına ve teknoloji kullanımının azalmasına sebep olacaktır.
  3. Teknolojisiz bir gün belirleyin. Aile bireyleri olarak teknolojiyi kullanmayacağınız, hep birlikte vakit geçireceğiniz bir gün seçin. Her hafta o gün bu kurala uyulması çocukların teknoloji dışında da eğlenceli aktiviteler yapılabileceğini öğrenmesini sağlayacaktır. Aile içi iletişiminizin artmasını sağlayacaktır.
  4. Evin bazı bölgelerinde kullanımı kısıtlayın. Mutfak ve oturma odasında teknoloji kullanımını yasaklayın. Özellikle evin toplu yaşam alanlarında teknoloji kullanımını engellemek aile içindeki iletişimi arttıracaktır.
  5. Ebeveyn olarak kendi teknoloji kullanımınızı da sınırlayın. Çocuklar ebeveynlerini izleyerek öğrenirler. Siz teknoloji kullanımını kısıtlamadıktan sonra çocuğunuzu sınırlandırmak çocuğunuzda değişime yol açmayacaktır.

Çocuklar günde ortalama ne kadar saat teknolojiyle ilgilenmeli?

7 yaşından küçükken çocukların mümkün olduğunca teknolojik cihazlarla haşır neşir olmamasını öneririz. Aksi durumda teknolojik cihazlar bu yaş grubu için eğitici içerikler ve ebeveyn gözetiminde kullanılmalıdır. Özellikle bu yaş grubu için kullanılması durumunda günde 20-30 dakikayla sınırlandırılmalıdır. 3 yaşından küçükler için tehlikeli olduğunu söylemeden geçmeyelim.

7-10 yaş grubu için günlük 45 dakika süre verilmesi idealdir. 10’dan büyük çocuklar için belli bir saat dilimi önerilmemektedir ama belli bir oranda, çocuğun ihtiyaçlarına göre sınırlandırılması gerekir. Sınırlandırılmazsa bağımlılık riski yüksektir.

Çocuklarda Teknoloji Bağımlılığı ile ilgili daha fazla bilgi edinmek için videomuza göz atabilirsiniz. 

 

 

 

 

Read More