Türkiye nüfusunun %10’undan fazlasının ve dünya nüfusunun %15’e yakınının engellilerden oluştuğunu biliyor muydunuz?
Peki bu kadar yüksek orana sahip bir azınlığa toplumdaki bireyler olarak nasıl davranmamız gerektiğini biliyor muyuz?
Ne yazık ki bunu kimse bize tam olarak öğretmedi….
Uzmanların ve engellilerden gelen geri bildirimlerin harmanlanmasından oluşan ,“3 Aralık Dünya Engelliler Günü”ne özel, onlara nasıl davranmamız gerektiğiyle ilgili kısa bir liste oluşturduk.
Bir gün değil her gün hatırlanması gereken bir liste…
Engellilere Nasıl Davranmalıyız?
Çoğumuz istemeden de olsa bu özel grupla olan etkileşimimizde hatalar yapmaktayız. Bazen onları topluma kazandırmak için yaptığımız girişimlerden ötürü tersine onları toplumdan uzaklaştırabiliyoruz. Bu hassas konuyla ilgili doğru bilgeye sahip olmak ve bu bilgileri uygulamak meslek, statü gözetmeksizin toplumun her bir bireyinin sorumluluğudur.
Altın Kural
Size nasıl davranılması gerektiğini düşünüyorsanız öyle davranın. Karşınızdaki kişinin engelini değil kişiyi düşünerek hareket edin. Engeli olan insanlara karşı utangaç yaklaşmayın. Sakin olun ve her zamanki siz ve diğer insanlara davrandığınız gibi davranın.
Yardım Etmeden Önce Mutlaka Sorun
Karşınızdaki kişinin engelinin olması her zaman yardıma ihtiyaç duyduğu anlamına gelmez.
Yardıma ihtiyaçları olup olmadığını sormadan yardım etmeyin. Sormadan yardım ettiğiniz zaman kendilerini yetersiz hissedebilirler.
Düşünerek Konuşun
Etiketlemeden konuşun. Herkes için kırıcı ve saldırgan bir yaklaşımdır etiketlemek. Aşağılayıcı ve dışlayıcı kelimeler kullanmaktan kaçının.
Acıma Duygusuyla Yaklaşmayın
Engele sahip insanlar kurban değildir. Onları kurban psikolojisine sokacak şekilde onlara ekstra ilgi göstermeyin. Başlarını okşamaktan, küçümseyen kelimeler kullanmaktan kaçının. Unutmayın: Onlar kurban değil kahramanlar.
Engellilerle İletişim Nasıl Kurulmalıdır?
Öncelikle ,iletişim kurarken engelli bireylerin yardımcılarıyla ya da yakınlarıyla konuşmak yerine direk bireyin kendisiyle konuşmayı tercih edin. Aksi taktirde sizin onları birey olarak görmediğinizi hissederler.
-İşitme engelli bireylerin bir kısmı dudak okuyabilirler ya da belli oranda duyabilirler. Kimisi de işitme engelli dili ya da teknolojik aletler aracılığıyla iletişim kurabilirler. Onlara mutlaka hangi yolla iletişim kurmayı tercih ettiklerini sorun.
–Görme engelli bireylerle iletişiminizde mutlaka ilk tanıştığınızda kendinizi tanıtın. Giderken ve iletişiminizi bitirirken mutlaka bunu onlara belirtin. Bu konuşmanın bittiğini anlamaları için çok önemli. Desteğe ihtiyaçları olduğunda kolunuz ya da omzunuzdan tutunabileceklerini onlara belirtmeniz büyük bir inceliktir. Fakat sakın onlara destek olurken onları çekip itmeyin. Rehber köpekleri varsa köpeklerini beslemeyin ya da köpeğin dikkatini dağıtacak hareketlerde bulunmayın.
–Tekerlekli sandalyeli bireylerle iletişim kurarken sandalyelerini itmemeye, sıkıştırmamaya ve sandalyeyi tutmamaya özen gösterin. Tekerlekli sandalyedeki biriyle konuşurken onun göz hizasına gelip göz teması kurarak iletişim kurmaya dikkat edin.
-Zihinsel engelli bireylerle iletişim kurarken basit, anlaması kolay ve açık cümleler kurmayı tercih edin. Sabırlı olun ve sizle iletişim kurabilmeleri için onlara zaman tanıyın.
–Konuşma güçlüğü olan bireylerle iletişim kurarken ve konuşurken ne kadar zamana ihtiyaçları varsa onlara o kadar zaman verin. Saygılı olun ve kelimeleri onların yerine tamamlamaktan kaçının. Kelimeleri kendilerinin tamamlamalarına izin verin.
Her şeyden önce engelli bireylerin de bizden biri olduğunu unutmayın. Herkesin güçlü ve zayıf yanları vardır. Onların da zayıf oldukları yanların yanı sıra bizden güçlü oldukları yanları da var.