Yüzümüze dokunmadan duramayız. Gün içerisinde sık sık yüzümüze dokunuruz. Farkında olmadan yaptığımız bu davranış aslında DNA’mızda var. Yani anne karnındayken bile sık sık yüzüne dokunduğu görülüyor. Bunun en temel nedeni, kendimizi rahatlatma isteğimizdendir. Örneğin şaşırdığımızda, sevindiğimizde, üzüldüğümüzde hep yüzümüze dokunuruz. Yüzümüzdeki belli yerlere farkında olmadan dokunarak baskı kaslarını harekete geçirerek kendimizi rahatlatırız.

Yüzümüze dokunmamamız söylendiğinde, özellikle şu dönemlerde çok sık birbirimize söylediğimiz bu cümle, beynimiz aslında uygulanması pek mümkün olmayan zor bir komutu alır. Uzmanlar bu konuda, beynimizin aldığı bu komutların istemsizce yaptığımız için bu alışkanlığımızı önlemenin bazı yöntemleri olabilir diyor. Örneğin gözlük takmak bir önleyici olabilir. Kadınların daha rahat uygulayabileceği, makyaj yapmak da yüzümüze dokunmamıza engel olabilir. Bunlara ek olarak, ellerimize sık sık krem sürmek de bu anlamda yüzümüze dokunmamızı engelleyebilir. Burada tabii ki bu yöntemlerin uygulanabilmesi yine beynimizdeki komutları yönlendirerek ve bunu uygulamaya çalışarak hayata geçirebileceğimiz önlemlerdir.

Bu alışkanlık aslında sadece insanlara özel değil. Hayvanlarda da görülüyor. Özellikle kediler bunu çok sık yapar. Kediler doğası gereği çok sık kendilerini yalarlar. Özellikle patilerini yüzüne sürtme hareketini çok sık görürsünüz ve bu onları çok mutlu eder. Aynı şey köpekler için ve birçok hayvan için de geçerli.

COVID-19 (Koronavirüs) ülkemizde ve dünyada yaşanan bu sorun, özellikle psikolojik açıdan da değerlendirilmesi gereken bir noktada. Örneğin; şu dönem çok sık haber kanallarını izliyoruz ve doğal olarak olumlu haberler almak için yapıyoruz bunu. Ancak farkında olmadan bu durum, özellikle şu dönem bizlerde farklı psikolojik reaksiyonlara neden olabilir. Korku, anksiyete veya panik gibi duygularımızı tetikleyebilir ve bu duygular bizlerde ileri seviyede sorunlara neden olabilir. Bu durumları engellemek bizlerin elindedir. Örneğin; gün içerisinde yapacaklarınızı listeleyebilirsiniz. Belirli saat dilimlerinde film izlemek, oyun oynamak, kitap okumak gibi evde yapabileceğiniz aktivitelerle hem gününüzü verimli geçirmiş olursunuz hem de farklı konularla meşgul olmak sizi daha iyi hissettirecektir.

Read More

Koronavirüs (COVID-19) virüsü belirtileri nelerdir?

Aşağıdaki semptomlar virüsün bulaşma tarihinden sonra 2-14 gün arasında kendini gösterebilir:

*Ateş

*Öksürük

*Nefes darlığı

Acil durum belirtileri:

  • Nefes almada zorluk ve nefes darlığı
  • Göğüste kalıcı ağrı veya baskı
  • Uyanmakta zorlanma
  • Yüzde ve dudaklarda mavileşme

Yukarıdaki acil durum listesi tüm COVID-19 virüsü belirtilerinde görülmemektedir. Küçük de olsa her hangi bir hastalık belirtisi gösteriyorsanız doktorunuz ve sağlık sorumlularınızla iletişim halinde olun.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ’nün verilerine göre COVID-19 virüsüyle ilgili halk arasında inanılan mitler ve bu mitlere karşılık bilimsel gerçeklikler:

1. Corona virüsünün sadece sıcak ve nemli bölgelerde bulaştığına inanmak

Şu ana kadar edinilen bilgilere göre corona virüsü HER BÖLGEDE yayılma göstermeye açıktır. İklim koşullarına bakmaksızın önlem almayı sürdürün.

2.Soğuk havanın ve karın corona virüsünü öldürdüğünü düşünmek

Soğuk havanın corona virüsünü ya da diğer hastalıkları öldürdüğünü düşünmenin hiçbir mantığa sığar tarafı yoktur. Havadan bağımsız olarak normal insan vücut ısısı 36.5°C  ile 37°C arasındadır. Soğuk bir bölgeye gitseniz bile vücut ısısı bu aralığın dışına çıkmamaktadır.

3.Sıcak duş almanın corona virüsüne yakalanmayı önlediğini düşünmek

Sıcak duş almak corona virüsüne yakalanmanızı engellemeyecektir. Bir önceki mitte de açıkladığımız gibi dışarının sıcaklığı ne olursa olsun vücudunuz 36.5°C  ile 37°C arasında bir sıcaklıkta kalacaktır.

4.Sinek ısırığı yoluyla corona virüsünün bulaştığını düşünmek

Sinek ısırığının corona virüsünü bulaştırdığıyla ilgili ne bilgi ne de kanıt bulunmamaktadır. Corona virüsü damlacık yoluyla bulaşmaktadır. Virüs taşıyıcısının hapşırığı öksürüğü, tükürüğü ve burun akıntısı sonucunda bulaşmaktadır.

5.El kurutma makinelerinin corona virüsünü öldürdüğüne inanmak

El kurutma makineleri corona virüsünü öldürmemektedir.

6.Ultraviyole dezenfeksiyon lambasının corona virüsünü öldürdüğüne inanmak

Ultraviyole dezenfeksiyon lambası corona virüsünü öldürmez. Ultraviyole ışınları eli sterilize etmek ya da vücudunuzun diğer alanları için kullanılmamalıdır. Vücudunuzda enfeksiyona sebep olabilir.

7.Termal tarayıcıların coronaya kapılanları tespit etmekte etkili olduğunu düşünmek

Termal tarayıcılar ateşi olan insanları tespit etmek için etkilidir (vücut ısısı olması gereken sıcaklıktan yüksek olanlar). Bu yüzden corona virüsü sebebiyle ateşi yüksek olanlar termal tarayıcı yoluyla tespit edilebilir.

Fakat her ateşi yüksek olan corona değildir. Bunun dışında corona virüsü başlangıç döneminde olan insanlar henüz ateş belirtisi göstermiyor olabilirler çünkü ateş belirtisi corona  olan insanlarda 2 ile 10 gün aralığında başlamaktadır.

8.Klor ve alkol spreylerinin tüm vücuda sıkılmasının corona virüsünü öldürdüğünü düşünmek

Çoktan vücudunuza girmiş virüsleri sprey ya da alkol öldürmeyecektir. Tersine vücudunuza böyle bir sprey uygulamak hassas bölgeler için (göz, ağız gibi) tehlikeli olabilir. Alkol ve klor dezenfekte için bazı bölgelere kullanılabilir. Fakat doktor tavsiyesi doğrultusunda kullanmakta fayda vardır.

9.Zatürre ya da akciğer iltihaplanması için kullanılan aşıların işe yaradığını düşünmek

Diğer gribal enfeksiyonlar için kullanılan aşıların corona virüsü üzerinde bir etkisi görülmemektedir. Maalesef corona virüsü için aşı tedavisi henüz bulunmamıştır.

10.Tuzlu suyla burnu çalkalamanın corona virüsünü engellediğini düşünmek

Bunun herhangi bir etkisi görülmemektedir. Bu yöntemin yalnızca soğuk algınlığına kapıldığınızda işe yaradığına dair sınırlı kanıtlar bulunmaktadır. Fakat tuzlu suyla burnu çalkalamanın hiçbir solunum enfeksiyonunu engelleyici bir özelliği yoktur.

Alınabilecek en iyi önlem ellerinizi sık sık alkol bazlı dezenfektanlarla ovuşturmak ya da sabunla yıkamak.

Diğer alınması gereken önlemler için “Corona Virüsüne Karşı Koruyucu Önlemler” adlı blog yazımızı da okuyabilirsiniz.

Koronavirüs (COVID-19) İçin Alınabilecek Önlemler

Read More

Tüm dünyayı büyük riskine sürükleyen Corona virüsü (COVID-19) ile ilgili her kafadan farklı sesler çıkmakta. Dünyayı kasıp savuran bu virüsle ilgili fikri olmayan ya da beyan etmeyen birini bulamazsınız. Gördüğünüz ve duyduğunuz her bilgiye inanmamakta fayda var. Aba Psikoloji ekibi olarak gerçek ve güvenilir bilgi vermeye yüksek oranda özen göstermekteyiz. Dünya Sağlık Örgütü(WHO), Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri (CDC), Akıl Sağlığı Vakfı (MHF)  ve Amerikan Psikoloji Birliği (APA)’ nden edindiğimiz bilgiler  ve makaleler doğrultusunda sizi en iyi şekilde bilgilendirmek için hassas konunun üzerinde durarak araştırmalar yaptık.

Bu kritik dönemde birer birey olarak hem kendimizi, hem de etrafımızı korumak için gerekli ve doğru önlemleri almamız gerekiyor.

Dünya sağlık kuruluşlarının ve araştırmaların önerdiği önlemler:

1. Gözünüze, burnunuza ve ağzınıza dokunmaktan kaçının

Neden? Gün içerisinde ellerimizi aktif olarak kullanıyoruz. Ellerle bir çok yüzeye dokunuyoruz. Her ne kadar ,durumum hassasiyeti doğrultusunda, gün içerisinde ellerinizi oldukça az kullansanız da ya da düzenli olarak yıkasanız da fark etmeden bir yerlere dokunmuş olabilirsiniz. Göz, burun ve ağız yoluyla virüsün vücudunuza girme ihtimali oldukça yüksektir.

2. Ellerinizi Sıklıkla Yıkayın

Ellerinizi sıkılıkla, her yıkamada en az 20 saniye sabun ve suyla yıkayın. Özellikle dışardan geldiğinizde, burnunuzu sildiğinizde, hapşırdığınızda ve öksürdüğünüzde mutlaka ellerinizi yıkayın. Eğer sabun ve su yakınlarınızda yoksa en az %60 alkol içeren el dezenfektanı kullanın. El dezenfektanınızı  ellerinizi birbirine ovuşturarak kullanın. İki elinizin her yerine sürdüğünüzden emin olun.

3. Solunum hijyeni uygulayın

Solunum konusunda hijyen ve hassasiyet gösterin. Öksürdüğünüzde ya da hapşırdığınızda ağzınızı elinizle değil bükülmüş dirseğinizin iç tarafıyla kapatın. Kağıt mendil kullanmayı tercih ettiğinizde bir kez kullanılmış mendilinizi tekrar kullanmayın ve kullandıktan sonra hemen atın.

Neden? Solunum yoluyla virüsü başkasına geçirme ihtimaliniz oldukça yüksektir. Virüsün sizde olmadığını düşünseniz bile bu konuyla ilgili kesin konuşamazsınız. Virüs henüz etkilerini göstermemiş olabilir ya da  fark etmeyerek normal bir nezleniz olduğunu düşünebilirsiniz. Etrafınızı korumak için önlem almakta fayda var.

4. Yakın temastan kaçının

Hastalık belirtisi gösterdiğinizde etrafınızdakilerden uzak durun. Genel olarak insanlarla fiziksel temas kurmamaya özen gösterin. Selamlaşırken bile tokalaşmak ya da öpmekten kaçının.

5. Hastalık belirtisi gösteriyorsanız maske takın

Eğer herhangi bir hastalık belirtisi gösteriyorsanız özellikle etrafınızda başkaları varken maske takın.

Eğer hasta değilseniz maske takmanıza gerek yok. Hasta ve çeşitli sebeplerden maske takamayan (solunumda ekstrem zorlanma gibi sebeplerden)  birisine bakıyorsanız maske takmanız gerekmektedir.

6. Eğer ateşiniz, öksürmeleriniz ve nefes almakta zorlanmalarınız varsa hemen tıbbi önlemler alın

Eğer kendinizi iyi hissetmiyorsanız evde kalın. Eğer öksürük, nefes almakta zorlanma veya ateş belirtileri gösteriyorsanız tıbbi yardım alın ve öncelikli olarak bir sağlık kuruluşunu arayın. Yerel sağlık kurumunuzun tavsiyelerini ve tedavi önerilerini dikkate alın.

Neden? Ulusal ve yerel kurumlar yaşadığınız çevreyi dikkate alarak size verilebilecek en güncel bilgiyi vereceklerdir. Önceden aramanız sağlık kuruluşunun sizi doğru sağlık yönlendirmeleri yapmalarını kolaylaştıracaktır. Bu sizi koruyarak virüsün ve diğer enfeksiyonların yayılma ihtimalini azaltacaktır.

7. Sağlık kuruluşlarıyla irtibat halinde olup tavsiyelerini takip ederek uygulayın

COVID-19 ile ilgili son gelişmeleri takip ederek haberdar olun. Ulusal ve lokal sağlık kuruluşlarının ve yetkililerin verdiği tavsiyelere uyun.

Neden? Ulusal ve lokal yetkililer virüsün bulunduğunuz bölgedeki yayılma oranı ve riskiyle ilgili en güncel bilgiye sahiptirler. Onlar bulunduğunuz bölge doğrultusunda kendinizi ve etrafınızı nasıl korumanız gerektiğiyle ilgili en iyi önerileri vereceklerdir.

8. Eğer uzun süreli sağlık problemleriniz varsa ve 60 yaş üzeriyseniz dikkat edin

Araştırmalar ve ölüm oranları yoluyla risk altındaki insanlar tespit edilmiştir:

*60 yaş üzeri bireyler

Aşağıda listelenenlere benzeyen ciddi medikal problemleri olanlar:

*Kalp rahatsızlığı olanlar

*Diyabet hastaları

*Akciğer hastaları

Eğer bu risk gruplarına dahilseniz normal bir vatandaşa göre ekstra önlem almanız sizin ve etrafınızdakilerin sağlığı için önemlidir.

Read More