Öğrencilerin ruh sağlığı pek çok dış etken nedeniyle olumsuz etkilenebiliyor. Elbette stres seviyesinin yükselmesi öğrencilerin başarısını olumsuz etkiliyor. Stresin hem psikolojik hem de fiziksel etkileri bulunuyor. Stresle mücadele edilmediğinde depresyona varan sonuçlar ortaya çıkabiliyor. 2020 yılından bu yana pandemi dünyayı etkisi altına almış durumda… Elbette pandeminin etkileri nedeniyle dünya genelinde bir belirsizlik hakim… Hala birçok üniversite uzaktan eğitime devam etmeyi tercih ediyor. Dersler ve sınavlar online platformlar aracılığıyla yürütülüyor. Yeni varyantlar, yeni kısıtlamaları da beraberinde getiriyor.

Bu noktada; eğitim, kariyer gibi konularda planlama yapmak da zorlaşıyor. Bu süreç; öğrenciler için hayli zorlayıcı hale gelebiliyor. Peki; Covid-19 varyantları öğrencilerin ruh sağlığını nasıl etkiliyor?

Öğrencilerin Ruh Sağlığı Covid-19 Varyantlarından Nasıl Etkileniyor?

Öğrenciler için bir tele sağlık sağlayıcısı olarak hizmet veren TimelyMD, Covid-19 Varyantlarının öğrenciler üzerindeki etkisini araştırıyor. Şirket, kampüs sağlığı için araştırmalar yürüten ve çözümler sunan ilk öğrenci tele sağlık sağlayıcısı olarak biliniyor. Şirket, öğrencilerin yaşamları üzerinde olumlu bir etki yaratan tele sağlık teknolojisini kullanmak, oluşturmak ve geliştirmeyi amaçlıyor. Kampüs sağlığını ileriye taşımayı hedefleyen bir kolektif olarak faaliyet gösteriyor.

Tele sağlık, hizmetleri e-sağlık uygulamaları kapsamında yer alıyor. Sağlık personeli ile öğrenciler arasında telekomünikasyon teknolojilerinden faydalanarak iletişim kurmaya olanak veriyor. Aynı zamanda sağlık personellerinin eğitimi gibi çeşitli süreçleri de içerebiliyor. Sağlık verileri, teşhis, bakım bilgileri telefon, bilgisayar, televizyon gibi araçlar ile paylaşılıyor.

TimelyMD, pandemide yeni varyantlar gündemdeyken, “Öğrencilerin ruh sağlığı Covid-19 varyantlarından nasıl etkileniyor?” sorusuna yanıt bulmaya çalışıyor. Şirket tarafından yapılan yeni bir ankete göre on öğrenciden dokuzu üniversite kampüslerinde ciddi problemler olduğunu düşünüyor. Bu durum; bir mental sağlık krizini işaret ediyor. Öğrencilerin %70’lik kısmı pandemi sürecinde sıkıntı ya da endişe yaşadığını dile getiriyor.

Şirketin kurucu ortağı Alan Dennington, her öğrencinin mental sağlık konusunda farklı anlayışa sahip olduğunu söylüyor. Ancak buna rağmen, anket verileri öğrencilerin ortaya pandemi süreci boyunca yoğun strese maruz kaldığını gösteriyor. Peki; anket verileri yeni varyantlar noktasında neyi işaret ediyor? Ortaya çıkan yeni varyantlar öğrenciler üzerinde nasıl bir etki yaratıyor?

TimelyMD Verileri Öğrencilerin Ruh Sağlığı Hakkında Ne Söylüyor?

Ankete katılanların %70’i, Covid-19 salgını ve Delta ve Omicron varyantları nedeniyle duygusal sıkıntı yaşadıklarını söylüyor. Öğrencilerin %51’i, geçtiğimiz yıla oranla daha fazla stres ve kaygıya sahip olduklarını ifade ediyor. Geçtiğimiz yıl eğitimin uzaktan yürütülmesinin öğrencilerinin deneyimleri üzerinde olumsuz bir takım etkiler yarattığı biliniyor. Öğrenciler örgün eğitime dönmeye hazırlanırken ortaya çıkan varyantların daha fazla korku ve endişe yarattığı görülüyor.

Eğitimlerine uzaktan devam eden öğrencilerin %58’i bunun “doğru karar” olduğunu düşünüyor. Öğrencilerin %24’ü ise eğitimin yüz yüze devam etmesi gerektiğini savunuyor. Öğrencilerin %18’i yüz yüze veya uzaktan eğitimin birer seçenek olarak sunulması gerektiğini düşünüyor. Öğrencilerin seçme şansı olması gerektiğini savunuyor.

Anket ayrıca öğrencilerin ruh sağlığı konusunda daha fazla yardıma ihtiyaç duyduklarını ortaya koyuyor. Ankete katılanların %48’i uzaktan ruhsal ve fiziksel sağlık hizmeti almak istiyor. Öğrencilerin %41’i ise sosyal destek ve aidiyet duygusuna ihtiyaç duyuyor.

TimelyMD anketine katılanların yaşları 18 ile 29 arasında değişiyor. Katılımcıların %57’si dört yıllık kamu kurumlarında, %24’ü dört yıllık özel kurumlarda eğitim görüyor.  Öğrencilerin %19’u ise iki yıllık kurumlarda eğitimlerini sürdürüyor.

Öğrencilerin Ruh Sağlığını Koruyabilmesi İçin Neler Yapılabilir?

Uzmanlar, öğrencilerin sağlık sorunlarını çözmeye çalışmalarının iyiye işaret olduğunu ifade ediyor. Öğrencilerin %64’ü sağlık yardımı aradıklarını veya almayı düşündüklerini söylüyor. Öğrencilerin %58’i yaşadıkları stresle başa çıkmak için arkadaşları ve aileleriyle yüz yüze görüşmeyi tercih ediyor. Öğrencilerin %56’sı ise video veya telefon görüşmeleri yoluyla arkadaşları ve aileleriyle iletişim kurduklarını söylüyor.

Öğrencilerin ruh sağlığı üzerinde olumsuz etki yaratan faktörler değişiklik gösterebiliyor. Katılımcıların %54’ü kaygı ve strese neden olan faktörler noktasında; eğitimlerinin kalitesinden söz ediyor. Pandeminin sosyal yaşamı etkilemesi kaygıyı ortaya çıkaran faktörler arasında yer alıyor. Öğrencilerin %34’ü öğrenme becerileri üzerindeki etkilerden söz ederek; odaklanma güçlüğü yaşadıklarını dile getiriyor. Bu durumun uzun vadede öğrencileri nasıl etkileyeceği konusunda soru işaretleri olduğu düşünülüyor.

Bu noktada; öğrencilerin eğitim ve kariyer planlamaları konusunda erteleme ve öteleme davranışından kaçınmaları gerekiyor. Erteleme davranışı zaman içinde stresin artması konusunda tetikleyici bir etken olabiliyor. Bu süreç boyunca ailelerin de baskıcı bir tutumdan kaçınması öneriliyor. Pandemi sürecinde kariyer danışmanlığı almak öğrenciler açısından faydalı olabiliyor. Bu sayede daha stratejik bir planlama yapmak mümkün olabiliyor.

Ruh Sağlığı ve stresle mücadele gibi konularda daha detaylı bilgi için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Kariyer danışmanlığı ve psikolojik destek için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Pandemide öğrenci olmak çocuk ve gençler için pek çok alanda yeni beceriler kazanma ve yeniliklere adapte olma ihtiyacını doğurdu. Bu süreç yetişkinler için de büyük değişikliklere ve uyum ihtiyacına neden oldu. Ancak öğrenciler geleceklerine yön verdikleri bu önemli dönemde uzun süreli pandemi koşullarına maruz kaldılar. Online eğitimler, sınavlara yönelik belirsizlikler, akranlarından uzak kalmak, karantina ve kısıtlamalar öğrencileri hepimizden çok etkiledi.

Bu süreçte öğrenciler akranlarıyla sosyalleşmek için sosyal medya, telefon gibi iletişim araçlarına mecbur kalıyorlar. Evde ekran karşısında ders dinleyerek öğrenmeye çalışıyorlar. Biriken enerjilerini atamıyor, ev ortamında fiziksel aktivite ihtiyacını karşılayamıyorlar. Geniş aile bir arada yaşanan, küçük çocukların olduğu evlerde ise öğrencilerin çalışabilmesi daha zor oluyor. Dolayısıyla pandemide öğrenci olmak çocuk ve gençlerin enerjisini düşürüyor, motivasyonlarını kırıyor.

Yazımızda öğrencilerin pandemi sürecinde kendilerini daha iyi hissetmelerine destek olacak beslenme ve aktivite önerilerimizi paylaşacağız.

Pandemide Öğrenci Olmak: Daha İyi Hissetmek İçin Beslenme Nasıl Olmalı?

Beslenmenin bağışıklık sistemi, öğrenme, dikkat ve fiziksel – ruhsal iyi oluşu desteklediği araştırmalarca desteklenmektedir. Dolayısıyla bu zorlu dönemde hepimizin ama özellikle de çocuk ve gençlerin beslenmeye önem vermesi gerekmektedir. İyi bir beslenme için dengeli beslenebilmek gerekir. Beslenme uzmanlarının sıklıkla vurguladığı ancak bizlerin çoğunlukla ihmal ettiği basit beslenme değişiklikleri büyük farklar yaratabilmektedir. Stres, kaygı gibi olumsuz duygular ilk önce beslenme düzenimizi etkilemektedir.

Mutsuz, stresli, öfkeli veya kaygılıyken beslenme ihtiyacımızı sınırlandırabilir ya da aşırı yemeye başlayabiliriz. Duygusal boşlukları anlık mutluluk ve enerji veren paketli gıdalar, çikolata ve türevleri, asitli içeceklerle doldurabiliriz. Stresi yarıştırmak, uyanıklığı sağlamak ve enerjimizi artırmak için kafein tüketimimizi artırabiliriz. Pandemide öğrenci olmak iyi hissetme ihtiyacını artırmaktadır. Ancak iyi hissetmek için ön koşul dengeli yani abartısız, kararında ve sağlıklı beslenmektir.

Sağlıklı beslenebilmek için ise karbonhidrattan az protein, omega 3 açıcından zengin besinler tüketmek gerekir. Lifli gıdalar, meyve ve sebzelerle besin zinciri tamamlanmalıdır. Ayrıca gün içerisinde su alımı ihmal edilmemelidir.

Protein ve Omega 3 Açısından Zengin Besinleri Öğünlerinize Düzenli Eklemelisiniz

Omega-3 vücut tarafından üretilemeyen ve dışarıdan yiyeceklerle alınması son derece önemli doymamış yağ asitlerinden biridir. Faydaları saymakla bitmeyen omega 3’ün eksikliğinde depresyon gelişebilmektedir. Dikkat ve hafızanın güçlendirilmesinde omega 3 oldukça etkilidir. Eksikliğinde ise unutkanlık ve dikkat dağınıklığı görülebilmektedir. Dolayısıyla pandemide öğrenci olmak yeterli omega 3 tüketimini gerektirmektedir. Özellikle soğuk sularda yaşayan deniz canlıları, ceviz ve semizotunda omega 3 yüksektir.

Kırmızı- beyaz et, balık, yumurta, süt, beyaz peynir, yoğurt, koyu yeşil bitkiler, kuru bakliyatlar, fındık, fıstık, badem gibi besinlerde de protein bulunmaktadır. Protein vücudun enerji ihtiyacını karşılar, kas oluşumunu destekler, güç verir, metabolizmayı hızlandırır. Yeterli protein alımı atıştırma ihtiyacını azaltır. Kemik gelişimine ve iskelet sisteminin korunmasına destek olur. Yorgunluk hissini azaltır.

Bol Su tüketilmeli

Pandemide öğrenci olmak tüm gün ekran karşısında ve yetersiz hareketle çalışmayı gerektiriyor. Dolayısıyla fiziksel yorgunluk artıyor. Ancak yorgunluk yetersiz sıvı alımının da bir belirtisi olabilir. Bu nedenle gün boyunca yeterince su içtiğinizden emin olmak yorgunluk hissini hafifletmeye yardımcı olacaktır. Kaliteli yaşam üzerine çalışmalar yapmış olan Spinoza özellikle yeterli su alımının iyi oluşu desteklediğini bulmuştur.

Spinoza günlük su ihtiyacını belirlemek için toplam kilo * 0,04 litre su formülünü vermektedir. Buna göre 60 kilo olan birinin günlük su ihtiyacı 2,4 litre su olacaktır. Bu suyu günün 4 dilimine bölerek tüketmek ise günlük su ihtiyacını dengeli karşılamayı sağlayacaktır. Suyun çok soğuk ya da çok sıcak olmaması, ph değeri, saklandığı şişe gibi faktörlerde suyun kalitesini belirlemektedir.

Su içimini kolaylaştırmak ve suyu farkındalıkla içmek için suyun içerisine limon damlatmak mindfulness açısından önerilmektedir. Su yerine başka içecekler tüketmek ise su ile aynı etkiyi kesinlikle göstermemektedir.

Su yerine tüketilen çay veya kahvenin değeri suyla aynı olmayacaktır. Su vücudun saf yakıtı, arındırıcısıdır. Su tüketiminizi artırarak hayatınızın en önemli değişimlerine ilk adımı atabilirsiniz. Su gün içerisinde tükettiğiniz fazla kafeinin ya da zararlı besinlerin de vücuttan hızlı atımını kolaylaştırmaktadır. Susuzluk, yorgunluk hissini artıracak, baş ağrısı, ciltte kuruluk, gerginlik yapacak ve dikkati de olumsuz etkileyecektir.

Su tüketiminin yanına ekleyeceğiniz bazı basit beslenme alışkanlıkları ile yaşamınızdaki kaliteyi yükseltebilirsiniz. En başta dikkat edilmesi gerekenler ise şeker ve karbonhidrat ürünlerinden uzak durmak olabilir. Bu tarz besinlerin yerine tüketeceğiniz protein ağırlıklı besinler ve su tüketimi sizlere yepyeni bir hayat sunacaktır.

Pandemide Öğrenci Olmak Karbonhidrat ve Paketli Gıda Alımını Artırıyor

Pandemide öğrenci olmak her canınız sıkıldığında, enerjiniz düştüğünde abur cubur tüketme ihtiyacı hissettirebilir. Paketli gıdalar, cips, şeker, asitli içecek ve benzeri ürünler anlık mutlu olmanızı sağlıyor olabilir. Ancak mutlu hissetmenin tek kaynağı zararlı besinler tüketmek değildir. Bu sağlıksız alışkanlığın yerine çok daha faydalı ve etkisi uzun sürecek alternatifler düşünebilirsiniz.

Tatlı ihtiyacınızı meyvelerden, atıştırma ihtiyacınızı kuruyemişlerden karşılayabilirsiniz. Evde kolayca hazırlayabileceğiniz lezzetli ve keyifli atıştırmalıklar, içecekler yapabilirsiniz. Gronala bar, meyveli ve sütlü içecekler, taze sıkılmış meyve-sebze suları gibi.

Paketli gıdalar, unlu mamuller, şeker, tatlı gibi besinler tüketildikten sonra vücutta istenmeyen tepkilere neden olur. Karbonhidrat açısından zengin beslenmek bireyin daha yorgun hissetmesine, çabuk acıkmasına neden olur. Karbonhidrat ağırlıklı beslenen bireylerde dikkati toplamak güçleşir. Acıkınca agresif davranışlar sergilenir. Daha hızlı kilo alınır ve kilo daha zor verilir.

Gergin, öfkeli, huzursuz davranışlar gösterilir. Hareketlerde ve faaliyetlerde yavaşlama söz konusudur. Mutsuz, enerjisiz ve depresyona meyilli tavırlar görülebilir.

Kahvaltı Öğünü Atlanmamalı

Kahvaltı günün en önemli öğünüdür ve aynı zamanda gece boyu dinlenen sindirim sistemi için de hafif bir başlangıçtır. Kahvaltı diğer besinlere bir ön hazırlık öğünü olarak da değerlendirilebilir. Ancak önemli olan kahvaltıda tüketilen besinlerin kalitesidir. Hamur işi, kızartma, şekerli yiyecekler yerine yumurta, peynir, avakado gibi daha sağlıklı besinler tercih edilmelidir. Güne suyla başlamak, öğünlerden önce su tüketmek de vücut için faydalıdır.

Pandemide Öğrenci Olmak Güneşle Adeta Yakalamaç Oynamayı Gerektiriyor

Pandemide öğrenci olmak çoğunlukla evde olmayı gerektirse de mümkün olabildiğince güneş alabileceğiniz saatleri verimli geçirmelisiniz. Yetersiz güneş alımı nedeniyle gelişen D vitamini eksikliği besinlerle de karşılanamamaktadır. Dışarıdan alacağınız D vitamini takviyeleri ve olabildiğince güneşe çıkmak iyi hissetmenize destek olacaktır. D vitamini eksikliği unutkanlığa, güçsüzlüğe, yorgunluğa neden olmakta ve bağışıklık sistemini de düşürmektedir.

Beslenmenize koyu renkli besinler eklemeniz, sağlıklı kuruyemişler tüketmeniz, düzenli et – balık yemeniz dengeli ve yeterli beslenme için gereklidir. Güneş almanız, yeterli su tüketmeniz, öğün atlamamanız da önerilmektedir. Karbonhidratlardan olabildiğince uzak durmak ve kahve tüketimini dengelemekte iyi hissetmenize destek olacaktır.

Pandemide Öğrenci Olmak: Daha İyi Hissetmek İçin Hangi Aktiviteler Yapılabilir?

Pandemide öğrenci olmak beraberinde yeterince hareket edemeyen bir çocuk ya da genç olmayı getiriyor. Çocuk ve gençlerin sokağa çıkma izni çoğunlukla ders saatleri içerisine denk geliyor. Dersten sonra ise tekrar yasak başlamış oluyor. Dolayısıyla öğrencilerin doğada, kırda, bahçede veya spor yapılabilecek herhangi bir yerde egzersiz yapabilme imkanı olmuyor. Bu da yeterince hareket edememelerine, hareketsizlik kaynaklı güçsüz düşmelerine neden oluyor.

Güçsüzlük enerjisizliği, enerjisizlik ise motivasyon kaybını ve erteleme ihtiyacını tetikliyor. Ancak bu dönemde kendinize hatırlatacağınız birkaç önemli bilgi ve yapacağınız ufak egzersizlerle daha iyi hissedebilirsiniz. Öncelikle umutsuzluğa kapıldığınız, mutsuz hissettiğiniz dönemlerde kendinize bunun geçici bir dönem olduğunu hatırlatın. Giderek azalan pandeminin olumsuz koşulları kademeli olarak hayatımızdan çıkacak. Ancak sizin fiziksel ve ruhsal olarak iyi hissedişinize her daim ihtiyacınız olacak.

Hatta pandemi bittiğinde enerjinizi geri kazanmaya çok daha fazla ihtiyaç duyacaksınız. Çünkü yeniden eski düzenlerinize geri dönebilmek için enerji harcayacaksınız. Dolayısıyla bugünü bugünle sınırlandırmadan geleceğin ihtiyaçlarını da göz önünde bulundurarak ilerlemelisiniz. Evde olmanız pek çok faaliyetinizi kısıtlasa da evde de basit egzersizler yapabilirsiniz. Ev içerisinde belirlediğiniz bir süre boyunca yürüyebilir, yeterli alanınız yoksa olduğunuz yerde yürüme hareketi yapabilirsiniz.

Örnek için eğlenceli ve etkili çok sayıda program ve video bulabilirsiniz. Evde yine videolardan ve uygulamalardan yararlanarak yoga, meditasyon, pilates yapabilirsiniz. Pek çok profesyonel eğitmen bu dönemde gönüllü olarak ücretsiz canlı dersler veriyor. Belirlediğiniz ve beğendiğiniz eğitmenlerin derslerine online katılabilir, canlı yayın kayıtlarını dersi kaçırsanız da sonra izleyebilirsiniz.

Olumsuz düşüncelerinizle başa çıkmak, iyi hissetmek, rahat uyumak ve konsantre olmak için nefes egzersizi yapabilirsiniz. Mindfulness nefes çalışmalarını araştırabilir ya da hoşunuza gidecek farklı nefes egzersizlerini öğrenebilirsiniz. İnternette sayısız uygulama örneğine ulaşabilirsiniz. Mindfulness: Bilinçli Farkındalık Nedir? yazımızdan da faydalanabilirsiniz.

Su içmek kadar suda olmanın da faydası çok büyük. Olumsuz enerjinizden arınmak, vücudunuzu dinlendirmek için her gün düzenli duş alabilirsiniz. Güzel havalarda imkanınız varsa yüzebilirsiniz.

Beslenme ve Aktivite Alışkanlığı Kazanmak İçin Kendinize 21 Gün verin

21 gün kuralını pek çoğunuz duymuş olabilirsiniz. Kulağa uzun bir süre gibi gelse de 20 gün başarılı bir sonuç almak için oldukça kısa bir süredir. 20 gün boyunca kazanmak istediğiniz alışkanlıklarınızı uyguladığınızda 21. Gün alışkanlık kazanmış oluyorsunuz. Dolayısıyla ilk başlarda direnç gösterseniz de 21 gün sonra yeni alışkanlıklarınızı uygulamak sizin için çok daha kolay olacak.

21 gün beslenme düzeninize uymanız, egzersizlerinizi yapmanız vücudunuzun sizden isteyeceği yeni alışkanlıklar kazanmasını sağlayacaktır. Ayrıca düzenli uyku uyumalı, uyuma ve uyanma saatlerinizi dengeli ayarlamalısınız. Çok geç uyumak veya çok geç uyanmak uyku veriminizi düşürecektir. Uykudan hemen önce veya uyandıktan hemen sonra sosyal medyaya, internete bakmakta önerilmemektedir.

Bu süreçte iyi hissetmekte güçlük yaşıyor ve önerilerimizden de verim alamıyorsanız mutlaka profesyonel desteğe başvurmalısınız. Aba psikoloji de uyguladığımız IQ, EQ, dikkat, algı, yetenek ve kişilik testleriyle danışanlarımızın potansiyellerini keşfediyoruz. Kullandığımız alternatif psikoterapi yöntemleriyle danışanlarımızın hayat kalitesini artırmayı hedefliyoruz.

Pandemide öğrenci olmak kolay bir deneyim olmasa da yalnız olmadığınızı ve yaşadığınız sorunlara alternatif çözümler olduğunu kendinize hatırlatın. Detaylı bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz. İçeriklerimizi takip etmek için Blog yazılarımızı ve YouTube kanalımızı takip edebilirsiniz.

 

Read More

Pandemi dönemiyle birlikte pek çok alışkanlarımız değişmiştir. Eskiden topluluk içerisinde rahat bir şekilde yaptığımız aktiviteler artık yerini daha bireysel aktivitelere bırakmıştır. Pandemi dönemi ders çalışma yöntemlerini de etkilemiştir. Her şeyden önemlisi var olan sorunları görebilmek gerekmektedir. Mevcut sorunları görerek bunları kabul etmemiz sorunun çözümünü kolaylaştıracaktır. Durumları değerlendirerek hakikat ne ise onu görmek en doğru olandır.

Yani herhangi bir durum ne kadar vahimse, romantik davranarak bu durumun olduğundan daha iyi olduğunu düşünmek yanlış bir davranıştır. Mevcut durumu kabul etmek gerekmektedir. İnsanlar için en önemli şey fiziksel sağlıktır. Bu nedenle insanlar fiziksel sağlık seviyelerini yüksek tutmalarına dikkat etmeleri gerekmektedir. Çünkü fiziksel sağlık, insanların psikolojik durumlarını da yakından etkilemektedir.

Pandemi Dönemi Ders Çalışmak İçin Doğru Yöntemler Tercih Edilmeli

Pandemi döneminde ders çalışmak için uzaktan eğitim metotları tercih edilmektedir. Eskiden sınıf ortamında sosyalleşerek ders dinleyen öğrenciler, artık tablet ya da bilgisayarları ile yeni bilgiler öğrenmeye çalışmaktadır. Bu dönemde yüz yüze eğitimin sonuçlarından biraz farklılık gösterebilmektedir. Günümüzde internet ortamında pek çok bilgiye ulaşılması öğrencilerin kaynak ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Bu dönemde öğrencilerin ders dışında, ev içinde kendi sağlıklarını korumaları da son derece önemlidir. Bunun için ev içerisinde dengeli beslenmeye, bol su tüketmeye ve spor yapmaya zaman ayırmak gerekmektedir. Ev içinde günde 2000-3000 adım atabilmek spor yapmak anlamında fiziksel sağlığa katkı sağlamaktadır.

Online Dersler Önemli

Bu dönemde online derslere katılmak yeni bilgi edinmek adına önemlidir. Gün içerisinde çok uzun sürelerde ve ara vermeden ders çalışmak önerilmemektedir. Evdeyken konu tekrarları ihmal edilmemeli, konuyla ilgili soru çözümleri de belirli bir program dahilinde yürütülmelidir. Bu dönemde psikolojik anlamda sağlıklı olmak için fiziksel sağlığın korunması önemlidir. Ders dışında da ev ortamında yapılabilecek aktiviteler ihmal edilmemelidir. Bulunduğumuz ortamları belirli aralıklarla havalandırmak sağlığımız açısından dikkat edilmesi gerekenler arasında bulunmaktadır. Bu dönemin de geçici bir süreç olduğu unutulmadan mevcut imkanlarla ders çalışma faaliyetlerine devam edilmelidir.

Pandemi döneminde ders çalışma yöntemleri hakkında bilgi edinmek için aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Yurt dışında eğitim almak için gerekli sınavlar hakkında bilgi edinmek amacıyla aba Yurt Dışı Eğitim YouTube kanalını takip edebilirsiniz. Farklı konularda bilgilendirici videolara ulaşmak için Doç. Dr. Gamze Sart’ın YouTube kanalına abone olabilirsiniz.

Read More