Çocukların bilişsel ve zihinsel gelişimi ile bedensel gelişimi birlikte devam ediyor. Bu nedenle okul eğitiminin yanı sıra bedensel gelişimi destekleyecek bir aktivite çocuğunuz için büyük önem taşıyor. Bu aşamada anne ve babalar çocukları için en uygun spor dalını seçmekte bazen zorlanabilir. Peki, ne yapmak gerekir?

Çocuğunuzun farklı spor dallarıyla tanışmasını sağlayın

Bunun için çocuğunuzu her hafta farklı bir kursa götürmeniz gerekmiyor. Bunun yerine televizyonda spor müsabakalarını izletebilir ya da canlı maç izlemeye götürebilirsiniz. Daha sonra izlediğiniz spor dalıyla ilgili neleri sevip neleri sevmediği üzerine kısa bir sohbet edebilirsiniz.

Seçimlerini hangi yönde yaptığını anlamak için onu dikkatlice dinlemeniz gerekiyor. Oyuncular ya da stratejiler üzerine konuşmayı biraz daha detaylandırmaya çalışın ve onu en çok heyecanlandıran spor dalını keşfetmeye çalışın.

Tercihlerini ortaya çıkarmasına yardımcı olun

Bazı çocuklar futbol, basketbol gibi takım olarak birlikte oynanan sporlardan daha fazla zevk alırken bazıları yüzme, tenis gibi birlikte yapılmasa da bir farklı anlamlarda ortaklık kurulan oyunlardan hoşlanır. Diğer taraftan bisiklet, cimnastik gibi çok daha bireysel sporlar da ilgisini çekiyor olabilir.

Vücut tipine göre çocuklarınızı sınırlandırmak yerine onların tercihleri üzerinden bir yol haritası çizin. İstediği şeyler yapmasına yardımcı olarak başarılı olması için yapabileceğiniz en iyi şeyi yapmış olacaksınız. Yalnızca sağlık kontrolünden geçerek onu kısıtlayacak ya da dikkat etmesi gereken şeyler olup olmadığını öğrenmenizde fayda var.

Onu teşvik edecek bir yol haritası çizin

Çocuğunuz ciddi anlamda bir sporla ilgilenmek için yeterince motive değilse, küçük adımlarla başlayabilirsiniz. Örneğin bisiklet, paten veya trambolin iyi bir başlangıç olabilir. Üstelik, ona eşlik ederek spor yapmayı daha çok sevmesine yardımcı olabilirsiniz.

Kendinizi ve çocuğunuzu popüler ve yaygın spor dallarıyla kısıtlamayın. Sık karşılaşmadığınız bir spor yapmak istese dahi onu desteklemek için elinizden geleni yapın. Günümüzde bale yapmak isteyen erkekler ve futbol oynamak isteyen kızlar hala kısıtlanmaya devam ediyor. Çocuğunuzun potansiyelini gerçekleştirmesi için diğer insanların değil, onun isteklerini ve beklentilerini dinlemeyi öğrenmeniz gerekiyor.

Read More

Northwestern Üniversitesi’nde görev yapan bir biyolog olan Nina Kraus, seslerin beyin üzerinde nasıl bir etkiye sahip olduğuna dair uzun bir araştırma yaptı. Kraus’a göre, “Ses görünmez olabilir, ancak çok güçlü bir etkiye sahip. İyi ya da kötü yönde beyni ve öğrenme biçimimizi etkiliyor.”

Yapılan araştırmaya detaylı olarak bakacak olursak, öncelikle kulaktan içeri çeşitli sesler gönderildiğinde mikrosaniyeler içinde beynin ses tepki verdiği ortaya çıktı. Bu beyin dalgaları büyük ölçüde ses dalgalarına benziyordu. Seslerden bir anlam yaratmak, beynin sahip olduğu sayısal olarak en kompleks özelliklerden biri. Otizm de dahil olmak üzere dili ilgilendiren pek çok rahatsızlığın sesin beyindeki işleyişiyle ortaya çıkmasının sebebi de bu olarak görülüyor. Yani, beynin ses verdiği tepkiler beynin sağlığı ve öğrenme becerisi hakkında bilgi veriyor.

Kraus, bu tür bilgilerden yola çıkarak öğrenmeyi destekleyecek bir ses ortamının oluşturulabileceği sonucuna varıyor ve bu konuda bazı önerileri var.

Sessiz ortam sağlayın

Kronik uğultu birçok duyma ve öğrenme problemiyle alakalı olabilir. Beynin sese karşı duyarlılığı azalarak duyma gelişimini yavaşlatabilir. Yapılan araştırmalar, otobana bakan bir penceresi olan sınıfın, sessiz bir sınıfa göre öğrenmeyi negatif yönde etkilediğini gösteriyor.

Sesli okuma yapın

Çocuklar kendi kendilerine okumaya başlamadan önce diğerlerinden duydukları hikayeler aracılığıyla kelime dağarcıklarını ve işler belleklerini geliştirir. Bir hikayeyi anlamak için dinleyicinin sıralı olarak söylenenleri hatırlaması gerekir. Bu aşamada çocuklara okumayı öğrendikten sonra bile sesli okuma yapmak büyük önem taşıyor. Çünkü rutinlerinden çıkarak farklı bir dünya kurmalarını kolaylaştırıyor.

Çocukları enstrüman çalmaya yönlendirin

Müzik yapmak ve dil becerilerini geliştirmek arasında önemli bir bağlantı var. Çocuklara müzik eğitimi vermek bilişsel, duygusal ve eğitimsel sağlıklarını destekliyor. Örneğin, iki yıllık enstrüman eğitiminin sonunda beynin sesi algılayışına dair biyolojik değişimler görülüyor ve bu da dil gelişine katkı sağlıyor.

İkinci dil eğitimine yönlendirin

İki dilli bir çevrede yetişmek çocukların aynı anda iki dili de başarılı şekilde öğrenmesine yardımcı oluyor. İki farklı dil yapısını anlamlandırma becerisi beynin odaklanmasını güçlendiriyor.

Beyaz gürültüyü engelleyin

Çocukların uyumasına yardımcı olmak için bazı aileler, farklı sesler çıkaran araçlardan yararlanmayı tercih edebiliyor. Ancak bu araçlar anlamsız sesler çıkararak beynin sesi algılama devrelerinin gelişimine engel olabilir. Çünkü çocukların beyni sürekli olarak anlam arar ve anlamsız sesler beynin gelişimini olumsuz etkiler.

Read More

Anne ve babalar çocuklarının hayal dünyalarının, dillerinin gelişmesi için onlara kitap okurken bir taraftan da öğrenmeyi sevmelerine yardımcı olurlar. Birlikte yapılan aktiviteler genellikle çocukların en sevdiği şeyler arasında yer alarak, davranışları üzerinde olumlu etki sağlar.

Ancak çocukların meraklı hallerinin yetişkin olduklarında da devam etmesi için biraz daha fazla çabaya ihtiyaç olabilir. Özellikçe okul çağında öğrenmenin notlar ve okul başarısı olarak geri dönüyor olması, çocukların öğrenmenin eğlenceli kısmını gözden kaçırmasına ihtiyaç duyar. Bu nedenle öğrenme sonuna, yüksek not almak gibi bir hedef koymak yeterince motive etmeyebilir.

Peki, çocukları öğrenmeye motive etmek için ne yapmak gerekir?

Kendi tutkulu olduğunuz konulardan bahsedin

Çocuklarınız için en önemli örnek sizsiniz. Bu nedenle, öğrenmekten zevk aldığınız şeyler hakkında çocuğunuzla konuştuğunuz zaman öğrenmeye bakışını değiştirebilirsiniz. Sevdiğiniz şey, spor, edebiyat, tarih, çiçek yetiştirme gibi herhangi bir şey olabilir. Bunu yapmayı neden sevdiğinizi, öğrenmek için nasıl yollar izlediğinizi anlatın ve onun fikirlerini alın. Öğrenme sürecine farklı bir pencereden bakmasına yardımcı olun.

Onları kitap okumaya yönlendirin

Harvard Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre, kitaba erişimi kolay olan çocuklar okumayı daha çok seviyor. Bu nedenle evinizde çocuğunuzun da okuyabileceği dergiler, gazeteler, kitaplar bulundurmaya özen gösterin. Sadece resimlerine baktığını bilseniz bile yatağının yanına, mutfak tezgahına, tuvalete, yani erişebileceği pek çok yere kitaplar bırakın. Aktif katılım imkanı onu mutlaka motive edecek.

Çocuğunuzun ilgi alanlarını keşfedin

Çocuğunuza sürekli kendi sevdiğiniz şeyleri empoze etmeye çalışmanız onun öğrenmeyi sevmesi için yeterli değil. Bunun için çocuğunuzu mutlaka gözlemlemeli ve ilgisini çeken konuları keşfetmelisiniz. Onda diğer çocuklar gibi ya da kendiniz gibi olmasını beklemeksizin ilgi alanlarına saygı duyun ve ona imkan sağlayın. Futbol oynayan bir kız çocuğu ya da dans etmeyi seven bir erkek çocuğu, sevdiği şeyleri yapmaya devam ederek özgüvenini ve motivasyonunu arttırdığında öğrenmeyi daha çok sevecek.

Doğru soruları sorun

Sorular sormak hem yetişkinler hem de çocukların farkındalık geliştirmesi için çok önemli bir yöntem. Ona doğru soruları sorarak hayal dünyasını geliştirebilir ve ne kadar fazla şeyi öğrenme şansı olduğunu fark ettirin. Üstelik bunların birçoğu okul başarısıyla direkt alakalı değil! Örneğin, “Neden kuşlar hep aynı yere konuyor sence?” gibi bir soru hayvanlara bakış açısını değiştirerek onlar hakkında daha fazla şey öğrenme isteği uyandırabilir.

Read More