Bağlanma sorunu ve otizm arasında bir bağlantının olduğuna dair birçok farklı bilimsel araştırma sonucu bulunmaktadır. Eskiden otizm spektrum sendromu belirtisi gösteren çocuklar için ebeveynlerin (özellikle annenin) tutumu sorumlu tutulurdu. Bunun nedeni çocuklarda bağlanmanın bakım verenle başlamasıdır. Bakım verenin tavırları sosyal ilişkiler üzerinde büyük belirleyicidir. Ancak söz konusu otizm spektrum bozukluk olduğunda bunun biyolojik bir rahatsızlık olduğunu gözden kaçırmamamız gerekir. Çocuk yalnızca annenin tutumundan dolayı otizm spektrum sendromu belirtileri göstermez. Ancak belirtilerin yoğunluğu konusunda annenin tutumu belirleyicidir diyebiliriz.

Bağlanma ve Otizm Arasındaki İlişki

Otizm ve bağlanma sorunu çeşitli benzerlikler göstermektedir. Bazı ortak davranış biçimleri güvensiz bağlanma olarak adlandırılan bağlanma stiliyle ortaklık göstermektedir. Atipik oyun, az sıklıkta iletişim kurma, duygu düzenleme sorunu gibi belirtiler hem bağlanma sorunlarında hem de otizm durumunda gözlemlenmektedir. Bağlanma sorunlarının nedeni annenin tutumu da olabilir. İhmalkar ebeveyn tutumu bağlanma sorunları için tetikleyici olarak algılanmaktadır. Ancak eğer çocukta otizm spektrumla ilgili diğer belirtiler mevcutsa ebeveyn ilgili tutumlarda bulunsa da bu gibi problemler görülebilir. Yalnızca otizm spektrum sendromu gözlemlenen çocuğa ebeveynin ilgisi destekleyici olacaktır. Otizm spektrumun yoğunluğunda azalmalar sağlayabilmektedir.

Bağlanma Sorunu ve Otizm: Bağlanma, Anne Baba Tutumu ve Otizm

Bağlanma sorunu ve otizm arasındaki bağıntıda anne babanın tutumunun değişiklikler yaratabileceğinden söz ettik. Bakım verenin özellikle 0-3 yaş döneminde çocuğa yaklaşımları çok önemlidir. Otizm spektrum sendromu sosyalleşme alanında sorun yaşanması temeline sahiptir. Bu sendromu gösteren bireyler sosyal iletişimde zorluk çeker ve tekil etkinlikler yapmayı tercih ederler. Anne babanın bağlanma döneminde çocukla konuşması ve göz teması kurması sosyal ilişki becerilerini geliştiren bir şeydir. Eğer çocuk genetik olarak otizm spektrum sendromunun izlerini taşıyorsa sosyal iletişime bir tık daha dikkat edilmeli diyebiliriz. Bu durumda çocukla iletişim kurarken telefona bakmak, çocuğu oyalamak adına sürekli televizyonu aracı olarak kullanmak sendrom için tetikleyici olabilir.

Bağlanma sorunu erken yaşta tespit edilirse otizm spektrum sendromu da erken yaşta tespit edilebilir. Yukarıda bahsettiğimiz atipik oyun, az iletişim kurma, duygu düzenlemede sorunlar bebeklik döneminde fark ediliyorsa otizm spektrum sendromunun bir belirtisi olabilir. Bağlanma stilleriyle alakalı yapılan uygulamalarda anne babanın odadan çıktığında çocuğun verdiği tepkiler göz önünde bulundurulur. Eğer bebeğiniz siz odadan gittiğinizde ağlama krizleri geçiriyor ve döndüğünüzde size sert davranıyor kızgınlık belirtileri gösteriyorsa bağlanma problemleri olabilir.  Hiç tepki göstermiyorsa da bu bir problemdir. Belli bir oranda bağlanma gerçekleşmeli ve size güvendiği için siz çıktıktan bir süre sonra rahatsızlık duyması gerekmektedir. Bu güvenli bağlanmanın göstergesidir. Ancak otizm spektrum sendromu belirtilerine sahip çocuklar hiç tepki göstermeme eğilimi göstereceklerdir.

Read More

Otizm Nedir?

Otizm, doğuştan veya üç yaşından önce başlayan, beynin gelişimini engelleyen bir nöro-biyolojik hastalıktır. Her çocukta farklı evrelerden geçen otizm, birçok farklı sendromla da ilişkilendirilebilmektedir. Asperger sendromu, Rett sendromu veya Otistik spektrum bozuklukları gibi. Otizm belirtileri genellikle çocuklarda iletişim bozuklukları ile görülür. Konular veya olaylar karşısında tepkisiz kalma yada konuşurken göz teması kurmama, farklı şeylerle ilgilenip konu dışında konuşmak gibi sıkça görülen belirtiler söz konusu olabilmektedir. Bazı otizm nedenlerinde ise, doğum esnasında annenin aşırı zorlanması veya hamilelik esnasında geçirdiği bir hastalıktan dolayı çocuğun otizm olma ihtimalinin olduğu yönündedir. Bu nedenlerden biri de genetik olabilmektedir. Erkek çocuklarında bu oran kız çocuklarına göre 4,3 kat daha fazladır. 1980’lerden itibaren otizm teşhisleri artmıştır. Nedeni ise, teşhislerin birbirinden farklılığı ve tanı koyma tekniklerinin git gide gelişmesidir.

Görülen Belirtiler şunlardır;

  1. Sosyal iletişimde bozukluklar
  2. Yaşıtları ile oynayabileceği oyunlardan uzak kalmak (içe kapanıklık)
  3. Oyuncakları ile nasıl oynayacağını bilememek
  4. Konuşma becerisinin gerilemesi veya aksaması
  5. Söylenen şeyleri sanki duymuyor gibi davranmak ve bazen tepki vermemek
  6. Sık sık gözlerin sabit bakması
  7. İsmi söylendiğinde bakmamak
  8. Bazı cümleleri sık sık tekrar etmek
  9. Eşyaları üst üste dizmek veya yerlerini değiştirmek gibi takıntılı davranışlar
  10. Bazı konulara aşırı tepki vermek veya tepkisiz kalmak

Bu gibi belirtiler çocuklarda otizm başlangıcı olarak görülebilmektedir. Ancak gerçek tanı, doktor kontrolünden geçerek gerekli tetkiklerin yapılması ile mümkün olmaktadır. Ebeveynler çocuklarının davranışlarını takip ederek, ilgi alanlarını veya isteklerini dikkate alarak takip etmelidir. Erken tanı da hastalığın ilerlemesi önlenebilmektedir. En önemli tedavi yöntemi ise, uygulamalı davranış analizidir. Bu analiz ile çocuk dinleme ve taklit yeteneği gibi basit adımlarla kendini geliştirebilmektedir. Erken yaşlarda başlandığı zaman, uygulanan yoğun terapiler ile otizm semptomları büyük ölçüde azalmalar görülebilmektedir.

Anne ve Babalara Düşen Görevler ise;

  1. Çocuklarını iki yaşından itibaren gelişimini takip etmek
  2. Çocuğun ilgi alanlarını ve isteklerini anlamaya çalışarak yardımcı olmak
  3. Hissedilen farklı davranışlarda çocuğun gerekli analizlerini erkenden yaptırmak

Unutulmaması gereken şey, otizm çoğunlukla çocuklarda hayat boyu devam eden bir rahatsızlık olabilir. Bu sebeple, çocuğun gerekli eğitimlerinin başlaması ve devamlılığını sağlayarak, mevcut hayata adapte etmeye çalışmak önemlidir.

Önemli: Otizmle ilgili hazırlanan bu yazı, yalnızca bilgi amaçlıdır. Teşhis konulması veya tedavi amaçlı bilgiler için kullanılmamalıdır!

Otizm ile ilgili daha fazla bilgi edinmek için Prof. Dr. Barış Korkmaz’ın videosuna göz atabilirsiniz.

Read More