Psikolojik olarak sınav kaygısı ile mücadele etmek her öğrenciye kolay gelmeyebilir. Geleceğini fazla etkilemeyen sınavlarda bile heyecanlanan öğrenciler vardır. Bu durumda onları suçlamamak gerekir. Geçmişte sınavlardan istediği gibi sonuçlar alamamış, sınavı fazla ciddiye almış öğrenciler kendi kontrolleri dışında psikolojik bir kaygı yaşayabilirler. Bu durumda öğrencilerin daha profesyonel bir yaklaşıma ihtiyacı olabilir.

Sınav kaygısı ile mücadelede bazı terapi uygulamaları onlara iyi gelecektir. Yalnızca blog yazımızla bir terapi uygulamamız elbette mümkün değil. Ancak bilişsel davranışçı terapi (BDT) dediğimiz yaklaşımla sınav kaygısıyla nasıl mücadele edilebileceğini anlatarak bir nebze destek olabiliriz. Daha fazla desteğe ihtiyacınız olduğuyla ilgili bir düşünceniz varsa Aba Psikoloji merkezimizi arayarak randevu alabilirsiniz.

Bilişsel Davranışçı Yaklaşım

Bilişsel davranışçı yaklaşım sınav kaygısı ile mücadele etmek için en etkili yaklaşımlardan birisidir. Bunun nedeni kaygı yaşayan öğrencilerin çoğunun kendilerine bilişsel bariyerler kurmaları ve bu bariyerlerin sonucunda da bunları destekleyecek davranışlarda bulunmalarıdır. Örneğin başarısız olacağına inanan bir öğrenci başarısızlık korkusuyla çalışmaktan kaçacaktır. Çalışma saatlerinin çoğunluğunu “Kesin başarısız olacağım. Ya yapamazsam…” gibi düşüncelerle harcayacaktır. Odaklanmakta zorlanacaktır. Yani düşünceleri davranışlara da yanşayacaktır. Sonucunda da belki de düşündüğü şey aslında kendi davranışlarından dolayı başına gelecektir. Bunun önüne geçmek adına hem düşünceleri hem de davranışları üzerine değişim yaratmaya çalışmak en makul çözüm olacaktır.

Sınav Kaygısı ile Mücadele Etmek: BDT Uygulamaları

Sınav kaygısı ile mücadele etmek adına bazı BDT temelli kurtarıcı uygulamalara değinebiliriz. Öncelikle düşüncelerin farkında olup gerçekçi olmayan düşüncelerin üzerinden geçilmesi gerekir. Sınavla ilgili kaygılarınızı fark edin. Ekstra heyecan, kaygı ve stres durumu yaşıyorsanız mutlaka sınavın sonucuna dair doğrudan başarısız olacağınıza odaklı düşünceler kuruyorsunuzdur. Ancak başarısız olmak kadar başarılı olmanızın da ihtimali olduğunu kendinize hatırlatın. Üstelik çalışarak başarılı olma ihtimalinizi arttırdığınızı kendinize hatırlatın ve bu size çalışma motivasyonu olsun. Bazen başaracağınızı hayal etmek de başarmaya olan inancınızı arttıracaktır.

Sınav kaygısı ile mücadele etmek için BDT yoluyla düşüncenin üzerinde çalışmak dışında davranışımıza da bu yeni düşünceleri adapte etmemiz gerekir. Sınava karşı yüksek kaygı duyuyorsanız davranışlarınıza da bu yansıyordur. Başarı inancınız olmadığı için pes ediyor olmanız muhtemel. Kendinize çok yükleniyor olabilirsiniz. Konuları bölmek ve bir gün için sadece bir test çözmek bile yeterli olabilir. Özellikle inancını kaybetmiş öğrencilerin bir süre daha yapılması kolay ve sınavlarda sıklıkla çıkan sorular üzerine çalışmaları iyi olacaktır. Eğer bir öğrenci masa başına oturmakta zorlanıyorsa en başta yalnızca 15-20 dakika kadar kısa sürelerle başlamakta da fayda vardır. Bir anda zorlamak çalışmaya karşı soğutacaktır. Bu yolla denemelerde netlerinin artması ve çözdükleri testlerde ilerleme kaydetmeleri kendilerine umut ışığı olacaktır. Bir yandan başarıya olan inançlarını yükseltirken aynı zamanda bunun somut örneklerinin de olması inançlarını pekiştirecektir. Ardından zorlamadan yavaş yavaş çalışılan saatlerin ve konuların yoğunluğu arttırılabilir.

Read More

Sınav kaygısını yenmek çoğu sınav öğrencisinin ihtiyacı haline geldi. Sınav öğrencilerinin en çok kurduğu cümlelerden birisi “Sınav anında çok heyecanlanıyorum yapamıyorum.”.  SAT kaygının en yüksek olduğu sınavlardan bir tanesidir. Yurtdışında üniversiteye gitmek isteyenlerin girdiği sınav öğrencilerin gelecek planlarını ve hatta gelecekteki iş hayatını bile etkilemektedir. Üniversiteye geçiş sınavları her zaman öğrencilerde en çok kaygı oluşturan sınavlardan olmuştur. Daha önce kaygıyla ilgili pek çok blog yazımız bulunmasına rağmen SAT sınavı kaygısı için bazı farklı tavsiyeler de eklemek istedik.

SAT Sınav Kaygısını Yenmek: Cümleleri Değiştirmek

Öğrencilerin sınav kaygısını yenmek için yapılan yeni araştırmalar sonucunda farklı bir yöntem bulunmuştur. “Kaygıyı azaltmak” üzerine yapılan çalışmaların bazen faydalı olmadığı görülmüştür. Kaygıyı azaltmak yerine kaygıyı yeniden şekillendirmenin önemli olduğu düşünülmektedir. Örneğin SAT sınavına karşı kaygılıysanız “Ben çok stresliyim.” Demek yerine “çok heyecanlandım.” Demeniz daha verimli olacaktır. Sınav kaygısı yaşayan öğrencilere “Kaygılanma, endişelenme.” demek yerine kaygıyı kabullenmeleri ama bunu verimli hale getirmelerinin bilimsel olarak faydası bulunmuştur. Kaygıyı kabullenmeli ve bunun size bir heyecan yarattığını ama yeteri kadarının gerekli olduğunu akılda bulundurmalıyız. Bu nedenle “Stresliyim, korkuyorum.” Demek yerine “Heyecanlıyım. Bakalım neler bekliyor beni.” gibi cümleler kurmak etkili olacaktır. Bu cümleler motivasyonunuzu arttırmak için bile işe yarayacaktır.

SAT Sınav Kaygısını Yenmek: Hatırlatıcılardan Uzaklaşmak

Hatırlamakla ilgili yapılan araştırmalar da sınav kaygısını yenmek için bazı uygulama imkanları sağlamaktadır. Kaygılar akla gelen ve hafızayla ortaya çıkan düşüncelerdir. Geçmişte yaşanan bir deneyim yüzünden kaygı duyarız. Kaygılarımızı hatırlarken de yer, mekan ve eylemler bize kaygıyı anımsatabilir. Bazı durumlarda kaygıyı anımsadığımız için kaygılı ruh hali ortaya çıkabilir. Özellikle stresten uyumakta zorluk çeken öğrencilere oda değiştirmesini öneririz. Sürekli  odanızda sınavla ilgili kaygılarınız aklınıza geldiği için odanızda sınav kaygılarınızın hatırlatıcısı olabilir.  Arada bir farklı yerlerde SAT denemeleri çözmeniz netlerinizin yükselmesini sağlayabilir. Çalışma ortamınızdan gün içerisinde ayrılmanız dışarıda sizi rahatlatan mekanlara gitmeniz kaygınızın azalmasında faydalıdır. SAT sınavına hazırlanmadan önce gittiğiniz vakit geçirmekten hoşlandığınız mekanları düşünerek gün içerisinde oralarda vakit geçirmeniz kaygınızı azaltacaktır.

Bakış Açısını Tazelemek

SAT sınavına karşı bakış açınızı yenilemek sınav kaygısını yenmek için en faydalı metotlardan birisidir. Sınava gerçekçi olmayan bir bakış açısıyla önemsizmiş gibi davranın demiyoruz. Ancak öğrencilerin yaptığı hata sınavı “ölüm kalım meselesi” olarak görmeleridir. Her ne kadar önemsememek de gerçekçi bir bakış açısı değilse fazla önemsemek de gerçekçi bir bakış açısı değildir. Eğer kaygı duyan bir öğrenciyseniz zaten aslında başarılı bir öğrencisinizdir. Elinizden geleni yapsanız bile geleceğiniz sizin için önemli olduğu için kaygı duyuyorsunuzdur. Kendinize gücün sizde olduğunu hatırlatarak istediğiniz üniversiteye gidememenizin tek ihtimalinin şans olduğunu hatırlatın. O an çok heyecanlanmanız ya da beklenmedik aksilikler hedeflediğiniz yere gidememenize engel olabilir. Ancak bu bir son değil. Siz başarılıysanız, yaptığınız işi ve geleceğinizi önemsiyorsanız nerede okursanız okuyun yine güzel yerlere geleceksinizdir. Kaygınızı yenmek için bu gerçekliği mutlaka aklınızda bulundurarak sınavı gözünüzde olduğundan daha büyük bir hale getirmemeye çalışın.

Read More