İngiltere’de kariyer yapmak mümkün mü? İngiltere hangi alanlarda daha fazla kariyer seçeneği sunuyor? Öğrenciler mezuniyetin ardından kariyer olanaklarını değerlendirmek için neden İngiltere’yi tercih etmeli? ingiltere’de çalışmak ve kariyer seçeneklerini değerlendirmek isteyenler nelere dikkat etmeli?

İngiltere dünyanın en güçlü ekonomilerinden birine sahip… Bu yönüyle kariyer imkanlarını değerlendirmek için en doğru ülkelerden biri olarak görülüyor. Her yıl dünyanın dört bir yanından binlerce kişi çalışmak amacıyla İngiltere’ye başvuruda bulunuyor. İngiltere zengin kariyer seçenekleri ve düşük işsizlik oranlarıyla dikkat çekiyor. Elbette başarılı bir kariyer için doğru bir kariyer planlama süreci önem taşıyor. Bu noktada kariyer danışmanlığı almak süreci doğru yönetebilme noktasında önem taşıyor. İngiltere’de çok farklı sektörleri ve meslek alanlarını değerlendirmek mümkün olabiliyor. Ayrıca iyi çalışma koşulları ve yüksek kazançlar bakımından da İngiltere dünyanın önde gelen ülkeleri arasında bulunuyor.

İngiltere’de Kariyer Yapmak İsteyenler Hangi Alanları Değerlendirebilir?

ingiltere’de çalışmak isteyenler için pek çok farklı kurum ve sektör istihdam olanakları sunuyor. Pek çok dünya devi şirketin merkezi İngiltere’de bulunuyor. İngiltere bilim ve teknoloji gibi alanlarda önde gelen ülkelerden biri olarak biliniyor. Bu anlamda geleceğin mesleklerini değerlendirmek için en doğru ülkeler arasında yer alıyor. İngiltere, öğrenci ve göçmenlere kendi işlerini kurma, start up fikirlerini hayata geçirme olanağı da veriyor. Elbette bu noktada; talep edilen bazı koşulları yerine getirmek gerekiyor. Bu noktada ilgili prosedürlere ve detaylı bilgiye konsolosluklar ve göçmenlik büroları aracılığıyla ulaşmak mümkün oluyor.

İngiltere’de kariyer başarmak isteyenler için bir diğer önemli konu da dil yeterliliği… İngilizce yaşadığımız çağda evrensel bir dil olarak görülüyor. Yeterli düzeyde İngilizceye sahip olmak başarılı bir kariyer için olmazsa olmaz koşullar arasında yer alıyor. Bu anlamda İngiltere’de iş seçeneklerini değerlendirmek aslında avantajlı bir durum oluyor. İngilizceyi yerinde öğrenmek dil gelişimine önemli katkılar sunuyor.

İngiltere’de doğru alanlarda konumlanmak için doğru bir iş planlama stratejisi izlemek gerekiyor. Göçmenler için İngiltere’de farklı sektörleri değerlendirmek mümkün olabiliyor. Ancak bu noktada; bazı alanlar diğerlerine oranla daha fazla ön plana çıkıyor. Sağlık, finans, IT, Mühendislik, Yazılım, Bilgisayar Bilimleri gibi alanlar dikkat çeken alanlar arasında sıralanıyor.

İngiltere’de Kariyer Yapmak İsteyenler Başvuru Sürecinde Nelere Dikkat Etmeli?

Az önce sözünü ettiğimiz gibi İngiltere’de dil yeterliliği hem eğitim hem kariyer anlamında önem taşıyor. İngiltere’de istihdam olanaklarını değerlendirmek isteyenlerin iyi bir dil düzeyine sahip olmaları bekleniyor. Elbette bu noktada; mesleki terimlere hakim olmak da büyük bir önem taşıyor. Bu anlamda günlük konuşma dilinin yanı sıra; mesleki İngilizcenin de geliştirilmesi gerekiyor.

Lisans ya da lisansüstü eğitimini İngiltere’de tamamlayanlar bu noktada daha avantajlı olabiliyor. Çünkü İngiltere öğrencilere okurken part time çalışma imkanı sunan ülkeler arasında yer alıyor. Bu noktada; öğrenciler eğitim hayatları boyunca iş olanaklarını değerlendirebiliyor ve alanlarında tecrübe edinebiliyorlar. Mezun olduktan sonra çalıştıkları ya da staj yaptıkları kurum ve şirketlerde istihdam olanağı bulabiliyorlar.

Bir pozisyon için bir iş ilanı üzerinden başvuru yapılıyorsa; ilanda yer verilen gereksinimlerin dikkatle incelenmesi gerekiyor. İlgili pozisyona yönelik olarak istenen becerilere sahip olmak önem taşıyor. Başarılı bir özgeçmiş, başarılı bir kariyerin yolunu açabiliyor. Özgeçmiş hazırlarken hem format hem de içerik konusunda titiz davranmak gerekiyor. Özgeçmişin başvuru sahibine dair kişisel bilgileri, eğitim bilgilerini ve iş tecrübelerini içermesi gerekiyor. Bununla birlikte, araştırma projeleri, stajlar, sertifikalar ve sosyal sorumluluk projelerine yer vermek gerekiyor. Tüm bu proje ve deneyimler iş başvurusuna olumlu yanıt alınmasını sağlayabiliyor. Bu süreçte kariyer danışmanlığı almak sürecin daha hızlı ve başvuru sahibinin lehine sonuçlanmasına yardımcı olabiliyor.

İngiltere’de kariyer yapmak hakkında daha detaylı bilgiye ulaşmak için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Yüksek lisans yapmak kariyer süreci üzerinde nasıl bir rol oynuyor? Yüksek lisans yapmanın avantajları nelerdir? Yurt dışında yüksek lisans seçeneklerini değerlendirmek ne gibi avantajlar sağlıyor? Yalnızca akademik kariyer hedefleyenler mi yüksek lisans yapmalı? Yüksek lisans eğitimi almak profesyonel yaşama nasıl bir katkı sunuyor? Yüksek lisans eğitimi kariyer gelişimi için önemli mi? Yüksek lisans eğitimi almak istihdam edilme oranını arttırıyor mu?

Yüksek lisans eğitimi almak kariyer yolculuğuna birçok açıdan katkı sunuyor. Öncelikle yüksek lisans eğitiminin istihdam oranını arttırdığı düşünülüyor. Peki; bu varsayımın gerçeklik payı var mı? Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü raporlarına göre yüksek lisans eğitiminin istihdam oranlarını olumlu etkilediği doğru… Doktora eğitimini tamamlayanların ise iş bulma şansı çok daha yüksek… Peki; yüksek lisans eğitimi almak profesyonel yaşama nasıl bir katkı sunuyor?

Yüksek Lisans Yapmak Profesyonel Yaşama Nasıl Bir Katkı Sunuyor?

Birçok kişi yüksek lisans eğitiminin yalnızca akademik kariyer hedefleyenler için uygun olduğunu düşünüyor. Ancak bunun doğru bir düşünce olmadığını bilmek gerekiyor. Yüksek lisans eğitimi profesyonel yaşama da önemli katkılar sunuyor. Meslek alanına dair bilgi ve birikimini arttırmak isteyenler yüksek lisans yapmayı tercih edebiliyor. Yüksek lisans mezunları daha yüksek ücretler karşılığında istihdam edilme şansı buluyor. Mesleki becerilerini geliştirmek isteyen profesyoneller yüksek lisans eğitimi alabiliyor. Bu duruma özellikle Master of Business Administration (MBA) alanında sıkça rastlanıyor. Kariyerlerini, işletme, yönetim, finans gibi alanlarda sürdüren profesyoneller MBA programlarına sıkça başvuruyor.

Kısacası; yüksek lisans yapmak profesyonel hayatta bireylerin yeni beceriler edinmesine yardımcı oluyor. Bununla birlikte; var olan becerilerini geliştirmesi noktasında katkı sağlıyor. Bireyler, yüksek lisans eğitimi ile kariyerlerini bir adım yukarıya taşıyabiliyorlar. Kariyer seçeneklerini genişletebiliyorlar. Farklı alan ve kurumlarda istihdam edilme şanslarını arttırabiliyorlar. Bu noktada; dikkat edilmesi gereken yüksek lisans yapılacak programın doğru seçilmesi oluyor. Bunun için en doğru adım ise kariyer danışmanlığı almak oluyor. Bu sayede bireylerin doğru bir yol haritası ile hareket etmeleri mümkün hale geliyor. Hangi programın, hangi üniversite ya da ülkede alınması gerektiği noktasında uzman yardımı almak faydalı oluyor.

Kariyer Değişikliği İçin Yüksek Lisans Yapmak

Yüksek lisans eğitimi elbette yalnızca profesyoneller için avantaj sağlamıyor. Kişisel gelişimine katkı sunmak isteyen bireyler de yüksek lisans yapmayı tercih edebiliyor. Yüksek lisans eğitiminin kariyer gelişimi noktasında önem taşıdığı biliniyor. Buna ek olarak; kariyerinde değişikliğe gitmek isteyenler içinde yüksek lisans bir başlangıç noktası olabiliyor. Günümüzde birçok genç kariyerini yanlış alanlarda kurguluyor. Bunun neticesinde kariyerlerini farklı noktalara taşımak isteyebiliyorlar. Lisans eğitimine yeniden başlamak bu noktada mantıklı bir karar olmayabiliyor. Bu nedenle birçok kişi yüksek lisans seçeneklerini değerlendirmeyi seçiyor. Böylece kariyerlerine yeniden yön verme fırsatı bulabiliyorlar.

Elbette bu noktada; doğru seçimler yapmak önem taşıyor. Kariyer danışmanlığı almanın önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Yeni hedefler belirlerken kariyer danışmanlığından faydalanmak önem taşıyor. Bireylerin ilgi alanlarının ve yatkınlıklarının doğru tespit edilebilmesi önem taşıyor. Böylelikle kariyer alanında ikinci şanslarını doğru değerlendirmeleri mümkün olabiliyor.

Yurt Dışında Yüksek Lisans Eğitimi Almak Avantajlı Mı?

Yurt dışında yüksek lisans yapmak öğrencilere birçok avantaj sağlıyor. Öncelikle farklı bir kültürü tanımak kariyer gelişimi noktasında artı puan kazandırıyor. Yurt dışında eğitim almak elbette öğrencilere dil yeterliliği noktasında da katkı sağlıyor. Bununla birlikte öğrenciler önemli bir network elde ediyorlar. Böylece kariyer seçeneklerini de genişletmiş oluyorlar. Yurt dışında eğitim almış bir öğrenci dünyanın pek çok farklı noktasında istihdam edilme şansı bulabiliyor.

Buna ek olarak; tercih edilecek üniversite ve ülke elbette önemli bir noktayı oluşturuyor. Her üniversite farklı eğitim ve araştırma alanlarında uzmanlaşabiliyor. Üniversite seçimini bu durumu dikkate alarak yapmak gerekiyor.

Yurt dışında yüksek lisans eğitimini tamamlayan öğrenciler akademik kariyer seçeneklerini değerlendirebiliyor. AR – GE süreçlerinde yer almayı tercih edebiliyorlar. Böylelikle; dünyanın geleceğine katkı sunma ve değer üretme fırsatı da bulabiliyorlar.

Yüksek lisans yapmak hakkında daha detaylı bilgi edinmek için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Kariyer hedefi belirlerken karar verme sürecinde sıklıkla ailelere de büyük roller düşer. Kariyer planının hem maddi hem manevi destek gerektiren iki yönü bulunmaktadır. Öğrencilerin büyük çoğunluğu için üniversiteyi bitirip iş hayatına atılana kadar ailenin maddi desteğine gereksinim vardır. Ancak yine pek çok öğrenci için alan, meslek, bölüm, okul seçimi süreçlerinde aileyle hemfikir olabilmek manevi destek sağlamaktadır.

Ailenin istek ve beklentileriyle öğrencinin seçenekleri ve kararı uyuşmadığında manevi destek azalabilmektedir. Bu da öğrencilerin hayatlarının bu önemli noktasında kendilerini yalnız hissetmesine ve bocalamasına neden olabilmektedir. Ailenin manevi, maddi ve fiziki desteği öğrencilerin motivasyonunu artırmakta ve başarısını desteklemektedir.

Seçim sürecinde ortak noktada olunabilmesi için ailelerin kariyer hedefi nasıl belirlenir bilmesi gerekir. Kariyer planı çıkartılırken bilimsel verilerden beslenmek, güncel bilgiyi edinmek, öznel nitelikleri göz ardı etmemek gerekir. Ailenin maddi imkanları kariyer planı çıkarılırken göz önünde bulundurulmalıdır. Burs fırsatları da araştırılmalıdır. Peki aileler kariyer planı belirlenirken nelere dikkat etmeli? Profesyonel destek almak seçim sürecini nasıl etkiler? Yazının devamında detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.

Meslek Seçiminde Kararsızlık: “Hangi Mesleği Seçmeliyim?” yazımızdan da faydalanabilirsiniz.

Kariyer Hedefi Bireyin Gelecek 50 yılına Yön Veriyor

Günümüzde hedef belirleme süreci çok daha bilinçli ve planlı şekilde yapılıyor. Kariyer planı yaparken bu planlamanın sadece bir okul ya da bölüm seçmekten ibaret olmadığı artık fark edildi. Bu planlama bireyin gelecek 40-50 yılına etki ediyor. Lise eğitiminden başlayarak seçim sürecinde aktif, bilinçli ve geleceğe yönelik planlamalar yapmak gerekiyor. Çünkü lisede seçtiğimiz alan üniversitede seçeceğimiz mesleki bölümlere yön veriyor.

Alan dışı bölümleri seçmek veya o bölümlere kabul edilmek zorlaşıyor. Dolayısıyla gençler 14-15 yaşlarında hayatlarının yönünü belirleyecek önemli kararlar almak durumunda kalıyor. Hedef belirleme sürecinin belirgin adımları liseye başlarken atılıyor gibi görünse de aslında bireyin kariyer yönü okul öncesi eğitimden itibaren şekilleniyor.

Pek çok öğrenci için henüz bu durum geçerli olmasa da günümüzde aileler okul öncesi eğitimden itibaren geleceğe yönelik yatırımlar yapmaya başlıyor. Bu da liseye gelindiğinde kariyer hedefi belirlemede rekabetin çok daha belirgin olacağını gösteriyor. Ebeveynlerin ve geleceklerini inşa etmekte olan öğrencilerin bu önemli süreçte profesyonel destek almasıysa güven veriyor. Ancak profesyonel kariyer hizmeti almak günümüzde hala ulaşımı kolay olan hizmetler değil.

Artık pek çok kurum online danışmanlık hizmeti de sağlıyor. Fakat finansal süreçler nedeniyle de profesyonel destek fırsatları değerlendirilemeyebiliyor. Bu yazımızda vereceğimiz bilgilerle profesyonel hizmetlerden faydalanmanın sağlayacağı avantajları da paylaşıyor olacağız. Yine hizmet alamayan ebeveynler için kariyer seçiminde odaklanmaları gereken önemli bilgileri de paylaşacağız.

Kariyer Hedefi Belirlerken Geleceğin Meslekleri ve Mesleklerin Geleceği Mutlaka Bilinmeli

Hedef belirleme sürecinde dikkat edilmesi gereken en önemli konulardan birisi geleceğin meslekleri ve mesleklerin geleceği. Peki bu bilgi ne işe yarar? Günümüzde teknoloji ve bilimdeki hızlı gelişim ve değişim, yapay zeka, dijitalleşme meslekleri hızla değiştiriyor. Kimi meslekler tamamen yok olurken kimilerinin de içeriği, işlevi ve hitap ettiği kitle değişiyor. Örneğin; artık akıllı mağazalar dahi üretilmeye başladı.

Bu mağazalarda satış görevlileri, reyon düzenleyiciler, kasiyerler bulunmuyor. Kasadan, kabine her yerde akıllı ekranlar hizmet veriyor. Dolayısıyla bu gelişmeler bize yakın gelecekte kasiyer, reyon görevlisi, stand hostesi gibi mesleklerin yok olacağını gösteriyor. Bu basit örnek aslında pek çok meslek için aynı gelişim ve değişim olasılığının söz konusu olabileceğini gösteriyor.

Kariyer hedefi belirlerken bu nedenle yönelmek istenilen mesleğin bugünkü koşullarını ve gelecekte ne yöne evrileceğini bilmek gerekiyor. Bu bilgi sayesinde seçilen mesleğin istihdam imkanlarını öğrenebilirsiniz. Yine aynı şekilde mesleğinizde herhangi bir değişiklik söz konusu olursa kendinizi nasıl geliştirebileceğinizi öğrenebilirsiniz.

Başarılı Bir Kariyer İçin Tercih Yapmadan Önce Geleceğin Meslekleri ve Mesleklerin Geleceği İyi Bilinmeli yazımızdan da faydalanabilirsiniz.

Kariyer Hedefi Planlanırken Finansal Hesaplamalar Çok İyi Yapılmalı

Kariyer planı çizilirken olabildiğince kısa ve uzun vadeli, detayları olan bir plan çıkarılmalı. Eğitim alınacak okula yönelik maliyetler, yaşanacak şehir ve ülkeye yönelik ulaşım, beslenme, konaklama gibi maliyetler hesaplanmalı. Eğitim kaç yıl sürecek, eğitim materyalleri, kitapları, katılınması gereken varsa sertifika programları araştırılmalı. Tabi mezuniyet sonrası ne kadar sürede istihdam olunacak, istihdam fırsatları hangi şehir, bölge veya ülkede daha fazla öğrenilmeli.

Bazı bölümlerde mezuniyet sonrası istihdam alanının genişleyebilmesi için ek eğitimlere veya diplomalara ihtiyaç olabiliyor. Yüksek lisans eğitimi veya sertifika programlarına devam edilmesi gerekiyorsa bunların da maliyeti ve sürelerinin hesaplanması gerekiyor. Hesap yaparken öğrencilik ne kadar sürecek, mezuniyet sonrası mesleğe ne kadar yatırım yapmak gerekecek belirlenmeli. Kariyer hedefi belirlendiğinde bu detayların geri planda bırakılması mesleki gelişim aşamasında aksamalara neden olabilmektedir.

Ortalama ve gerçeğe yakın hesaplamalar yapabilmek ailelerin elini kolaylaştırmaktadır. Aksi halde ebeveynler eğitim sürecinde büyük borçların altına girmek durumunda kalabilmekte ve öğrencilerin eğitim hayatları aksayabilmektedir. Okul dondurma, hatta okulu bırakma, bölüm değiştirme, tekrar sınava hazırlanma gibi zaman, motivasyon kayıpları yaşanabilmektedir.

Üniversite eğitimi devam ederken ücretli staj programları veya yarı zamanlı iş fırsatları değerlendirilebilmektedir. Ancak bu fırsatlar her bölüm, eğitim türü ve okul için mümkün olmamaktadır. Haftanın her günü tüm güne yayılan bir ders programı söz konusuyla okurken çalışmak zor olabilir. Okunan bölüm yoğun dikkat, enerji gerektiren bir bölümse beraberinde çalışmak yorucu olabilir, eğitimdeki verimliliği düşürebilir.

Kariyer hedefi belirlenirken her eğitim kademesi için burs imkanları da araştırılmalıdır. Günümüzde artık okul öncesi eğitimden başlayarak burs desteği sunulmaktadır. Bursların niteliği, süresi ve miktarı farklılık gösterebilir. Örneğin; ulaşım, konaklama, beslenme, eğitim ve benzeri şekilde ayrışabilir. He yurtiçi hem de yurtdışı burs fırsatları için aynı durum geçerlidir. Bu nedenle burs olanakları araştırılırken burs içeriğinin de öğrenilmesi gerekir. Eğer burs her şeyi kapsamıyorsa ebeveynlerin yine geri kalan masraflar için finansal hesaplama yapması önerilmektedir.

Kariyer Hedefi Belirlenirken Bireysel Özellikler de Dikkate Alınmalı

Hedef belirleme sürecinde önem verilmesi gereken bir diğer önemli konu da öğrencinin bireysel özelliklerinin göz önünde bulundurulmasıdır. Tamamen iyi niyetle de olsa seçim sürecinde ebeveynler veya çevre kendi beklentileri ve istekleri doğrultusunda seçim sürecini etkileyebilmektedirler. Okul, bölüm, meslek önerisi yapmadan veya öğrenciyi bir alana yönlendirmeden önce mutlaka öğrencinin özelliklerine bakılmalıdır.

Karakteristik Özellikler Seçim Sürecine Dahil Edilmeli

Karakteristik özellikler hem meslek seçerken hem de okul, şehir, ülke seçerken önemsenmeli. İçedönük, çekingen mizaca sahip bir öğrencinin sosyal olması gereken mesleklere yönlendirilmesi kaygı düzeyini artırabilmektedir. Bu da beraberinde motivasyon kaybı, özgüven eksikliği, performans kaygısı gibi olumsuz sonuçlara neden olabilir. Dolayısıyla karakteristik özellikler seçim sürecinde önemli bir role sahiptir.

Ebeveynler karakteristik özellikleri belirlemekte veya karaktere uygun meslekleri bulmakta zorlanabilir. Böyle bir durumda profesyonel destek almak doğru sonuçlara ulaşmayı kolaylaştırmaktadır. Kariyer hedefi belirleme sürecinde uygulanacak kişilik testleri sayesinde kolayca mesleki yönelim belirlenebilmektedir. Aynı şekilde hedef belirlerken karakteristik özellikleri bilmek okul, şehir, ülke seçimini de kolaylaştırır.

Örneğin; yalnız yaşamak istemeyen, korkuları olan veya tek başına hayatını idame etmekte zorlanacak birini düşünelim. Böyle bir öğrenci kendi tercih etmediği sürece şehir, ülke değişikliğine, yalnız yaşayacağı bir öğrenci evine yönlendirilmemelidir. Yine çok girişken, sosyal, enerjik, konuşkan birinin masabaşı, yalnız çalışacağı bir mesleğe yönelmemesi gerekir. Yaratıcı bir bireyin monoton, tek düze bir işe yönlendirilmesi de yine verim kaybına neden olacaktır.

Kişilik Özelliklerine Göre Meslek Seçimi Yapmak yazımızdan da faydalanabilirsiniz.

Zeka Alanına Göre Seçim Yapmak Başarı Olasılığını Artırıyor

Kariyer hedefi belirlerken önem verilmesi gereken bir diğer konuda bireyin zeka alanıdır. Yapacağımız alan, bölüm, meslek seçimleri mutlaka zeka alanımızla örtüşmelidir. Sözel zekaya sahip birinin sayısal bir alana yönlendirilmesi başarısızlığı getirecektir. Liseden başlayarak bu öğrenci potansiyelinin gerisinde kalan bir performans sergileyecektir. Motivasyon kaybolacak, zamanla kendine ve potansiyeline olan güveni azalacaktır.

Zeka alanı doğru belirlendikten sonra seçim yapmak ise öğrencinin başarı olasılığını artıracaktır. Doğru seçim yapıldığında öğrenciler karşılaştıkları zorluklarla daha kolay başa çıkabilmektedir. Ve yine motivasyonlarını çok daha zor kaybettikleri görülmektedir. Zeka alanını belirlemek için yine kariyer danışmanlığından faydalanılabilir. Eğitim alınan okulun rehberlik desteği varsa buradan da destek talep edilebilir.

Kariyer Hedefi Belirlemede İlgi ve Beceri Alanları Oldukça Önemli

Hedef belirleme sürecinde sıklıkla ihmal edilen ancak yaşam boyu mesleki doyumu artıran önemli bir etken de ilgi ve beceri alanlarıdır. Alan, bölüm ve meslek seçiminde ilgi ve beceri alanlarını dikkate almak mesleğin gelir getiren bir hobi niteliği kazanmasını sağlamaktadır. Seçim sürecinde karakteristik özellikler, zeka alanı, ilgi ve beceri alanları dikkate alındığında doğru kombinasyona ulaşılmaktadır.

Ancak burada önemli bir noktaya dikkat edilmelidir. Bir konuda ilginiz olabilir ama beceriniz olmayabilir veya bu alanda becerilisinizdir ama ilgili değilsinizdir. Dolayısıyla meslek seçimi yaparken ilgi duymadığınız bir alana sırf becerili olduğunuz için yönelmeniz doğru değildir. Aynı şekilde becerili olmak da ilgili olmadığınız sürece başarılı sonuçlar almanıza yetmeyecektir. Hedef belirleme sürecinde tüm bu detayları dikkate almak doğru bütüne ulaşmayı sağlamaktadır.

Kariyer Hedefi Kariyer Danışmanlığıyla Daha Güvende

Günümüzde kariyer planlama merkezlerine ve danışmanlara verilen önem arttı. Bu artışın en önemli nedeni azalan istihdam fırsatları ve artan işsizlik oranları. Her yıl sayısız öğrenci sayısız bölümden mezun oluyor veya aynı bölümlerde eğitime başlıyor. Kapasitesi dolmuş mesleklerde aynı hızla mezun vermeye devam etmek gelecek yıllardaki işsizlik oranlarının daha da yüksek olacağını gösteriyor.

Geleceğine sağlıklı yatırım yapmak isteyen bilinçli öğrenciler ve ebeveynleri ise bu zorluklarla karşılaşmamak için erkenden önlem alıyor. Önlem almanın en güvenilir yolu ise profesyonel danışmanlık hizmeti almak. Ancak hizmet alınacak kişi ve kurumu belirlemek de hassasiyet gerektiriyor.

Size yardımcı olacak kişi/kurum bu konuda ne kadar deneyimli? Verdiği bilgiler bilimsel kanıtlara dayalı mı, güncel mi ve uluslararası düzeyde geçerliliği var mı? Kariyer hedefi belirleme süreçlerinde kaç kişiye destek vermiş ve başarı oranları nedir? Ve daha pek çok alt detayı bilmeniz alacağınız hizmetin kalitesiyle ilgili ön bilgi edinmenizi kolaylaştıracaktır.

Aba Psikoloji, Aba Kariyer ve Aba Yurtdışı Eğitim işbirlikleri ile kariyer belirleme sürecinizde size profesyonel destek sunmaktadır. Aba psikoloji’de danışanlarımızın kariyer planını çıkarırken Stratejik yetenek yönetimini kullanıyoruz. Bu yöntem sayesinde bireylerin gelişim alanları çıkarılır ve gelişim süreçleri planlanır.  Kısa ve uzun vadeli hedefler belirlenir ve bu hedeflere en verimli şekilde nasıl ulaşılabileceğinin planları belirlenir.

Tüm bu planlar çıkartılırken de kişilerin ulaşabilecekleri en iyi performansa ulaşmaları amaçlanır. Stratejik yetenek yönetimi testinde başta WISC-V olmak üzere 8 farklı psikolojik test uygulanır. Bu testlerin sonucunda kişiye özel bir stratejik plan oluşturulur.

Öğrencilerin sosyo – ekonomik ve kültürel çevrelerini de değerlendirilerek oluşturulan plan, 3, 6, 12 ve 24 aylık hedefleri ve öngörüleri kapsar. Aba Psikoloji’ de bireyin kariyer hedefi belirlenirken psikologlar ve eğitimciler birlikte çalışır.

Read More

Başarılı bir kariyer için öğrencilik yıllarını verimli ve bilinçli geçirebilmek oldukça önemli. İyi bir kariyer inşa edebilmek için erken çocukluk yılları itibariyle geleceğe yatırım yapmak gerekiyor. Ancak ne çocuklukta ne de öğrencilikte üniversite sınavına hazırlanana kadar kariyere yeterli önem verilmiyor. Kariyer gelişiminin uzun vadeli emek istediğini bilen ve buna yönelik çalışan bireyler içinse uzun vadede kazanç büyük oluyor.

Öğrencilik yılları enerjinin en yüksek hayata dair sorumluluklarınsa en düşün olduğu yıllar olması nedeniyle önemli. Çoğumuz için okul arkadaşlarla bir arada olduğumuz, eğlenirken öğrendiğimiz ve deşarj olduğumuz etkileşim ortamı. Okula yönelik bu algımız akran zorbalığı, olumsuz öğretmen modeli veya okul başarısızlığı yoksa liseye kadar devam ediyor.

Lisede ise büyük bir değişim sürecinin içerisine giriyoruz. Pek çok alışkanlığımızı geride bırakıyor, sosyal çevremizi ve ortamımızı da değiştiriyoruz. Ergenliğin de bu dönemde başlamasıyla başarılı bir kariyer için yatırım yapmak bir süre daha öteleniyor. Ergenliğin getirdiği fizyolojik, hormonal, duygusal ve zihinsel değişimlere adapte olmak zaman alıyor. Bu süreçte yeni okul ortamına, arkadaşlara ve öğretmenlere de alışmak gerekiyor.

Dolayısıyla lisenin ilk yılı yeni müfredata, okul kurallarına, ortama ve çevreye adapte olmaya çalışarak geçiyor. Lisenin ikinci yılındaysa alan seçimi yapacak donanıma ulaşmış olmak gerekiyor. Alan seçimi sonucunda öğrenciler bazı meslekleri seçme alternatiflerini tamamen kaybediyor.

Seçilen alan ise ileride tercih edilecek mesleğin belirleyicisi oluyor. Ancak alan ve meslek seçimi için yeterli ön hazırlık yapılmamışsa tercih edilen alan kısa sürede hayal kırıklığına dönüşebiliyor. Alan seçiminin hatalı yapılması ve bu hataya erken dönemde müdahale edilmemesi ise olumsuz sonuçlar doğuruyor. Okul ve üniversite sınav başarısı düşüyor, hedeflenen üniversiteyi ve meslek edindirecek bölümü okumak zorlaşıyor.

Kişinin potansiyeli, beklenti ve hedefleriyle örtüşmeyen alanı/bölümü okuması başarılı bir kariyer için tehdit oluşturuyor. Peki Daha iyi bir kariyer için öğrencilik yıllarını nasıl değerlendirebiliriz? Yazımızın devamında detaylara ulaşabilirsiniz.

Başarılı Bir Kariyer İçin Okul Öncesi Dönemden İtibaren İlgi ve Beceri Alanlarınızı Keşfedin

İlgi ve beceri alanlarının keşfedilip geliştirilmesine hala yeterince önem verilmiyor. Oysa her çocuğun güçlü ve gelişime açık yönleri var. Her çocuk bir veya birden fazla alana ilgi gösterebiliyor ve beceri edinebiliyor. Doğuştan gelen ancak sonradan da geliştirilebilen bu beceriler yeterince üzerinde durulmadığındaysa kayboluyor. Bu nedenle okul öncesi eğitimden başlayarak çocuklara ilgi ve becerilerini keşfedebilecekleri alternatif zenginliğini sunmak gerekiyor.

Bir çocuk sanatta başka biri sporda veya bilimde öne çıkabiliyor. Kimisi çok yaratıcıyken kimisi çok analitik olabiliyor. Erken dönemde bu çalışmaların başlatılması öneriliyor olsa da ilgi ve becerileri keşfetmek kolay değil. Bazen çocuklar sunulan alternatiflere ilgisiz kalabiliyor. Aileler, “her yolu denedik, her şeyi yaptırdık, hiçbiriyle ilgilenmedi!” diyerek çaresiz hissedebiliyor.

Ancak unutulmamalı ki ilgi ve beceri alanlarımız oldukça geniş. Başarılı bir kariyer içinse bu alanların doğru belirlenmesi gerekiyor. Müziğe yatkınlığı olan bir çocuğu piyanoya yönlendirmek yetmez. Eğer piyano ilgisini çekmiyorsa onun ilgisi veya becerisi başka bir enstrümana yönelik olabilir. Müzik sadece enstrüman çalmaktan da ibaret değildir. Enstrüman çalmakla ilgilenmeyebilir ama çok iyi bir müzik kulağına sahip olabilir.

Sporda, sanatta, bilimde de aynı şekilde çeşitlilik vardır. Çocuğun ilgilerini keşfetmekse bu çeşitliliği sunabilmeyi ve sabredebilmeyi gerektirir. Çocukların ilgi ve Beceri Alanları Nasıl Keşfedilir? Ve İlgi ve Beceri Alanları Meslek seçimini ve Kariyeri Nasıl Etkiliyor? Yazılarımızdan da faydalanabilirsiniz. Endüstri 4.0 Okul Öncesi Eğitimden İtibaren Çok Daha Bilinçli Bir Kariyer Planı Yapmayı Gerektiriyor yazımız da ilginizi çekebilir.

Eğitim Hayatınızın Başından İtibaren Araştıran, Sorgulayan ve Merak Eden Bir Öğrenci Olun

Eğitim sistemimizde yıldan yıla ezberci anlayış terk edilmeye çalışılıyor. Ancak eğitimdeki tüm gelişim çabalarına rağmen mevcut sınav sistemimiz ezberi gerektiriyor. Üniversite sınavına kadar ezberci sistem devam ederken üniversitede bir anda bu sistem terk ediliyor. Üniversitede ise ön yargı ve dogmalardan arınarak gerçeğin aranması ve eleştirel düşüncenin hakim olması isteniyor.

Ancak bu yaşa kadar bu becerilerden uzak yetiştirilmiş bireylerin üniversiteye önyargısız, eleştirel düşünebilmesi mümkün olmuyor. Bu nedenle erken yaşlardan itibaren ailelerin, öğretmenlerin çocuklara eleştirel düşünmeyi öğretmesi gerekiyor. Ancak bu şekilde başarılı bir kariyer için ihtiyaç duyulan düşünce biçimi geliştirilmiş oluyor.

Çocuklar araştırma yapmaya, sormaya ve sorgulamaya özendirilmeli. Ödevler bu kapsamda verilmeli. Fikirler tartışılmalı, geliştirilmeye çalışılmalı. Çocukların ve öğrencilerin merak eden, sorgulayan, araştıran yönleri taktir edilip, desteklenmeli.

Erken Yaşlardan İtibaren Yabancı Dilinizi Geliştirin, Farklı Diller Öğrenmeye Çalışın

İngilizcenin önemi üzerine artık konuşmak dahi zaman kaybı kabul ediliyor. Pek çok işveren İngilizce bilgisini zorunlu koşuyor. Eğitimde, sanatta, bilimde, teknolojide dünyadaki gelişmeleri takip edebilmek için de İngilizceyi iyi bilmek gerekiyor. Ana dil düzeyinde konuşulabilen İngilizce sayesinde yurtdışı eğitim almak ve hatta kariyer fırsatlarını değerlendirmek de mümkün oluyor.

İngilizce bilmek dünyanı insanı olabilmeyi kolaylaştırıyor. Ancak günümüzde sadece İngilizce bilmek de başarılı bir kariyer için yeterli değil. İspanyolca gibi İngilizceden sonra en sık kullanılan diğer dillere de yönelmek gerekiyor. İkinci, üçüncü dili seçerken seçeceğiniz mesleği, yaşamak veya okumak istediğiniz ülkeyi belirlemeniz de önemli oluyor.

Yeni dil öğrenebilmenin veya dili geliştirebilmenin en verimli olduğu dönemse yine çocukluk yılları. 12 yaşına kadar yeni bir dil öğrenmek ileri yaşlara göre çok daha kolay oluyor. Yurtdışında Üniversite Eğitimi: Karar Süreci Nasıl Olmalı? Yazımızdan da faydalanabilirsiniz.

Başarılı Bir Kariyer için Birikim Yapın

Eğitim maliyeti yıldan yıla artıyor. İstihdam olabilmek içinse kişisel ve mesleki açıdan donanımlı olmak avantaj sağlıyor. Ancak ne kişisel ne de mesleki gelişim için ortaöğretim veya üniversite eğitimi yeterli olmuyor. Eğitim sürecinde veya mezuniyet sonrasında mutlaka kurslara, sertifika programlarına katılmak gerekiyor.

Mezuniyet sonrası yeni bil dil eğitimine başlamak, yüksek lisans yapmak, kursa katılmak bütçe gerektiriyor. Ancak mezuniyetten sonra hemen iş bulmak kolay olmuyor. İş bulma sürecini hızlandırmak içinse mezunlar bir an önce eksiklerini kapatmak istiyor. Yeterli bütçe ve finansal destek olmadığında ise bu kaynak sağlanana kadar beklemek gerekiyor.

Eğitim ve gelişim için birikim yapmak ise böyle dönemlerde kurtarıcı oluyor. Ayrıca kongreler, seminerler, fuarlar gibi alanınızla ilgili etkinliklere katılmak istediğinizde de ihtiyacınız olan bütçeyi sağlayabilirsiniz.

Daha İyi Bir Kariyer İçin Diğer Önerilerimize de Bakabilirsiniz

Başarılı Bir Kariyer için Stratejik Yetenek Yönetimi ile Tanışın

Tüm önerilerimiz daha iyi bir kariyer geliştirmenizi destekleyecektir. Ancak bunların yanı sıra profesyonel kariyer danışmanlığından da faydalanmanızı öneririz. Bu sayede erken yaşlardan itibaren ilgi ve beceri alanlarınızı çok daha kolay belirleyebilirsiniz. Öğrenme stiliniz, baskın zeka alanınız hakkında da bilgi edinebilirsiniz. Alan ve meslek seçimi yaparken karakteriniz, ilgi ve becerileriniz, öğrenme şeklinizle uyumlu karar alabilirsiniz.

Bilimsel ve güncel bilgilerle geleceğin mesleklerine ve mesleklerin geleceğine yönelik bilgi edinebilirsiniz. Güçlü ve gelişime açık yönlerinizi öğrenebilir, zayıf yönlerinizi kariyerinizi olumsuz etkilemeyecek şekilde düzenleyebilirsiniz. Yurtiçi eğitimin yanı sıra yurtdışı eğitim fırsatları hakkında da bilgi alabilirsiniz. Özellikle yurtdışı eğitimde çok önemli olan burs imkanlarıyla ilgili bilgi alabilirsiniz.

Başarılı bir kariyer için bir mentor ya da kariyer danışmanından destek almak süreci kolaylaştırıyor. Böylece kişiye özel kariyer planı çıkarılıyor. Kısa ve uzun vadeli hedefler belirleniyor.

Aba psikoloji uzman kadrosu her yaştan danışanına akademik ve mesleki danışmanlık sunuyor. Stratejik yetenek yönetimi çalışmamız ile kariyerinizi size en uygun şekilde planlıyoruz. Ayrıca uyguladığımız IQ, EQ, dikkat, algı, yetenek ve kişilik testleriyle çocuk, genç ve yetişkin danışanlarımızın potansiyellerini keşfediyoruz. Geleceğinizi planlarken sizinle birlikte kısa ve uzun vadeli hedeflerinizi belirliyoruz.

Kariyer planınızı yaparken mutlaka geleceğin mesleklerini ve mesleklerin geleceğini de göz önünde bulunduruyoruz. Çalışmalarımızda bilimsel kanıtlardan faydalanıyor, uluslararası düzeyde güncel gelişmeleri takip ediyoruz. Siz de başarılı bir kariyer için kendinize ve geleceğinize yatırım yapmak istiyorsanız bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Read More

Başarılı bir kariyer planlamak yaşam standartlarını artırmak ve standartların devamlılığını sağlamak için oldukça önemli. Yaşam standartlarının yanı sıra global düzeyde yer ve söz sahibi olabilmek için de iyi bir kariyere ihtiyaç var. Ancak kariyerimizde hedeflediğimiz noktalara erişebilmek kısa vadeli çalışmalardan ziyade uzun vadeli planlama gerektiriyor. İyi bir kariyer için erken yaşam dönemi itibariyle bilinçli adımlar atmak uzun vadede kazandırıyor.

Kariyer gelişiminin başarılı olması ve sağlıklı sonuçlar verebilmesi için kişiye özel bir plan yapılması gerekiyor. Bu planı çıkarırken stratejik olmak ve her yönüyle bireyi tanıyarak çalışmak gerekiyor. Kaliteli bir sonuç alabilmek için bireyin kişiliğinin, beklentilerinin, ilgi ve becerilerinin kariyer planına yansıtılması gerekiyor. Tüm bunları bireysel bir çabayla gerçekleştirmekse artık pek mümkün değil.

Sınav sisteminde üst üste gelen değişiklikler özellikle ailelerin tercih döneminde bilinçli şekilde rehberlik edebilmesini zorlaştırdı. Yurtiçi eğitimde her yıl artan üniversite sayıları ve açılan yeni bölümler tercihleri zorlaştırıyor. Yurtdışı eğitime duyulan ilginin, verilen önemin artması da tercih yaparken çok yönlü değerlendirme yapmayı gerektiriyor.

Tercih ve karar sürecinde her bir detayı göz önünde bulundurabilmek başarılı bir kariyer inşa edebilmek için oldukça önemli. Fakat öğrencinin veya ailenin bu konuda yeterince kaynağı olmayabilir. Değerlendirme sürecinde kaynaklara erişmek kadar objektif olmakta da zorlanabilirler.

Bir diğer önemli konu ise seçim yaparken bugünün koşulları kadar geleceğin getireceklerini de değerlendirmeye almak. Tercih dönemini beklemeden daha sağlıklı kararlar verebilmek için önümüzdeki 20, 30, 40 yıl değerlendirilmeli. Bunu yapabilmek içinse geleceğin mesleklerin ve mesleklerin geleceği iyi bilinmeli. Yine bu da öğrencilerin veya ailelerin yeterli kaynağa erişmekte zorlanacağı bir konu.

Bilimsel araştırmalarla elde edilmiş, ulusal ve uluslararası çalışmaların takibini ve değerlendirmesini yapabilmeyi gerektiriyor. Bu aşamada en sağlıklı olan ise bir mentor veya kariyer danışmanı ile çalışmak olacaktır. Özellikle pandemi sürecinde kişiye özel destek, rehberlik ve danışmanlık sunan profesyonellerin önemi artı. Yazımızın devamında başarılı bir kariyer için geleceğin mesleklerini ve mesleklerin geleceğini bilmenin önemini detaylarıyla paylaşacağız.

Başarılı Bir Kariyer için Mesleklerin Geleceği İyi Bilinmeli

Geçmişten günümüzde ulusal ve uluslararası düzeyde meydana gelen değişiklikler ve gelişimler sonucunda mesleklerin geleceği etkilenmiştir. Her bir sanayi devrimi beraberinde pek çok mevcut mesleğin son bulmasına ve yeni iş kollarının gelişmesine neden olmuştur. Su ve buhar gücüyle üretimin geliştiği 1. Sanayi devriminde (Endüstri 1.0) faal olan pek çok tesis ve çalışan elektriğin yaygınlaşmasıyla yok oldu.

Endüstri 2.0’ın getirdiği yenilikler ve meslekler de Endüstri 3.0 ile hayatımıza giren bilgi teknolojileri sonucu son buldu. Değişime ayak uyduramayan, sistemlerini ve iş gücünü yeniliğe adapte edemeyen üreticiler piyasadan çekildi. Dolayısıyla her yenilik ve değişim beraberinde bazı meslekleri tarihe gömerken işsizliği de tetikledi. Bugün ise 4. Sanayi devriminin yani endüstri 4.0’ın etkilerini yaşıyoruz.

Başarılı bir kariyer için meslek tercihi yapmadan önce dünya genelindeki gelişmeleri takip etmek gerekiyor. Artık başta gelişmiş ülkeler olmak üzere siber fiziksel sistemlere dayalı bir üretim türüne geçildi. Bu değişim sadece sanayiyi değil, eğitim, sağlık, ulaşım, iletişim, sosyal çevre gibi yaşam alanlarımızı etkiledi.

Artık dünyanın neresinde olduğumuz ya da neyle meşgul olduğumuz önemli değil. Hepimiz dünyadaki gelişmelerden etkileniyor, avantaj ve dezavantajlarını deneyimliyoruz. Dolayısıyla dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de endüstri 4.0’da bazı mesleklerin geleceğini tehdit ediyor. Bugün üniversitelerde okutulan ve her yıl yeni mezunlar veren pek çok meslek bölümü var. Ancak bunların bir kısmı daha şimdiden mezuniyet sonrası işsizlikle karşılaşıyor.

Mevcut Meslekler Mutlaka Yeniliğe ve Değişime Ayak Uydurmalı

Önümüzdeki 10 yıllarda ise bazı mesleklerin iş alanı tamamen kapanacak. Mevcut bilgisini, tecrübesini yeni sistemlere uyarlayabilen, kendini geliştirebilen bireyler ise iş gücü ihtiyacına dahil olacak. Bugünün mühendisleri ve mühendis adayları ileride giderek sanallaşan akıllı üretim ortamlarında çalışacaklar. Başarılı bir kariyer için ana dallarının yanında kodlama ve bilgi teknolojilerinde de uzmanlaşmaya ihtiyaç duyacaklar.

Geçmişten bugüne mühendislik yapanlar da mevcut teknik ve bilişsel becerilerini Endüstri 4.0’ın gereksinimleri doğrultusunda geliştirmeliler. Öğretmenler de öğretim sistemlerini geliştirmeliler. Farklı öğrenme stillerine ve zeka türlerine hitap edecek şekilde öğretim tekniklerini geliştirmeliler. Eğitimin içerisine mutlaka bilişim desteği eklenmeli ve öğretmenler bilişim alanında bilgili olmalılar.

Artık bilgiye her yerden ulaşmak mümkün. Öğrencilerin okur yazarlık düzeyine dijital okur yazarlık becerisi eklenmeli. Ezberci anlayıştan ziyade araştıran, sorgulayan, geliştiren öğrenciler yetiştirmek hedeflenmeli. Covid-19 ile hayatımızın merkezine yerleşen online iletişim, uzaktan eğitim bundan sonrada gerçekliğimiz olmaya devam edecek. Adapte olabilenler mesleklerini yenilikle uyumlu şekilde dönüştürürken, adapte olamayanlar işsizlikle mücadele edecek.

Başarılı Bir Kariyer için Geleceğin Meslekleri de Seçim Sürecinde Değerlendirilmeli

Endüstri 4.0 ve beraberinde gelen yenilik ve değişimler mevcut meslekleri etkilediği gibi yeni meslekleri doğuracak. Değişimin beraberinde gelişen yeni meslek dalları bilinçli seçimler yapanlar için alanının ilklerinden olma fırsatını sunacak. Dolayısıyla geleceğin mesleklerine bugünden yatırım yapılması başarı olasılığını artıracak.

Gelecekte hala önü açık olan meslekler şu şekildedir; Psikoloji, Sinir bilim, Eğitim, Tıp, Eczacılık, Diş hekimliği (özellikle yaşlılık için diş hekimliği oldukça önemlidir), Biyoteknoloji (içinde genetiği ve akıllı tarımı bulunduran alan).

Bugünden başlayarak başarılı bir kariyer isteyenlerin önü özellikle insan, yaşam ve sağlık bilimlerinde açık olacak. Bunun en büyük nedeni ise uzayan insan ömrü. Özellikle 1990 ve sonrası doğan bireyler için ortalama yaşam süresi 115 yıl üstü kabul ediliyor. Bu da uzayan yaşam süresiyle paralel şekilde yaşam standartlarının ve konforunun da önemini artırıyor.

Özellikle ağız, diş sağlığı, eklemler, kalp sağlığı ve kronik rahatsızlıkların tedavisi önemli hale geliyor. Uzayan yaşam süresi bireylerin psikolojik iyi halinin de önemini artırıyor. Bu da ruh sağlığı alanındaki çalışmaların da hız ve önem kazanacağını gösteriyor.

Psikologların 1/3’ü insan sağlığı (paranoya, şizofreni, kaygı bozuklukları) üzerine çalışması öngörülüyor. Psikologların 2/3’ünün de ruh sağlığının ve yüksek farkındalığın artırılması üzerine çalışması bekleniyor. Ayrıca psikologların öğrenme üzerine de daha kapsamlı çalışması bekleniyor. Biyoteknik, yapay zeka, makine öğrenmesi, büyük veri, hukuk alanları da geleceğin meslekleri arasında hız ve önem kazanacak.

Gelecekte iş dünyasında varlık sağlayabilmek için iletişim ve düşünme becerilerimizi geliştirmemiz gerekiyor. Başarılı bir kariyer için medyayı iyi okuyabilmek ve etkili kullanabilmek de oldukça önemli hale gelecek. Bilgisayar teknolojilerine, programlama dillerine ve yazılıma hakim olmak da her anlamda meslek kollarına kazanç sağlayacak. Kısacası 21. Yüzyılda teknolojinin beraberinde getirdiği yeniliklerden haberdar olmak ve bu konuda gelişmek kazanç sağlayacak.

Endüstri 4.0 Okul Öncesi Eğitimden İtibaren Çok Daha Bilinçli Bir Kariyer Planı Yapmayı Gerektiriyor yazımızdan da faydalanabilirsiniz.

Başarılı Bir Kariyer İçin Sınava Hazırlık Sürecinde Mentorla Çalışmak Büyük Avantaj Sağlıyor

Değişen sınav sistemleri, farklılaşan müfredatlar, her yıl açılan üniversiteler ve programlar da bir mentorle çalışmanın önemini artırıyor. Mentorlük desteği almak hem gençlere hem de ailelere büyük kolaylıklar sağlıyor. Geleceğin koşullarını ön görerek, bugünden on yıllar sonrasını planlayarak seçim yapmak zor. Burada mentor kişiye geçmiş tecrübelerinden ve geleceğe yönelik bilimsel verilerden yola çıkarak rehberlik ediyor.

İyi bir mentor sadece kariyer planlama noktasında değil kişisel, mesleki gelişim konularında da destek veriyor. Özgüven eksikliği, sosyal kaygı, çekingenlik, beden dilini kullanamama gibi başarıyı engelleyen konularda da destek veriyor. Kullandığı empatik dil, yargısız ve objektif yaklaşımla kişinin kendini daha iyi ifade etmesine destek oluyor.

Mentor, menti (mentorlük hizmeti alan kişi) ve gerektiğinde mentinin ailesi ile iş birliği yapıyor. Montor menti için en doğru ve en avantajlı fırsatları değerlendiriyor. Üniversiteye hazırlık sürecinde de mentor mentinin performansını ve motivasyonunu artırmaya yönelik çalışıyor. Zaman yönetimi, dikkat dağıtıcılarla baş etme, hedef belirleme ve planlama noktasında destek veriyor.

Başarılı bir kariyer için mentorle çalışmak genç ve aile için büyük avantaj sağlıyor. Çocukların sınava hazırlık sürecinden başlayarak üniversite kabulü ve iş bulma süreci de aileleri zorluyor. Aile çocuğu doğru yönlendirebilmek istiyor ancak kendi eğitim tecrübeleri ile bugünün eğitim sistemi farlılık gösteriyor. Bu farkları öğrenmek ciddi zaman ve emek istiyor.

Aynı şekilde eğitim ve sınav sistemini öğrenmenin yanı sıra geleceğin olası koşullarını da bilmek gerekiyor. Bu ise apayrı bir araştırma ve çalışma alanı. Dolayısıyla kariyer planlama sürecinde çocuğa bilgi ve deneyim sunmak aile için büyük bir sorumluluğa dönüşüyor. Bu sorumluluğu üstlenemeyen veya altından kalkamayan ebeveynler strese giriyor. Bu stres ise öğrenciye doğrudan yansıyor.

Bu noktada mentorle kariyer planlamak ailelerin yükünü azaltıyor. Aile kariyer planlama rolünü bırakıyor ve sadece manevi ve maddi destek noktasında çocuğun yanında oluyor. Kişisel Gelişim, Üniversite ve Meslek Seçimi Başarılı Bir Kariyer İçin Ne Kadar Önemli! Ve Mentorle Kariyer Planlamak Gençlere ve Ailelere Kolaylık Sağlıyor yazılarımızdan da faydalanabilirsiniz.

Başarılı Bir Kariyer İçin Stratejik Yetenek Yönetimi ile Kariyer Danışmanlığı Alarak Öğrencilik Yıllarınızı ve İş Hayatınızı Daha Verimli Geçirebilirsiniz

Eğitim ve/veya iş hayatının her aşamasında stratejik yetenek yönetimi ile kariyer planı yapmak mümkün. Sınava hazırlanırken mesleklerin geleceğini ve geleceğin mesleklerini bilmek, kariyer planını bu bilgiyle yapmak oldukça önemli. Ancak başarılı olmak için sadece mesleklere yönelik bilgi edinmek yeterli değil. Meslek seçiminiz ne olursa olsun gelecekte başarılı olmak için teknolojiyle ve dijital dünya ile barışık olmalısınız.

Evrensel kalabilmek için İngilizce ve mümkünse yaygın olarak kullanılan farklı dillere hakim olabilmelisiniz. Başarılı bir kariyer için seçimlerinizde karakteristik özelliklerinizi, bilgi, beceri ve ilgilerinizi de göz önünde bulundurmalısınız. Zeka alanınızı, öğrenme stilinizi bilmek, güçlü ve gelişime açık yönlerinizi öğrenmek de oldukça önemli. Bu noktada erken yaşlardan itibaren eğitiminizin ve kariyer hayatınızın herhangi bir aşamasında kariyer danışmanlığı alabilirsiniz.

Aba psikoloji uzman kadrosu her yaştan danışanına akademik ve mesleki danışmanlık sunuyor. Stratejik yetenek yönetimi çalışmamız ile kariyerinizi size en uygun şekilde planlıyoruz. Ayrıca uyguladığımız IQ, EQ, dikkat, algı, yetenek ve kişilik testleriyle çocuk, genç ve yetişkin danışanlarımızın potansiyellerini keşfediyoruz. Siz de geleceğinizi daha bilinçli planlamak ve bu süreçte profesyonel destek almak istiyorsanız bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Başarılı bir kariyer için önerilerimizi paylaştığımız diğer yazılarımıza ulaşmak için Aba Blog sayfasına da bakabilirsiniz. Ayrıca Doç. Dr. Gamze Sart’ın konuyla ilgili Aba Kariyer blog yazılarını okuyabilir Youtube kanalını takip edebilirsiniz.

Read More

Başarılı bir kariyer için çocuk, ergen ve yetişkinlerde duygu düzenleme (regülasyon) becerilerinin gelişmesi gerekiyor. Bu beceri ilk önce anne karnında gelişmeye başlıyor. Doğum sonrası temel bakım veren ile kurulan ilişkiye göre duygu düzenleme becerisi şekilleniyor. Çocuklukta ise aileyle olan ilişkinin derecesi ve ebeveyn tutumları çocuğun duygu hakimiyetini etkiliyor. Sosyal çevrenin etkisi de çocuğun duygu gelişimine yön veriyor.

Ergenlikte bu beceri çocuklukta atılan temellere göre şekilleniyor. Yetişkinlikte edinilen duygusal deneyimler sonucu duygu düzenleme becerisi gelişiyor ya da tamamen köreliyor. Dolayısıyla kişinin duyguları üzerinde kontrol geliştirebilmesi, duygularını yönetebilmesi ve düzenleyebilmesi kariyerini doğrudan etkiliyor. Başarılı bir kariyer için bireyin duygu düzenleme becerilerini iç ve dış kaynaklardan yararlanarak geliştirmesi gerekiyor.

Duygu Düzenleme Becerisi Nedir?

Duygu düzenleme becerisi bireyin sahip olduğu bir duyguyu yönetmek üzere kullandığı tüm stratejilerdir. Bu duygu olumlu ya da olumsuz olabilir. Duygunun stratejik şekilde yönetilebilmesi için kişinin duygusu karşısında açığa çıkan ilk tepkiyi durdurması gerekiyor. Kişinin sağlıklı tepki verebilmesi için doğru tepki üzerine düşünmesi ve sonrasında daha olumlu bir tepkide bulunması gerekiyor.

Duygular üzerindeki bu otokontrol bireyin kişisel gelişimini, sosyal ilişkilerini ve kariyerini büyük ölçüde etkiliyor.

Yeterli duygu düzenleme becerisi edinilemezse kişinin çocukluktan başlayarak yetişkinliğe kadar duygu odaklı sorunlar yaşaması muhtemeldir. Oysa yeterli duygu düzenleme becerisine sahip olan biri duygularının farkındadır. Bu kişiler duygularını kolayca tanır, kabul eder ve dürtüsel davranışlarını kontrol edebilir.

Elbette ki negatif duygular da açığa çıkabilir, duyguları düzenleyebilme becerisi negatif duyguların açığa çıkmasını engellemez. Ancak bu beceri negatif duygularda dahi olumlu bir amaca uygun davranış sergileyebilmeyi sağlar. Başarılı bir kariyer için olumsuz duygular üzerinde özdenetim sağlanabilmelidir.

Duygu kontrolü sadece olumsuz duygular için değil yeri geldiğinde olumlu duygular için de kullanılmalıdır. Özellikle yetişkinlikte duyguların yeri, zamanı ve miktarı dengeli olmalıdır. Keyfinizin çok yerinde olduğu bir gün geçiyor olabilirsiniz ancak ekip arkadaşınızın morali bozuk olabilir. Sizin için iyi ama bir yakınınız için felaket bir gün olabilir. Bir cenazede olabilir ya da bir kazaya denk gelebilirsiniz.

Dolayısıyla sizin olumlu duygularınız diğerlerinin duygularına göre dengelenebilmelidir. Çocukken karnenizde tüm notları pekiyi gördüğünüzde sınıfta havalara uçabilir, dans edebilirsiniz. Ancak yetişkinlikte terfi ya da pirim aldığınızda aynı duygulara kapılsanız da aynı davranışları sergileyemezsiniz.

Başarılı Bir Kariyer İçin Çocuklarda Duygu Düzenleme Nasıl Olmalı

Duygu düzenleme bireyin anne karnındaki yolculuğu ile başlar. Dolayısıyla başarılı bir kariyer için daha anne karnındayken çocuğa olumlu duygular öğretilmelidir.  Mutlu, huzurlu, pozitif duygularla geçen bir hamilelikte bebeğin de tanıştığı ilk duygular pozitif olmaktadır. Bebek dünyaya geldikten sonra temel ihtiyaçları açığa çıkmakta ve bu ihtiyaçları karşılama yeterliliği bulunmamaktadır. Yani bebeğin temel ihtiyaçlarını karşılamak için bakım verene ihtiyacı vardır. Temel ihtiyaçlar ise beslenme, barınma, korunma ve sevgi ihtiyacıdır.

Temel bakım veren bu ihtiyaçları zamanında, yerinde ve yeterince karşıladığında bebekte güven duygusu gelişmektedir. İhtiyaçlarının karşılanacağını bilen bebeğin duyguları olumludur. Mutlu, güvende, sevgi dolu olan bebek stresten uzaktır. Ancak bebeğin ihtiyaçları yeterince ve zamanında karşılanmazsa yaşamsal riskler açığa çıkacak ve bebekte stres açığa çıkacaktır. Stres olumsuz bir duygudur ve bebeğin bu duyguyla başa çıkması mümkün değildir.

Bebek biraz büyüdüğünde yürümeye ve konuşmaya başladığında temel bakım verenden de kademe kademe ayrışır. Sosyal kaynaklarla iletişime geçer ve onlarla kurduğu iletişim de beraberinde yeni duygular getirir. Başkaları tarafından sevilme, kabul edilme çocuğun olumlu duygularının pekişmesini sağlar. Sosyal hayatta ötekileştirilen, varlığı kabul edilmeyen, değer verilmeyen çocuklar ise yine olumsuz duygular geliştirir.

Bu duygular sonucunda yıkıcı tepkilerin açığa çıkmaması için olumsuz duygularla nasıl başa çıkılabileceği çocuğa öğretilmelidir. Ayrıca başarılı bir kariyer için çocuğun sosyal yaşamında maruz kaldığı uyaranlar da aile tarafından değerlendirilmelidir. Çocuğun özgüvenini, girişkenliğini ve öz değerini etkileyecek sosyal koşullar gerektiğinde yeniden düzenlenmelidir.

Çocukların Duygu Düzenleme Becerilerini Geliştirmek İçin Öneriler

Sarılın, Sallayın ve Eğlenin

0-2 yaş dönemde duygular sözel olarak ifade edilemediği için duygu düzenlemede fiziksel temas önceliklidir. Çocuğunuz açığa çıkan yıkıcı duygularıyla başa çıkamadığında sakinleştirmek için önce ona sarılın. Hafifçe sallanmak çocuğa anne karnındaki huzurlu ortamı hatırlatacaktır. Bu nedenle sarıldıktan sonra çocuğunuzu hafifçe sallayın. Sallarken ona bir yandan da ninni söyleyebilir ya da beyaz gürültü sesleri dinletebilirsiniz.

Sakinleştikten sonra olumsuz duygularını olumlu ile değiştirmek için hoşuna gidecek basit aktiviteler yapabilirsiniz. Gıdıklamak, ce-e oyunu oynamak gibi.

Duygularını İfade Etmesine Fırsat Verin

Burada çocuk duygularını dile getirmekte, nasıl bir duygu hissettiğini anlatmakta zorluk yaşayabilir. Siz gözlemlediğiniz duyguları çocuğa sözel olarak yansıtabilirsiniz. Örneğin; kafasını bir yere çarptı ve canı acıdı, ağlıyor. “Oyun oynarken kafanı çarptın ve canın çok acıdı. Beklemediğin bir anda bunun olması seni korkutmuş olabilir. Şu an canın acıdığı için üzülüyor olman oldukça normal.”

Çocuğun bir yetişkin tarafından anlaşılmış olması onu rahatlatır. Üstelik bu duyguya karşı yetişkinin sakin tavrı çocuğunda sakinleşmesini sağlar. Çocuk bir daha böyle bir tecrübe yaşadığında daha sakin kalmayı dener.

Başarılı bir kariyer için duygu düzenleme becerisi duyguların bastırılması değildir. Duygunun fark edilmesi, açığa çıkan tepkinin bastırılması ve uygun tepkinin değerlendirilmesi sürecidir. Dolayısıyla ağlayan çocuğa “Bunda ağlayacak ne var.” ,“Tamam üzülme, ağlama” demek yerine “Canın acıyor olmalı.” “Çok canın yandı.” “Çok üzgünsün.” gibi duygu yansıtmaları yapılmalıdır.

Duygularını Uzuvlarını Tanıtır Gibi Tanıtın

Çocuklarda yetişkinler gibi mutlu, üzgün, korkmuş, öfkelenmiş, şaşırmış olabilir. Bir yetişkinin temel duygularına çocukta sahiptir. Ancak duygularını isimlendirmeyi, tanıtmayı çocuk öğretilmediği sürece bilemez. Bunun için çocuğunuza uzuvlarını, duyu organlarını, renkleri, nesneleri tanıtır gibi duygularını tanıtmalısınız. Bunu yaparken duygu kartları hazırlayabilir, stickerlar, resimler kullanabilirsiniz. Duygu canlandırmaları yapabilir, tüm bunları bir oyuna çevirip eğlenirken öğrenmesini sağlayabilirsiniz.

Başarılı Bir Kariyer İçin Nefes Egzersizi Öğretin ve Fiziksel Egzersiz Yaptırın

Fiziksel egzersiz yapmasını sağlayın Çocuğunuzun yürümesini, koşmasını ya da zıplamasını sağlayabilirsiniz. Hareket etmek duygularını düzenlemesine yardımcı olacaktır. Bu egzersizleri birlikte yapabilir, siz de ona eşlik edebilirsiniz. Beraberlik duygusu çocuğun olumlu duygular geliştirmesini de destekleyecektir.

Çocuğunuza diyafram nefesini öğretebilirsiniz. Bunu öğretmen zor oluyorsa içinden 1’den 10’a kadar saymasını ve bunu sakinleşene kadar sürdürmesini öğretebilirsiniz.

Model Olun, Çabasını Taktir Edin

Çocuk duygu düzenleme becerisini ailesini gözlemleyerek de öğrenebilir. Ebeveynlerin duygu düzenleme becerisi çocuk için model oluşturur. Duygularınız üzerinde hakimiyet kurabiliyor ve duygularınıza istediğiniz gibi yön verebiliyorsanız çocuğunuzda davranışlarınızı örnek alacaktır. Çocuğun duygu düzenleme becerisinin pekiştirilmesi, çabasının taktir edilmesi de çocuğun duygu kontrolünü öğrenmesini destekleyecektir.

Başarılı Bir Kariyer İçin Ergenlerde ve Yetişkinlerde Duygu Düzenleme Nasıl Olmalı

Ergenlik donemi, yaşamın en zorlu dönemlerinden biridir. Birey bu dönemde fiziksel, zihinsel ve hormonal olarak değişir. Üstelik bu dönem ergenin birden fazla sorumluluğu üstlendiği önemli bir dönemdir. Gencin bu dönemde kendini tanıması, ilgi alanlarını keşfetmesi, bağımsızlaşması ve kendine bir kariyer çizmesi gerekir.

Bu zorlu dönemde sık sık istenmeyen duygu ve davranışlar açığa çıkabilir. Gencin başarılı bir kariyer için duygu düzenleme becerilerini geliştirmesi gerekir.

Yetişkinlik dönemi ergenlik kadar karmaşalar içermese de daha fazla sorumluluk üstlenilen önemli bir dönemdir. Bu dönemde kariyerde başarı elde etmek, aile kurmak, yaşam standartlarını iyileştirmek gibi sorumluluklar üstlenilir. Bu sorumluluklardan birinde bile olumsuzluk yaşansa diğer yaşam alanlarına olumsuz duygular etki edebilir. Bu nedenle bireyin başarılı bir kariyer için duygu düzenleme becerilerini geliştirmesi gerekir.

Sadece kariyer için değil hayatının her alanında mutlu olabilmesi için yetişkinlerin duygu kontrolü kazanabilmesi gerekir.

Ergen ve Yetişkinlere Duygu Düzenleme Becerilerini Geliştirmek İçin Öneriler

Olumsuz Düşünceleri Daha Olumlu ya da Nötr Duygularla Değiştirin

Duygu ve davranışlarımızı açığa çıkaran düşüncelerimizdir. Olumsuz duygu ve davranışlarımızı besleyen de olumsuz düşüncelerimizdir. Bu nedenle duygu düzenleme becerisi geliştirebilmek için ilk önce olumsuz düşüncelerinizi fark etmelisiniz. Düşüncelerin farkına varmak kolay değildir. Durup, değerlendirmeyi gerektirir.

Kimi zaman herhangi bir düşüncemiz olmadığını zannederiz. Başarılı bir kariyer için bu düşünceleri yakalamak ve değiştirmek için egzersiz yapmak gerekir. Temel düşüncenizi bulmak için kendinize sorular sormalısınız.

Bu duygumun altında yatan düşüncem ne? Bu düşüncem neden bu duyguya neden oluyor? Bu düşüncem ne kadar gerçeği yansıtıyor? Bu duygumu daha yapıcı bir duygu ile değiştirmek için farklı ne düşünebilirim? Bu yeni düşünce daha olumlu duygular hissetmemi destekliyor mu?

Nefes Egzersizi Yapın Fiziksel Aktivitelere Zaman Ayırın

Nefes egzersizi ve fiziksel aktivite olumsuz düşüncelerle başa çıkmaya yardımcı olmaktadır. Nefes egzersizleri sakinleşmeyi ve çok daha olumlu duygulara kapılmayı sağlıyor. Nefes çalışmaları sayesinde olumsuz duyguları pekiştiren yüksek nabız, fiziksel gerginlik, kan akış hızı normale dönüyor. Bu da kişinin kendini daha dingin ve huzurlu hissetmesini sağlıyor.

Fiziksel egzersizler de aynı şekilde kişinin olumsuz düşüncelerle başa çıkmasını sağlıyor. Egzersiz yapan bireyler negatif enerjiyi egzersizle beraber boşaltıyor.

Olumsuz Duygunuzun Açığa Çıkardığı İlk Tepkinin Tam Tersini Yapın

Duygular davranışlarımıza etki eder. Olumsuz duygular ise olumsuz davranışları tetikler. Başarılı bir kariyer için olumsuz davranışları kontrol altında tutabilmek gerekir. Bunu yapabilmenin en kolay yolu olumsuz duygu karşısında vücudunuzun vereceği ilk tepkiyi fark edip durdurmaktır. Tepkinizi baskılamaya çalışırken nefes egzersizi yapabilir ve daha yapıcı bir tepki için alternatif üretebilirsiniz.

Örneğin; çok iyi hazırlandığınız bir sunum beğenilmediğinde üzülüp kırıklığa uğramak ya da öfkelenip kızmak yerine konuşabilirsiniz.  Yöneticinize daha detaylı geri bildirim almak ve nerede eksik olduğunuzu öğrenmek için toplantı talep edebilirsiniz. Böylece zaman kazanmış olur ve toplantı süresine kadar biraz daha sakinleşebilirsiniz. Toplantıda konuşmak üzere sorularınızı çıkarabilir ve duygularınızı yöneticinize daha iyi ifade edebilirsiniz. Bu sayede çok daha yapıcı ve profesyonel bir tepki göstermiş olabilirsiniz.

Başarılı Bir Kariyer İçin Açığa Çıkan Duygunuzun Tam Tersini Hissettirecek Aktiviteler Yapın ya da Hayal Edin

Öfkelendiğinizde ya da üzüldüğünüzde duygularınızı olumlu yönde değiştirecek aktivitelere yönelebilirsiniz. Eğlenceli bir film izlemek, fıkra ya da capsler okumak, güldüren videolar izlemek gibi. Ayna karşısına geçip öyle hissetmeseniz de gülümseyebilir hatta birkaç kez kahkaha atabilirsiniz. Bu davranışlar içinizden gelmiyor olsa dahi zihninizi kandırmak için “miş” gibi yapmanız duygunuzu değiştirmeye yarayacak.

Meditasyon, yoga gibi zihni arındıran, vücudu dinginleştiren ve esneten çalışmalar da olumsuz düşüncelerle başa çıkmayı kolaylaştırıyor. Tüm bunları yapabilecek ortamınız ya da fırsatınız yoksa kendinizi yapıyormuş gibi hayal edebilirsiniz. Hayal etmekte en az yapmak kadar duygularınızın değişimine etki edecektir. Sizi mutlu edecek ya da gülümsetecek bir anınızı düşünebilir ya da zihninizde yeni bir imaj canlandırabilirsiniz.

Başarılı bir kariyer için çocuklukta duygu düzenleme becerisi kazanılmalıdır. Ergenlikte ve yetişkinlikte ise bu beceri yaşın getirdiği yeni dönem ve tecrübelere uygun şekilde geliştirilmelidir.

Read More

Kariyerinizde başarılı olmak için rakiplerinizden daha fazla mesleki bilgi ve tecrübe sahibi olmanız gerektiğini düşünebilirsiniz. Ancak kariyerinizde fark yaratmak ve başarılı olmak için mesleki bilginin dışında duygusal zeka gereklidir. Araştırmalar mantıksal zeka düzeyini (IQ) destekleyen duygusal zeka (EQ) düzeyi artıkça bireylerin başarılarının artığını desteklemektedir. Bu öngörü tüm meslekler için geçerli olmasa da insanla birebir etkileşimin gerektiği işlerde başarıyı etkileyen bir faktör haline gelmektedir. Hizmet, sağlık ve eğitim sektörü, öğretmenlik, liderlik, reklam ve pazarlama gibi çalışma alanlarında duygusal zekanın etkisinin belirgin hale geldiğini söyleyebiliriz.

Kariyerinizde Başarılı Olmak İçin Duygusal Zeka Nedir Öğrenelim

Shelton Skelton “Oğlum, bütün hayatını kolların ve ayakların belirlemeyecek. Hayatına asıl yön verecek olan beynin ve kalbindir. Bir şeyi gerçekten istiyorsan, bütün engelleri yenip ona ulaşabilirsin.” Sözüyle başarının tek ölçütünün mantıksal zeka olmadığını, mantıksal ve duygusal zekanın birbirini bütünlediğini söylüyor.

Goleman, 1995 yılında yayınlanan kitabında Duygusal zekaya yönelik yaptığım tanım ile Shelton Skelton’un sözleri birbirini destekliyor. Duygusal zeka; kişinin kendi duygularını anlaması, başkalarının duygularına empati geliştirmesi, ve kendi duygularını yaşamı zenginleştirecek biçimde düzenleyebilme becerisidir. Goleman ayrıca duygusal zekanın hislerin ne olduğunu bilmek ve hisleri kullanarak iyi kararlar verebilmek olduğunu söylüyor. Ayrıca başarılı olmak için IQ’nun önemi büyük olsa da duygusal zeka IQ’nun tamamlayıcısı ve güçlendiricisi rolünü üstleniyor. En basit anlatımıyla duyguların akılcı kullanılması anlamına geliyor.

Yüksek Duygusal Zeka Gelişmiş Kişisel ve Sosyal Yetkinliklere Sahip Olmayı Gerektirir

Kariyerinizde başarılı olmak için ayrıca duygusal zeka sahibi bireylerin sahip olduğu “kişisel yetkinlik” ve “sosyal yetkinlik” becerisine sahip olmalısınız. Warren Bennis “Kendinizi tanıyıp ifade etmek onu inkar etmekten çok daha kolaydır ve başarırsanız liderlikle ödüllendirilirsiniz.” diyor ve Albert Einstein “Coşku, zekadan daha önemlidir.” Diyerek duygularımız üzerinde etkili olan kişisel yetkinliklere vurgu yapıyor.

Kişisel yetkinlik ise bireyin kendi duygularını, güçlü ve zayıf yönlerini, sınırlarını bilmesi ve anlaması anlamına geliyor. Kişisel yetkinlik sahibi bireyler kendi kapasitelerini bildikleri için altından kalkamayacakları işlere girişmiyorlar. Giriştikleri işlerde ne kadar risk almaları gerektiğini ya da nerede yardıma gereksinim duyabileceklerini biliyorlar. Bu da onların başarılı yatırımlar yapmasını ve zararı ön gördüklerinde erken önlem alabilmesini sağlıyor. Kişisel yetkinlik sahibi bireyler, özgüvene de sahiptirler; bu anlamda kendilerine yöneltilen eleştirileri tehdit olarak değil, kendilerini geliştirme fırsatı olarak görürler.

Mark Kay “Başarının sırlarından biri, geçici başarısızlıkların bizi yenmesine izin vermemektir.” Diyor ve Leonardo da Vinci “Engeller beni durduramaz, her bir engel kararlılığımı daha da güçlendirir.” Diyerek kişisel yetkinlik sahibi bireylerin duygu kontrollerinin yapıcı önemine adeta destek veriyor. Kişisel yetkinlik sahibi bireyler sahip oldukları olumlu ya da olumsuz duyguları yönetmeyi bilirler ve duygularını faydaya çevirirler. Bu yönü sayesinde duygusal zeka düzeyi yüksek biri başarısızlıkla karşılaştığında mantıklı ve soğukkanlı davranıp yapıcı çözümler üretebilir. Fiziksel, ekonomik, teknolojik ya da yönetimsel değişiklikler karşısında önyargısız durabilir ve kendini yeni duruma kısa sürede adapte edebilir.

Dolayısıyla Kariyerinizde başarılı olmak için kişisel ve sosyal yetkinliklerinizi geliştirmeye odaklanmanız gerekiyor. Sosyal yetkinlikler kişinin kendi duyguları üzerinde olduğu kadar karşısındakinin duygularını anlamada da yetkin hale gelmesini gerektiriyor. Sosyal yetkinliği olan bireyler başkalarının fikir ve duygularını anlıyor, tavırlarını onların ruhsal durumlarına göre düzenliyorlar. Özellikle ekip olarak çalışmayı gerektiren ya da açık ofis çalışılan iş alanlarında bu yetkinlik grup için değerli hale geliyor.

Kariyerinizde Başarılı Olmak İçin Duygusal Zeka Hakkında Daha Çok Bilgi Edinebilirsiniz

Duygusal zeka oluşumu kalıtımsal olduğu kadar çevresel faktörlerle de ilgilidir. Her birey dünyaya belli mizaç özellikleri ile gelir. Bu mizaç özelliklere öncelikle anne ve babanın sonrasında ise sosyal çevre içerisindeki diğer kişilerin verdiği ilgi ve tepkilere göre şekillenir. Bu çocuğun duygusal zeka gelişimidir. Yaşamın ilk yıllarından itibaren çevremizdeki diğerlerine duygusal mesajlar gönderir ve karşılığında duygusal cevaplar alırız. Bu mesajlara gelen duygusal cevapların üst üste tekrarı çocukların duygusal yapısını ve davranışlarını belirler. Çevreden gelen tepkiler ve mesajlarla oluşan beyindeki bağlantılar çocuğun geleceğini kalıcı olarak etkiler.

Kariyerinizde başarılı olmak için iyi bir duygusal çocukluk temeline sahip olmanız gerekir. İstenmeyen davranışa ailenin hoşgörülü ve cezadan uzak, sebep-sonuç ilişkisini anlatarak vereceği yapıcı tepki çocuğun özgüvenini geliştirecek, hatalarından ders almayı öğretecektir. Hataları nedeniyle cezalandırılan bir çocuk ise ceza almaktan korku duyacaktır. Hata yaparım endişesi ile girişimde bulunmayacak ve belki de hatalarını gizlemeye, örtbas etmeye çalışacaktır. Böyle olumsuz bir senaryoda duygusal zeka gelişmeyecek bireyin önceliği çok daha yaşamsal olan kendini koruma ihtiyacını gidermek olacaktır. Anne baba ve çocuklar arasında kurulan sıcak, güvenli ve kuvvetli bağ ile çocuklar duygularıyla baş edebilmeyi öğrenecektir.

Çocuklarının duygularını önemsemeyen ve duygusal ihtiyaçlarına karşılık vermeyen anne ve babalar, onların duygusal zekalarının yanı sıra zihinsel gelişmelerine engel olurlar. Aileleri tarafından önem verilmemiş, hayatlarına ilgi gösterilmemiş, sürekli eleştiriye maruz kalmış, anlaşılmamış ve ağır cezalar verilmiş çocuklarda duygusal zeka gelişmez. Aile içinde duygusal ihtiyaçlarına karşılık verilen, duyguları eleştiriye maruz kalmadan dinlenen çocuklar anne ve babalarına güven duyacaktır. Bu çocuklar duygu ve düşüncelerini daha kolay ifade edebilecek, kendilerini değerli hissedecek ve sevgi kazanmak için mükemmel olma ihtiyacı duymayacaktır.

Kariyerinizde başarılı olmak için erken yaşlardan itibaren sorumluluk almayı ve karar verebilmeyi öğrenmiş olmanız önemlidir. Yaşlarıyla uyumlu şekilde sorumluluk verilen ve kendisiyle ilgili konularda karar vermeye teşvik edilen çocuklarda zeka gelişimi daha iyidir. Kendilerini tanıyan çocuklar insanlarla olan ilişkilerinde kendilerini ifade edebilirler ve başkaları tarafından anlaşılmaları da kolay olur.

Kariyerinizde Başarılı Olmak İçin Duygusal Zeka Becerilerinizi Geliştirebilirsiniz

Duygusal zekanın artırılması doğuştan gelen özelliklere ve bu özelliklere çevrenin verdiği duygusal ve fiziksel mesajlara bağlı olsa da sonradan geliştirilebilir. Duygusal zekanın gelişmesinde anne baba ile kurulan güvenli ilişki, kullanılan ebeveyn stili, aile ortamı ve anne babanın karakteristik özellikleri önemlidir. Bunlar çocukluktan itibaren duygusal zeka için pozitif ya da negatif temel oluşturur. Anne babanın kendi duygularının farkında olması, empati yeteneği, değerleri, çevresel faktörlere ve olaylara yaklaşımı çocuğun duygusal gelişimi üzerinde etkilidir. Çünkü çocuklar ebeveynlerini model alma eğilimindedirler.

Kariyerinizde başarılı olmak için aşağıdaki adımlara yönelik farkındalık edinmeniz duygusal zeka becerilerinizi geliştirmenizde size destek olacaktır.

Kariyerinizde Başarılı Olmak İçin Önce Duygularınızın Farkına Varın

Duygusal zeka gelişimi için ilk önce bireyin duyguları üzerindeki farkındalığını geliştirmesi gerekir. Gün içerisinde gerek yaşadıklarımız gerek anımsadıklarımız ve karşılaştıklarımızla pek çok duygu yaşarız. Bu duyguların bir kısmı hoşumuza gitmeyen, yüzleşmek istemediğimiz duygular olabilir. Ve onlar üzerine düşünmeyip bastırmayı tercih edebiliriz. Ancak farkında olmadığımız ya da bastırmaya çalıştığımız duygular düşünce ve davranışlarımıza etki ederek verdiğimiz tepkilere yön verebilmektedir. Bu nedenle duygusal zeka gelişimi için bireysel olarak duygularımızın farkına varmamız gerekmektedir.

Duygularınızın Yönünü Belirleyen Düşüncelerinizdir, Düşüncelerinizi Tespit edin

William James “Benim kuşağımın yaptığı en büyük keşiflerden biri, insanın düşüncelerini değiştirerek yaşamını da değiştirebileceği gerçeğini bulmasıdır.” Diyerek düşüncelerin bireyin hayatındaki etkisini vurgulamıştır. Duygularımızın etkisi ile davranış ve tepkilerimizi düzenlediğimizi zannetsek de duygu ve davranışlarımız üzerindeki asıl etki düşüncelerimizin içeriğine aittir.

Örneğin; Öğretmeninin bir ödevle ilgili verdiği geri bildirim sonrası kırıklığa uğrayan bir öğrenciyi ele alalım. Ödevinde hatası olduğu için üzüntü duyuyor ve öğretmenine karşı kırıklık hissediyor olsun. Burada duygumuz üzüntü ve hayal kırıklığı. Ancak buradaki üzüntü ve hayal kırıklığı herkes için geçerli bir duygu değildir. Bir öğrenci için öğretmeninin vereceği geri bildirim gelişimi için değerlendirmesi gereken bir fırsat iken başka bir öğrenci için yıkıcı olabilir. Peki bu iki duygu arasındaki farklılığın nedeni nedir?

Hiç şüphesiz duygularımıza yön veren farkında olduğumuz ya da olmadığımız düşüncelerimizdir. Eğer geribildirim alırken öğrencinin zihninden geçen “öğretmenim ödevimi beğenmedi ve onun gözünde artık kusurlu biriyim” düşüncesi ise strese girecek üzülecektir. “Öğretmenim beni önemsiyor, eksiklerimi bulmamda bana yardım ediyor. Onun rehberliği ile çok daha başarılı olabileceğim” düşüncesi ise yapıcıdır. Böyle düşünen bir öğrenci hem kendisi hem öğretmeniyle ilgili olumlu duygular hissedecektir.

Kariyerinizde başarılı olmak için duygusal zeka becerilerinizi geliştirirken duygular kadar duygulara yön veren düşünceleri de tespit edebilmek gerekir. Duygularınızı fark etmekte ve altında yatan düşünceleri açığa çıkarmakta zorlanabilirsiniz. Bunu psikolojik destek alarak yönetmeniz çok daha kolay olacaktır.

Duygularınızın Etki Ettiği Davranışlarınızı Tespit Edin

Duygularımıza yön veren düşüncelerimizdir dedik. Ancak düşüncelerimizin yol açtığı duygular belli tepkiler vermemize ve davranışta bulunmamıza da neden olur. Bu davranışlar bazen pasifken bazen de eyleme dönük olabilir. Örneğin; öğretmeninden geribildirim alan öğrenci bu geribildirim sonunda kırıklığa uğrayarak ödevlerini yaparken heyecanını kaybedebilir, motivasyonu düşebilir ve ödev yapmayı reddedebilir. Ya da derse katılımı ve öğretmeni ile iletişimi azalabilir. Geribildirimi yapıcı alan öğrenci ise öğretmeninin desteğinden faydalanabilmek için ödevlerine daha çok asılabilir, öğretmenine kendi isteğiyle ödevlerini gösterip danışabilir. Derse katılımı artabilir.

Duygu ve düşüncelerimizin davranışlarımız üzerindeki etkisi oldukça büyüktür. Duygularınızın ve bu duygulara yol açan düşüncelerinizin farkına varmak davranışlarınızı düzenlemenize yardım eder. Duygu, düşünce ve davranışlarınıza odaklanarak yapacağınız öz farkındalık çalışmaları kendinizi geliştirmenize ve olduğunuz gibi kabul etmenize fayda sağlar.

Kariyerinizde Başarılı Olmak İçin Başkalarının Duygularını Fark Edin

Kariyerinizde başarılı olmak için kendi duygularınız üzerinde geçirdiğiniz bu farkındalık sürecini başkaları için de yapmaya çalışın. Objektif olarak çevrenizdeki insanların olaylara verdiği tepkilerin altında yatan nedenleri fark etmeye çalışın. Onlara karşı anlayış gösterin ve duygu, düşüncelerini yargılamadan dinlemeye çalışın. Onları dinlediğinizi, anlamaya çalıştığınızı hissettirin. Sözde değil gerçekten dikkatinizi ve zamanınızı ayırarak ilgi gösterin.

Kendi duygularınız ve başkalarının duyguları için yapacağınız bu farkındalık çalışmalarını tekrarlayın ve pratik yapın. Zamanla duygu, düşünce ve davranışlarınız üzerindeki hakimiyetiniz artacak. Başkalarına karşı empatiniz gelişecektir. Sosyal sorumluluk projelerine katılmak, duygu paylaşım gruplarında yer almak, psikodramaya başlamak ya da psikolojik destek almak da duygusal zeka gelişimi için yapılabilecek çalışmalardır.

Kariyerde elde edilecek başarı yaşamın pek çok alanına etki etmektedir. Aynı şekilde kariyerinizde yaşayacağınız başarısızlıklarda çok boyutlu mutsuzluklara neden olacaktır. Duygusal zeka gelişimi sadece kariyerinizde başarılı olmak için değil kişisel ve sosyal yaşamınızda da başarılı ve mutlu olmak için önemlidir. Duygularınız üzerinde hakimiyetiniz olmadığını hissediyor, ifade etmek ya da kontrol etmekte zorlanıyorsanız bizimle iletişime geçebilir, psikolojik destek alabilirsiniz.

Read More

Meslek seçimi, bireyin hayatı boyunca verdiği en önemli kararlardan biri, belki de birincisidir. Çünkü hayatımızın en güzel yıllarını bir mesleğe hazırlanarak diğer büyük bir kısmını ise onu icra ederek geçiririz. Üniversite yılları ise mesleğimizi seçtiğimiz ve mesleğe kabul koşullarını karşılamaya çalıştığımız yıllardır. Bu yüzden hayatımızın önemli bir noktasıdır üniversite. Öğrenciler bu önemi bilerek sınava hazırlık sürecinde yoğun stres yaşar ve hatta önemli bir bölümünde de sınav kaygısı yaygın olarak görülür. Üniversite sınavına hazırlanmak her öğrenci için belli düzeyde stres ve kaygı içerir. Kimisi için bu duygular çok baskın ve günlük yaşamı zorlaştıracak düzeydeyken kimisi için sınavla ilgili önemli konular karşısında hissedilir. Bu anlamda stratejik yetenek yönetimi önemlidir.

Kimi öğrenciler bu dönemde yolunu bulmakta zorluk yaşar. Hangi mesleğe yöneleceğini, hangisinin kendisi için daha uygun olduğunu belirlemekte zorlanır ve bu kararsızlık sınav hazırlık sürecine de etki eder. Kimisi sorumluluk almaktan kaçınır, karşısına çıkacak olumsuzlukları tek başına göğüslemek istemez ve kendisi yerine karar verilmesini bekler. Tüm bu saydıklarımız kişinin hayatı için bu denli önemli olan bir konuda hatalı karar vermesine neden olabilir. Bu yüzden biz öğrencilere Liseden başlayarak hedeflerini belirlemeleri ve kariyer planlarını oluşturmaları için stratejik yetenek yönetimi ile kariyer danışmanlığı almalarını öneriyoruz.

Peki Stratejik Yetenek Yönetimi Nedir?

Stratejik yetenek yönetimi, en akılda kalıcı haliyle bireylerin yeteneklerinin ve yetkinliklerinin yönetilmesi anlamına gelir. Stratejik yetenek yönetimi sayesinde bireylerin gelişim alanları çıkarılır ve gelişim süreçleri planlanır.  Kısa ve uzun vadeli hedefler belirlenir ve bu hedeflere en verimli şekilde nasıl ulaşılabileceğinin planları yapılır. Tüm bu planlar çıkartılırken de kişilerin ulaşabilecekleri en iyi performansa ulaşmaları amaçlanır. Stratejik yetenek yönetimi testinde başta WISC-V olmak üzere 8 farklı psikolojik test uygulanır ve bu testlerin sonucunda kişiye özel bir stratejik plan oluşturulur. Öğrencilerin sosyo – ekonomik ve kültürel çevrelerini de değerlendirilerek oluşturulan plan, 3, 6, 12 ve 24 aylık hedefleri ve öngörüleri kapsar.

Aba Psikoloji’ de bu uygulama yapılırken bireyin stratejik yetenek yönetimi hedeflerini belirlemek için psikologlar ve eğitimciler birlikte çalışır. Bu sayede katılımcı hakkındaki veriler hiçbir şeyi gözden kaçırmadan analiz edilir ve tüme varım yöntemiyle hedefler belirlenir. Stratejik yetenek yönetimi testlerinin uygulanmasının ardından belirlenen hedeflere ulaşılması için bireyin kişilik özelliklerine, ilgi alanlarına bilgi düzeyine, yeteneklerine uyacak şekilde bir yol haritası çizilir. Hedefler belirlenirken 3,6,12 ve 24 hedefleri ve öngörüleri kapsar ancak bu süre içerisinde kişinin hedeflerinde değişiklik ihtiyacı söz konusu olursa planlar yeniden düzenlenir ve değişikliğe gidilebilir. Bu nedenle hedeflerin bölünerek 3, 6, 12, 24 aylık sürelerle planlanması çok daha sağlıklı sonuçlar vermektedir.

Stratejik Yetenek Yönetimi Neden Önemli?

Meslek seçerken verdiğimiz karar, bizim ilerde iş bulup bulamayacağımızı ya da iş hayatında mutlu ve başarılı olup olamayacağımızı belirler. Bu karar, hayatımıza ilişkin diğer kararları da büyük ölçüde etkiler. Meslek kişinin değer yargılarına, dünya görüşüne, günlük yaşama tarzına, başkaları ile ilişkilerine ve alışkanlıklarına bir yapı kazandıran kuvvetli etkilere sahiptir. Seçeceğimiz mesleği yapabilmemiz ve başarılı olabilmemiz için ise bu mesleği yapmak için gerekli niteliklere sahip olmak gerekir.

Bu nedenle birey kendi özelliklerine uygun olan mesleği seçerse başarılı ve verimli olacağı gibi psikolojik yönden de doyum sağlar ve mutlu olur. Ancak mesleğini seçme sürecinde olan öğrencilerin cevaplaması gereken önemli sorular bulunmaktadır;

  • Kendini, beklentilerini ve ilgi alanlarını yeterince iyi tanıyor mu? Pek çoğumuz kendimize yönelik yeterince bilgiye sahip değiliz. Güçlü yönlerimiz neler, zayıf yönlerimiz neler. Çevremiz bizi daha çok hangi yönlerimizle tanıyor. Aile içinde nasıl, sosyal yaşamda nasıl biriyiz. Tüm bunları yeteri kadar biliyor muyuz? Kendimizle ilgili farkındalığımız meslek seçimimizde oldukça önemli bir yere sahip.
  • Seçmek istediğimiz meslek ya da mesleklerle ilgili yeterince bilgi sahibi miyiz? Hangi üniversitede okumak bizi avantajlı hale getirir? Okurken yapmamız gereken farklı çalışmalar var mı (stajlar, araştırma çalışmaları vb.) mezuniyet sonrası ortalama iş bulma süremiz ne? Başlangıç düzeyde bu mesleğin maaş getirisi nedir? İlerleyen yıllarda maaş artışı nasıl olacak? Fiziksel özelliklerim, cinsiyetim, yaşım, kültürüm bu meslek için uygun mu? Yabancı dil, bilgisayar bilgisi gibi farklı donanımlar gerekiyor mu?
  • Seçmek istediğim meslek için seçim özgürlüğüm var mı? Ailemin bu seçimdeki rolü ne? Beni maddi, manevi destekliyorlar mı? Ailemi seçim sürecimde yanımda durmaya nasıl ikna edebilirim? Kuşkusuz bu sorular çoğaltılabilir ve verilecek yanıtlarda kişinin profesyonel bir danışmanlığa duyacağı ihtiyacı artırabilir. Stratejik yetenek yönetimi ile alınacak kariyer danışmanlığında çıkarılacak kariyer planı size tüm bu soru işaretlerine yönelik cevapları da sunuyor olacak.

 

Stratejik Yetenek yönetimi ile Üniversite Sınavına Hazırlanmak Başarıyı Nasıl Artırır?

Üniversiteye giren gençlerin %50’sinden daha fazlası girdikleri daldan memnun değiller. İnsanın kişiliğini ve hayatını doğrudan ilgilendiren bir kararı verirken sonucu tesadüflere bırakmadan, bilimsel kanıtların ışığında vermesi gerekliliği bu yöntemin önemini vurgulamaktadır. Stratejik Yetenek Yönetimi ile üniversite sınavına hazırlanmak öğrencilerin başarılı sonuçlar almasına destek olduğu gibi geleceklerinden de daha emin olmalarını ve hayal kırıklığı yaşamamalarını sağlıyor.

Kendiniz İçin En doğru Hedefi Belirlemenizi Sağlar

Hedef belirlemek sınav başarısı için ihtiyaç duyduğumuz en önemli kaynak. Öğrenciler belirli bir hedefleri olmadığında neden çalışmaları gerektiğini, çabalarının sonucunda ne kazanacaklarını somutlaştırmakta zorlanırlar. Ayrıca hedefsizlik kişilerin belirsiz bir yolda ilerlemeye çalışmalarına neden olur. Bu sadece sınava hazırlanmayı değil Lisede alan seçimi yaparken de doğru alana yönelmelerini engeller. Oysa kişiler ilgileri, bilgileri ve beklentileri ile uyumlu alana yöneldiklerinde kendileriyle örtüşen doğru mesleği bulmaları daha kolay olmaktadır.

Hatalı bir alan seçimi yapan öğrenci yolculuğun en başından yanlış yollara sapmış oluyor. Çünkü alan seçimi alan dışı kalan meslekleri seçebilme olasılığımızı ortadan kaldırmış oluyor. Alan seçiminden sonra mesleği belirlemek ve alan değiştirmeye karar vermek ise öğrenci için çok daha yıpratıcı bir sürecin başlamasına neden oluyor. Kimi okullar alan seçimine sıcak bakmazken, kimi zamanda geçilmek istenen bölümün kaçırılan derslerini yakalamak neredeyse imkansız hale gelmiş olabiliyor.

Büyük Hedefe Ulaşmak İçin Size Küçük Hedefler Verir

Stratejik Yetenek Yönetimi ile kariyer danışmanlığı aldığınızda size uygun hedefi belirlediğiniz gibi bu hedefe ulaşmak için size kısa ve uzun vadeli hedefler çıkarılır. Böylece hem bu hedefleri takip etmek daha kolay olur hem de kısa sürelerle başardığınız hedefler büyük hedefi de başarabileceğinize olan inancınızı artırır. Aynı zamanda kısa hedeflerinizi gerçekleştirirken hedeflerinizde değişiklik ihtiyacınız olursa yeni düzenlemeler yapmak sizin için çok daha kolay olacaktır.

Çok daha Kolay Motive Olur ve Dikkat Dağıtıcılara Karşı Özdenetim Sağlayabilirsiniz

Hedefinizi belirlemeniz sınava hazırlık sürecinizde çok daha kolay motive olmanızı sağlar. Ayrıca Stratejik yetenek yönetimi ile sadece hedef belirlemiş olmaz aynı zamanda hangi üniversiteleri tercih edebileceğinizi, gerekli puanı almak için nasıl bir çalışma yapmanız gerektiğini de öğrenirsiniz. Belirli bir hedefe ulaşmak için çalışırken, nerede olduğunuzu ve varmak için ne kadar daha yolunuz olduğunu takip edebilirsiniz. Bu da hem kendinizi daha kolay motive etmenizi sağlar hem de sizi engelleyen dikkat dağıtıcılar ve negatif faktörlere karşı özdenetim sağlayabilmenize yardımcı olur. “Benim ulaşmak istediğim bir hedefim var, öyleyse zamanı iyi yönetmeli, şu an bana faydası olmayan şeyleri dışarıda bırakmalıyım.” diyebilme becerisini size kazandırır.

Zaman Yönetimi, Öğrenme Stili, Verimli Ders çalışma Teknikleri

Sınava hazırlık sürecinde istenilen verimi almak için sadece hedef belirlemek yeterli değil. Öğrencilerin zamanlarını etkin kullanabilmesi için verimli ders çalışma tekniklerini de öğrenmesi gerekir. Aynı zamanda her öğrenci birbirinden farklı şekilde öğrenir. Biri için en verimli öğrenme stili görsel öğrenme stili iken, diğeri için işitsel ya da kinestetik öğrenme stili olabilir. Öyleyse bu süreçte verimli çalışabilmek için öğrenme stiline uygun bir çalışma programı geliştirmek gerekir. Stratejik Yetenek Yönetimi ile sınava hazırlık sürecinizde bu ihtiyaçlarınıza da yanıt bulursunuz.

Sınava Hazırlanırken Aynı Zamanda Kişisel Zamanlarınızı da Verimli Geçirirsiniz

Sınava hazırlanırken verimli ders çalışmak, plan-program yapmak ve bu planlara sadık kalmak çok önemlidir. Ancak aralıksız ders çalışmak verimli ders çalışmak değildir ve bir süre sonra çalışma isteğinizin azalmasına neden olur. Hem zihniniz hem bedeniniz yorulur ve ders çalışma zamanları gözünüzde büyümeye başlar. Stratejik yetenek yönetimi size ders çalışma süreleri dışında keyif alabileceğiniz aktivitelerle kendinizi motive etmenizi önerir. Etkili zaman yönetimi tekniklerini geliştirdiğinizde de kişisel ilgileriniz için ayırabileceğiniz vaktiniz kalır. Böylece akademik hayatınız ile kişisel yaşantınız arasında bir denge kurma imkanı bulursunuz. Bu denge daha mutlu olmanızı sağlar ve motivasyonunuza da olumlu etki eder.

Stratejik Yetenek Yönetimi ile Sınav Stresinizi Azaltır, Gelecek Kaygısı Duymazsınız

Stratejik yetenek yönetimi ile kariyerinizi planlamanız sınava hazırlanırken yaşayacağınız sınav stresi ile başa çıkmanızı kolaylaştırır. Stresin en büyük nedeni sınava yüklenen anlam ve başarısızlığa yönelik olumsuz düşüncelerdir. Stratejik yetenek yönetimi ile hazırlık yaptığınızda potansiyelinizi görür ve başarılı olmak için yapmanız gerekenleri tespit edersiniz. Belirsizliğin ortadan kalkması ve önyargılardan uzak kendi potansiyelinize ait somut kanıtları görmek sizi rahatlatır. Gelecekte sizi nasıl bir yol haritası bekliyor; ne yaparsanız sonucunda ne olur bunu öğrenmiş olmak, potansiyel çalışma koşulları, maaş gibi mesleğinize yönelik detayları bilmek geleceğinize yönelik duyacağınız kaygıyı da azaltacaktır.

Siz ve Aileleriniz Arasında Uzlaşı Sağlamak için Bilimsel Kaynaklardan Faydalanır

Sınava hazırlık sürecinde öğrencilerin çoğunlukla karşılaştığı bir diğer konu ise kendi kariyer hedefleri ile ailelerinin beklentilerinin uyuşmamasıdır. Ailelerinin çocuklarına yönelik gerçekdışı beklentileri olabilmektedir. Aileler çocuklarının performansına, ilgilerine, yeteneklerine, karakteristik özelliklerine ya da potansiyeline bakmaksızın mesleki yönlendirme yapabilmektedir. Kendi kariyer tecrübelerinde ya da eğitim hayatlarında karşılaştıkları zorluklardan çocuklarını korumaya çalışırken istemeden daha büyük mutsuzluklara neden olabilirler.

Stratejik yetenek yönetimi ile kariyer planlaması yapıldığında öğrencinin ilgileri, becerisi, bilgi düzeyi, karakteristik özellikleri gibi meslek belirlemede önemli olan kriterler tespit edilir. Testlerden edinilen sonuçlar ve klinik değerlendirmeler ailelerle detaylı şekilde paylaşılır. Ailelere neden-sonuç bağlamında yapmak istedikleri mesleki yönlendirmenin çocuk için doğru olup olmadığı detayları ile anlatılır. Tıpkı danışmanlık alan öğrenciler gibi ailelere de mesleklerin geleceği ve geleceğin meslekleri detaylarıyla anlatılır. Ailelerin amacı çocuklarına mutlu olabilecekleri ve kendi ayakları üzerinde kolayca durabilecekleri bir gelecek inşa etmek olduğu için bu bilgiler ışığında ailelerde rahatlar ve çocuklarıyla ortak dil kullanmaya başlayabilirler.

Geleceğe Yönelik Alacağınız Riskler Azalır Hayal Kırıklığı Yaşamazsınız

Sınava hazırlanırken Stratejik yetenek yönetimi ile kariyerinizi planladığınızda geleceğe yönelik alacağınız riskleri azaltmış olur ve gelecekte hayal kırıklığına uğrama olasılığınızı eleminize edersiniz. “Başarılı olacak mıyım, bu meslek benim için uygun mu, bu meslekte iş bulabilir, iyi bir kazanç elde edebilir miyim” gibi geleceğe yönelik kaygılarınızın olası cevaplarını öğrenir ve kaygılarınızdan arınmış, berrak bir zihin ile sınava hazırlanırsınız. Stratejik Yetenek Yönetimi ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve kariyerinizi birlikte planlamak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Read More