LGS öğrencileri için kariyer planlama nasıl yapılmalıdır? Kariyer seçimi yapmak için uygun dönem ne zamandır? Kariyer hedeflerini doğru belirlemek için nasıl bir yol izlemek gerekir?

Kariyer denildiğinde genellikle akla üniversite ve sonrası süreç gelmektedir.  Ancak; kariyer hedeflerinin belirlenmesi ve seçim yapılması için daha erken davranmak önemlidir.  Kariyerin kurgulanması sanılanın aksine çok daha erken dönemde başlar.  Bireyin kariyeri neredeyse doğduğu andan itibaren şekillenir. Yapılan tüm seçimler ve konulan hedefler kariyer sürecinin bir parçasını oluşturur.

Bu anlamda üniversite ve meslek seçimi kadar lise seçimi de önemlidir. Lisede alınacak eğitim gelecek için önemli bir yatırımdır.  Doğru lise seçimiyle, üniversiteye hazırlık sürecinde öğrencinin hedeflerine çok daha rahat ulaşması mümkün hale gelir.  Tıpkı üniversite seçiminde olduğu gibi; lise seçimi yaparken de stratejik yetenek yönetiminden faydalanılmalıdır.  Bu sayede öğrenci adayı için bir yol haritası çizebilmek kolaylaşır.  Öğrencinin ilgi alanları ve becerileri tespit edildiğinde, geleceğe yönelik daha net bir planlama yapılabilir.  aba Psikoloji, tüm bu süreçler boyunca LGS öğrencilerini desteklemektedir

Doğru Kariyer Planlama İçin Stratejik Yetenek Yönetimi

Stratejik yetenek yönetimi ve kariyer danışmanlığı uzmanlık ve liyakat gerektiren bir süreci kapsamaktadır.  Öğrenci adaylarının yeteneklerinin tespiti için bir dizi teste tabi tutulmaları gerekmektedir.  Elbette, bu testler uzman psikologlar ve uzman pedagoglar eşliğinde yapılmalıdır.  aba Psikoloji’nin uzman ekibi yetenek ve IQ testleri ile öğrencilere doğru seçimler yapmaları noktasında destek vermektedir. Bir öğrencinin kariyeri şekillendirilirken onun ihtiyaçları kadar becerilerine odaklanmak da önemlidir.  Öğrencinin becerileri daha başarılı bir akademik yaşam ve meslek yaşantısı için kritik role sahiptir.

Yaşadığımız yüzyılda hem akademik süreçlerde hem de meslek hayatında rekabet söz konusudur.  Yurt dışı üniversitelere kabul sürecinde, bu rekabet ön plana çıkmaktadır.  Bu anlamda; öğrencilerin sağlam adımlarla ilerlemesi önemlidir.  Kariyer planlaması sürecine erken başlamak bu rekabetçi ortamda yol almayı kolaylaştırmaktadır. Doğru olana yatırım yapmak ve başarıyı adım adım inşa etmek hedefe ulaşmanın anahtarı niteliğindedir.

LGS Öğrencileri İçin Kariyer Planlama Neden Önemli?

Bilindiği gibi Türkiye’de LGS öğrencileri alan seçimi yapmaktadır.  Bu alan seçimi öğrencilerin meslek seçimleri üzerinde rol oynar.  Öğrenciler lise eğitimleri süresince seçtikleri alana yönelik dersler alır ve üniversite tercihlerini bu doğrultuda belirler.  Stratejik yetenek yönetiminin önemi burada ortaya çıkmaktadır.  Öğrencilerin, ilgi alanları ve becerileri hakkında fikir sahibi olmadan alan seçimi yapmaları yanlış bir kariyere kapı açar.  Bu aynı zamanda, öğrencilerin hedeflerinden uzaklaşması ve değer üretememekte anlamını da taşır.  Bu durum; yanlış bir noktada konumlanmayı ve mutsuz bir kariyeri beraberinde getirir.

Stratejik yetenek yönetiminden faydalanan bir öğrencinin hedef belirlemesi çok daha kolay olur. Çünkü stratejik yetenek yönetimi ve kariyer danışmanlığı öğrencinin kendisini daha iyi tanımasına yardımcı olur. Öğrenci hedeflerini ne kadar erken belirlerse o hedefe ulaşmak için gerekli motivasyonu da o kadar erken sağlar. Hedefe yönelik çalışmak, çalışma azmini arttırır.  Bunun için somut adımlar atmak önemlidir.  Hedef belirlendikten sonra kısa ve uzun vadeli planlar ortaya konulabilir. Bu planlar öğrencinin eksiklerinin ortaya çıkarılmasında ve giderilmesinde de rol oynar.

Yurt dışında eğitim almak isteyen öğrenciler için akademik başarı kadar ders dışı aktiviteler de önemlidir. Belirli bir plan ve hedef çerçevesinde çalışmak öğrencinin ders dışı aktivitelere zaman ayırmasını kolaylaştırır. Bu da üniversite kabulleri ve kariyer süreci için önemli adımlardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır.

LGS öğrencileri için kariyer planlama hakkında daha detaylı bilgi almak isterseniz web sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Lise, üniversite ve meslek seçimi hakkında daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Lise tercih dönemi, öğrencilerin kariyerlerini şekillendirmeleri noktasında önemli adımlardan biri olmaktadır. Öğrencilerin, lisede aldıkları eğitim geleceğe dönük bir yatırım niteliğindedir. Bu anlamda; tercih döneminde dikkat edilmesi gereken bazı noktalar bulunmaktadır. Öğrencilerin, lise seçimi yaparken, kendilerini tanıması son derece önemlidir. Öğrencinin ilgi alanları ve yeteneklerinin farkında olması, doğru seçim yapabilmesi için kritik unsurlardan biridir.

Kendi yeteneklerinin yanı sıra; öğrenci; seçim yaparken eğitim sistemini de tanımalıdır. Değerlendirebileceği seçenekler ve seçilecek okulların koşulları hakkında bilgi sahibi olmalıdır. Öğrenci, lise seçimini hedefleri doğrultusunda yapmalıdır. Seçilecek lisenin koşullarının, öğrenciyi, ileride ulaşmak istediği mesleğe hazırlaması önem taşımaktadır. Lise tercih dönemi için seçim yaparken; öğrencinin bir hedef ortaya koyabilme noktasında meslekleri de tanıması gerekir. Öğrencinin, geleceğin meslekleri ve bu meslekler için sahip olunması gereken nitelikleri biliyor olması önemlidir. Öğrenci lise tercihini, tüm bu konuları değerlendirerek ve birbiriyle ilişkilendirerek yapmalıdır. Doğru okul seçimi, başarılı bir kariyer inşasının ilk adımını oluşturmaktadır.

Elbette, günümüz koşullarında tüm bu konular hakkında bilgi sahibi olmak uzmanlık gerektiren bir süreçtir. Pek çok seçenek arasından doğru olana ulaşabilmek için uzman desteği almak son derece önemlidir. aba Psikoloji; bu noktada devreye girmekte ve lise öğrencilerini tercih dönemlerinde desteklemektedir. Peki; lise tercihi yaparken nasıl bir yol izlemek gerekir? aba Psikoloji’nin bu konuda verdiği hizmetler nelerdir?

Lise Tercih Dönemi Nasıl Yönetilmeli?

Yaşadığımız çağda, akademik hayatta ciddi bir rekabet olduğu görülmektedir. Bu yoğun rekabet içerisinde öğrencilerin kendilerini var edebilmesi için bir yol haritasına ihtiyaçları vardır. Bu yol haritası, yeteneklerin tespiti ve belirlenen hedefler doğrultusunda çizilebilmektedir. Lise tercih döneminde, doğru okul seçimi yapabilmek, bu hedeflere giden yolda ilk adımlardan biridir. Peki; lise seçimi yaparken nasıl bir yol izlenmesi gerekir?

Öğrencilerin yetenekleri ve ilgi alanlarına yönelik tercihler yapmasının önemini az önce vurgulamıştık. Bu noktada; stratejik yetenek yönetimi ve kariyer danışmanlığı devreye girmektedir. Stratejik yetenek yönetimi, öğrencilerin ilgi alanları ve yeteneklerinin belirlenmesinde rol oynar. Bu doğrultuda öğrencilere bir takım zeka ve yetenek testleri uygulanır. Bu testlerin verileri doğrultusunda öğrencinin becerileri, yatkınlıkları, güçlü ve zayıf yönlerinin ortaya çıkması sağlanır. Bu, kariyer danışmanlığı hizmetinin bir parçasıdır.

aba Psikoloji’nin bu kapsamda uyguladığı testler arasında WISC-V zeka testi de bulunmaktadır. Bu teste yetenek ve ilgi testleri eşlik eder. WISC-V bugün dünya çapında uygulanan ve kariyer planlamasında belirleyici rol oynayan testlerin başında gelmektedir. Elbette; zeka ve yetenek testleri uzman pedagog ve psikologlar tarafından uygulanmalıdır. Testlerin uygulanmasından, psikoloji eğitimi almış, liyakat sahibi, alanında yetkin psikologların görev alması en önemli konudur. aba Psikoloji’nin verdiği hizmet bu noktada önem kazanmaktadır. Çünkü kurum bünyesinde görev alan tüm psikologlar alanında uzmanlaşmış, psikoloji alanında lisans ve master eğitimini tamamlamıştır. Bu konu, testlerin uygulanışı ve değerlendirilmesi noktasında kritik önem taşımaktadır.

Lise Tercih Dönemi ve Liselerin Sunduğu Olanaklar

Lise tercih döneminde öğrencilerin yetenekleri kadar liselerin sunduğu olanaklara da dikkat edilmelidir. Seçim yapılmadan önce okulun fiziksel olanakları, eğitmen kadrosu, ders dışı aktivitelere yönelik imkanları incelenmelidir. Özellikle yurt dışı eğitim seçeneklerini değerlendirecekler için ders dışı aktivite ve stajların önemli olduğu bilinmektedir. Kabul süreçlerinde öğrencinin akademik birikimi kadar; gönüllü girişimleri, projeleri ve stajlarına da bakılmaktadır. Kabul sürecinde, ders dışı aktiviteler ve ortaya koyduğu projeler ile ön plana çıkan pek çok öğrenci bulunmaktadır. Bu konu, alınacak akademik eğitim kadar önemli bir noktayı oluşturmaktadır. Bu anlamda, öğrencinin yeteneklerine uygun ve ihtiyaçlarına yanıt verebilecek okullar tercih edilmelidir.

Lise tercih dönemi hakkında daha fazla bilgi almak için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız varsa ya da desteğe ihtiyaç duyuyorsanız aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Yetenek yönetimi ve kariyer danışmanlığına dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

 

 

Read More

Okul öncesi dönemdeki çocuklar için doğru yuva seçimi neden önemlidir? Yuva seçimi kariyer ile nasıl ilişkilendirilebilir? Yuva seçiminin, okul öncesi öğrenciler üzerinde nasıl bir etkiye sahiptir? aba Psikoloji okul öncesi dönemdeki çocuklar için nasıl bir çalışma yürütmektedir?

İlgi ve yetenek testlerinin çocuklar üzerinde uygulandığı bilinmektedir. Stratejik yetenek yönetimi, çocukların ilgi alanlarının, yatkınlık ve becerilerinin ortaya çıkartılmasını amaçlamaktadır. Stratejik yetenek testleri, kariyer danışmanlığı için gerekli verilere ulaşılmasına olanak verir. Bu anlamda kariyer planlaması ve danışmanlığının bir ayağını oluşturur.

Çocuklar için okul öncesi dönem son derece önemlidir. Çocuklarının kişiliği 3 – 6 yaş aralığında oluşur. Temel becerileri yine bu yaş aralığında gelişir. Yuva seçimi, tam da bu dönemdeki çocuklar için eğitim ve kariyer sürecinin ilk adımıdır. Bu anlamda, doğru yuvayı seçebilmek de son derece kritik bir noktayı oluşturmaktadır.

Peki; yuva seçimi yaparken nelere dikkat etmek gerekir? Yuva seçimi, okul öncesi öğrencilerin kariyer sürecini nasıl etkiler?

Doğru Yuva Seçimi Yapabilmek İçin Nelere Dikkat Edilmeli?

Kariyer planlaması denildiğinde akla üniversite hazırlık dönemi ve sonrası gelse de, kariyer süreci çok önce başlamaktadır. Bireyler kariyer yolculuklarına, neredeyse doğdukları anda başlarlar. Bu kariyer yolculuğu adım adım ilerler ve çeşitli unsurlarla beraber inşa edilir. Konulan her hedef kariyer yolculuğunda yeni bir basamaktır. Bireyin akademik hayatı, okul seçimi, meslek seçimi gibi pek çok nokta, kariyer yolculuğunun adımlarını oluşturur.

Çocukların kişiliğinin oluştuğu okul öncesi dönemde, ilgi ve yeteneklerinin doğru tespit edilmesi son derece önemlidir. Yuvaları, yalnızca ebeveynin işte olduğu süreçte çocuğa bakım veren kurumlar olarak görmemek gerekir. Yuvalar, çocukların eğitiminin ilk basamağıdır. Çocukların yeteneklerinin gelişimi konusunda önemli bir role sahiptirler. Çocukların hafızasında iz bırakırlar. Akademik hayatı ve geleceği için belirleyici olurlar. Bu nedenle; doğru yuva seçimi, göz ardı edilmemesi gereken bir konudur.

Yuva seçimi yaparken, duyumlarla hareket etmek doğru değildir. Seçenekleri dikkatle ele almak gerekir. Bu anlamda ebeveynlerin, yuva seçeneklerini detaylı şekilde incelemeleri tavsiye edilmektedir. Eğitmen kadrosu, kurumun fiziksel şartları, hijyen konusunda nasıl bir tutum izledikleri önemli noktalar arasındadır. Aynı zamanda okul öncesi dönem çocukların beslenmesi açısından da son derece önemlidir. Bu anlamda, yuvanın nasıl bir beslenme programı sunduğu da dikkate alınmalıdır.

Öğrencilere sunulan sosyal aktiviteler, yeteneklerini geliştirmelerine yönelik uygulamalar da dikkate alınmalıdır. Bilim ve sanat eğitimine önem veren kurumlar öncelikli olarak tercih edilmelidir. Teknoloji çağında yaşadığımız göz önüne alınmalıdır. Bu anlamda; teknolojiye önem veren okullar mutlaka değerlendirilmelidir.  Yuvayı ziyaret etmek, yöneticiler ve eğitim kadrosu ile tanışmak da tüm bu kriterler kadar önemlidir.

Doğru Yuva Seçimi ve Stratejik Yetenek Yönetimi

Çocukların, yeteneklerinin ve ihtiyaçlarının belirlenmesi noktasında stratejik yetenek testleri devreye girmektedir. Stratejik yetenek yönetimi ve kariyer danışmanlığı, bizlere kariyer yolculuğu için bir yol haritası vermeyi amaçlar. Elbette bu bağlamda, dünya çapında kabul gören ve güvenilirliği onaylanmış testlerden yardım almak gerekmektedir. aba Psikoloji, ilk olarak WISC-V zeka testine başvurmaktadır. WPPSI Testi yine okul öncesi çocuklar için uygulanan testlerden bir tanesidir. Bu testlere yeteneklerin ölçülmesine yardımcı farklı testler de eşlik eder.

Test verileri uzman psikologlar ve pedagoglar tarafından değerlendirilir. Bu veriler, çocuğun güçlü ve zayıf taraflarını göstermektedir. Yetenekleri, yatkınlıkları ve ihtiyaçları hakkında ipuçları vermektedir. Bunun neticesinde, kısa ve uzun vadeli planlar oluşturulabilir.  Böylelikle; yuva seçiminden başlanarak, mutlu ve başarılı bir kariyerin ilk adımlarını atmak mümkün hale gelmektedir.

Doğru yuva seçimi ve kariye planlama süreci hakkında detaylı bilgi için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız varsa ya da desteğe ihtiyaç duyuyorsanız bizimle ile iletişime geçebilirsiniz. Yetenek yönetimi ve kariyer danışmanlığına dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Üniversite mezunları için iş seçimi oldukça önemli bir süreçtir. Bu noktada; bireyin yetenek ve ilgi alanları, dikkate alınması gereken konular arasındadır. Bununla birlikte; bireyin söz konusu işin gereklerini yerine getirip getiremeyeceği önem taşımaktadır. Günümüzde pek çok kişi, okul ve iş seçimleri ile ilgili problemler yaşamaktadır. Kendine uygun olmayan alanlarda eğitim alan bireyler mezuniyetlerinin ardından çeşitli problemlerle karşı karşıya kalmaktadır. Bunun temel sebepleri arasında doğru kariyer planlaması yapılmaması yatar. Peki; bu ne anlama gelmektedir?

Günümüzde okul ve meslek seçimi söz konusu olduğunda pek çok farklı tercih yapılabilmektedir. Birçok öğrenci aslında bu tercihleri pek de bilinçli olmayarak yapmaktadır. Popüler okullara ya da belli bir dönemde popüler olan meslek alanlarına yönelme davranışı sıkça görülmektedir. Ancak; kariyer seçimi kişiye özel bir süreç olmalıdır. Bu anlamda seçim yaparken, bireyler popüler olana değil; kendine en uygun olan seçeneğe yönelmelidir. Kendine en uygun seçeneği bulmak ise; stratejik yetenek yönetimiyle mümkündür.

Stratejik Yetenek Yönetimi ile Doğru İş Seçimi

Stratejik yetenek yönetimi bilimsel veriler ışığında bireyin ilgi ve yeteneklerinin ortaya çıkartılmasını amaçlar. Bu bilimsel verilere, güvenilirliği kanıtlanmış testler aracılığıyla ulaşılır. Testler uzman psikologlar tarafından uygulanır ve sonuçlar yine uzman psikologlar tarafından analiz edilir. Bu veriler, kişinin yatkınlıklarının, becerilerinin, güçlü ve zayıf yönlerinin ve ihtiyaçlarının görülmesine yardımcı olur. Böylelikle, eğitim ve meslek hayatı için doğru seçimler yapmak mümkün hale gelir.

Bu noktada, aba Psikoloji, uzman ekibiyle öğrenci ve mezunları desteklemektedir. Kişiye özel ve ihtiyaca yönelik kariyer planlarıyla; bireylerin kendilerine en uygun alanlara yönlendirilmesi sağlanır. Bu süreç; dünyanın gidişatı ve geleceğin meslekleri analiz edilerek yürütülür. Bu yolla, potansiyelini gösterebilen, kendini doğru alanda var eden ve değer üreten gençlerin sayısının artması amaçlanmaktadır.

Elbette, doğru işi seçerken; iyi bir CV sunabilmek önemli noktalardandır. Bununla birlikte; bireyler Start-up projelerini hayata geçirmeyi de seçebilirler. Her iki konuda da dikkat edilmesi gereken bazı unsurlar bulunmaktadır. O halde ilk madde ile başlayalım. İyi bir CV nasıl hazırlanır?

Doğru CV ile Doğru İş Seçimi

İyi bir CV hazırlamak, iş yaşamında hedefe ulaşmak için önemli bir konudur. Doğru yapılandırılmış bir CV, yeni bir işe başlarken pek çok kapının önünüzde açılmasını sağlayabilir. Günümüzde küreselleşme ve teknolojinin etkisiyle, meslekler sürekli değişim içerisindedir. Kimi meslekler eski değerini kaybederken, kimi meslekler geleceğin meslekleri arasında yerini almaktadır. İş hayatı ve bireylerde aranan özellikler bu gidişata bağlı olarak değişime uğramaktadır. Bu anlamda; bireyin bu gidişata ayak uydurabilmesi son derece önemlidir. Çağın gerisinde kalmamak, çağı yakalamak ve hatta yeni bir çağ açmak anahtar kelimeler arasındadır.

Bu noktada; yine doğru bir kariyer planlaması yapmaktan söz etmek gerekir. Toplumların gelişimine katkı sunacak ve dünyayı değiştirecek hamleler yapabilmek için doğru okullarda eğitim almak gerekmektedir. İş seçimi yapacak üniversite mezunlarının eğitimlerini, stajlar ve gönüllü projelerle desteklemesi son derece önemlidir. Artık iş hayatında bilgi birikiminin yanı sıra; artı değer üretebilecek kişilere öncelik verilmektedir. Kişinin, liderlik vasıflarına sahip olması son derece önemlidir. Dil becerileri ve sosyal beceriler bireyi, rakiplerinin bir adım ötesine taşıyan unsurlar arasındadır. CV hazırlamak ve CV’yi doğru biçimde yapılandırmak için tüm bu maddeler dikkate alınmalıdır.

Start-Up Projeleri ile Kendi Yol Haritanızı Çizin!

Değer üretmekten söz ederken; start-up projelerinden de bahsetmek gerekir. Start-up projeleri bugün ve gelecek için inovatif adımlar atılmasına olanak vermektedir. Yeni dünya düzeninde, yeni fikirler ortaya atmak ve dünyayı değiştirecek fikirleri hayata geçirmek önemlidir. Bireyler bir kurum, proje ya da şirketin parçası olmak yerine, kendi şirketlerini kurmayı seçebilirler. Elbette bu noktada; yoğun bir tempoya hazır olmak germektedir. Yaratıcı düşünmek ve fark yaratacak projelere imza atabilmek önem taşımaktadır.

Üniversite mezunları için iş seçimi ile ilgili daha detaylı bilgi edinmek için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız varsa aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Yetenek yönetimi ve kariyer planlamasına dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

 

 

Read More

Stratejik yetenek yönetimi ve kariyer testi ile çocuğunuzun güçlü yönlerini keşfetmeniz mümkündür. Yaşadığımız çağda, gençlerin kariyer yolculuğunda, rekabetin var olduğu bilinen bir gerçektir. Yurt dışı eğitim söz konusu olduğunda, dünyanın en iyi üniversiteleri için kabul süreci zorlayıcı olabilmektedir. Çünkü bu üniversitelerden kabul alabilmek için başarılı ve yetenekli gençler birbiriyle yarışmaktadır. Aynı durum, iş yaşamı için de geçerli olmaktadır. Üniversite mezunları, iş imkanlarını değerlendirirken yoğun rekabetle karşı karşıya kalmaktadır. Dünyanın önde gelen şirketleri, kendi bünyelerinde fark yaratabilecek bireyleri görmek istemektedir. Bu noktada; fark yaratacak bir kariyer planlamasına duyulan ihtiyaç ortaya çıkmaktadır.

Fark yaratacak bir kariyer planlaması yapabilmek elbette uzmanlık istemektedir. Bugün dünyanın en iyi üniversitelerinde okuyan gençler bile kariyerleri konusunda bazı ikilemler yaşamaktadır.  Çünkü iyi bir üniversitede okuyor olmak; kendine uygun bir üniversitede okuyor olmak anlamına gelmeyebilir. İlgi ve yeteneklerine uygun alanları seçmemiş olan öğrenciler için kariyer yolculuğu diledikleri gibi gitmeyebilir. Bu noktada; erken dönemde kariyer testlerinden yardım alınması tavsiye edilmektedir. aba Psikoloji, Türkiye’de yetenek yönetimi ve kariyer testleriyle gençlere bir yol haritası çizmeyi amaçlayan kurumlar arasındadır. Kariyer danışmanlığı ile öğrencilerin yeteneklerine ve bununla birlikte geleceğe bakarak; doğru planı yapmak üzerine çalışmalar yürütmektedir.

Peki; kariyer testleri ne işe yarar? Stratejik yetenek yönetimiyle öğrencilerin kariyer sürecine nasıl yön verilebilir? Kariyer testleri kimlere uygulanır? Bu testler doğrultusunda hangi verilere ulaşılabilir?

Stratejik Yetenek Yönetimi ve Kariyer Testleri Ne İşe Yarar?

Yetenek yönetimi ve kariyer testleri ile çocuğunuzun geleceğini tasarlamak ve yapılandırmak mümkündür. Kariyer danışmanlığı, bireylerin kendilerine uygun okullarda okumalarına, uygun işlerde çalışmalarına olanak verir. Günümüzde, okuduğu okul ya da yaptığı meslek nedeniyle mutsuz olan pek çok insanla karşılaşmak mümkündür. Bu durum, beceri ve yatkınlıklarının dışında alanlara ve mesleklere yönelmekle doğrudan ilgilidir. Tam da bu noktada; yetenek yönetimi ve kariyer testlerinden söz etmek gerekmektedir.

Stratejik yetenek yönetiminin amacı, bireyin ilgi alanlarını, yeteneklerini, yatkınlıklarını tespit etmektir. Elbette bunu yapabilmek için bilimsel verilerden yardım almak gerekir. Bu bilimsel verilere kariyer testi denilen bir dizi testle ulaşılabilmektedir. Yetenek, zeka ve kariyer testleri genellikle 6 – 16 yaş aralığındaki çocuklara uygulanmaktadır. Ancak; elbette yetişkinler de kariyer danışmanlığından faydalanarak kendileri için doğru alana yönelebilirler. Stratejik yetenek yönetimiyle, çocukların ya da yetişkinlerin güçlü ve zayıf yönleri ortaya çıkarılabilir. Başarılı olacakları alanlar saptanabilir. Böylelikle, doğru bir kariyer planlaması yapılması mümkün hale gelir.

Stratejik Yetenek Yönetimi ile Kariyerinizi Yapılandırın!

Kariyer danışmanlığının amacı, yalnızca bireyin yeteneklerini ortaya çıkartmak değildir. Bununla birlikte, danışmanlar dünyanın ve mesleklerin geleceği konusunda da bir yol haritası çizerler. aba Psikoloji’nin uzman ekibi öğrencilere bu noktada da destek vermektedir. Dünyanın geleceğine uzman gözüyle bakmak son derece önemlidir. Mesleklerin geleceği ve geleceğin mesleklerine bakmak kariyer sürecinin bir parçasıdır. Dünyanın önümüzdeki 50 – 100 yıl içerisinde hangi konumda olacağını analiz etmek gerekir. Bu aynı zamanda, öğrencinin, yeteneklerini yapılandırması için de önemlidir. Öğrencinin güçlü yanları kadar zayıf yanlarını da görmek gerekir. Böylelikle, kariyer yolculuğu boyunca zayıf yönlerin törpülenmesi ve eksiklerin giderilmesi mümkün olur.

Stratejik yetenek yönetimi ve kariyer testleri hakkında daha fazla bilgi için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız varsa ya da desteğe ihtiyaç duyuyorsanız aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Yetenek yönetimi ve kariyer danışmanlığına dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Özgüven gelişimi çocuklar için son derece önemli konulardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Çünkü özgüven, çocuğun sosyal becerilerinin ve iletişim becerilerinin gelişmesiyle doğrudan ilişkilidir. Özgüven eksikliği, çocukları pek çok yönden olumsuz etkileyebilir. Akademik başarı da buna dahildir. Özgüven, erken dönemde oluşmaya başlar ve zaman içerisinde gelişir. Bireyin kendine verdiği değerle de doğrudan ilgili bir kavram olduğunu ifade etmek gerekir. Çünkü, özgüven aynı zamanda; bireyin kendine duyduğu saygı ve değerin de bir göstergesidir.

Elbette, tüm insanlar bazı durumlarda kendilerine daha fazla güvenebilir. Bazı durumlarda kendilerini daha yetersiz hissedebilir. Bunlar olağan duygulardır. Bazen fiziksel özellikler, akademik başarı, mesleki yeterlilik gibi konular özgüveni etkileyebilir. Bu durumda bireyler genellikle, kendilerinde gördükleri eksikliği gidermeye yönelir. Ancak; bazen, her ne koşulda olursa olsun bireyler kendilerine güvenmeyi, istedikleri şekilde ifade etmeyi başaramazlar. Bunun doğuştan gelen bir özellik olduğu bir yanılgıdan ibarettir. Çünkü özgüven zaman içerisinde, bireyin iç dünyasının yanı sıra; çevresel koşullardan da etkilenerek gelişir.

Peki; çocuklarda özgüven gelişiminin önemi nedir? Özgüven eksikliğinin ortaya çıkma sebepleri nelerdir? Bir çocuğun özgüven problemi yaşadığı nasıl anlaşılabilir?

Çocuklarda Özgüven Gelişimi Neden Önemlidir?

Öncelikle, az önce de sözünü ettiğimiz gibi; özgüven pek çok becerinin gelişimini doğrudan etkilemektedir. Özgüven problemi yaşayan bir çocuk, kendini ifade etmekte güçlük yaşar. Bu durum, çocuğun iletişim becerilerinin gelişmesi üzerinde de olumsuz etki yaratır. Bu noktada; çocuk sosyal ilişkiler kurmaktan kaçınabilir. Bu da zaman içerisinde içe kapanmasına ve kendini sosyal ortamlardan soyutlamasına neden olur.

Özgüven problemi yaşayan çocukların akademik başarılarının düşük olduğu görülmektedir. Bunun sebebi; çocuğun sınıf ortamında çoğu zaman kendini ifade etmekten kaçınmasıdır. Akademik bilgisi yeterli olsa dahi kendine güvenip, bunu dile getirmekten çekinebilir. Bu durum zaman içerisinde akademik başarının düşmesine neden olur.

Çocukluk döneminde görülen özgüven eksikliğinin, yetişkinlik döneminde giderilmesi daha güç olabilir. Özgüvensiz bir hayat ise, başarıdan ve mutluluktan uzak olacaktır. Bu anlamda çocuklar için özgüven, son derece önemli bir konudur. Peki, özgüven eksikliğinin görülme sebebi nedir? Bir çocuğun özgüven problemi yaşadığı nereden anlaşılır?

Özgüven Gelişimi ve Özgüven Eksikliğinin Görülme Sebepleri

Bir çocuğun başarısızlıktan korkuyor olması, özgüven eksikliğinin göstergelerinden biridir. Özgüven eksikliği yaşayan çocuklar, genellikle sorumluluklardan kaçma eğilimi gösterir. Konfor alanından ve yanında güvende hissettiği kişilerden uzaklaştığında korkuya kapılabilir. Kendini pek çok alanda yetersiz hisseder. Fiziksel özelliklerini beğenmeme durumu buna dahildir. Özgüven eksikliğinin bir diğer göstergesi kararsızlıktır. Karar vermek özgüven problemi yaşayan bir çocuk için hayli zordur.

Özgüven eksikliğinin sebeplerine de göz atmak gerekir. Sevgisiz büyüyen çocuklarda özgüven eksikliğinin görülme olasılığı oldukça fazladır. Aile içi şiddet ve baskı özgüven problemini tetikler. Çocukların, sürekli başkalarıyla kıyaslanması kendilerini yetersiz hissetmelerine neden olur. Bu da özgüven problemini doğurur. Bir diğer neden ise ailenin aşırı korumacı tavrıdır. Aşırı korumacı tutum, çocukların özgüven gelişimi üzerinde olumsuz etki yaratır.

Çocukların Özgüveni Nasıl Gelişir?

Öncelikle; özgüven eksikliğinin kaynağını bulmak gerekir. Problemin çözümünü üretebilmek için öncelikle nedenlerini saptamak gerekir. Ailelerin, destekleyici bir tutum içerisinde olması bu noktada önemlidir. Çocuğun olumsuz yönlerini dile getirmek yerine, başarılarına odaklanmak gerekmektedir. Aşırı korumacı ve baskıcı tutumlardan kaçınılmalıdır. Çocuklara, sorumluluk vermek özgüven gelişiminin kilit noktaları arasındadır. Ancak elbette bu sorumlulukların, yaşlarına ve becerilerine uygun olmasına dikkat edilmelidir. Aileler, çocukların duygularını ve düşüncelerini önemsemelidir. Olumsuz durumlarda sakin bir dil kullanarak ve çocuğun davranışlarının nedenini anlamaya çalışarak yaklaşmak gerekir. Sevgi ve saygı ortamında büyümek özgüven gelişimini olumlu etkileyen unsurlardır.

Özgüven gelişimi ve eksikliği hakkında daha fazla bilgi için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız varsa ya da desteğe ihtiyaç duyuyorsanız aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim, kariyer gibi konularda daha fazla içeriğe ulaşmak için aba Psikoloji YouTube kanalına abone olabilirsiniz.

 

Read More

Doğru meslek seçimi nasıl yapılır? Bu, gençler ve özellikle de üniversiteye hazırlanan öğrencilerden sıkça duyduğumuz bir soru. Elbette, doğru mesleği seçebilmek için dikkat edilmesi gereken pek çok nokta var. Bireyin yetenekleri, istekleri, ihtiyaçları bu noktalardan bazıları olarak sıralanabilir. Aynı zamanda meslek tercihi yaparken, dünyanın gidişatı ve ihtiyaçları da göz önüne alınmalıdır. Teknolojinin geldiği noktayla birlikte mesleklerin hangi yöne doğru evrildiği analiz edilmelidir.

Bütün bunlar için gereken ise doğru bir kariyer planlamasıdır. Doğru kariyer planlaması, bize kariyer yolculuğumuzda emin adımlarla ilerleme imkanı verir. Peki; doğru kariyer haritası nasıl oluşturulur? Meslek tercihi yaparken nelere dikkat etmek gerekir? Meslek tercihine ne zaman karar verilmelidir?

Doğru Meslek Seçimi İçin Kariyer Planlaması

Kariyer haritası oluşturulurken doğru planlamayla ilerlemek önemlidir. Doğru planlama yapmak ise ancak doğru verilerlerle mümkün hale gelir. Bu noktada, aba Psikoloji öğrencileri kariye danışmanlığı hizmetleriyle desteklemektedir. aba Psikoloji’nin uzman psikologları kariyer planı oluştururken bilimsel verilerden yararlanır. Bu bilimsel verilere ise birtakım testler aracılığıyla ulaşılmaktadır.

Bu testler, stratejik yetenek yönetimi kapsamında uygulanır ve kariyer testi olarak tanımlanır. aba Psikoloji’nin uyguladığı testlerin başında WISC-V zeka testi gelmektedir. Bu teste, ilgi ve yetenek testi olarak adlandırılan farklı psikolojik testler de eşlik etmektedir. Kariyer testi uygulamaları ile akademik seçimlerin doğru biçimde yapılabilmesi amaçlanır. Aynı zamanda bu testler, doğru meslek seçimi konusunda da ipuçları verir.

Stratejik yetenek yönetimi ile bireyin becerilerinin ve yatkınlıklarının ölçülmesi amaçlanır. Bu sayede okul seçimi, meslek seçimi gibi konularda daha başarılı tercihler yapılması mümkün olur. Kendine uygun bir alanda konumlanan birey daha mutlu bir eğitim ve iş yaşamına sahip olur. Kendi potansiyelini ortaya koyabilir ve çalıştığı alanda değer üretebilir. Günümüzde; okulların, şirket ve kurumların bireylerden beklentisi tam olarak budur. Akademik yetkinlikler ve bilgi birikimi elbette önemlidir. Ancak, artık beklenen bireyin yaşadığı toplum ve dünya için değer üretmesidir. Bu da; ancak yetenekleriyle paralel alanda konumlanmasıyla mümkün olabilir.

Geleceğin Meslekleri ve Doğru Meslek Seçimi

Teknolojinin de etkisiyle dünya hızla değişmektedir. Dünyanın değişimi, eğitim ve kariyer süreçlerini de doğrudan etkiler. Meslekler bu değişimle doğru orantılı olarak şekil değiştirmekte ve yapılanmaktadır. Aynı durum üniversiteler için de geçerlidir. Yakın geçmişte çok daha ön planda olan mesleklerin değer kaybına uğradığı görülmektedir. Bununla birlikte, yeni meslek alanları doğmakta, bazı meslek alanları ise daha fazla ön plana çıkmaktadır. Bunlar, geleceğin meslekleri olarak da tanımlanabilir.

Bu meslek alanları hızla büyümekte ve yakın gelecekte son derece önemli bir noktaya gelecekleri görülmektedir. Yaşam bilimleri, mühendislik, tasarım gibi alanlar geleceğin mesleklerine örnek olarak gösterilebilir. STEM alanı yine bu kapsamda önemli alanlar arasında değerlendirilebilir. Bu örnekler çoğaltılabilir. Bu noktada önemli olan, gençlerin bu alanlara yönelmesini sağlamak olacaktır. Yani kısacası, meslek seçimini doğru yapabilmek için dünyanın ihtiyaçlarını da değerlendirmek gerekir.

Doğru bir yol haritasının anahtarı hem bireyin yeteneklerini doğru tespit edebilmekten geçer. Aynı zamanda geleceği de doğru okumak gerekir. Bu doğrultuda kısa ve uzun vadeli planlar ortaya koymak ve hedefe doğru ilerlemek önemlidir.

Doğru meslek seçimi ve kariyer hedefleri hakkında daha detaylı bilgi için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız varsa ve kariyer danışmanlığına ihtiyaç duyuyorsanız aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Yurt dışı eğitim süreçleri hakkında daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

 

 

Read More

Sınav kaygısı öğrencilerin başarılarını önemli ölçüde etkileyebiliyor. Kaygının ortaya çıkış nedeni değişiklik gösterse de kaygı düzeyi kontrol edilemediğinde olumsuz sonuçlarla karşılaşılıyor.  Kaygı, psikolojik belirtilerle kendini gösterebileceği gibi fizyolojik belirtiler gözlemlenmesi de söz konusu olabiliyor.  Bu noktada; ailelerin tutum ve davranışları da öğrencilerin kaygı seviyesinin artmasına sebep olabiliyor. Bu bilimsel araştırmalar sonucu ulaşılan bir veri olarak biliniyor.  Aynı zamanda okul ortamı, arkadaşlık ilişkileri gibi farklı faktörler kaygının ortaya çıkmasına sebep olabiliyor.  Çünkü öğrenciyi bulunduğu ekosistem içerisinde bütünsel anlamda değerlendirmek gerekiyor. Bu bütünün içindeki parçalardan her biri öğrenci üzerinde önemli bir rol oynuyor.

Sınav kaygısı, sınava hazırlık dönemlerinde, sınavın hemen öncesinde ya da sınav sırasında ortaya çıkabiliyor. Özellikle; sınav sırasında kaygı seviyesinin yükselmesi odaklanma problemlerini beraberinde getirebiliyor.  Bu durum; öğrencinin sınav sonucunu doğrudan, negatif yönde etkiliyor.

Sınav stresinin psikolojik belirtileri genellikle; odaklanma problemleri, unutkanlık, telaş, gerginlik ve öfke olarak gözleniyor.  Aynı zamanda stres seviyesinin yükselmesi fizyolojik belirtilerin ortaya çıkmasına da neden olabiliyor. Bu noktada; sinirim problemleri ya da yeme bozuklukları ile karşılaşılabiliyor. Ağız kuruluğu, çarpıntı, soluk alıp vermenin hızlanması görülebilen diğer belirtiler arasında yer alıyor.  Baş ağrısı, yorgunluk, uyku düzeninin bozulması kaygı sonucu oluşan fizyolojik etkiler arasında gözleniyor. Aynı zamanda normalden fazla terleme ya da üşüme gibi durumlarla karşılaşılabiliyor.

Sınav Kaygısı Neden Ortaya Çıkıyor?

Öncelikle sınav kaygısının belirli bir düzeyde olması ve kontrol edilebilmesi zaman zaman olumlu etki yaratabiliyor. Kontrol edilebilen kaygı öğrencinin sınav motivasyonu üzerinde olumlu etki yapabiliyor. Böylelikle öğrenci sınava daha rahat odaklanabiliyor. Doğal olarak başarısı yükseliyor. Ancak belirli bir düzeyde tutulamayan kaygı hissi, olumsuz birçok soruna neden oluyor. Peki; sınav stresi hangi durumlarda ortaya çıkıyor? Kaygıyı tetikleyen faktörler neler olabiliyor?

Az önce de sözünü ettiğiniz gibi ailelerin tutum ve davranışları öğrencilerin sınav stresi üzerinde etkili olabiliyor.  Bu noktada ailelerin baskıcı bir tutumdan kaçınmaları tavsiye ediliyor. Öğrencinin her koşulda desteklendiğini hissetmesi  sınav kaygısı ile mücadelenin en önemli adımlarından biri oluyor. Bununla birlikte; öğrenciler zaman zaman arkadaş çevrelerinde kaygıya neden olacak faktörlerle karşı karşıya kalabiliyor. Aynı şekilde okul ortamında kaygıyı tetikleyecek tutumlara ya da zorbalığa maruz kalabiliyorlar. Bu noktada ailelerin devreye girerek öğrencinin yaşadığı negatif durumları minimize edecek çözümler üretebilmesi gerekiyor.

Mükemmeliyetçi yaklaşım kaygı seviyesini yükselten nedenlerden bir diğeri olarak görülüyor. Öğrenci adayının gireceği sınavı son şans olarak gördüğü durumlarda başarısız olma ihtimali kaygı nedeniyle artıyor. Öğrencilerin sınava yeterince hazır olmadıklarını ve eksikleri olduğunu hissettikleri durumlarda da kaygı seviyesinin arttığı gözlemleniyor. Tüm bunlar kaygıyı etkileyen farklı unsurlar olarak karşımıza çıkıyor.

Sınav Kaygısı ile Mücadele Etmek İçin Neler Yapılabilir?

Daha önce de bahsettiğimiz gibi öğrencilerin akademik olarak kendilerini yetersiz hissetmesi kaygı seviyesini artırıyor. Bu anlamda; sınava hazırlık döneminde belirli bir çalışma planı oturtmak gerekiyor. Stratejik bir çalışma programıyla düzenli şekilde sınava hazırlanan öğrenciler kendilerini çoğu zaman daha rahat hissediyorlar.  Bu durum kaygı seviyesini kontrol altında tutmaya yardımcı oluyor. Çalışmaya yeterince erken başlamak eksikleri giderebilmek için yeterince zamanın sahip olmak öğrencileri rahatlatıyor.

Sınava hazırlık sürecinde ve sınav öncesinde yemek ve uyku düzenine de dikkat etmek gerekiyor. Sınav süreçleri boyunca öğrencilerin yeterli ve dengeli beslenmeye özen göstermeleri önem taşıyor. Uyku düzeninin de sınav kaygısı üzerinde aynı oranda rol oynadığı biliniyor. Çünkü sınav süreçlerinde bedenin ve zihnin yeteri kadar dinlenebilmesi gerekiyor. Böylelikle odaklanma problemi gibi başarıyı olumsuz etkileyen problemlerin önüne geçilebiliyor. Sınava hazırlık süreçlerinde Düzenli egzersiz yapmak da vücudu dinç tutmak konusunda öğrencilere yardımcı oluyor.

Bu noktada ailelere de önemli bir görev düşüyor. Daha önce de sözünü ettiğimiz gibi ailelerin tutum ve davranışları öğrencilerin stres seviyesini olumsuz etkileyebiliyor.  Bu noktada; öğrencinin ailesinin desteğini hissetmesi büyük bir önem taşıyor.

Sınavın hemen öncesinde kaygı duyulması durumunda motivasyon tekniklerinden yararlanılması tavsiye ediliyor. Sınav motivasyonu öğrencilerin başarı oranını olumlu yönde etkiliyor. Bu durum bilimsel çalışmalar tarafından da kanıtlandığı biliniyor. Nefes egzersizleri ya da meditasyon tekniklerinden faydalanmak sınav motivasyonu üzerinde olumlu etki yaratıyor. Doğru orantılı olarak kaygı seviyesini azaltmaya yardımcı oluyor.

Sınav kaygısı ile ilgili daha detaylı bilgi edinebilmek için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

Sınav dönemi ve sınava hazırlık süreçleri öğrenciler için son derece yorucu ve stresli dönemler oluyor. Sınav stresi ile mücadele etmenin her öğrenci için kolay olmadığı biliniyor. Bu noktada; ailelere büyük bir iş düşüyor. Sınava hazırlanan bir öğrencinin ailesinin de tüm sürece dahil olması ve tüm parametrelere hazır olması gerekiyor. Birçok bilimsel araştırma ailelerin çocukların sınav kaygısı üzerinde olumsuz etki yaratabileceğini gösteriyor. Ailelerin çocuğa yönelik tutum ve davranışları sınav stresini tetikliyor. Bu nedenle öğrencilerin başarılarının düşmesi söz konusu olabiliyor. Bu anlamda; ailelerin öğrenci üzerindeki sınav baskısını arttıracak tutum ve davranışlardan kaçınması gerekiyor.

aba Psikoloji bu noktadan yola çıkara; sınav dönemi ve hazırlık süreçlerinde yalnızca öğrencilere destek vermiyor. Kariyer planlama, süreci boyunca aileleri de çeşitli konularda destekliyor. Öğretmenlerin ve danışmanların da süreç içerisinde son derece önemli bir role ve etkiye sahip olduğu biliniyor. Bu nedenle; öğretmenlerin de bazı konularda desteklenmesi gerekebiliyor. aba Eğitim ve aba Academy’nin uzman kadrosu öğrenme metotları ile ilgili çalışmalar yürütüyor. Öğrenme biçimleri ve öğrenme süreçlerini iyileştirebilecek metodolojilere bağlı kalarak süreci yönlendiriyor. Ancak her öğretmenin süreç içerisinde benzer biçimde hareket etmediği biliniyor.

Nöropsikoloji ile ilgili çalışmaların son dönemlerde hız kazandığı ve bu konuda önemli araştırmalara imza atıldığı biliniyor. Bu alanda önemli gelişmeler yaşanıyor. Bu gelişmeler öğrenme süreçleriyle de yakından ilişkilendiriliyor. Sınav dönemi ve sınava hazırlık süreçlerinde bu gelişmelerden de yararlanmak gerekiyor. Öğrenme yöntemlerini bu doğrultuda yapılandırabilmek önem taşıyor. Beyin Temelli Öğrenme ile yaklaşımları yakından izlemek ve öğrenim süreçlerini bu doğrultuda şekillendirmek de avantaj sağlıyor.

Her öğrencinin farklı bir yöntem ve hızda öğrendiği biliniyor. Beyin Temelli Öğrenme ile ilgili yaklaşımlardan ve stratejik yetenek yönetimi uygulamalarından yararlanarak bu konuya odaklanmak gerekiyor. Öğrencinin hangi ortamda, nasıl öğrenebildiğine odaklanarak kariyer planlama sürecini yürütmek gerekiyor. Öğrencinin hangi araçlarla çalışacağı, dijital platformlardaki hangi içeriklerden yararlanacağı da bu şekilde tespit edilebiliyor. Bu sayede konuya dair ince detaylara ulaşmak ve doğru yönlendirmeleri yapmak mümkün hale geliyor.

Sınav Dönemi ve Hazırlık Süreçlerinde Öğretmenler Nasıl Bir Rol Oynuyor?

aba Psikoloji’nin sınav dönemleri boyunca yalnızca öğrenci ve aileleri değil; öğretmenleri de desteklediği biliniyor. Çünkü sürecin en önemli öğelerinden biri de öğretmenler oluyor. Öğrencilerin ilgi alanlarına ve öğrenme yöntemlerine dair tüm verilen öğretmenlere de aktarılması sürece katkı sağlıyor. Aynı zamanda aba Eğitim ve aba Academy’nin uzman kadrosu da süreç içerisinde etkin bir rol oynuyor. Kadroda yer alan eğitimciler de bu detayları dikkate alarak öğrencilere belirli bir hazırlık programı oluşturuyorlar. Eğitimciler yalnızca öğrencinin akademik başarısını yükseltmeye değil odaklanmıyor. Kendilerine en uygun alanda konumlanabilmeleri için çaba gösteriyorlar.

Doç. Dr. Gamze Sart’ın sınav dönemi ve hazırlık sürecinde olan öğrencilerin SAT derslerini yürüttüğü biliniyor. SAT sınavı, öğrencilerin akademik yeterliliklerini geliştirmekle kalmıyor. Bunun yanında; öğrencinin, öğrencinin hızlı okuma, hızlı kavrama gibi önemli becerilerini geliştirmede yardımcı oluyor. Yani öğrencinin derslerinin yanı sıra; yatkınlıkları hakkında da ipuçları barındırıyor. Öğrenciyi daha iyi tanımak ve konumlandırabilmek adına bu dersler Doç. Dr. Gamze Sart tarafından yürütülüyor.

Kısacası, aba Psikoloji’de genel yapı itibariyle danışanlar yalnızca öğrencilere odaklanmıyor. Bununla birlikte; anne – babaları ve öğretmenleri de devreye alıyor. Çünkü aslında anne – baba ve öğretmenler çocuğun içinde bulunduğu ekosistemin önemli parçalarını oluşturuyorlar. Bu ekosistem aile ve öğretmenlerle sınırlı kalmıyor. Aynı zamanlarda öğrencilerin eğitim aldığı okullardaki psikolojik danışmanlık ve rehberlik servisleriyle de iş birliği yapılıyor. Böylelikle; öğrencinin doğru alanlara yönlendirebilmesi noktasında, gerekli verileri aktarabilmek, okulu sürecin içerisinde tutabilmek mümkün oluyor. Aynı zamanda öğrencinin yaşadığı sınav stresi ile ilgili ortak bir çalışma yürütmek mümkün hale geliyor.

Sınav Dönemi ve Hazırlık Süreçlerinde Arkadaşlık İlişkileri Nasıl Bir Etkiye Sahip?

Öğrencinin içinde bulunduğu ekosistemde ait olduğu gruplar ve arkadaşlar da önemli bir noktada bulunuyor. Zaman zaman stratejik yetenek yönetimi uygulamaları sırasında bu konuyu da değerlendirmek gerekiyor. Çünkü öğrenciler bu konu ile ilgili kaygı yaşıyor olabiliyor. Arkadaş kaygısının yaşandığı durumlarda aynı sınıftan üç öğrenciye aynı anda danışmanlık vermek söz konusu olabiliyor. Böylece; onlar arasındaki kolabrasyonu ve kooperasyon gözlemlenebiliyor ve birlikte çalışma fırsatları yaratılabiliyor.

Bazı durumlarda ise yaratılan bu çalışma ortamının ya da arkadaşlık ilişkilerinin öğrenciyi olumsuz etkilediği görülüyor. Bu noktada; anne ve babayı uyararak negatif etkinin minimize edilmesi konusunda çeşitli önlemler alınabiliyor. Öğrencinin zorbalığa maruz kalması söz konusu ise daha farklı bir çalışma ortamı yaratılması sağlanabiliyor.

Sonuç olarak; sınav dönemlerinde bütünsel bir yaklaşıma bağlı kalmak gerekiyor. Süreci yakından takip ederek; öğrencinin gelişimini bütünsel olarak takip etmek önem taşıyor. Öğrenciler öğrenme süreçlerinde her 21 günde bir yeni bir yapılanma içerisine giriyor. Bu 21 günlük çalışmalar ile öğrencinin gelişim süreçlerini izlemek ve katkı sunmak mümkün olabiliyor

Sınav dönemi ve hazırlık süreçleri hakkında bilgi alabilmek için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More

İngiltere’de en çok para kazandıran meslekler hangileri? İngiltere’de eğitim almayı ve kariyer yapmayı düşünen öğrenciler nasıl bir yol izlemeli? Hangi meslekler tercih edilmeli? İngiltere her dönemde en popüler eğitim ülkelerinden biri olarak biliniyor. İngiltere, özellikle son dönemlerde; Amerika, Kanada ve Hollanda ile birlikte oldukça ön planda yer alıyor. İngiltere üniversiteleri her yıl sıralama tablolarında dünyanın en iyileri arasında yer alıyor. Oxford, Cambridge, İmperial College gibi pek çok kurum, dünyanın en prestijli üniversiteleri arasında kabul ediliyor.

İngiltere, yalnızca sunduğu eğitim olanaklarıyla değil; kariyer fırsatlarıyla da dikkat çekiyor. Eğitimi İngiltere’de tamamlayan pek çok öğrenci kariyer süreci için de İngiltere’de kalmayı tercih ediyor. Peki; İngiltere’de hangi meslekler daha fazla ön plana çıkıyor?

İngiltere’de En Çok Para Kazandıran Meslekler Hangileri?

İngiltere eğitim seçenekleriyle olduğu kadar; kariyer seçenekleriyle de dikkat çeken bir ülke olarak tanınıyor. Ülke dünyanın en büyük ekonomik güçlerinden biri olarak biliniyor. Ülkede pek çok farklı sektörde istihdam olanağı bulmak mümkün olabiliyor. İngiltere; Shell, HSBC, Tesco gibi dünya devi şirketlere ev sahipliği yapıyor. Bununla birlikte; üniversite mezunları akademik kariyerlerini sürdürmeyi seçebiliyor. Bu noktada AR-GE süreçlerinde yer alabiliyorlar. Ek olarak; İngiltere son dönemde birçok ülkenin yaptığı gibi start-up projelerine destek veriyor. Yani öğrenciler ve mezunlar kendi girişim fikirlerini hayata geçirme fırsatı yakalayabiliyorlar. Peki; mezunlar için İngiltere’de en çok hangi alanlar dikkat çekiyor? Hangi meslekler daha fazla para kazandırıyor?

İngiltere’de En Çok Para Kazandıran Meslekler Nelerdir?

İngiltere’de eğitim almayı ve ingiltere kariyer seçeneklerini değerlendirmeyi düşünen gençler hangi alanlara yönelmeli? Hangi meslekler İngiltere’nin en çok kazandıran meslekleri arasında sıralanıyor? Hangi meslek alanlarına yönelmek daha avantajlı?

Tıp

İngiltere’de en çok para kazandıran alanların başında tıp alanı geliyor. Tıp dünyanın hemen her noktasında en çok kazandıran meslekler arasında yer alıyor. Aynı zamanda en saygın mesleklerden biri olarak kabul ediliyor. Tıp alanı her dönemin en çok tercih edilen meslekleri arasında yer alıyor. Özellikle son dönemlerde sağlık çalışanlarına duyulan ihtiyacın git gide arttığı biliniyor. Bu anlamda tıp eğitimi almanın dünyanın her yerinde oldukça avantajlı olduğu biliniyor. Tıp alanı İngiltere’de de en çok para kazandıran meslekler arasında yer alıyor. Sağlık çalışanları hastanelerden özel sağlık merkezlerine, üniversitelerden şirketlere birçok farklı kurumda istihdam edilebiliyor. Tıp, her dönemin ve geleceğin popüler meslekleri arasında sıralanıyor.

İngiltere’de pratisyen hekim olarak çalışabilmek Genel Tıp Konseyi tarafından akredite edilmiş bir fakülteden diploma almak gerekiyor. İngiltere’de tıp eğitimi 5 yıl sürüyor. İlk 2 yıl temel teorik ve uygulamalı derslerden oluşuyor. Sonraki üç yıl ise klinik eğitim sürecini kapsıyor. Lisans eğitimin ardından iki yıl süren bir uzmanlık eğitimine de ihtiyaç duyuluyor.  İngiltere’de tıp çalışanlarının yıllık ortalama geliri yaklaşık 100 bin £ olarak biliniyor. Tıp alanında eğitim alanlar; kadın-doğum, kardiyoloji, nöroloji gibi farklı uzmanlık alanlarını tercih edebiliyor.

Mühendislik

İngiltere’de en çok para kazandıran meslekler denince akla gelen bir diğer alan mühendislik oluyor. İngiltere’de neredeyse tüm mühendislik alanları avantajlı alanlar arasında yer alıyor. Mühendislik alanında birçok farklı sektörde iş olanaklarını değerlendirmek mümkün olabiliyor. İngiltere aynı zamanda mühendislik eğitiminde de önde gelen ülkelerden biri olarak tanınıyor. Özellikle, makine mühendisliği, elektrik-elektronik mühendisliği gibi mühendislik dallarının popüler olduğu biliniyor. Bu alanlar hem geniş istihdam olanakları hem de yüksek kazançlarıyla dikkat çekiyor. Benzer şekilde; inşaat ve bilgisayar mühendisliği de popüler ve avantajlı mühendislik dalları arasında yer alıyor.

İngiltere’de mühendisler için yıllık ortalama kazancın 50 bin £ civarında olduğu biliniyor. Mühendisler, teknoloji şirketlerinde, yapı sektöründe, uluslararası şirketlerde ve kamu kurumlarında istihdam edilebiliyor. Bununla birlikte akademik alanda kariyerlerine devam ederek AR-GE süreçlerinde yer alabiliyorlar.

Bilgisayar Bilimleri

İngiltere’de en çok para kazandıran meslekler denildiğinde ön plana çıkan bir diğer alan bilgisayar bilimleri oluyor. Bilgisayar bilimleri geleceğin meslekleri arasında en ön sıralarda yer alıyor. Bu alanın gün geçtikçe teknolojinin etkisiyle daha fazla ön plana çıktığı görülüyor. Dijital dönüşümün hayatımın merkezine yerleşmesi bilgisayar bilimlerinin gün geçtikçe önem kazanmasına sebep oluyor. Özellikle yapay zeka uygulamalarına dair gelişmeler göz önüne alındığında alanın önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Aynı şekilde dünya genelinde yazılım ve donanımın ne kadar önem kazandığı biliniyor. Bilgisayar bilimlerinin yakın gelecekte en çok ihtiyaç duyulan alanlardan biri olacağı öngörülüyor. Bu alan İngiltere’de de oldukça önemli bir yere sahip…

Bilgisayar bilimleri dünyanın birçok noktasında olduğu gibi İngiltere’de de en çok para kazandıran meslekler arasında bulunuyor. Günümüzde hemen her sektörde bilgisayar bilimlerinde uzmanlaşmış kişilere ihtiyaç duyuluyor. Dünya devi şirketler ve kamu kurumları kapılarını alanın mezunlarına açıyor. Bilgisayar bilimlerinden mezun olanlar İngiltere’de yıllık ortalama 52 bin £ gelir elde edebiliyor. Mezunlar, yazılım uzmanı, bilgi teknolojileri uzmanı gibi pozisyonlarda değerlendirilebiliyor. Bununla birlikte kariyerlerine akademide devam ederken teknoloji alanında AR-GE süreçlerinde yer alabiliyorlar.

Mimarlık

İngiltere’de en çok para kazandıran meslekler arasında elbette mimarlık da yer alıyor. Mimarlık, dünyanın birçok noktasında en çok kazandıran ve en prestijli mesleklerden biri olarak görülüyor. İngiltere de bu alanda hem eğitim hem kariyer seçenekleriyle dikkat çekiyor. Özellikle son dönemlerde tasarım ile ilgili mesleklerin ön plana çıktığı görülüyor. Mimarlık, şekil değiştiriyor ve yeniden yapılanıyor olsa da geleceğin meslekleri arasında yer alıyor. Ancak bu alanda sürdürülebilir çözümlerin devreye girdiği görülüyor. Aynı zamanda akıllı teknolojilerin ayak seslerini mimarlık alanında da duymak mümkün olabiliyor.

Mimarlık insan ihtiyaçlarına cevap veren meslek dalları arasında yer alıyor. İnsanlık var oldukça barınmaya duyulacak ihtiyacın da var olacağı biliniyor. Bu anlamda mimarlık alanı her dönemin en önemli meslekleri arasında yer alıyor. İngiltere’de mimarlar yıllık ortalama 70 bin £ gelir elde ediyorlar. Yapı sektöründe, özel şirketlerde ve kamuda istihdam olanaklarını değerlendirebiliyorlar. Özellikle iç dizayn alanının son derece popüler alanlar arasında yer aldığı biliniyor.

Hukuk

Hukuk, hem İngiltere’de hem de dünyada en çok para kazandıran meslekler arasında kabul ediliyor. Alanın mezunları dünyanın her noktasında son derece avantajlı bir konumda bulunuyor. Hukuk yalnızca çok kazandıran bir meslek olarak dikkat çekmiyor. Toplumsal statü anlamında değerlendirildiğinde de en saygın meslekler arasında ilk sıralarda yer alıyor. İngiltere kariyer seçeneklerinin yanı sıra; hukuk eğitiminde de dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olarak biliniyor. İngiltere’de hukuk eğitimi 3 yıllık bir süreyi kapsıyor. Mezunların pek çok farklı dalda uzmanlaşması mümkün olabiliyor. Uluslararası hukuk, siber hukuk, ticaret hukuku gibi alanlar en popüler alanlar arasında görülüyor.

Hukuk mezunları hem özel sektörde hem de kamuda kendilerine yer bulabiliyorlar. Kariyerlerine akademide devam etmeyi tercih edebiliyorlar. Bununla birlikte şirketlere danışman olarak destek verebiliyorlar. İngiltere’de hukuk mezunları yılda yaklaşık 55 bin £ gelir elde ediyorlar. Hukuk mezunları kendi alanlarının dışında; medya, politika, kamu yönetimi gibi alanlarda da kendilerine yer bulabiliyorlar.

Finans

İngiltere’de en çok para kazandıran meslekler denildiğinde akla gelen bir diğer alan finans alanı oluyor. Özellikle başkent Londra söz konusu olduğunda en popüler ve en kazançlı alanların başında finans geliyor. Bu noktada; İngiltere’de finans eğitimine gösterilen ilgi de gün geçtikçe artıyor. Her yıl finans alanında eğitim almak üzere başvuran binlerce öğrenci bulunuyor. İngiltere dünyanın en büyük ekonomilerinden biri olarak görülüyor. Ülkede finans alanına verilen değer bununla doğru orantılı olarak her geçen gün büyüyor.

Finans alanından mezun olanlar ulusal ve uluslararası şirketlerde ve kamu kurumlarında kendilerine yer bulabiliyorlar. Bankacılık sektörü finans mezunlarının en çok istihdam edildiği sektörler arasında yer alıyor. Bu noktada; İngiltere’de bankacılık sektörünün gelişmekte olduğunun altını çizmek gerekiyor. Finans mezunları, MBA alanında yüksek lisans yaparak kazançlarını arttırabiliyor ve yönetim kadrolarında yer alabiliyorlar. Finans alanında istihdam edilenler yıllık ortalama 115 bin £ gelir elde ediyorlar.

Fen Bilimleri

Dünyada bilime verilen önem gün geçtikçe artıyor. Özellikle son dönemlerde STEM alanında eğitimin önem kazandığı biliniyor. Fen Bilimleri İngiltere’de popüler ve en çok para kazandıran meslekler arasında yer alıyor. Alanın mezunları; fizik, kimya, biyoloji gibi birçok alt dalda uzmanlaşabiliyorlar. Fen Bilimleri mezunları özel sektör ve kamuda istihdam olanaklarını değerlendirebiliyorlar. İngiltere’de fen bilimleri alanında çalışanlar yıllık ortalama 45 bin £ elde edebiliyorlar. Fen Bilimleri Mezunları eğitimlerini lisansüstü düzeye taşıyarak farklı olanakları değerlendirebiliyorlar. AR-GE süreçlerinde yer alabiliyorlar. Kimi mezunların eğitim sektöründe istihdam olanağı bulabildiği de biliniyor. Bilimin ve teknolojinin geldiği noktada Fen Bilimlerinin geleceğin önemli alanlarından biri olacağı öngörülüyor.

Biyoteknoloji

Biyoteknoloji alanı geleceğin meslekleri arasında adından sıkça söz edilen alanlardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Bu alan dünyanın pek çok noktasında gün geçtikçe önem kazanıyor. İngiltere’de de en çok dikkat çeken ve en çok para kazandıran meslekler arasında sıralanıyor. Biyoteknoloji İngiltere’de ve dünyada eğitim söz konusu olduğunda da öne çıkan alanlar arasında yer alıyor. Biyoteknoloji mezunları, teknoloji şirketlerinde, özel sektörde ve kamuda istihdam olanaklarını değerlendirebiliyorlar. Tıp kurumlarında kendilerine yer bulabiliyor. Akademik kariyerlerine devam etmeyi tercih edenler AR-GE süreçlerinde yer alabiliyorlar. Biyoteknoloji alanında çalışanların İngiltere’de yıllık ortalama 80 bin £ gelir elde edebildiği biliniyor.

Matematik

İngiltere’de son dönemlerde popüler olan alanlardan biri de matematik… Matematik hem eğitim hem de kariyer süreçlerinde öne çıkan meslek alanları arasında yer alıyor. STEM eğitiminin önem kazanması ile matematik eğitimine verilen değerin bir kat daha arttığı biliniyor. Bilim ve teknolojinin geldiği noktaya bakıldığında da matematik alanının ne kadar önemli olduğu görülebiliyor. Matematik alanı İngiltere’de en çok para kazandıran meslekler arasında sıralanıyor. Her yıl binlerce ulusal ve uluslararası öğrenci İngiltere’de matematik eğitimi almak üzere üniversitelere başvuruda bulunuyor.

Matematik mezunları eğitimlerini lisansüstü düzeye taşıyarak kariyerlerine akademide devam etmeyi tercih edebiliyorlar. Bununla birlikte bankacılık, muhasebe, finans gibi farklı sektörlerde istihdam olanağı bulabiliyorlar. Bilgisayar bilimleri ve yazılım alanındaki fırsatları değerlendirebiliyorlar. İngiltere’de matematik alanında kariyer seçeneklerini değerlendirenler için ortalama yıllık maaş 40 bin £ olarak biliniyor.

İngiltere’de en çok para kazandıran meslekler hakkında bilgi için aba Psikoloji web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Sorularınız için Doç. Dr. Gamze Sart ve aba Psikoloji ile iletişime geçebilirsiniz. Psikoloji, eğitim ve kariyere dair daha fazla içeriğe ulaşmak için YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz.

Read More